MAKALELER / İklim Değişikliğinin Tarıma Etkiler






İklim Değişikliğinin Tarıma Etkiler:

 

1-- Sektör dergisi Olive Oil Times’a göre 2018’de İtalya’da zeytin rekoltesi yaklaşık % 57 azaldı. Diğer tarım ürünleri ve meyve ağaçları da etkilendi. Ardından 2019’da İspanya’da kuraklık, tarımsal üretimin % 44 oranında düşmesine neden oldu.

 

2--Avrupa Çevre Ajansında iklim değişikliğinin etkileri ve buna uyum konusunda çalışmalar yürüten Dr. Blaž Kurnik, hava ve iklimdeki aşırılıkların yanı sıra sıcaklık ve yağışlardaki değişikliklerin de Avrupa’da tarımsal üretimi ve canlı hayvan verimliliğini etkilediğine dikkat çekiyor. Dr. Kurnik, şunları söylüyor:

 

3--Avrupa Birliği sınırları içinde en az 22 milyon çiftçi ve tarım çalışanı, doğrudan iklim aşırılıklarına maruz kalıyor.

 

3.1--Gıdayla bağlantılı sektörlerde çalışan 44 milyon kişinin de bundan etkilenebileceği tahmin ediliyor. Dünya genelinde tahılın sekizde birini, şarabın üçte ikisini ve zeytinyağının dörtte üçünü üreten Avrupa, tüm tarım sistemlerinde iklim değişikliğine uyum sorunuyla karşı karşıya.

 

4--2014 ve 2015’le birlikte 2018, Avrupa’da kayıtlara geçen en sıcak üç yıldan biri oldu. Sıcaklıklarda 1981-2010 dönemine kıyasla yaklaşık artı 1,2 santigrat derecelik bir anomali gözlendi.

 

5--Danışmanlık şirketi HHFA’nın araştırmasına göre 1960’lardan bu yana Kuzey Avrupa’da yağışlar, on yılda 70 mm arttı. Kuzeyde ise on yılda 90 mm’ye varan düşüşler yaşandı. Projeksiyonlara dayanarak iklim değişikliğinin Avrupa’nın birçok bölgesinde tarımı baltalayacağını belirten Dr. Kurnik, şöyle konuşuyor:

 

5.1--“En fazla etkilenecek bölgelerin Akdeniz ve Güneydoğu Avrupa olacağı tahmin ediliyor. Bunun ana nedeni, yağışların az, sıcaklıkların yüksek olması. Bunun sonucu olarak daha uzun süreli ve daha şiddetli kuraklık görülecek, su sıkıntısı yaşanacak.”

 

6--Avrupa Çevre Ajansı (EEA) tarafından yakın bir zaman önce yayımlanan rapora göre Orta ve Doğu Avrupa’da ürünleri etkileyen ve tarım arazilerini sular altında bırakan şiddetli yağışlar da % 35’e kadar artabilir.


6.1--Fakat son 40 yılda yükselen sıcaklıklar nedeniyle tarımsal üretim kuzeye kayıyor. Tahminler, bu değişimin devam edeceğine ve rekoltenin artma potansiyeli olduğuna işaret ediyor.

 

7-- EEA’ya göre özellikle Batı ve Kuzey Avrupa’da buğday ve mısır gibi tahılların bir ila üç hafta daha erken başak vermesi ve olgunlaşması bekleniyor.

 

7.1--Fakat bitkilerin daha hızlı büyümesine neden olan daha yüksek sıcaklıklar, bu ürünlere yeterli biyolojik maddeleri özümsemelerine yetecek kadar zaman vermiyor. Bu da ürünleri daha az verimli yapabiliyor.

 

7.2--Orta Avrupa’nın güneyinde mısır, buğday ve arpa rekoltesi şimdiden etkilendi.

 

7.3--2051-2080 arasında Portekiz’deki mısır üretiminin yıllık bazda hektar başına 20-29 kilo kadar düşebileceği tahmin ediliyor.

 

7.4--Bazı çalışmalarda da İspanyol şarap üzümlerinin kalitesinin düşebileceği uyarısı yapılıyor.

 

8--CEIGRAM’da tarım sistemlerinin iklim değişikliğine uyum sağlaması konusunda uzman olan Margarita Ruiz-Ramos, başak verme dönemlerinde aşırı hava olaylarının özellikle tahıl gibi birçok ürün için tehlikeli olduğuna dikkat çekiyor.

 

8.1--Dr. Ruiz-Ramos, “Akdeniz’de görülen aşırı sıcak ve kuraklık şimdi, zaman zaman Orta Avrupa’da da görülebilir” diyor.

 

9--2010 yazında görülen sıcak hava dalgasında Rusya’nın tahıl üretimi yüzde 30 oranında düşmüştü; Rus yetkililer, zararın boyutlarını buğday ihracatını yasaklayarak sınırlamaya çalışmıştı.

 

9.1--Bunun sonucu olarak küresel buğday fiyatları yükselmişti.

 

10-- İtalya’nın önde gelen çiftçi birliklerinden Coldiretti’ye göre son 10 yıl içinde iklim değişikliğiyle bağlantılı hava ve iklim aşırılıkları, ülkede tarım ve kırsal altyapıya 14 milyar avroluk zarar verdi.

 

11--Meteonetwork uzmanlarından Alessandro Gallo’ya göre hava sıcaklıklarının bu kış mevsim normallerinden üç derece fazla olduğu ve uzun süren kuraklık dönemlerinin yerini şiddetli sellere bıraktığı Sardinya’da önümüzdeki 30 yıl içinde tahıl üretiminde ciddi bir düşüş riski mevcut.

 

12--EEA, Portekiz’in büyük bölümü, Galiçya, Kuzey İskandinavya ve Türkiye’de şiddetli kuraklıkların görüleceği ve küresel sıcaklıkların 2 derece artması durumunda, giderek büyüyen su açığının Kıbrıs, Yunanistan, İtalya ve İspanya’da sulama suyuna talebi 2100 yılına kadar yüzde 4-18 oranında artıracağı öngörüsünde bulunuyor.

 

13--Dr. Ruiz-Ramos, kuzeyde üretim yapılan sezonun uzamasına rağmen, yeni zararlı haşeratın ve hastalıkların daha yüksek rekolte potansiyelini tehlikeye atabileceğini vurguluyor.

 

14—İklime Uyum Uygulamaları:

 

14.1--Öte yandan çiftçiler şimdiden uyum sağlamaya başladı bile. Sicilya adasında sıcak hava koşullarını fırsata çeviren çiftçiler, mango, papaya ve liçi gibi tropik meyvelere yöneldi.

 

14.1.1--Bir araştırma İspanya’da çiftçilerin % 64,7’sinin ürün yönetimlerini ve özellikle su kullanımlarını değiştirdiğine işaret ediyor.

 

14.2--Dr. Ruiz-Ramos, çiftçilerin daha etkili sulama sistemlerine yatırım yaptığını ve tam sulama yerine belirli dönemlerde sulamaya geçtiğini belirterek şunları söylüyor:

 

14.3--“İspanyol çiftçiler, ürünlerin yaşam döngülerine ve hava koşullarına uygun olarak ekim tarihlerini ve ürün çeşitlerini değiştirdi. Kullandıkları gübre miktarını da buna göre ayarlıyorlar.”

 

14.4--İklim verilerinin kullanıldığı adaptasyon örnekleri artıyor. İtalya’nın Castiglione bölgesinde GECOsistema adlı danışmanlık şirketi, C3S verilerini kullanarak bölgesel arazi ve su idaresinin sürdürülebilir sulama stratejileri geliştirmesine yardımcı oldu.

 

14.4.1--Şirket, 2020, 2050 ve 2080 senaryolarını kullanarak projeksiyonları kivi, şeftali ve mısır dâhil altı ürüne uyarladı.

 

14.4.2--Bu küresel hizmeti geliştiren ana ortak Wageningen University and Research’ten Doç. Dr. Ronald Hutjes, “Daha büyük bir küresel odağı olan mevcut proje; buğday, pirinç, soya fasulyesi ve mısırla ilgili göstergeleri kapsayacak şekilde genişletildi” diyor.

 

14.5--Toskana’da Tarımsal İklim Danışmanlığı Servisi, C3S iklim tahminlerini kullanarak değişen iklim koşullarında tarım zararlılarının zeytin ağaçlarını nasıl etkileyeceğine yönelik bir projeksiyon hazırladı. Ilıman kışların zararlılar için ortam hazırladığını ve bunun zeytinlikleri tehdit ettiğini gösteren bu bilgiler, çiftçilerin yeni koşullara uyum sağlamasına yardımcı olabilecek.

 

14.6--Dr. Ruiz-Ramos, ürün verimliliğinin değişen iklim koşullarına adaptasyonunun aynı zamanda iklim değişkenliğine ve riskli havalara daha iyi dayanabilen bitki türleri seçimine de bağlı olduğunu söylüyor.

 

14.6.1--Uluslararası Mısır ve Buğday Islahı Merkezi (CIMMYT) ürünlerin ıslahı için C3S verilerini kullanarak bitkilerin farklı hava koşullarına nasıl tepki verdiğine bakıyor. Araştırmacılar, kuraklık ve sıcağa dayanıklı tahıl türlerinin seçilmesine odaklanıyor.

 

14.7--Portekiz’in önemli porto şarabı üreticilerinden biri, bağların iklim değişikliğine dayanıklılığını güçlendirmek için geliştirilen bir iklim uygulamasını test ediyor.

 

14.7.1--Bir AB girişimi olan Akıllı Entegre Bağ İklim Uygulaması (VISCA), ürün planlamasını iklim değişikliğine adapte etmek için iklim, tarım ve çiftçi odaklı bilgileri bir araya getiriyor. “Ürün geciktirme” adı verilen bir teknikle, olgunlaşma dönemi sıcak yaz aylarından daha serin sonraki aylara kaydırılıyor.

 

14.7.2--Bu yöntem, ilave budama yapma yoluyla asmanın doğal döngüsünün durdurulup daha geç başlatılmasını kapsıyor. Bu yolla asmanın filiz vermeye başlaması geciktiriliyor.

 

14.8--İklim verilerini küçük çiftçilere götürmek zorlu bir görev. Kenya’daki bir adaptasyon projesi buna iyi bir örnek. İklim Adaptasyon Servisi Direktörü Dr. Hasse Goosen, “Basit görseller kullanarak iklim verilerini çiftçilere ve onları destekleyen sektör çalışanlarının ihtiyaçlarına uygun olarak anlaşılır hâle getiriyoruz” diyor. Dr. Goosen şunları söylüyor:

 

14.8.1--“Sezon boyunca belirli ürünlerin ne zaman, nasıl etkileneceğini izah etmek için C3S verilerini her ürüne özgü göstergelere dönüştürdük, hikâyeler oluşturduk ve bunları haritalarla destekledik.”

 

Proje, ürünleri etkileyen belirli değişkenler için harita yaratmakta kullanılan bir araç da sağlıyor.

 

14.9--İklim verilerini kullanmak çiftçilerin kendilerini aşırı havaların zararlarından korumalarına yardımcı olmak açısından da kilit öneme sahip.

 

14.9.1--Tarım sigortası şirketi MunichRE’nin iş geliştirme müdürü Alexa Mayer-Bosse, hava verilerini risk modellemesi için kullandıklarını belirterek, “Uydu teknolojisi ve dijitalleşme geliştikçe, tarımsal riskleri ölçmek için kullanılan veriler de sürekli artıyor. Bu veri setlerini kullanarak sigorta ürünlerini iklim parametrelerine uyarlayabiliyoruz” diyor.

 

15—Yorum:

 

1—Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı sektörün önde gelen kuruşları ile bir araya gelerek tarımsal üretime iklime uyum çalışmaları için bir strateji ve uygulama planı-yönergesi hazırlayabilir.Bu plan içinde örneğin:

 

1—Su kullanımında damlama sulamaya gidilebilir bunun için proje ve teşvik desteği sağlanabilir.Tüm süreci baştan sona götürecek mühendislik firmalarının oluşturulması desteklenebilir.

 

1.1--Damlama sulamada otomotik olarak gübreyi damlama sulama hattına salan kontrollü gübre otomasyonuda aynı anda desteklenebilir.

 

2—Bölgesel bazda tropik ürün yetiştirilmesi desteklenebilir.

 

3—Yerel olarak kuraklığa dayanıklı türler(Konya nın kuraklığa dayanıklı buğday türü vs) ciddi anlamda desteklenebilir.

 

4—Su tasarrufunu destekleyen uygulamalar teşvik edilebilir.

 

5—Bağcılıkta Ürün geciktirme” adı verilen bir teknikle, olgunlaşma dönemi sıcak yaz aylarından daha serin sonraki aylara kaydırılabilir.

 

5.1--Bu yöntem, ilave budama yapma yoluyla asmanın doğal döngüsünün durdurulup daha geç başlatılmasını kapsıyor. Bu yolla asmanın filiz vermeye başlaması geciktiriliyor.

 

6—Tarım sigortasında Tarsim hava verilerini risk modellemesi için kullandıklarını belirterek, “Uydu teknolojisi ve dijitalleşme geliştikçe, tarımsal riskleri ölçmek için kullanılan veriler de sürekli artıyor. Bu veri setlerini kullanarak sigorta ürünlerini iklim parametrelerine uyarlayanabilir.

 

6.1—Tarsim ile daha çok tarımsal ürün sigorta kapsamı altına alındığında-Tarsim riskleri son verilerle analiz edip sigoratladığında daha sağlıklı tarım sigortası imkanı sağlanabilir.

 

6.2—Öte yandan cep tlf operatörlerinin(Turkcell,Vodafone,Türktelekom) tarımsal sensörler ile ansal olarak çifçilere bilgi vermesi ile uygun zaman ve miktarda su-gübre verilmesi(otomasyon) sağlanmakta-iklimin etkilerine karşı uyarılar yapılabilmekte.Bakanlık bu otomasyonlar için teşvik ve destek sağlayarak daha çok çiftçinin otomasyona geçmesine yardım edebilir.

 

6.2.1—Hayvancılıkta ise kuraklığa dayanıklı yerli büyük-küçükbaş hayvan ırkları(TİGEM ve özel Enstitülerde) üretilip çiftçinin kullanımına sunulabilir.

 

6.2.2--Burada en önemli kriter Hollanda vs ürettiği genomik çok süte veren-gdo lu hayvan yemi kullanan-sürekli antibiyotik kullanılan bir yöntem yerine makul ölçüde kaliteli organik süt üreten-yumurta veren vs hayvancılığın desteklenmesidir.

 

Kaynak: https://tr.euronews.com/





Makalenin İzlenme Sayısı : 546

Eklenme Tarihi : 03.04.2020

Önceki sayfaya geri dön.