Avrupa Kentlerinde Küresel
Sıcaklığa Karşı Uyum Çözümleri:
1-- Haziran ve Temmuz 2019’da görülen kavurucu
sıcaklıklar nedeniyle derin endişe duyuldu.
1.1--Copernicus İklim
Hizmetleri (C3S) Başkanı Jean-Noël Thépaut “Yaşanan yerel sıcaklıklar
tahminlerin altında ya da üstünde gerçekleşmiş olabilir. Buna rağmen
verilerimiz, Güneybatı Avrupa’da haziranın son haftasındaki sıcaklıkların
alışılmadık derecede yüksek olduğunu gösteriyor.
1.2--O hafta yaşanan sıcaklar
her ne kadar istisnai bir durum teşkil etse de, iklim değişikliğinden kaynaklanan
bu tür sıcak hava dalgalarını büyük olasılıkla daha sık göreceğiz” diyor.
1.3--Yakın tarihli C3S
verileri daha eski kayıtlarla kıyaslandığında, bu yılın haziran ayındaki
ortalama sıcaklıkların 1850-1900 ortalamasından 3 °C daha yüksek olduğu görülüyor.
2--AB nüfusunun %76’sının
kentlerde yaşaması ve bu oranın yüzyılın ortalarında %82’ye çıkmasının
beklenmesi, adaptasyonun büyük oranda kentlerde gerçekleşmesini mecbur kılıyor.
3—Demiryolları:
3.1--Sıcak hava dalgası toplu
taşımacılığı sekteye uğratıyor
Fransız tren işletmecisi
SNCF, 25 Temmuz’da saatler öğleni geçtiğinde paylaştığı Twitter mesajında,
yoğun olarak kullanılan Metz-Lüksemburg hattındaki trenlerin yarıdan fazlasının
sıcaklık nedeniyle arızalandığını açıkladı.
3.1.1--Yoğun zamanlarda
saatte 50.000 kişiye hizmet veren Paris tren hattı RER A, aynı gün içerisinde
yaşanan ve 40 °C’yi geçen sıcaklık rayları ve üstteki kabloları tehdit edince
seferlerini durdurdu.
3.2--İngiltere’de sıcaklık
kaynaklı çeşitli sorunlar ulusal demir yolu şirketi National Rail’in
seferlerinde değişikliğe neden olurken, Londra’daki tren seferleri yoğun
saatlerde büyük ölçüde aksadı.
3.3--Üç gün sonra, İsveç’te
iki demir yolu hattının rayları sıcaklık altında büküldü.
3.4--Mühendislik ve Teknoloji
Enstitüsünden demir yolu uzmanı Dr. John Easton, bu durumu “Çelik raylar,
havadan yaklaşık 20 °C daha yüksek sıcaklığa ulaştığı zaman genleşir. Bunun
sonucu olarak ray uzunluğu artar ve bükülme diye de bilinen eğilmelere yol
açabilir” şeklinde açıklıyor. Yüksek sıcaklıkların rayların kırılma riskini
kesinlikle artırabileceğini söyleyen Dr. Easton, tek çözümün trenleri
yavaşlatmak olduğunu belirtiyor.
3.4.1--Işığın bir kısmının
yansıtılması için rayları beyaza boyamak, sıcaklıkları 5-10 °C düşürmek için
uygulanan ve rağbet gören bir yöntem.
3.4.2--Ancak, yolcuların
serin tutulması için gerekli önlemlerin alınması, uzun vadeli çözüm gündeminin
en başında yer alıyor.
3.4.3--Fransız SNCF şirketi,
tren vagonları için yeni klima ve düşük emisyonlu havalandırma sistemlerini
test ederken; Londra Ulaştırma Kurumu, Dört Hat Modernizasyon projesi
kapsamında 192 yeni klimalı treni Londralıların hizmetine sundu.
4—Elektrik Santralleri:
4.1--Sıcak hava dalgaları,
elektrik santrallerinin kapasitelerini zorluyor
Milano, 27 Haziran’da 40
°C’den yüksek sıcaklık altında kavrulurken, şehrin elektrik ihtiyacı 1635 MW
ile zirve yaptı. İhtiyacın bir önceki yıla kıyasla %40 artmış olması, bazı
yerlerde yarım günden uzun süren kesintiler yaşanmasına ve İtalya’nın finans
başkentinin kısmen elektriksiz kalmasına neden olmuştu.
4.2--Yaz aylarında Atina’da
iki katına çıkan soğutma ihtiyacı, yoğun dönemlerde elektrik tüketiminin üçe
katlanmasına neden oluyor. Buna paralel olarak Avrupa’nın soğutma ihtiyacının
artacağını belirten Avrupa Çevre Ajansı, en büyük artışın İtalya, İspanya ve
Fransa’da yaşanacağını vurguluyor.
4.3--Örneğin, İtalya’da ev ve
işletmelerde soğutma için oluşacak enerji ihtiyacı, 2050 yılında toplam
ihtiyacın %70’ini teşkil edebilir. 2010 yılında bu oran %13 seviyesindeydi.
4.4--Ancak AB’de ısıtma ve
soğutma için kullanılan enerjinin % 66’sının fosil yakıtlardan geldiği ve
2016’da yaklaşık 60,5 milyon adet oda kliması kullanıldığı düşünüldüğünde, soğutma
çabalarının sıcaklıkların daha da artmasına neden olabileceğini görmek mümkün.
4.5--Daha sıcak havanın daha
çok soğutma ihtiyacına neden olacağından dolayı, enerji üretiminin de bu duruma
yetişmesi gerekir. Ancak, özellikle fosil yakıt ve nükleer enerji söz konusu
olduğunda, alışılmadık derecede yüksek sıcaklıklar enerji üretiminin
yavaşlamasına da neden olabilir.
4.6--Fransa’daki en sıcak
günün sabahında, EDF altı reaktöründe enerji üretimini azalttı. Şirket, Garonne
Nehri’nin sularının reaktörleri soğutamayacak kadar ısınması nedeniyle, ülkenin
güneyindeki iki reaktörünü de öncesinde zaten kapatmıştı.
4.7--Aşırı sıcaklarda klima
kullanımının artması, enerji nakil hatlarında verimin düşmesine neden oluyor
4.8--Avrupalıların gelecekte
evlerinin daha da serin olmasını isteyecekleri tahmin ediliyor. Yüksek
sıcaklıklar yaşandığında soğutma ihtiyacının artması nedeniyle enerji nakil
hatlarına daha fazla yük binmesi, nakil hatlarının genleşmesine, sarkmasına ve
bunun sonucunda potansiyel altyapı arızalarının oluşmasına neden oluyor.
4.9--ABD’de yapılan
araştırmalara göre; yazları yaşanan bir derecelik sıcaklık artışı, enerji nakil
hatlarının iletim kapasitesinde %1,5 oranında düşüşe neden oluyor.
4.10--Bu durum, soğutma
ihtiyacının bir enerji güvenliği sorununa dönüşmesine neden olabilir.
İngiltere’deki şebekelerde daha yüksek sıcaklıklara dayanıklı kablolar
kullanılırken, Finlandiya’da kablolar yer altına alınıyor.
4.11--AB’nin soğutma amaçlı
küresel enerji tüketimindeki payı, 2018 yılında %11 olmuştur. Uluslararası
Yenilenebilir Enerji Ajansı’nın uzmanları; buzdolaplarının, klima ünitelerinin
ve vantilatör gibi mobil serinletme sistemlerinin de etkin olduğu bu oranın
2030 yılına kadar %72 artabileceğini öngörmektedirler.
4.12--Daha etkin klima
ünitelerine geçmek, enerji nakil kapasitesini artırmak ve güneş panelleri gibi
soğutma suyu gerektirmeyen enerji kaynaklarına yönelmek, bu noktada fark
yaratabilir.
4.13--Avrupa Ekonomik Alanı,
ısı enerjisi kullanan absorbsiyonlu soğutma sistemleri gibi alternatiflerin ve
daha iyi bina tasarımlarının soğutma ihtiyacını düşürebileceği görüşünde.
5-- Kentsel Isı Adaları
5.1--Météo France’a göre,
Nice kenti bu yaz 21 Haziran ve 22 Ağustos arasında tropik sıcaklık
kategorisine girmeyen, yani sıcaklığın 20 °C’nin altına düştüğü yalnızca iki
gece yaşadı ve böylelikle yeni bir kentsel rekor kırılmış oldu.
5.2--Kentlerde geceleri
sıcaklıkların düşmemesi, kentsel ısı adası etkisinin bir sonucudur. Bunun
nedeni, binaların ve kaplı yüzeylerin sıcaklığı hapsetmesi ve bu ısıyı kırsal
ve yeşil alanlara kıyasla geceleri daha fazla yaymasıdır.
5.3--Milano Belediyesi
Dirençlilik Yönetimi Sorumlusu Piero Pelizzaro, “Banliyölerde betonlaşmanın
fazla olduğu bölgelerde öncelikli olmak üzere, ısı adası etkisinin yüksek
olduğu ve insanların sıkıntı çektiği yerlere daha fazla ağaç dikmeliyiz” diyor.
5.4--“Orta gelir
sınıfındaysanız, klima satın alarak sıcak hava dalgasıyla baş edebilirsiniz.
Ama yoksulsanız, sıkıntınız büyük olur.
5.5--Ayrıca, iklimdeki
değişimden daha az etkilenen bölgelerin giderek daha fazla rağbet görmesi,
gelir dağılımındaki uçurumun giderek büyüdüğü günümüzde eşitsizliği daha da
artıran bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Bu durum, Milano’da giderek kötüye
gidiyor.”
5.6--Pelizzaro, Milano
Belediye Başkanlığının 2030’a kadar şehrin anakent alanına Kentsel Orman
Programı kapsamında üç milyon ağaç dikmeyi planladığını söylüyor. İlk yılda
yaklaşık 80.000 ağaç dikildi.
6-- Sağlıkta Alarm Durum:
6.1--Kentlerin sıcaklığı
artırıcı etkisi ve AB’nin kent nüfusunun yaz aylarında aşırı sıcaklara daha sık
maruz kalması, son bulgulara göre sağlığı etkileyen acil bir durum teşkil
ediyor. Ağustos 2003’te Avrupa’da görülen sıcak hava dalgasıyla
ilişkilendirilen 70.000 ölüm, kıta genelinde çok sayıda yerel yönetimi yeni
önlemler almaya sevk etti.
6.2--Paris Adaptasyon Planı,
insanların komşularıyla ilgilenmesi ve sıcaklığa karşı hassas veya korumasız
kişilerin sıcaklığın zirve yaptığı günlerde gözlemlenebilmesi için önceden
bildirilmesi esasına dayanıyor.
6.3--Başkent, yeşil alanların
genişletilmesi ve kentsel ısı adası etkisiyle başa çıkılabilmesi için, ayrıca
OASIS adlı bir proje başlatmış bulunuyor.
6.4--Bu proje ile, okul
bahçelerindeki asfaltın gözenekli malzemelerle değiştirilmesini ve serinletici
yeşil alanların artırılmasını amaçlamakta.
6.5--Kentsel alanlardaki
yüksek sıcaklıklar, yer seviyesi ozon kirliliğine de sebep olabiliyor. Bazı
Avrupa kentlerindeki ozon seviyesi, geçen haziran ayında yaşanan sıcak hava
dalgasında, AB’nin üst sınırı olan 180 µg/m³’e değerine ulaşmıştı. 2016’da
AB’nin kent nüfusunun %98’i, Dünya Sağlık Örgütü’nün tarafından belirlenen yer
seviyesi ozon kirliliği limitlerinin üzerinde yaşıyordu.
7--Copernicus İklim
Değişikliği Servisi (C3S), kullanıma sunduğu kapsamlı iklim veri tabanı
yardımıyla veya araştırma kurumları, teknoloji şirketleri ve yerel yönetimlerle
ortaklaşa geliştirdiği çözümler ile, kent yönetimlerinin sıcak hava
dalgalarıyla ilişkili sağlık sorunlarıyla başa çıkabilmelerine yardımcı
olabilecek iklim gösterge araçları geliştiriyor.
7.1--C3S, şehir planlamasında
ve önleyici sağlık hizmetlerinde uygulanan uyum stratejilerinde
kullanılabilecek yüksek çözünürlüklü veriler üretebilmek amacıyla, altı aydan
uzun süredir Belçika merkezli VITO enstitüsü ile bir iş birliği yürütüyor.
7.2--Üretilen yüksek
çözünürlüklü veriler, Avrupa genelindeki yaklaşık 100 kentin ısı adalarını, ısı
dağılımını ve diğer iklim değişkenlerini anlık olarak gözler önüne serebilecek.
7.3--VITO öncülüğündeki
girişim, çeşitli binaların, zeminlerin ve yüzeylerin sıcaklığa ve güneş
ışınlarına nasıl tepki verdiğini hesaba katan basitleştirilmiş modeller
kullanıyor. Bu modellerden faydalanan şehir planlamacıları, sıcak hava
dalgalarının etkisini azaltmak amacıyla
1--bitki örtüsünü hedefli
olarak artırabiliyor,
2--çeşitli doğal çözümler
geliştirebiliyor ve
3--ışığı çekmek yerine
yansıtan beyaz çatı çözümleri uygulayabiliyorlar.
7.4--Ayrıca, kentsel
“kanyonların” ısıtıcı etkisini önlemek amacıyla binaların geometrilerinin
modifiye edilmesini de bu modeller sayesinde sağlayabiliyorlar.
7.5--C3S Sektörel Bilgi
Sistemi Müdürü Carlo Buontempo, “Etkin bir uyum stratejisi geliştirmek
istiyorsanız, kentin hangi bölümlerinin en çok etkileneceğini bilmeniz ve
ardından gerekli dengeleyici faktörleri uygulamanız gerekir” diyor.
7.6--Bir diğer Copernicus C3S
girişimi ise, gelecekte büyük enerji yetmezliklerini önlemek amacıyla, enerji
sektörüne yönelik operasyonel bir hizmet başlatmak. Carlo Buontempo, bu
girişimdeki amaçlarını “Hem yenilenebilir enerji üretiminin hem de enerji
ihtiyacının iklim değişikliği nedeniyle gelecekte farklı seyredeceğini göz
önünde bulundurarak, çeşitli enerji kaynaklarımızın gelecekteki ihtiyacı ne
ölçüde karşılayabileceğini öngörebilmemiz gerekiyor” sözleriyle açıklıyor.
8—Yorum:
1—Ülke olarak küresel
sıcaklıklara karşı
1—Demiryollarında rayları beyaza
boyamak-klima sistemini vantilatörlü sistemlerle değiştirmek
2—Elektrik santrallerinde
güneş enerjisinde-rüzgardan enerji üretimini daha yüksek seviyelere
çekmek.Kurulacak nükleer santralların soğutma suyunun temininde küresel
ısınmanın en az etkisi olan kaynaklara yönelmek.Enerji tasarrufunu ön plana
çekmek.Elektrikli motorlara inverter ilavesi-vantilatörlü soğutma-sarı renkli
tasarruflu lamba kullanmak vs
3—Kentlerde bütün bölgelerin
termal kamera ile fotoğrafını çekip ısı adalarını tespit etmek ve buralara
hızla ağaçlandırma yapmak.
4—Su tasarrufu programları
oluşturmak ve uygulamak.Konutlardan gelen gri suları arıtıp kentin uygun
noktalarına açılan su kuyularına basarak kentin toprak nemini korumak.
5—Tarımda hidroponik tarıma
hızla geçmek. Hidroponik tarımda sudan % 90, gübreden %80 tasarruf
edilebiliyor. Daha az tarım ilacı kullanılıyor ve ürün hasat süresi kısalıyor.
Üstelik akıllı tarım sayesinde fazladan işçiye de ihtiyaç duyulmuyor.
Kaynak: https://tr.euronews.com