Sıvı Cam İle Malzemeyi-Eski
Eserleri-Heykelleri Korumak:
1--Nanoteknoloji ürünü sıvı
cam, tıbbi cihazlardan tarihi anıtlara kadar tüm yüzeyleri kire ve bakterilere
karşı koruyor. Canlılara ve çevreye zarar vermediği söylenen bu koruyucu
malzeme, püskürtme yoluylavygulanı- yor ve bu nedenle potansiyel kullanım alanı
çok geniş. Türkiye'de şimdilik Anıtkabir'deki Aslanlı Yol üzerindeki
heykellerin ve llyas Bey Külliyesi'ndeki Medrese Binası'nın korunmasında
kullanılıyor.
2--Sıvı camın gizi
boyutlarında gizli. 15-30 molekül kalınlığındaki -insan saçından 500 kez daha
ince- malzeme, püskürtüldüğü yüzeyi çok ince bir tabaka ile kaplıyor. Bu
ölçekte, su geçirmiyor, bakterilere ve kire karşı esnek, görünmez bir bariyer
oluşturuyor. Ayrıca ısıya, asitlere ve mortötesi radyasyona karşı da çok
dirençli.
3--Nanopool adındaki Alman şirketi sıvılaştırılmış camın patentinin sahibi. Ürün Saarbrücken’deki Yeni Malzemeler Enstitüsü’nde geliştirilmiş. Nanopool şu anda ürünün kullanım alanlarını çok geniş bir spektruma yaymaya çalışıyor. Sözgelimi süper hızlı trenlerin önündeki konik burun ve vücudun içine takılan implantların yüzeyi bu ürün ile koruma altına alınıyor. Şu anda Ingiliz Sağlık Bakanlığıma bağlı bir hastanede ürünün antibakteriyel özelliği bir yırlan beri test ediliyor. Bugüne dek alman sonuçların olumlu olduğu söyleniyor.Metale, cama, tekstile, taşa, ahşaba ve bitkilere uygulanıyor
3.1--Yılmaz, ürünün yanlış
kullanılması durumunda amaçlanan yararı sağlamayacağına dikkat çekerek, ürünü
kullanmak için sertifika almanın şart olduğunu belirtiyor. Bunun için
kendilerinin Almanya’daki merkezde bir aylık eğitim aldıklarını, eğitim almadan
yapılan uygulamadan doğru sonuç alınmayacağını işaret ediyor.
3.2--Yılmaz uygulama şekli
ile ilgili şu bilgileri veriyor:“Ürünler kullanıma hazır sıvı şeklinde.
Ürünümüzü istenilen bölgeye ya da ürüne, daldırma, sprey, rulo, yöntemi ile
uygulayabiliyoruz. Sertleşme ortam sıcaklığı ile gerçekleştiği için herhangi
bir ek enerji ihtiyacı da ortaya çıkmıyor.”
3.3--Merkezi Almanya’da
bulunan Nanopool GmbH’nin Türkiye Genel Müdürü Varol Yılmaz, firmalarının nano
teknoloji “sıvı cam” ürünü ile metalden cama, tekstilden taşa ve ahşaba kadar
tüm yüzeylerde koruma sağlayabildiklerini söylüyor.
3.4--Yılmaz, metal, ahşap,
taş, yapay madde ve cam yüzeylerde sıvı cam teknolojisi ile yapılan koruma
hakkında ise şu bilgileri veriyor: “Metal yüzeyler için geliştirilen ürünlerle
metal, çatlamaya, aşınmaya, asit ve alkaliye karşı korunurken, su ve yağ
barındırmama özelliğine kavuşuyor. Ürünle ayrıca metal yüzeyler anti mikrobik
özellik kazandırılıyor.”
4--Ankara Üniversitesi
Başkent Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Doç Dr. Bekir Eskici, ürünle ilgili
şu açıklamayı yapıyor: “Bu ürün suda çözülmüş silisyum dioksit (Si02) içerikli;
sıvı cam olarak ta adlandırılıyor. Temel özellikleri, piyasada bulunan diğer
pek çok yüzey koruyuculardan farklı olarak, ekolojik, şeffaf ve kokusuz
olmaları; yüzeylerde renk değişikliğine yol açmadan suya ve dış etkenlere bağlı
aşınmalara karşı malzemeyi korumaları.
4.1--Ürün Freiburg, IBAS
(Onarım Planlama ve Yapı Malzemeleri Enstitüsü) laboratuarlarından onaylı.”
Dünya kabuğundaki en yaygın mineral olan kuartzın kimyasal bileşeni olan
silikon dioksit, çevreye için zararlı değildir;
4.2--Ankara Üniversitesi Başkent Meslek Yüksek Okulu öğretim görevlisi Yrd. Doç Yaşar Selçuk Şener, çalışmalarını şöyle açıklıyor: “Zamanla açılan gözeneklerin kapatılması, çevre şartlarının etkilerine bağlı olarak bazı onarımlar gerekiyordu. Dolgu ve tamamlamalar şeklinde yaptık. Sıvı cam uygulandıktan sonra renk değişikliğine neden olmadan yüzeyin su emmesini engelliyor.Tatbik edilen ürünün özgün malzeme yüzeylerinde renk değişikliğine yol açmadığı söylüyor.
4.3--Yağmur suyunun Nanopool
uygulanan malzeme bünyelerine nüfuz etmediği, yüzeylerden suyun akıp gittiği,
dolayısıyla yüksek su it-me özelliğine sahip olduğu,Yüzeyler sürekli kuru
kaldığından mikrobiyolojik (liken, mantar, yosun, bitki gibi) oluşumların
bulunmadığı,Özgün malzeme yüzeylerinin atmosferik kirlenmelere karşı
korunduğu,Yağmur, rüzgar, sıcaklık değişiklikleri ve UV ışınları gibi dış
et-kenlere karşı malzemelerin yıpranma süreçlerinin yavaşladığı gözlendi
Kaynak:CBT-128-23.07.2010