MAKALELER / Küresel Su Değişimi-Grace Uydu Verilerinden





Küresel Su Değişimi-Grace Uydu Verilerinden:

 

1--Karasal su stokundaki (KSS) değişimlere küresel ölçekte bakıldığında en büyük değişimlerin Antarktika’da (l.bölge, -127,6±39,9 milyar ton/yıl), Grönland’da (2. bölge, -279,0±23,2 milyar ton/yıl), Alaska Körfezi sahilinde (3. bölge, -62,6±8,2 milyar ton/yıl), ve Kanada’ya ait takımadalarda (4. bölge, -74,6+4,1 milyar ton/yıl) gerçekleştiği görülüyor.Bu dört bölgenin tamamı iklim değişikliği sonucunda eriyen buzullar sebebiyle su kaybediyor.

 

2--Küresel ölçekte dikkat çeken bir başka nokta, Kuzey Amerika’nın en kuzeylerinde (5. bölge), Avrasya’da (6. bölge) ve sulak tropik bölgelerde giderek tatlı su birikirken orta enlemlerdeki donmamış tatlı su miktarının giderek azalması. Bu iki durum da iklim değişikliğinin sebep olması beklenen değişimlerden

 

3--Grace uydularının topladığı verilerin analiz edilmesiyle elde edilen sonuçlar dünya genelinde tatlı sularda meydana gelen değişimleri açıkça ortaya koyuyor.

 

4--Bu değişimlerin bazıları -örneğin Orta Doğu’dakiler, Kuzey Hindistan’dakiler ve Kuzey Çin Düzlükleri’ndeki- ler- insan etkinliklerinden kaynaklanıyor ve bugün zaten kıymetli olan kısıtlı su kaynaklarının gelecekte daha da kıymetli hâle geleceğini gösteriyor.

 

4.1--Değişimlerin bazıları -örneğin kutuplardaki ve Patagonya’daki buzul kayıpları ve kuzey enlemlerdeki su artışı- küresel iklim değişikliği sebebiyle giderek ısınan bir dünyada olması beklenen değişimlerden. Bazı değişikliklerse doğal süreçlerden kaynaklanıyor ve zamanla tersine dönmesi bekleniyor

 

4.2--Yeryüzünün pek çok bölgesinde yer altı sulan sürdürülemez bir hızla tüketiliyor. Nüfusun arttığı ve iklimin değiştiği bir dünyada su tasarrufu sağlayan teknolojilere de ihtiyaç var. Örneğin İsrail kurak bir iklimde bulunmasına rağmen hem teknolojik önlemlerle hem de iyi yönetimle su kaynaklarını idare etmeyi başarıyor.


4.3--Benzer biçimde Suudi Arabistan ve Hindistan’ın bazı bölgelerinde de su tasarrufu yöntemlerinin başanlı olduğunu gösteren işaretler var.

 

5--Avusturalya. Elde edilen veriler latanın bir bölgesindeki (33. Bölge) su kütlesinin giderek arttığını, bir başka bölgesindeki (34. bölge) su kütlesininse giderek azaldığını gösteriyor.

 

5.1--Kıtanın doğusunda 2001-2009 arasında son yüzyılın en kurak dönemi yaşandı. Bu dönemde yüzey sularının azalması, yer altı sularının daha fazla tüketilmesine yol açtı. Kuraklık 2010’dan sonra sonlandı. Hatta 2011 yılındaki aşırı yağışlar sellere sebep oldu. Kıtadaki karasal su miktarının artması 2012 yılında deniz seviyelerinin geçici olarak alçalmasına sebep oldu.

 

5.2--Avusturalya’nın kuzey batısı, 1997-2001 döneminde normalin üstünde yağış almıştı. Bu yüzden GRACE gözlemlerinin başladığı 2002 yılında bölgedeki KSS normalin üzerindeydi. Gözlem yapılan dönem sırasında bu bölge yılda ortalama 8,9±1,2 milyar ton su kütlesi kaybetti ve KSS ortalama seviyeye geri döndü.

 

6--Patagonya’daki (23. bölge) buzullar yıllık ortalama 25,7±5,1 milyar ton kütle kaybediyor. Küresel iklim değişikliği sebebiyle Dünya ısınmaya devam ettikçe bu buzullar yavaş yavaş yok olacak.

 

6.1--Arjantin’in orta bölgesindeki (24. bölge) kütle kaybı, kısmen Şubat 2010’da Şili’de meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremden kaynaklanıyor. Bu bölge 1999- 2004 döneminde yüksek miktarda yağış aldığı için GRACE gözlemlerinin başladığı dönemde KSS fazlası vardı.

 

6.2--2009’dan sonraysa birkaç yıllık kuraklık başladı. Her ne kadar incelenen dönemde ortalama olarak kütle kaybı yaşanmış olsa da 2014-2015 dönemindeki yüksek yağışlardan sonra bölgedeki KSS artmaya başladı. Bölgenin zamanla normal koşullara döneceği tahmin ediliyor.

 

6.3--Brezilya’nın ortasını ve batısını içine alan bölge (25. bölge) ile doğusunu içinde alan bölgedeki (26. bölge) KSS değişimleri de Arjantin’in orta bölgesinde gözlemlenen değişimler gibi büyük oranda doğal sebeplerden kaynaklanıyor.

 

6.4--GRACE uydularının veri topladığı dönemde Brezilya’nın orta ve batı bölgelerinde, önce normalden az, daha sonra normalden fazla yağış görüldü. Brezilya’nın doğusundaysa 2012,2014 ve 2015 yıllarında kuraklık vardı. Bölgedeki yağışlar normale döndükçe KSS’de gözlemlenen değişimlerin ortadan kalkacağı tahmin ediliyor.

 

7--Kuzey Amerika’nın çeşitli bölgelerinde karasal su miktarında önemli değişiklikler var. kuzeydeki Büyük Düzlükler bölgesindeki (20. bölge) KSS’nin önemli miktarda arttığı görülüyor. İncelenen dönemde bölge yıllık ortalama 20,2±4,8 milyar ton su kütlesi kazanmış.

 

7.1--Bu durumun nedeni 2001-2003 yılları arasında yaşanan büyük kuraklıktan sonraki dokuz yıl boyunca bölgenin normalden daha fazla yağış alması. Her ne kadar yüzyılın sonuna kadar bölgenin aldığı yağış miktarında %7’lik bir artış olacağı öngörülse de kütle artışının yavaşlayacağı tahmin ediliyor.

 

7.2--Güney Kaliforniya bölgesinde (21. bölge) 2007 yılından beri (2010 yılı hariç) yaşanan kuraklık sebebiyle yer altı sulanna olan talep aşın artmış durumda. İncelenen dönemde bölgedeki KSS’nin yıllık ortalama 4,2±0,4 milyar ton azaldığı görülüyor.

 

7.2.1--Bölgedeki yüzey sularının 2016-2017 döneminde atmosferik nehirlerden (atmosferde yoğun su buharı içeren dar koridorlar) beslenmesine ve yasal düzenlemelere rağmen, kullanım büyük oranda azalmadığı sürece yer altı sularının eski seviyesine ulaşması beklenmiyor. ABD’de yetiştirilen sebzelerin üçte birini, meyvelerin de üçte İkisini bu bölgedeki Merkezi Vadi karşılıyor. Vadideki tarımsal su talebi 1900’lerin başlarından beri yenilenebilir su kaynaklarının kapasitesini aşıyor. Bu yüzden, bölgede yaşanan her kuraklık, yer altı su seviyelerinin geri dönülemez bir biçimde azalmasıyla sonuçlanıyor.

 

7.3--Kuzey Amerika’nın güneyindeki Yüksek Düzlükler’i ve Teksas’ı içine alan bölgede (22. bölge) yıllık ortalama 12,2±3,6 milyar ton KSS kaybı olduğu görülüyor. Bu bölgede gelecekte kısmen bir iyileşme olacağı düşünülüyor. Mayıs ve Ekim 2015 döneminde Teksas ve Oklahoma bölgesinde meydana gelen sellere sebep olan aşın yağışlar bölgedeki su kütlesi kaybının yavaşlamasına neden oldu.

 

7.3.1--Ancak Yüksek Düzlüklerin merkez ve güney kısımlarında tarım arazilerini sulamak için kullanılan yer altı suları sebebiyle bölgedeki karasal su miktarı azalıyor. Bu bölgedeki yer altı su katmanının bazı kısımlan tamamen kurumuş durumda. Gelecekte de yüksek miktarda yer altı suyu tarımda kullanılmaya devam ederse yer altındaki su katmanının 30 yıl sonra tamamen kuruyacağı öngörülüyor.

 

8--Türkiye’nin doğusu, Suriye, Irak ve İran’ı içine alan bölgede de (15. bölge) önemli miktarda su kaybı var. İn¬celenen dönemde KSS’nin yıllık ortalama 32,1±1,5 milyar ton azaldığı görülüyor. Bu durumun nedenlerinden biri Türkiye’de son otuz yılda Fırat ve Dicle nehirlerinin yukarı kısımlarında yirminin üzerinde irili ufaklı baraj yapılması.

 

8.1--Barajlarda tutulan sular sebebiyle nehirlerin Irak’a ve Suriye’ye taşıdığı su miktarı önemli ölçüde azalmış durumda. Bir diğer neden de bölgedeki uzun süreli kuraklık. Bölgede gözlemlenen aşın su kaybı, bu nedenler dolayısıyla, hem evsel ihtiyaçlar için hem de tarımda yer altı sulanna olan talebin artmasına bağlanıyor. Gelecekte bölgedeki KSS’nin sulak dönemlerde fazla değişmeyeceği kurak dönemlerdeyse hızla azalacağı öngörülüyor.

 

9--Avrasya’da dikkat çeken diğer iki bölge Aral Gölü’nün (17. bölge) ve Hazar Denizi’nin (18. bölge) yer aldığı kısımlar. Kazakistan ve Özbekistan arasında yer alan Aral Gölü, bir zamanlar Dünyanın en büyük dördüncü gölüydü. Ancak  SSCB döneminde uygulanmaya başlanan sulu tarım projeleri nedeniyle gölü besleyen ırmakların yönünün değiştirilmesinden sonra giderek küçülmeye başlamıştı. Günümüzde Aral Gölü’nün neredeyse tamamen yok olduğu söylenebilir. Araştırmacıların yaptığı analizlere göre gölün kalıntıları yılda

 

9.1--2,2±0,1 milyar ton su kaybetmeye devam ediyor.Hazar Denizi için de Aral Gölü’nünkine benzer bir durum söz konusu. Bulgular, günümüzde Hazar denizinin giderek küçülmesinin sebebinin denizi besleyen nehirlerdeki sulann yönünün değiştirilmesi ve bu nehirlerden sulu tarım için yüksek miktarda su alınması olduğunu gösteriyor. İncelenen dönemde Hazar Denizi’nin yıllık ortalama 23,7±4,2 milyar ton su kaybettiği görülüyor.

 

9.2--Şu an Hazar Denizi’ndeki toplam su miktanysa yaklaşık 78.000 milyar ton. Hazar Denizi bu hızla su kaybetmeye devam etse bile üç bin yıl daha varlığını devam ettirebilir. Ancak denizin kapladığı alan giderek küçülecektir.

 

10--Avrasya’daki üç bölgede gözlemlenen kütle kayıplarıysa KSS ile ilgili değil. Sumatra ve Malezya yarımadalarındaki kütle kayıplan 2004 yılındaki 9,1 büyüklüğündeki depremden, Japonya’daki kütle kaybı da 2011 yılındaki 9,0 büyüklüğündeki depremden kaynaklanıyor.

 

10.1--Avrasya’da insan etkinlikleri sebebiyle yaşanan ol-dukça büyük değişimler var. İncelenen dönemde, Hindistan’ın kuzeyindeki bir bölgede (7. bölge) yıllık ortalama 19,2+1,1 milyar ton KSS kaybı var. Yarı kurak bir iklime sahip bu bölgenin yaklaşık %54’ünde sulu tarım yapılıyor. Ekimi yapılan buğday, pirinç gibi bitkilerin ihtiyacı olan su ise yer altı sularından karşılanıyor.

 

11--Merkez Çin’in doğusundaki bir bölgede (9. bölge) KSS’nin arttığı görülüyor. Bu durumun bir nedeni, bölgede yapılan Üç Boğaz Barajı. 2003 yılının Haziran ayında inşası tamamlanan baraj, Ekim 2010’a kadar yavaş yavaş doldu ve 39,3 milyar ton su tutmaya başladı. Ancak veriler yıllık olarak incelendiğinde, bölgedeki su birikiminin baraj tamamen dolduktan sonra da durmadığı görülüyor.

 

11.1--Bu durum hem bölgede yapılan irili ufaklı başka barajlardan hem de bölgenin 2010’dan sonra normalden fazla yağış almasından kaynaklanıyor. Bölgedeki yağış miktarının yüzyılın sonuna kadar %8 oranında artacağı öngörülüyor. Bu tahmin doğru çıkarsa, daha yavaş bir şekilde bile olsa bölgede su birikmeye devam edecek.

 

12--Uydularla yapılan irtifa ölçümleri Tibet Platosu’ndaki (10. bölge) göllerdeki su seviyesinin yükseldiğini gösteriyor. Bu durum hem bölgenin son yılarda daha fazla yağış almasına hem de eriyen buzullara bağlanıyor.

 

12.1--1997-2001 döneminde bölgeye yıllık ortalama 160 milimetre yağış düşüyordu. 2002-2015 dönemindeki ortalama yağış miktarıysa yıllık 175 milimetre oldu. Dolayısıyla bölgede gözlemlenen yıllık ortalama 7,7±1,4 milyar tonluk KSS artışı bölgenin uzun bir geçici kuraklık döneminden çıkmasına bağlanıyor.

 

13--Çin’deki Urumçi şehrinin batısındaki 215.000 kilometre karelik bölgenin (11. bölge) yıllık 5,5±0,5 milyar ton su kaybettiği görülüyor. Ancak incelenen dönemde bölgenin aldığı yağış miktarında önemli bir değişiklik göze çarpmıyor. Dolayısıyla bu durumu kuraklıkla açıklamak mümkün değil. Buzullar hızla eriyor ve yer altı suları tarımda kullanılıyor olsa da bölge kapalı bir havza olduğu için buzullardan gelen ve yer altından yüzeye çıkarılan suların bölgenin dışına çıkması çok zor.

 

13.1—Ancak  buna rağmen havzadaki beş göldeki su seviyeleri ya azalıyor ya da değişmiyor. Tüm bu gerçeklere rağmen bölgedeki KSS’nin azalmasının sebebinin hem buzulların hem de tarımda kullanılan yer altı sularının buharlaşma yoluyla bölgeden uzaklaşması olduğu düşünülüyor.

 

14--Pekin’i çevreleyen, %52’sinde sulu tarım yapılan böl-genin (12. bölge) incelenen dönemde yıllık ortalama 11,3±1,3 milyar ton su kaybettiği görülüyor. Tüm bulgular, bu durumun sebebinin tarımda kullanılan yer altı sulan olduğuna işaret ediyor. Yer altı suları tükeninceye ya da yasal düzenlemelerle yer altı sularının aşırı kullanımının önüne geçilinceye kadar bölgedeki KSS’nin azalmaya devam edeceği tahmin ediliyor.

 

15--Doğu Hindistan, Bangladeş, Burma ve Güney Çin’i içine alan bölgede (13. bölge) incelenen dönemde yıllık ortalama 23,3±1,9 milyar ton su kaybı olduğu görülüyor. Bu durumun bir nedeni bölgenin yaklaşık %25’inde sulu tarım yapılması, bir diğer nedeni de bölgeye düşen muson yağmurlarında görülen azalma. GRACE uydularının gözlem yaptığı dönemde bölgeye düşen yağış miktarında yıllık ortalama 10 milimetre azalma var.

 

15.1--Gelecekte bölgeye düşen yağmur miktarının normale dönmesi, hatta yüzyılın sonuna kadar %15 oranında artması bekleniyor. Ancak yine de sulu tarımda yoğun bir biçimde yer altı sulan kullanılmaya devam ettiği sürece, daha yavaş bir hızla da olsa, bölgedeki KSS’nin azalmaya devam edeceği tahmin ediliyor.

 

16--Makalede Orta Doğu’daki iki bölgede önemli değişiklikler olduğu belirtiliyor. Suudi Arabistan’ın kuzey batısındaki bölgede (14. bölge) yıllık ortalama 10,5±1,5 milyar ton su kaybı olduğu görülüyor. Bu bölgenin sadece %1’den daha az bir kısmında sulu tarım yapılıyor.

 

16.1--Ancak son otuz yıllık dönemde ekili arazilerin giderek büyüdüğü ve tarımda kullanılan suyun yenilenemeyen yer altı sularından karşılandığı biliniyor. Ayrıca bölgenin kurak bir dönemden geçtiği ve bu yüzden yer altı sularına olan talebin arttığı da bir gerçek. Suudi Arabistan hükümeti yerel buğday üretimi programını 2014-2015 döneminde sonlandırdığı için bölgedeki su kaybının yavaşlayacağı tahmin ediliyor.

 

17—Yorum:Bölgelere göre KSS ciddi azalmalar olmakta bu anlamda su tasarrufu önlemleri ve küresel ısınmaya karşı mücadele programları oldukça önemli.




Makalenin İzlenme Sayısı : 5

Eklenme Tarihi : 12.03.2024

Önceki sayfaya geri dön.