Isıtma-Soğutma ve Buhar
Devrelerinde Suyun Fiziksel-Kimyasal Etkileri:
1--Islah edilmemiş,
şartlandırılmamış suyun borularda, kazanlarda meydana getirdiği kabuk oluşumu,
korozyon ve benzeri oluşumları tesisin ömrü, emniyeti ve en önemlisi enerji sarfiyatı
artırmaktadır.
2--Kalsiyum karbonat ve
silikatın kazanların iç yüzeylerine yapışarak meydana getirdiği kazan taşları
hem ısı transferini düşürür hem de bu noktalarda delinmelere yol açar.
3--Silikatlar yapılarında
hava kabarcıklarını tuttukları için ısı iletiminin de 10 kat daha az
iletilmesine neden olur.
4--Ph ın Etkisi:Düşük pH'lı sular çoğunlukla korozyonu arttırdığı için
pH 7'nin üstüne getirilerek kullanılması gereklidir.
5--O2 nin Etkisi:
5.1--Korozyona kazan
suyundaki oksijen buhar ile sisteme girmek suretiyle neden olur. Buhar ve
soğutma suyu sistemlerine giren oksijenin ana kaynağı, kazana verilen besleme
suyudur.
5.2--Ancak soğutma suyu
devresinin çeşitli kısımlarından da sisteme oksijen girebilir.Sistemdeki basınç
arttıkça gazların su içerisindeki erime miktarı artarken, sıcaklığın
yükselmesiyle gazların su içerisindeki miktarı azalır. Buna rağmen sıcaklığın
yükselmesi oksijenin korozyon etkisini çok arttırıcı bir faktördür.
5.3--Suyun sıcaklığını 10 oC
yükselmesi ile içerisindeki belli miktardaki erimiş oksijenin korozif tesirini
2 katına çıkardığı gözlenmiştir. Kazan sularında, yogunlaştırıcılara oksijen
gitmesini önlemek için serbest oksijen konsantrasyonu 0.05 mg/l'yi
geçmemelidir.
5.4--Kazan besi suyu
devresinde ve kazan içerisinde pitting şeklinde karşılaşılan korozyonun sebebi
de besi suyu içerisindeki erimiş oksijendir.
5.5--İyi dizayn edilmiş ve
gerektiği gibi işletilen havalandırma kulesinden geçirilen kazan besi suyunun
içerisinde erimiş oksijen miktarı litrede 0.005 ml değerine kadar
düşürülebilir.
6--CO2 nin Etkisi:
6.1--Özellikle soğutma suyu
sistemlerinde oksijene göre daha büyük ölçüde zararlara neden olan CO2, boru ve
malzeme kalınlığının incelenmesiyle ve boru alt kısmında boyuna kanallar
şeklinde oyulma şeklindeki korozyon ile karakterize edilir.buhar-soğutma suyu
oranı, soğutma suyunun ana kondens deposuna dönüş süresi (veya metallerle temas
süresi), soğutma suyunun sıcaklığının yüksekliği, kondens hattını oluşturan
devre elemanlarının farklı metallerden yapılmış olmaları ve galvanik tesir
korozyonu hızlandırıcı nedenlerdir.
6.2--Kazan sularında,
kondensörlere CO2 gitmesini önlemek için CO2 konsantrasyonu 0.5 mg/l'yi
geçmemelidir.
7--Klor un Etkisi:
7.1--Klorür suyun
iletkenliğini arttırdığı için korozyonu kolaylaştırır. Ayrıca metal klörürüler
çoğunlukla kolay çözündükleri için klorür iyonlarının çapları küçük ve
difüziviteleri yüksektir.
7.2--Bu nedenle oksit
tabakaları gibi koruyucu tabakalara kolayca geçerek korozyon hızını
arttırırlar.Sabit korozyon oranı, akışkanda klorür iyonunun bulunmasıyla artar.
7.3--Düşük sıcaklıklarda ve
100 ppm'lik derişimlerde korozyon oranının, klorür derişiminin kare kökü ile
doğru orantılı olarak arttığı belirlenmiştir.
7.4--Klorür iyonu, korozyona
dayanıklı alaşımların dayanımlarının azalmasına ve östenit paslanmaz çeliğinde
gerilme çatlamasına neden olur.
7.5--Sıcaklığın 50 oC
üzerinde olduğu durumlarda 5-10 ppm'lik klorür iyonu drişimi, paslanmaz
çeliklerde gerilme çatlamasını başlatmak için yeterlidir.
8--Hidrojen Sülfürün
Etkisi:
8.1--Hidrojen sülfürün en
şiddetli etkisi, bazı bakır ve nikel alaşımlarında görülür. Hidrojen sülfürün
etkili olduğu derişim eşiği 30 ppm'dir.
8.2--Çelik malzemeler üzerindeki etkisini belirlemek güçtür. Havalandırılmış sularda hidrojen sülfürün oksidayonu, pH'ı azaltabilir ve korozyonu artırabilir.