Okyanusların-Denizlerin
Karbondioksidi Emme Kapasitesi:
1--Denizlerdeki
fitoplanktonlar havadaki CO2 yi en iyi emen kaynaklardan biridir.
2--Fitoplanktonlar;küresel
fotosentezin yani CO2 kullanarak kendi ihtiyacı olan şekeri üretmesi olayını
yaklaşık yarısını yapıyor.Ve bu minik canlıların ölüleri, dibe çökmekte,sonuçta organik karbon deniz
tabanına gömülmekte olup uzun süre atmosfere karışmamaktadır.
3--Yapılan bir çalışmada planktonlar okyanusların üstündeki bulut
oluşumlarını çarpıcı bir biçimde değiştirmekte.Bu anlamda saldıkları bir
maddenin bulut içindeki damlacaıkların yoğunluğun artırmakta ve de bu oluşum
ile bulutlar daha çok güneş ışınımını uzaya geri yansıtmaktadır.
3.1--Bu mekanizma bir nevi
küresel soğutucu gibi rol oynamaktadır.Tıpkı karaları kaplayan ağaç ve yeşil
alanlar gibi(ağaç ve diğer bitki
örtüleri saldıkları kimyasal maddeler ile ortamdaki bulut oluşumunu ve yağış
biçimini etkilemekte olduğu düşünülebilir)
4--Rüzgarlardaki-akıntılardaki
ve de tuzluluk oranının değişimi fitoplankton gelişimini etkiler.
5—Yapılan çalışmalar ; Okyanusların
insan uygarlığının havaya saldığı CO2 nin %40 ını emmekte olduğunu
göstermetedir.
5.1--Ancak;Yapılan bir
çalışma ile 1981 yılından itibaren denizlerin C02 yi emmediği ortaya
çıkarılmıştır.Kısaca İnsan kaynaklı C02
nin %40 lık dilimi 19801 li yıllardan itibaren üstel olarak artmaya
başlamıştır.
5.2--Bu anlamda acil olarak
C02 emisyonunu hızla 1980 li yıllardan önceki değerlere (1975 li yıllardaki
değerlere) çekecek önlemleri alacak bir siyasi önderliğe-iradeye ihtiyaç
vardır.
6--Bu çalışma
ile;fitoplanktonlardan denizlerin küresel ısınmada yardımını alma umudumuz suya düşmüştür. Buna karşın
okyanuslara-denizlere demir tozu katmak yani demir tozu gübrelemek
suretiyle fitoplanktonların çoğaltılmalarını
sağlamak yeni bir yaklaşım olarak ortaya çıkmaktadır.
6.1--1 kg lık demir tozu
gübreleme ile plankton miktarında birkaç
tonluk artışa neden olabiliyor.Yapılan deneylerde bitkisel plankton sayılarında patlama olduğu gibi
ve aynı zamanda zehir üretebilen türlerinde çoğaldığı saptanmıştır.
7--Dünyamızda ;Bu demir tozu
ile gübreleme işlevini doğal olarak muhtemelen, büyük sahra ve diğer çöl tozları
yapıyor olabilir.
7.1--100.000 yıllık buz
devirlerini tetikleyiciside uzay tozları-sahra tozları olabilir.
8--Sonuçta denizlerin yeniden
C02 yi emme kapasitesini antidepresan tedavi gibi yorumlanırsa, bunu
desteklemek için deniz suyundaki demir miktarı ölçülüp,olması gereken miktara
getirecek kadar(ortamda yeteri kadar demir olsa herhalde çoğalma devam edecek
varsayımı ile) demir tozu azar azar ölçülü dozda,istenen doza getirilerek belli
bir zaman demir tozu gübrelemesi yapılabilir.
8.1--Bu tedavi fitoplanktonların
depresyonunu alarak yeniden fotosenteze yönelmelerini sağlayabilir.Ancak bu
yöntem olumlu cevap vermesini sağlamanın yollarından biride herhalde bu antidepresan tedaviyle birlikte
destek terapisidir ki buda CO2 emisyona ve küresel kirlenmeye neden olan
yapısal faktörleri acil olarak iyileştirmek olacaktır.
8.2--Demir gübrelemede doz
aşımına bağlı olarak buz devrine geri dönüş şartları oluşabilir diyede
düşünülebilir.Bu yöntemin uygulanacağı ilk yer herhalde Akdeniz ülkeleri için
Akdeniz olacaktır.
9--Yukarıdaki anlatıdan yola
çıkarak, Türkiye Marmara denizi ve iç deniz-göller için demir tozu(sahra
tozu-çöl tozu) gübrelemesini ilgili teknik üniversitelere görevlendirme yaparak
Üniversiteler kendi deneysel şartlarında deneyip,uygun raporlama ile Marmara
denizi,iç körfez ve göllere bu yöntemi belli bir süre uygulayabilir.Bu
denizlerin ve onun çevresinin ekolojik sağlığını yeniden kurabilir.