Uzun Yaşam-Yaşlanma-
Biyolojik Yaş Geri Dondürülebilir Mi?
1--Los Angeles’teki Intervene
Immune adı verilen biyomedikal bir kuruluşun önderlik ettiği çalışmada 51 ile
65 yaş aralığındaki sağlıklı 9 erkek gönüllüye büyüme hormonu, diyabet ilacı ve
hormon desteğinden oluşan bir ilaç kokteyli verildi. Katılımcılardan bir yıl
boyunca, haftada birkaç kez bu karışımı kullanmaları istendi.
1.1--Daha sonra bilim
insanları gönüllülerin DNA’larını inceledi. DNA’nın üzerindeki belirgin
işaretleri değerlendiren araştırmaları” belirler. Bu kimyasal modifikasyonlar
“epigenetik” değişiklikler olarak bilinir. Epigenetik genetiğin üzerinde,
genetiğin dışında anlamına gelir.
1.2--Bu kimyasal işaretler
DNA ipliği boyunca belirgin bir örüntü (pattern) oluşturacak şekilde dizilir ve
barkodlara benzer. Bu barkodlar kişinin biyolojik yaşını 2-3 yıl hata payıyla hesaplamaya
yarar. Bu çalışmanın tasarlanmasında ve yürütülmesinde yer almayan Hagg,
sonuçların temkinli bir şekilde değerlendirilmesini, DNA üzerindeki
değişikliklerin tersine çevrilebileceği yönündeki iddiaların yalnızca bir ön
çalışmanın sonuçlarına dayandırıldığını söylüyor.
2—Yapılan çalışmaya göre
araştırmacılar katılımcıların biyolojik yaşlarının ortalama olarak 2.5 yılı
gerilemiş olduğu sonucuna vardılar.Başka bir deyişle eğer araştırmacılar
çalışmayı yaparken zamanı durdurmuş olsalardı, çalışmanın sonunda gönüllüler
2.5 yıl daha gençleşmiş olacaklardı. Aslında aradan bir yıl geçmişti,
dolayısıyla erkekler 1.5 yıllarını geri kazanmışlardı.
3--İsveç’teki Karolinska Enstitüsü’nden moleküler epidemiyolog Sara Hagg bu sonuçların çok önemli yansımaları olacağını söylüyor: “Daha önce kimse biyolojik saatin zaman içinde geri çevrilebileceğini gösterememişti.8 Eylül tarihinde Aging Celi isimli tıp dergisinde yayımlanan araştırma “epigenetik saat”ten yararlanarak biyolojik yaş ile ilgili öngörülerde bulunuyor.
3.1--Epigenetik saati okumak
için, yaşlanmanın karakteristik işaretlerini bulmak için DNA’yı taramadan
geçirmek gerekiyor. DNA’mızın sarmal yapısında yaşantımız boyunca yeni kimyasal
işaretler (tag) oluşur. Bu işaretlerin içeriği, karbon ve hidrojen içeren metil
gruplardan oluşur. Bunlar DNA’ya yapışarak, belirli bir DNA kısmı üzerindeki
genetik bilgiyi hücrelerin nasıl “okuyacağını bildirir.
3.2—öte yandan bu
çalışmalarda bir Orijinal hedefte Timus
bezinin küçülmesini önlemek.
Kaynak:HBTSayı 182 - 20 Eylül
2019