MAKALELER / Satış ta-Alışveriş te Müziğin Etkisi





Satış ta-Alışveriş te Müziğin Etkisi:

 

1—Satışta,alışverişte müziğinin etkisiyle kişilerin nasıl davrandıkları konusunda ilk ciddi araştırmalar 1970’lerde başlamış. Gordon C. Bruner 1990 yılında bu konuyu hem psikologların hem de tüketim mekanlarını yönetenlerin dilinden açıklamış.

 

1.1--Zamanın ünlü marketing dergilerinde şöyle diyor Bruner: “Kültür aidiyetleri değişse de tüketiciyi en çok etkileyen müzik parçaları özellikle klasik eserler. Bunların başında Mozart geliyor. Mozart, kimliği ne olursa olsun tüketicinin benliğine dokunuyor; ona kendisinin önemli bir kişi olduğunu hissettiriyor. Bu his bilinçle değil, müziğin duyulduğu anda oluşan bireysel özgüvenle ilgili gizemli bir sonuç.”

 

1.2--Ronald E. Milliman ise daha önceleri; 1980’de incelemeye başlamış bu konuları. Ona göre müzik tercihi ve aşinalığın kişide yarattığı etkiler farklı olabiliyor. Mizah yönü güçlü bireyler tempolu müzik eşliğinde daha fazla alışveriş yaparken, durgun mizaçlı kişiler kendilerini alışveriş yapmaya zorunlu hissediyor. Kişi eğer müziğe biraz aşina ise onu daha da içselleştiriyor, adeta bulutların üstünde mutlu bir alışveriş deneyimi yaşıyor.

 

1.3--Milliman, 1982’de süpermarket alışverişleri ve 1986’da restoran müşteri davranışları üzerinde çeşitli araştırmalar gerçekleştirmiş. Çok sesli müzik etkisi altında alışveriş yapanların daha fazla para ve zaman harcadıklarını; restoran müşterilerinin ise özellikle akşam yemeğinde arka plan müziğinin ‘Chopin, Ravel,Vivaldi ya da Çaykovski’yle çeşitlendirildiği zaman siparişte daha bonkör davrandıklarını görmüş.

 

1.4--Benzer biçimde farklı arka plan müziklerini çalmanın alışveriş davranışını nasıl etkileyebileceğini gösteren çok sayıda başka çalışmalar da yapılmış. Konu otel lobileri, parfümeri mağazaları ve hatta bankalar için de geçerli. Milliman şunun altını çiziyor: Tüketicinin günün zorlu koşullarında zayıflayan aurası müzikle düzeliyor, etrafını toz pembe görmeye başlıyor. Bu süreç güven ve huzur veriyor. Böylece birey ruhsal yönden adeta ‘rehabilite’ oluyor.

 

2--Tüm araştırmacıların buluştuğu nokta majör tonlu müziklerin hüzün ve karamsarlığı çağrıştıran minör tonlu müziklerden daha etkili olduğu yönünde. Sevinç, haz ve mutluluk ifade eden fon müzikleri iyi vakit geçirmeye, daha fazla ürünle ilgilenmeye ve daha fazla alışverişe yol açıyor.

 

2.1--Fon müziğinin sesi ve temposu, mağazanızdaki trafik akışını da önemli ölçüde etkileyebiliyor. Hızlı tempolu müzikler müşterilerin daha hızlı hareket etmelerine yol açıyor. Parçalar iyi seçilmiş ise satış hacmi hiç düşmüyor. Mağazanız ya da işyeriniz kapanış saatine yaklaştığında daha yüksek sesle müzik çalmanız, son birkaç müşteriyi ödeme noktasına hızlı bir şekilde itmeye bile yardımcı olabiliyor.

 

2.2--Bir başka ilginç ayrıntı daha var. Araştırmacılara göre ambiyans olarak adlandırılan mekânsal ortam çevreye yayılan müzikle bütünlük sağlamak zorunda. Örneğin, duygusal müzikler, alışveriş yapanların bir mağaza içinde daha yavaş hareket etmelerine neden olabiliyor.

 

2.2.1--Böyle bir ortam kişileri bilinçli alışveriş yapmaya, daha fazla ürün satın almaya teşvik ediyor. Bu kural süpermarket ve zincir mağazalarda da geçerli. Burada müşteri trafiğinin yoğunluğuna göre etkisi denenmiş müzik parçaları devreye giriyor.

 

3--Tat ve gurme unsurların devreye girdiği hızlı tüketim mekanları ile restoran işletmelerinde müzik parçalarını koşulsuz olarak çok sesli klasik müzik eserlerinden seçmek gerekiyor.

 

Kaynak:Para Dergisi-24-30.06.2018




Makalenin İzlenme Sayısı : 95

Eklenme Tarihi : 10.01.2023

Önceki sayfaya geri dön.