Hollandada Tarım:
1--Hollanda’da, örneğin
patates üretimi, sürücüsüz traktörler ve toprağın kimyasını, nemini ve
besleyicilerini ölçen drone’lar ile yapılıyor.
1.1--Neredeyse her patatesin
büyümesi ayrı ayrı izleniyor ve gerekli su ile besin maddeleri optimal biçimde
ayarlanarak dünya ortalamasının iki katından fazla verime ulaşılıyor. Üstelik
bu sonuca, 2000 yılında belirlenen ‘Tarımda yarı yarıya az girdi kullanılarak
iki kat fazla ürün alınacak!’ stratejisi çerçevesinde, %90 daha az su
harcayarak varılıyor.
2--Bitkiler, seralarda, hemen
hiç kimyasal gübre kullanılmadan yetiştiriliyor ve kümes hayvanları için
kullanılan antibiyotik miktarının 2009 yılından beri %60 azaltılması
sağlanıyor.
3--Ülkenin yarısı ekili alan-Gökyüzünden
bakıldığında, yoğun yerleşimli ve nüfuslu Hollanda’da ekilmemiş hiçbir yer yok.
Dünyanın en tepedeki tarım araştırma merkezi olarak kabul edilen WUR, çok
sayıdaki yenilikçi tarım teknolojisi şirketi ve deneysel çiftlik ağı olan Gıda
Vadisi (Food Valley) ağının merkezinde bulunuyor. Bu ismin ABD’nin meşhur
Silikon Vadisi’ni hatırlatması rastlantı değil. Silikon Vadisindeki
Üniversite-Endüstri işbirliğinin simgesi Stanford üniversitesinin karşılığı
Hollanda’da Wageningen üniversitesi.
3.1--Örneğin Üniversitenin
Bitki Bilimleri grubu yöneticisi ve dünya çapında tanınan bir bitki
hastalıkları uzmanı olan Prof. Ernst van den Ende, aynı zamanda dokuz
endüstriyel işbirliği projesinin de sorumlusu. Kendisi, bizi bekleyen dev
sorunları ancak bu şekilde çözebiliriz diyor. Dev sorunların başında ne mi
geliyor? Dünyamız, gelecek 40 yıl içerisinde 10 milyara ulaşacak nüfusunu
besleyebilmek için, geçtiğimiz 8000 yılda tüm çiftçilerin yetiştirdiğinden daha
fazla gıda ürünü yetiştirmek zorunda.
3.1.1--Eğer tarımda çok büyük
bir verimlilik artışına paralel olarak o oranda su ve fosil yakıt kullanımını
azaltamazsak bir milyardan fazla insanı açlığa mahkum edeceğiz.
3.2--WUR, 6 kıtada ve 140
ülkenin yönetimi ve üniversiteleri ile birlikte yürüttüğü binlerce projesi ile
bu sorunu çözme konusunda iyimser ve umutlu.
3.2.1--İşte birkaç örnek:
1--Afrikada’ki kuraklığa
karşı, topraktaki bakterileri kullanarak kendi gübresini oluşturan bitkiler
yetiştirmek,
2--hayvan yemi olarak
yetiştirilen bitkiler yerine onlardan 150 kat daha fazla verim sağlayan
çekirge üretmek,
3--seralardaki hassas iklim
kontroluna ek olarak sürekli değişen LED aydınlatma ile mahsul verimini daha
da arttırmak .
3.3--Sürdürülebilir
tarımda da öncü Hollanda’da hydroponic adı verilen, topraksız, yani
bitkilerin köklerinin besleyici maddeler içeren suda yüzdüğü tarım da çok
yaygın. Ülke, bu sayede, örneğin domates üretiminde ikinci olan ABD’nin birim
yüzey başına kullandığı suyun 15 kat daha azını kullanıyor.
3.4--Hollanda’da türü ıslah
edilmiş yüksek verimli ve hastalıklara dayanıklı tohumlara bir örnek: Rijk Zwaan
serasında üretilen tek bir domates tohumu tam 75 kg domates vermekte!
4--Hollandalı tarım
teknolojisi firmalarından birinin geliştirdiği elde tutulan bir cihaz, toprağın
pH’ı, organik madde içeriği ve bazı diğer özelliklerini ölçerek, akıllı bir cep
telefonu aracılığı ile merkezdeki bir veri tabanına iletmekte. On dakikadan az
bir sürede ise bu toprak için gerekli optimal besleyiciler ve gübreleri
içeren ayrıntılı bir rapor alınmakta. Birkaç dolar karşılığı sunulan bu hizmet,
dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, toprakları henüz hiç analiz edilmemiş
çiftçilerin bile ürün kayıplarını çok büyük ölçüde azaltmalarını sağlamakta.
5--Hollanda, 2000 yılında
belirlediği, tarım üretimini %50 daha az kaynak tüketerek iki katına çıkarma
hedefini gerçekleştirdi
5.1--Ülkenin yüzölçümünün
yarısı tarım için kullanılmakta
5.2--Hollanda domates
üretiminde dünya birincisi
5.3--Seraların toplam yüzeyi
Newyork’un Manhattan adasının 1.5 katı büyüklüğünde(*antalyada vs seraların
daha modern hale getirilmesi-afetlere karşı haber ve önlem alma vede sigorta
önemli)
5.4--Ülkenin yarısı tarım ve
çiçekçilik için kullanılıyor. Yükseklerden bakıldığında dev aynaları andıran
seraların bazıları olağanüstü büyüklükte. Kuzey kutbu sınırından sadece 1500 km
uzaklıkta bir coğrafyada bulunan bu iklim kontrollü seralarda yeryüzünün en çok
ihraç edilen domatesleri yetiştiriliyor.
5.5-- Hollanda, patates ve
soğan üretiminde de dünya birincisi. Daha da önemlisi, dünyadaki tohum
ticaretinin üçte biriden fazlasının kaynağı da Hollanda
5.6--Tarımın beyni Wageningen
üniversitesi-Bu olağanüstü başarıların kaynağı ve sürücü gücü, Amsterdam’ın 75
km güneyindeki Wageningen üniversitesi araştırma merkezi.
6--Seralarda, yükseklikleri 6
metreye ulaşan tam 15 ayrı çeşit domates yetiştiriliyor. Çiftlikler,
1--yenilenebilir
enerjilerini ve gübrelerini, hatta ambalaj malzemelerini kendileri üretiyorlar.
2--Sulama için ise
toplanan yağmur suyu yeterli oluyor.
3--Seralara girebilen
zararlı böcekler ise, kimyasallar yerine, domateslere zarar vermeyen ama bu
böcekleri yiyen akaryen böceklerle yok ediliyor.
7--Hollanda, 2016 da 1.7
milyar doları bulan tohum ihracatı ile bu alanda da dünya liderlerinden. Ama bu
tohumların içerisinde tek bir GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) ürünü yok.
AB’nin çok sınırlayıcı regülasyon ortamı, GDO yöntemiyle geliştirilmiş bir yeni
tohum üretimi için yüzlerce milyon euro ve 12-14 yıllık bir süre gerektiriyor.
7.1--Klasik bir yöntem olan
‘Moleküler Islah’ (Molecular Breeding) alanındaki son gelişmeler sayesinde ise,
kontrollü doğal seçim uygulanarak, bir bitki türünün istenen özelliklere sahip
olması sağlanabiliyor. Bu da, 1 milyon euro’nun altında bir yatırım ile ve 5-10
yıllık bir sürede gerçekleştirilebiliyor.
Kaynak: HBT Sayı 83-27 Ekim 2017- Erdal Musoğlu