Sera Otomasyonu-Muz
Serası-Bilgi:
1—Sera Otomasyonu:
1--Firma olarak son 3 yıldır
en çok muz seralarına otomasyon sistemleri kurduklarım aktaran Mega Tarım Genel
Müdürü Ali Ormancıoğlu, “Muz tropikal bir meyve.
1.1--Muza doğal ortamını
sağlamak için her ne kadar örtü altına alsak bile daha tropikal bir ortam
sağlamak için seranın nemini ve sıcaklığını da ayarlamamız gerekiyor.
1.2--Sera içine koyduğumuz
sıcaklık ve nem sensörlerinden gelen verilere göre şişleme pompamız aktif hale
geliyor. Nem ideal düzeye ulaşınca sensör sinyal vererek pompayı kapatıyor.
1.3--Aynı şekilde sıcaklık
sensörüne göre de yağmurlama çalışıp sulama yapabiliyor” dedi.
1.4--Meteoroloji ve iklim
kontrol sistemleri ile seranın çatı motorları sirkülasyon fanları, pencere
motorlarının otomatik kontrol altına alınabildiğini belirten Ormancıoğlu,
böylece serayı açıp kapatabilir ve havalandırarak ideal ortamının
sağlanabildiğini söyledi.
1.6--Aynı zamanda dışarıdaki
meteroloji istasyonlarında rüzgar sensörü ile rüzgar yönünü ve rüzgar hızının
yanı sıra yağmur sensörü ile yağmur miktarını, radyasyon sensörü ile de dış
sıcaklık ve güneşin şiddetini ölçtüklerini bildiren Ormancıoğlu, “Tüm bu
veriler iklim kontrol cihazımızda birleştirerek gerekli yerleri açıp kapatarak
tam otomatik bir sera haline getiriyoruz.
1.7--Sulama gübreleme
otomasyon cihazımız ile de bitkinin ihtiyacı olan gübreyi tam kararında ve
suyunda tuzluluk oranını ölçerek bitkinin kolay alabileceği değerlere
ayarlayarak sulama ve gübreleme yapıyor.
1.8--Sulama gübreleme
otomasyon cihazımızın menüsüne EC-PH değerlerini girerek (15 sulama 10
gübreleme programı seçeneğimiz var) sulama ve gübreleme zamanını ve süresini
girerek tam otomatik sulama ve gübreleme yapabiliyor. Bunun sonucunda daha
yüksek, daha erken verim alınır ve daha sağlıklı bitkiler yetiştiriliyor” diye
konuştu.
2--Şu andatamamen insan eli
değmeden bir seraken- di başına sulanabilir, gübrelenebilir ve iklim kontrolü
yapılabilir. Serayı seracılar kuruyor, biz de serayı akıllı hale geti riyoruz”
ifadelerini kullandı.
3--Ali Ormancıoğlu,
pandeminin kendilerini ve tarım sektörünü etkilenmediğini kaydetti. Pandemide
yurtdışı satış ve sevkiyatlarının azalmasına rağmen iç piyasada tarıma
yönelenlerin çok olduğuna vurgu yapan Ormancıoğlu, özellikle pandemiden dolayı
iş yerleri kapananların tarıma yöneldiğini dile getirdi.
3.1--En çok tercih edilen
üretimlerin birinci sırasında muzun yer aldığını aktaran Ormancıoğlu,
"Muzun yanı sıra avakado, ejder meyvesi, blueberry, kuşkonmaz, zencefil,
hidroponik fesleğen, kaliforniya biberi, topraksız çilek vb. türler geliyor.
3.2--Ayrıca ülkemizde şu an
tropikal ürünlere bir ilgi var. Önümüzdeki yıllarda daha çok tropikal çeşit
ülkemizde yetişecek" dedi.
2—Organik Gübre Kullanımı:
1--Antalya Organize Sanayi
Bölgesinde bitki besleme ve gübre üretimi alanında faaliyet gösterdiklerini
kaydeden Merkez Anadolu Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Osman Dirican, yaklaşık
500 gübre çeşidinin % 80’nin organik ürünlerden oluştuğunu belirtti.
1.1--Ar-Ge çalışmalarına
büyük önem verdiklerini dile getiren Dirican, gübreleri canlı bakterilerle
ürettiklerini aktardı. Organik gübreleri doğadan alman maddelerle üretiklerini
anlatan Dirican, “Organik gübrelerimiz toprağın uzun süre canlı kalmasını
sağlıyor.
1.2--Kimyasal gübrelerin
girmesiyle birlikte topraklar çoraklaşmaya başladı. Bu nedenle organik gübre
çok önemli. Özellikle Türkiye’deki toprakların PH oranlarının yüksek olmasının
sebebi de budur. 18-46 dediğimiz topraklarda son 20 yılda verim % 80 kadar
düşmüştü” diye konuştu
2--Muz seralarında organik
gübre kullandıklarına dikkat çeken Dirican, tropik bir ürün olan muz bitkisinin
% 85’inin sudan oluştuğunu aktardı. Haftada iki defa sulama yapıldığını
bildiren Dirican, “Biz muz üretiminde en çok nemakey solari ve bm megaflu
ürünlerimizi kullanıyoruz.
2.1--Bu ürünlerimizin içine
bakteri monte ederek daha da geliştirdik. Tropik bir ürün olmasından dolayı muz
ağacının nemi 70’in altına düşmemesi gerekiyor. Nemin çok iyi olması ve
üretimde topraktaki organik maddenin çok yüksek olması gerekiyor.
2.2--Hem nemli hem de
diplerinin yosunlaşması lazım. Kimyasal gübrelerle bu yosunlaşma sağlanamıyor.
Bizim ürünlerimiz yosunların canlı kalmasını sağlıyor.
2.3--Bunun yanında muz
üretiminde ilk dönem azot ve fosfor ürünleri de kullanüıyor. İleriki dönemde
potasyum veriliyor. Zaten muza tatlı tadını veren de potasyumdur” şeklinde
konuştu.