MAKALELER / Katarakt Ameliyatı Yaşlılarda Bunama Olasılığını Düşürüyor






Katarakt Ameliyatı Yaşlılarda Bunama Olasılığını Düşürüyor:

 

1--Göz içindeki merceğin yaşlanmaya bağlı olarak giderek bulanıklaşması sonucunda oluşan bir göz hastalığı olan katarakt, ileri yaşlarda görme duyusunun yitime uğramasına yol açan en yaygın nedenlerden biri.

 

1.1--Katarakt, saydamlığını yitiren merceğin ameliyatla alınıp yerine plastik bir merceğin yerleştirilmesi suretiyle giderilebiliyor.

 

2--Görme duyusu vb. duyulardaki bozuklukların insanlarda Alzheimer ve daha başka bunama türlerine yakalanma olasılığını arttırdığı çoktandır bilindiğinden, Washington Üniversitesi göz hekimlerinden Cecilia Lee katarakt ameliyatının bunama olgularında kayda değer bir etki yaratıp yaratmadığını merak etti.

ABD’de 1990’lardan beri sürmekte olan bir araştırmadan yola çıkan Lee ve arkadaşları, bir kıyaslama yapmak amacıyla, katarakt ya da glokomu olan yaşları 65 ve üzerindeki yakla¬şık 3000 katılımcının sağlık kayıtlarını incelediler.

 

2.1--Araştırmanın başlatılmasını izleyen sekiz yıl içinde, katarakt ameliyatı olanlarda bunama belirtilerine tanık olma olasılığının ameliyat olmayanlara kıyasla yaklaşık % 30 oranında daha düşük olduğu görüldü.

 

2.2--Lee, ameliyatın gözün retina bölümüne ulaşan duyusal girdilerin ve buna bağlı olarak da beyne giden uyarıların daha yüksek nitelikte olmasını sağladığını ve bu durumun bunama olasılığını azaltabileceğine dikkat çekiyor.

 

2.3--Bu konuda öne sürülen bir başka görüş de, kataraktın mavi ışığı engellediği ve bu nedenle özellikle de mavi ışığa duyarlı olan gözün arkasındaki kendinden ışığa duyarlı retina ganglion hücrelerinin (ipRGC) ışığı algılamalarında kesintilere yol açtığı, bunun da beden saatinin denetlenmesine yardımcı olduğu yönünde.

 

3—katarak bunama ile bağlantısı önceki çalışmalarla kanıtlanmış olan, sirkadyen ritmimizin bozulmasına neden olabilir.

 

3.1--Lee, “Katarakt genelde retinaya ulaşan ışığın niteliğini etkilediğinden, katarakt ameliyatı ışığa duyarlı ipRGC hücrelerinin yeniden etkin kılınmalarına olanak tanıyabilir. Bu da bilişsel çöküşe karşı koruyucu bir etki yaratabilir. Bu konuda henüz bilemediğimiz bir yığın şey var,” diyor.

 

Kaynak: HBT- Sayı 302 - 6 Ocak 2022- Rita Urgan

 

 




Makalenin İzlenme Sayısı : 139

Eklenme Tarihi : 21.03.2022

Önceki sayfaya geri dön.