MAKALELER / Şeker ve Mısır(Glikoz) Şurubu Farkı-Obezite





Şeker  ve Mısır(Glikoz) Şurubu Farkı-Obezite:


1--Şeker şirketlerini temsil eden bir avukat, mısır şurubu ve şekerin aynı özellikte olamayacağını savunurken, mısır şurubu üreten rafineleri temsil eden başka bir avukat ise iki maddenin eşit kaloride olduğunu ve beden üzerinde aynı etkiyi yapacağını öne sürüyor.


1.1--Dava, mısır rafinelerinin 2011 yılında düzenlediği yüksek früktoz içeren mısır şurubunun (HFCS) “doğal" olduğu yönündeki reklam kampanyasının şeker şirketleri tarafından şikâyet edilmesiyle başlamıştı. 2012 yılında ise FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) mısır şurubunun şeker olarak değerlendirilemeyeceğini duyurdu.


1.2--Şu an süren davada ise şeker üreticileri, mısır rafinerilerine önceki reklam kampanyasından doğan zararlarını karşılamak üzere 1.1 milyar dolar değerinde tazminat davası açtı. Ancak mısır rafinerileri 530 milyon dolar değerinde karşı bir dava açtı ve mısır şurubunun bilimsel alanda sakkaroz diye bilinen şekerle aynı özellikleri taşıdığını iddia etti.


2--Şekerde (sakkaroz) früktoz ve glikoz birbirine bağlı halde bulunurken, mısır şurubunda birbirinden bağımsız halde bulunuyorlar. Yani mısır şurubu bu iki maddenin birleşimi değil de sadece karışımı olarak düşünülebilir. Dolayısıyla mısır şurubunda birbirine bağlı olmayan bu moleküller, şekerin aksine sindirime uğramadan hızlıca kana karışabiliyor. Şeker ise kana daha yavaş geçiş yapıyor.

2.1—Mısır şurubunun bu karışım yapısına bağlı olarak çeşitli sağlık sorunlarına-metabolik sendroma yol açtığı iddia edilmekte.Kandaki şeker seviyesini bozması-obezite gibi sorunlara yol açabilmekte.


2.2—Mısır şurubu gıda-meşrubat sanayide kullanılmasının temel nedeni hem sıvı halde olması hem de ucuz olması.Ucuz tatlılar(tulumba vs),pudin vs her türlü gıda imalatında kullanılabilmekte.


2.3--Bir başka önemli nokta da şu: sakkaroz %50 glikoz. %50 früktozdan oluşur. Ancak mısır şurubunda genel olarak % 45 glikoz, %55 früktoz bulunur. Bu yüzden bilim insanları tarafından HFCS55 olarak adlandırılır.


2.3.1--Mısır şurubunun kana daha hızlı karıştığı bilinse de araştırmalara göre meşrubatların bazıları HFCS % 55 oranında früktoz içeriyor.


2.4—Dünya hızla obezleşmekte.İstatistikler bunu söylemekte.Bu insanların beslenmesinde mısır şurubu önemli gıda girdisi durumunda.En büyük sorun metabolik sendrom ona bağlı kalp damar hastalıkları ve obezite.


3—Obezite de-kilo veren kişilerin çevrelerinden gelen uyan ve anımsatmalar karşısında olumsuz bir tavır takınabilecekleri düşünen araştırmacılar, “İyi niyetli bir destek zaten kilo sorunlarıyla kendi içinde boğuşmakta olan karşı kişi tarafından bir eleştiri olarak algılanabilir, ya da anlamsız görülerek ters bir tepki yaratabilir," diyorlar


3.1--Yunanistan’da yapılan bir araştırmada bilim insanları beslenme düzenlerine özen göstererek kilo vermeyi başaran ve bir yılı aşkın bir süre boyunca kilolarını koruyabilen 289 kişi ile kilo veren ancak kısa bir süre sonra verdikleri kiloları geri alan 122 kişiyi karşılaştırdılar. Katılımcılardan, beslenme düzenleri, fiziksel etkinlikleri ve yakınlarından aldıklan destekle ilgili sorulara ayrıntılı yanıt vermeleri istendi.


3.1.1--Elde edilen veriler, şaşırtıcı bir biçimde, verdikleri kiloları geri alanların genelde ailelerinden ve dostlarından çok daha fazla destek gördüklerini ortaya koydu. Araştırmacılar verileri çok daha derinlemesine inceleyerek, katılmaların kendilerine bu konuda verilen desteğin türleriyle ilgili her bir soruya verdikleri yanıtlan gözden geçirdiler.


3.1.2--Sonuçta, verilen kilolan geri alan kişilere verilen desteğin genelde yapılması ve kaçınılması gereken şeylerle ilgili anımsatmalar biçiminde olduğu görüldü.


3.1.3--Söz gelimi, verdikleri kiloları koruyabilen kişilere kıyasla, yeniden kilo alanlara aileleri ve dostları tarafından sürekli olarak yağlı yiyeceklerden kaçınmaları ya da beden alıştırmaları yapmaları konusunda anımsanmalar yapıldığına tanık olundu.


3.4—Mısır Şurubunun Sağlığa Etkileri:


3.4.1--Yakın zamanda yapılan bir araştırmada yaşları 18 ile 40 arasında değişen 85 kişilik bir deney grubu, mısır şurubu ile tatlandırılmış içeceklerin sağlığa etkisini görmek için incelendi. Katılımcılar 4 gruba ayrılarak 15 gün boyunca izlendiler. İlk 3 grup sırayla günlük kalori ihtiyaçlarının % 25’ini, % 17,5’ini ve % 10’unu karşılayacak biçimde mısır şurubuyla tatlandırılmış içecek tükettiler. 4.grup ise düşük kalorili yapay tatlandırıcıyla (aspartam) tatlandırılmış içecek tüketerek kontrol grubu oluşturdu.


3.4.2--Araştırmacılar kalp-damar hastalıkları açısından önemli bir belirteç olan lipoprotein, trigliserit ve ürik asit seviyelerini saat başı ölçerek katılımcıları değerlendirdiler.


3.4.3--Sonuç olarak mısır şurubu tüketen grupta kontrol grubuna göre kalp-damar hastalıkları bakımından risk artışı tespit ettiler. Sırayla

%25’lik grupta……………. %18

 %17.5’lik grupta …………..%12 ve

%10’luk grupta…………….. %8 artmış risk görüldü.


3.5--Früktoz ve glikoz farklı işlemden geçiyor.Früktoz temel olarak karaciğerde yıkıma uğrar ve kişi çok fazla früktoz aldığı zaman yağa dönüşerek kalp-damar sistemini tehdit etmeye başlar. 


3.5.1--Kanda trigliserit ve kolesterolün yükselmesine neden olur. Şeker hastalığına, karaciğer hastalıklarına davetiye çıkarır. Glikozun fazlası ise enerji olarak kullanılmak üzere “glikojen şeklinde depo edilir. Şu an için maalesef elimizde sakkaroz-mısır şurubu farkını ölçecek çok az çalışma var.


3.5.2--Uzmanlar HFCS 55 (%55 früktoz içeren mısır şurubu) ile sakkaroz arasında fark olmadığını ama HFCS 65 ile sakkarozu karşılaştıran çalışma bulunmadığını söylüyorlar.


Kaynak: HBT Sayı 44- 27 Ocak 2017




Makalenin İzlenme Sayısı : 157

Eklenme Tarihi : 21.10.2021

Whatsapp'ta paylaş
Facebook'ta paylaş
Önceki sayfaya geri dön.