Beyin-Ruh İlişkisi Üzerine Temel
Yaklaşım:
1--Beyin-Ruh bağlamında ele alınırsa bir
eylem için kulak,deri vs algılama yapılmasından sonra gelen bilgilerin
analizi yapıldıktan sonra muhtemelen ilk oluşum beyinde bilinçaltı seviyede
oluşmaktadır.
2—Bu anlamda bu süreç için beyin-ruh
ara yüzünde ruhtan(burada ruh denen bir sürücünün var olduğu kabul edilmekte ve
ruh ancak bir ara yüz ile enerji anlamında beyine komuta edebilir kabulü
yapılmaktadır.
3--Bu anlamda gerçek bilinç insan ve
hayvan-bitkide olan organik bilinç olup,bu bilincin temelinde ruh denilen kendi
özümüz vardır-
4--Aynı zamanda gelen bilgilerin halografik
olarak paylaşıldığı ve diferansiyel olarak oluşan bir bilinç ile robotlar
çevrenin farkında olan robotlar imal edilebilir ve böyle bir robot yapay zeka
ile uzay araştırmalarında ciddi problemlerin çözümünde kullanılabilir.
4.1--Kısaca yapay zeka için maddesel bir
bilinç gerekir ve bu bilinç yapay zeka ile enetgre olmuş halografik
karakterli diferansiyel kaynaklı bir yapı ile meydana getirilebilir ancak bu
bilinç insandaki organik ve gerçek bilinç değildir.
5--Ardından ruhtan gelen bilgi ile
gelen emirler bilinçaltı seviyede oluşmakta ardından beyin buna uygun nöronal
ateşleme sistemi-nörotransmiter ve hormon aktivasyonlar devreye girmekte.
6--Beyinde tüm süreçler –non lineer yapıda
olduğu için tün nörotransmiter aktivasyonlar kaotik diferansiyel denklem
tarafından idare edilir ve böyle bir mekanizma tam otomatik pilotlu uçağa
benzetilebilir.Burada otomatik pilot organizmanın kendi iradesi ve yazılımı
olup buna nefs de diyebiliriz.
7-- Bu nöronal ateşleme sistemi ile
vucut gelen etkiye uygun tepki dengelemesini oluşturuyor yani organizmayı
etkiye uygun konumlandırıyor.
8—Ruh hep gençtir.Enerjisini ve yönetme
yeteneğini bedene aktarması halinde insanlar entropi olmazsa herhalde
sonuz yaşama sahip olurlar.İnsan doğası enerji ve mutluluk üzerine
yaratılmıştır.Ve mevcut zihinsel parazitler,sistem bizi bu ana maçtan
uzaklaştırmaya çalışmakta.
9--Ruh insanın en enerji yaşı olan 33
yaşındaki enerji seviyesine sahip iken bedeni 60 yaşın romatizmaları ile
uğraşır.Bu nedenle bizi asıl amacımızdan uzaklaştıran tüm faktörler
sorgulanmalı ve hayatımızı ana amacımıza ve yaradana teslim olarak
yaşamamız gerekir.Zira yaradanımız insanı mükemmel olarak amaca uygun olarak
yaratmıştır.Kısaca tabiri caiz ise ruh herhalde her zaman 33 yaşındaki halimizle
kalır.