MAKALELER / Yaşlanma Hastalığının Yasaları






Yaşlanma Hastalığının Yasaları

 

1--Yaşlanma kaçınılmaz değildir. Bazı hayvanlar ölümlerini geciktirmenin yolunu bulmuş bile. Onların yöntemleri bize de sağlıklı ve uzun bir ömrün ipuçlarını sunabilir.

 

2--Harvard Üniversitesi’nden Vladim Gladyshev de aynı görüşte. “En önemli biyolojik sorun budur; çünkü kronik hastalıkların çoğu yaşlanma sonucu ortaya çıkar. Oysa biyomedikal bilim daha çok kanser, Alzheimer veya diyabet gibi belli hastalıklar üzerinde yoğunlaşıyor. Ama yaşlanmayı bir süre geciktirmek mümkün olsa bu hastalıklar da geciktirilebilir.”

 

3--Yaşlanmaya neden olan çok sayıda etken var. Birincisi çevresel faktörlerdir. Zararlı kimyasallar ve radyasyon, DNA’mızı ve diğer moleküler işleyişi yavaş yavaş tahrip edebilir. Hücrelerimiz bu tahribatın bir kısmını onarabilir; ama zamanla tahribat yayıldığı için hücrelerin mutasyon geçirerek tümörlere dönüşmesine neden olur.

 

3.1--İkincisi, metabolizmayla ilgili sorunlarımız çıkabilir. Tıpkı düzenli temizlenmesi gereken baca boruları gibi hücrelerimiz de enerji yakarken birçok atık madde üretir. Bunlar zamanla birikir ve önemli biyolojik işlemleri kesintiye uğratabilir. Tahribat birikince organizma bununla baş edemez hale gelir.

 

3.2--Üçüncüsü, vücudun organları yenilemede sorunlarla karşılaşmasıdır. Her kromozomun ucunda telomer adı verilen DNA grupları vardır. Bunlar, ayakkabı bağlarının ucundaki plastikler gibi tahribatı ve parçalanmayı önlerler. Hücre bölündükçe telomerler kısalır. Sonunda öyle kısalmıştır ki hücre bozulmaya başlar ya da ölür. Bütün bu aşınma ve yıpranma bizi birçok hastalığa karşı zayıf düşürür.

 

4--Yaşlanmayı geciktirmek için:

 

1--Yaygın kullanılan bir diyabet ilacı olan metformin farede yaşlanma sürecini yavaşlatmıştır.

 

2--Solucanlarda hücre metabolizması ile ilgili bir tek geni değiştirmek ömrünün birkaç kat uzamasına yol açmıştır

 

3--Balinalar gerçekten de en az 150 yıl yaşarlar. 210 yıl yaşayanları da vardır. Kutup balinaları 200 yıl kadar yaşıyor.

 

3.1--Kutup balinaları 200 yıl kadar yaşayabiliyor. Tüysüz köstebek fareleri de iki-üç yıllık ömrü olan normal farelerin tersine 30 yıl yaşıyor. Bunlar kansere karşı oldukça dayanıklı. Laboratuvarda güçlü karsinojenlerle yıkandığında bile kanser olmadıkları görüldü.

 

3.2--Bu farelerde hücreler belli bir yoğunluğa ulaştığında hücre artışı kendiliğinden duruyor. Böylece tümörlerin ölçüsüz büyümesi söz konusu olmuyor. Bunu sağlayan şeyin köstebeklerde fazla miktarda olan ve derilerinin daha elastik olmasını sağlayan kimyasal hiyalüronik asit olduğu sanılıyor. Yani mutasyon sonucu bir tümör oluşsa bile hiyalüronik asit bunun büyümesini önlüyor.

 

3.2.1--Yaşlılığın kontrolünde hiyalüronik asit kontrol parametresi olabilir.

 

4--Gladyshev ayrıca Brandt yarasası olarak bilinen ve bir küp şeker ağırlığında olduğu halde 40 yıl yaşayan yarasaları inceledi. Reseptörleri etrafında büyüme hormonuyla ilgili olağandışı mutasyonlara rastlandı. Bunlar, yaşlılıkla gelen tahribatı önleyen ve memelilerde metabolizmayı kontrol eden mekanizmalara dair ipuçları sunabilir.

 

4.2--Yaşlılığın kontrolünde büyüme hormonu kontrol parametresi olabilir.

 

5--20 metre boyunda ve 100 ton ağırlığındaki kutup balinaları ise daha yavaş bir metabolizma ve düşük vücut ısısı gibi özellikler geliştirdi. Böylesine dev bir gövdede kanser riski daha fazladır. Hücre sayısı ne kadar çok ise hücrelerin mutasyon geçirme ihtimali de artar. Bu ihtimal her geçen yıl daha da büyür. Fakat balinaların insanda olmayan ve bunu önleyecek bir mekanizma geliştirdiği düşünülüyor.

 

5.1--Bu balinaların hücreleri incelendiğinde ERCC1 adlı genlerinde önemli değişimler tespit edildi. Bu gen genomdaki hasarları onarma işlevi görüyor. Belki de bu genin balinada uğradığı değişim, kansere neden olan zararlı mutasyonların birikmesini önlüyor.

 

5.2--Ayrıca PCNA adı verilen ve hücre delinmesi ile ilgili gendeki değişiklikler DNA onarımını etkili kılıyor ve hücrelerin sağlıklı büyümesini sağlıyor.

 

5.3--Yaşlılığın kontrolünde anti kanser genler kontrol parametresi olabilir.

 

5.4--Yaşlılığın kontrolünde düşük vücut ısısı kontrol parametresi olabilir.

 

6--Balinada insülinle ilgili tespit edilen değişikliklerin aynısı Brandt yarasasında da görüldü. Bunun hücrelerin metabolik yapısını değiştirerek ömrü uzatmış olabileceği tahmin ediliyor.

 

6.1—Yaşlılığın kontrolünde  Hücre Enerji Santrallarında enerji metabolizması kontrol parametresi olabilir.

7--Gladyshev, diyet ya da egzersiz programlarının vücudu değiştirerek balinalar kadar ömrü uzatmasının mümkün olup olmadığını görebileceğimizi söylüyor.

Bazıları oruç tutmanın ya da “kalori sınırlamasının” yaşlanma sürecini yavaşlattığına inanıyor ve balinanın o kadar uzun yaşamasını sağlayan metabolik değişiklikleri getirip getirmediğinin incelenmesi gerektiğini söylüyor.

 

7.1--Yaşlılığın kontrolünde kalori kısıtlaması kontrol parametresi olabilir.

 

8--Fakat bir organizmada işe yarayan yöntemler bir başkasında yaramayabilir.Ancak insan en üst organizma olduğu için alt organizmaların yöntemleri işe yarayabilir.

 

9--Magalhaes yaşlanmayı “tedavi edilebilecek” bir hastalık olarak görüyor. “Sadece ihtiyarlık dönemini uzatmıyoruz. Aynı zamanda 70 yaşındakilerin sağlığının 50 yaşındakiler gibi olmasını istiyoruz. Nihai hedefimiz bu

 

10—Yaşlılığın kontrolünde ortamdaki oksijen konsantrasyonu(Kafkaslar) kontrol parametresi olabilir.

 

11--Yaşlılığın kontrolünde sosyal paylaşım imkanı kontrol parametresi olabilir.

 

12--Yaşlılığın kontrolünde organik beslenme kontrol parametresi olabilir.

 

13--Yaşlılığın kontrolünde  sex hormonları kontrol parametresi olabilir.

 

14--Tüm bu kontrol parametrelerini teorik ve amprik matematik tekniklerle bir termodinamik problemi-bir akışkanlar mekaniği problemi-bir mukavemet problemi analojisi ile mühendislik mantığıyla tıbbı iiyi bilen mühendislerle multidisipliner anlayışla formüle etmek gerekir.

 

Kaynak: http://www.bbc.com/200 yaşına kadar yaşamanın sırrı-David Robson- 10 Mayıs 2016






Makalenin İzlenme Sayısı : 579

Eklenme Tarihi : 26.08.2019

Önceki sayfaya geri dön.