MAKALELER / Yenidoğanların Kanlarında 109 Farklı Endüstri Kimyasalı Görüldü






Yenidoğanların Kanlarında 109 Farklı Endüstri Kimyasalı Görüldü

 

1--Yenidoğanların kanlarında hangi kimyasalların bulunduğunu, Kaliforniya Üniversitesi’nden Aolin Wang ve ekibi araştırdı. Bunun için de 30 anne ve bebekten kan alarak, bunları göbek kordonu kanıyla birlikte özel bir kitle spektrometresiyle analiz ettiler.

 

2--Kimyasal temel yapıtaşları ve oranları daha sonra 3500 kadar endüstri kimyasalı içeren bir referans veri bankasıyla karşılaştırıldı.

 

3--Sonuçlara göre hem annenin hem de bebeklerin kanında 109 farklı kimyasal tespit edildi.

3.1--Bunlardan

 

40’ı……………yumuşatıcılara(temizlik ürünleri)

 

28’i…………… kozmetik ürünlere(cilt bakımı-kozmetik)

 

29 i……………. tıbbi ilaçlara

 

25’i …………….evde bulunan çeşitli malzemelere,

 

23’ü…………… çeşitli böcek ilaçlarına(belki gdo soyadaki glisofat ve diğer pestisitler)

 

3’ü…………….. alev geciktiricilere

 

7i………………poliklorür alkil bileşimlerine ait.

 

3.2--Alarm verici bu durum belki de yeni değil ama yeni teknolojiler sayesinde bunları daha çok tespit edebiliyoruz’ diyor araştırmacılar.

 

3.3--Söz konusu kimyasallar arasında daha önce insan kanında görülmeyen 55 madde de saptandı.

 

3.4--Bunların arasında 10 yumuşatıcı, bir pestisit ve iki perflüorür alkil de yer alıyor.

 

3.5--Sonuncusu çevreye zarar veren uzun ömürlü flüor içerikli organik bileşimler.

 

3.6--Dokularda biriken bu maddelerin hormon benzeri ve kanserojen etkiler yaptıkları biliniyor.

 

4--Fakat araştırmacılar 42 kimyasalın nerede üretildiğini ve nerelerde kullanıldığını bilmiyorlar. Hatta biyolojik ve tıbbi etkileri de yetersiz veri yüzünden tahmin edilemiyor

 

5—Öte yandan bu kimyasallara bağlı  Erkeklerde; sperm sayılarındaki azalışın, testosteron düzeylerindeki düşüşün ve testis kanserindeki artış hızının yanı sıra, sertleşme bozukluğu sorununun görülme hızındaki artış bu.

 

5.1--Denklemin öteki yanında yani kadınlarda da durum aynı: düşük yapma ve taşıyıcı annelik oranlarında yılda yaklaşık % 1 ’lik bir artış olduğu tespit edildi.

 

5.2--Gebelikte yaşanan sorunlar gebelik sonrasında da etkisini sürdürüyor. Gebelik sırasında anne adayının soluduğu havadaki, içtiği sudaki, yediği besinlerdeki ve cildine sürdüğü ürünlerdeki zehirli kimyasallar bedeninin içine sinip bebeğinin de gelişimini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Bu durum özellikle de gebeliğin ilk evresinde ve öncelikle erkek bebekler için ciddi bir tehlike oluşturuyor.

 

5.3--Örneğin, gebeliğin ilk üç aylık döneminde anne adayının, androjenleri işlevsiz kılan kimyasallarla karşı karşıya kalması erkek dölütün üreme sisteminin gelişiminde farklı etkiler yaratabiliyor.

 

5.4-- Mount Sinai Icahn Tıp Fakültesi çevre ve üreme epidemiyolojisi uzmanlarından Shanna H.Swan’ın Humarı Reproduction Update dergisinde yayımlanan makalesinde de işaret ettiği gibi, sperm sayılarında yalnızca 40 yılda % 50’lik bir azalma meydana geldiğine bakılırsa, dehşet verici bir durumla karşı karşıya olduğumuz yadsınamaz.

 

Kaynak:HBT-262- Suspect Screening, Prioritization, and Confirmation of Environ- mental Chemicals in Maternal-Newborn Pairs from San Francisco,ACS Publications, 16.03.2021

 




Makalenin İzlenme Sayısı : 161

Eklenme Tarihi : 21.08.2021

Önceki sayfaya geri dön.