Dostlar-Ayı Yavrusu Datvinin Dostluğu:
1—Bir ayı yavrusunu büyüten bir gazeteci ile
yapılan röportajdan alıntılar:
1--Datvinin içinde sanki 5
yaşında duyan ama konuşamayan bir çocuk var gibiydi. Ama bir insanla eşleştirmek
ona haksızlık olur, kesinlikle algısı insandan daha yüksek ve içgüdüleri
gelişmişti.
2--Evet. Onu kendi çocuklarım
kadar seviyordum.işim gereği çok seyahat ediyordum, ;en çok sabaha karşı eve
geldiğimde, evde korka korka “Datvi birkaç gündür yok” diyorlardi; sana masal
gibi gelebilir ama üç gündür ortalarda görünmeyen Datvi, 10 dakika sonra kapıyı
yumruklamaya başlıyordu. Demek ki o da beni özlüyor, eve döndüğümü hissediyordu
3--Bir an bile onun bana kötü
bir şey yapabileceğinden endişelenmedim.
4--İnsanlar “Büyüdüğünde ne
olacak?” diye soruyordu.Bana geldiğinde 10 kiloydu, giderken 110. Bu ağırlık
değişimi sırasında bir şey olmadığı gibi, daha düşünceli ve müşfikti.
4.1--Bir gün ben yüzerken o
da suya atladı ve istemeden bana çarptı ben bayılmış gibi yaptım ve kendimi
akıntıya bıraktım, attığı çığlıkları duymalıydın. Sonra gülüp kalkınca bana
küstü, 2 gün benimle suya girmedi.
5--Bir insan ona gönül rahatlığı
ile sarılıp uyuyabilir mi-Ben çoğu geceler yağmur yağarken böyle uyurdum.
6--Bir gün biberonla süt
veriyordum, büyüdükçe biberonun deliği ufak kalıyordu, o da biberonu ısırarak
deliyor, sütü daha hızlı içiyordu, ben de buna çok kızıyordum, çünkü dağ
başındayız ona sürekli biberon bulamam. Bu bir iki gün ısırmadı, “Tamam artık
öğrendi, bir daha ısırmaz” dediğimde, hart yine ısırdı biberonu.
6.1--Sen misin ısıran, “Git
vermiyorum süt” deyip sütü geri aldım, bu önce çocuk gibi oturdu ağladı,
ilgilenmedim; kapıyı yumrukladı,ilgilenmedim; gitti arabamın üstüne çıkıp
sileceklerimi koparıp attı, sonra da ormana gitti, iki gün eve gelmedi.
6.2-- İki gün sonra odun
kesiyorum, bu gelmiş, sessizce arkamda bekliyormuş. Oyunu Pars bozdu, tekrar
barıştık ve bir daha biberonu ısırmadı...
7--Ben köpek de besledim. Ayı, kesinlikle köpekten daha sorunsuz!Evet, bireylerin vahşi hayvan beslemesi yasak, ben de bu yasağı destekliyorum. Zaten Datvi'nin Karacabey’e götürülüşüne bu yüzden ses çıkarmadım, yoksa “Kaç oğlum!” derdim kimse onu ormanda bulamazdı.
7.1--Ama o zaman art niyetli
kişilerin ekmeğine yağ sürmüş olurdum. Zaten ben bölgeye yerleşince, kaçak
avcılıktan çıkarı olanlar, huzursuzlanmaya, yavaş yavaş şikâyetçi olmaya
başladılar. Fırsat kolluyorlardı. Datvi’yi götürdükleri gün o adamlar Pars’ı
vurdular, çok uğraşıp kurtardım ama mermiler hâlâ vücudunda.
7.2--Aynı şey Datvi’nin de başına gelebilirdi. Üç-beş bin YTL kazanabilmek için kaçak olarak karaca, ayı ve diğer hayvanları avlatıyorlar bu herifler Datvi’nin çevreye zarar verme ihtimali yoktu ancak insanlar ona zarar verebilirdi
2—Ayı Dostluğu-Örnek Olay:
1--Hindistan’ın Bhubaneswar
kentine bağlı Gahatagaon köyünde yaşayan Nam Singh Munda (35), yıllar önce
ormanda bulduğu bir yavru ayıyı evine getirdi.
2--Rani adı verilen ayı
yıllar içinde Munda Ailesi’nin bir parçası haline geldi.
3--Evcil bir hayvan gibi
köyde yaşayan Rani, hiç kimseye zarar vermedi. Ram Singh Munda da Rani’yi
hiçbir zaman yanından ayırmıyordu
4--Munda, kasabaya inerken
bile Rani’yi bisikletinin arkasında götürüyordu. Bu samimi dostluk duyulunca
yetkililer harekete geçti.
5--Doğal hayatı koruma yasasına aykırı davrandığı için köylü tutuklandı. Ayı da hayvanat bahçesine gönderildi. Böylece ikisi de demir parmaklıkların arkasına konmuş oldu.Köylü tutuklanınca 6 yaşındaki kızı da devlet yuvasına yerleştirildi