Atıksuların Geri
Kazanılması-Kullanım Alanları:
1—Atıksuların Geri Kazanılması:
1--Dünyada çok fazla kullanılan Türkiye’de ise pek fazla dikkate alınmayan başka bir temiz su kaynağı da bulunmaktadır: “atık suların arıtıldıktan sonra yeniden kullanılması”. 1991 yılında, dünyanın birçok kurak bölgelerinde sulama suyu ihtiyacının %70 ile %90’ ı geri kazanılmış sulardan sağlandığı belirtilmiştir
2--Geri kazanılmış atık
suların en çok kullanıldığı alanlar, dört grupta toplanabilir. Bunlar:
1--Kentsel kullanım, 2--Endüstriyel kullanım, 3--Tarımsal kullanım,4--Yeraltı suyu beslemesi.
3-- Geri kazanılmış atık
sular ile
1--İşyeri, dükkân, ofis ve
endüstriyel kuruluşların çevresindeki peyzaj alanlarının sulanması,
2--Ticari kullanımlar (araç
yıkama tesisleri, pencere temizleme, pestisid ve herbisid çözeltilerinin
hazırlanması ve sıvı gübrelerin hazırlanması gibi),
3--Kent içindeki havuz,
fıskiye, şelaleler gibi yapay kullanım alanlarına su verilmesi,
4--İnşaat projelerinde beton
yapımı için ve toz kontrolünde su kullanımı,
5--Yangından korunmak üzere
yangın söndürme suyu temini,
6--Binalarda tuvalet rezervuar
suyu olarak kullanımı,
7--Golf sahalarının
sulanması.
4--Yeniden kullanım için
hazırlanmış arıtılmış atık sular; golf alanları, yüzme, balıkçılık ve benzeri
amaçlarla kullanılacaksa ilave arıtıma gereksinim duyulmaktadır
5—Endüstride Kullanım:
5.1--Pek çok endüstride,
soğutma suyu ihtiyacı tesisteki en büyük su ihtiyacını oluşturmaktadır.Temiz su
kaynaklarının kirlenmesi ve azalmasına bağlı olarak sanayiciler, açık çevrimli soğutma
sistemlerinde ikincil atık su arıtma üniteleri çıkış sularını kullanmaya
denemeye yöneltmektedir.
5.1.1--Ancak, soğutma suyu
olarak arıtılmış atık suların kullanılması durumunda korozyon, çökelek
oluşması, mikrobiyal büyüme gibi konulara dikkat edilmesi gereklidir.
5.2--Arıtılmış atık suların
kazan besleme suyu olarak kullanımı durumunda, kazanın çalışma basıncı önem
kazanmaktadır. Yüksek basınçla çalışan kazanlar daha iyi kalitede suya ihtiyaç duyarlar.
Çok yüksek basınçta (≥ 1500 psi = 10,340 kPa) çalışan kazanlar çok iyi kalitede
su ise çalışırlar.
5.3--Genel olarak, ister içme
suyu ile ister arıtılmış su ile çalışsınlar, tüm kazanlarda sertliğin sıfıra
yakın olması istenir. Kazanlarda çökelek oluşumuna neden oldukları için kalsiyum,
magnezyum, silisyum ve alüminyumun arıtılması istenir.
5.4--Arıtılmış suyun özelliklerine
bağlı olarak filtrasyon, karbon adsorpsiyonu ve azot giderimi işlemleri
tarafından takip edilen flokülasyon, çökeltim ve rekarbonasyon işlemlerini
içeren kireçle arıtım uygulanır.
5.5--Yüksek basınçla çalışan
kazanlar için istenen çok iyi kalitede suyu elde etmek için ters ozmos ve iyon
değiştirme işlemleri kullanılabilir.
5.6--Arıtılmış suların proses
suyu olarak kullanımı durumunda her bir endüstri için ayrı inceleme yapmak
gereklidir. Bazı endüstriler çok iyi kalitede suya ihtiyaç duyarken, bazı
endüstriler daha az kaliteli suyla da üretim yapabilmektedir.
5.7--Örneğin elektronik
sanayi neredeyse destile su kalitesinde suya ihtiyaç duyarken deri sanayi daha
düşük kaliteli suyla da çalışabilmektedir.
6—Tarımda Kullanım:
6.1--Tarımsal amaçlı sulama
için tüketilen su miktarı EPA tarafından toplam tatlı su tüketiminin % 40’ı
olarak verilse de pek çok kaynakta bu değer %70’lerde olarak kabul
edilmektedir.
6.2--Dolayısıyla, ziraatta,
arıtılmış atık suyun geri kullanımının sağlanması ile önemli miktarda su korunumu
sağlanacaktır. Bunun yanı sıra, bitki besin maddesi kaynağı olabilecek
elementler içermesi ve kalite açısından ürünlere bağlı olarak nispeten uygun
özellikler taşıması, zirai amaçlı geri kullanımda artış eğilimine neden
olmaktadır.
6.3--Bir suyun sulama
yönünden elverişliliğinin tayini için en önemli özellikler;
1--Çözünebilir tuzların
toplam konsantrasyonu
2--Sodyum ve diğer
katyonların nisbi oranı (SAR)
3--Bor ve buna benzer toksik
elementlerin konsantrasyonu
4--Kalsiyum ve Magnezyum
5--Anyonlar (klor, sülfat,
nitrat)
6--Toplam katı madde, organik
madde yükü, yağ ve gres gibi yüzen maddelerin miktarı
7--Patojen
mikroorganizmaların miktarıdır .
6.4--Atık suları sulamaya
elverişli olan sektörlere örnek olarak konserve, süt ürünleri, şeker,meşrubat,
bira, gübre ve kâğıt endüstrisi verilebilir.
6.5--Yağ, petrol ürünleri,
solvent, ağır metal ve toksik madde içeren atık su üreten endüstrilerin atık
sularının ise tarımsal sulamada kullanılması önerilmemektedir
6.6—Damla sulama sisteminin
arıtılmış atık su ile sulamada uygulanabilirliği, arıtılmış suyun AKM ve biyolojik
içeriğinin minimum seviyelerde olmasına bağlıdır.
7--Yeraltı Suyu Besleme:
7.1--Ülkemizde fazla kullanım
alanı bulan bir uygulama olmamakla birlikte, arıtılmış atık suların zemine
sızdırılarak toprağın arıtma kapasitesinden yararlanılması gelişmiş bazı
ülkelerde (ABD, Hollanda, Almanya gibi) uygulama alanı bulmaktadır.
7.2--ABD’ de, 1962 yılından itibaren
gerçekleştirilen arıtılmış atık suların yer altı sularını beslemesi
çalışmaları, 1978’den itibaren daha da iyileştirilerek, atık suların içme suyu
standartlarında arıtımdan geçirildikten sonra, yeraltına besleme yapılması
şeklinde devam etmektedir.
7.3--Arıtılmış atık sular
yeraltı suyuna; yüzeysel püskürtme, nehire deşarj, kum filtrasyonu,toprak-su
arıtma sistemleri ve doğrudan enjeksiyon gibi yöntemlerle verilebilmektedir.
7.4--Arıtılmış atık suların
yer altı suyuna deşarj edilmesinin amaçları aşağıda verilmektedir:
1--Kıyı alanlarında akifere
tuzlu su girişimini önlemek,
2--Atık suyun daha iyi
arıtılmasını ve tekrar kullanımını sağlamak,
3--İçme suyu ya da diğer
akiferlerin su kapasitesinin arttırılmasını sağlamak,
4--Arıtılmış suyun
depolanmasını sağlamak,
5--Yeraltı su seviyesindeki
düşmeyi önlemek.
8—Membran Filtreler-Ters
Osmoz:
1--Gerek atık sulardan
gerekse deniz suyundan yüksek kalitede su elde etmek için membran filtrelerin
kullanımı artan bir hızla yaygınlaşmaktadır.
2--Membran prosesleri
arasındaki temel fark kullanılan gözenek boyutundaki farklılıklardır.
3--Bakteriler 100 nm den
büyük oldukları için 100nm’den düşük membranlarda tutulmaktadırlar.
4--En küçük gözenek boyutuna
sahip olan ve bu yüzden çok yüksek basınca ihtiyaç duyan Ters Ozmos (RO)
Prosesinin en yaygın uygulama alanı, deniz suyu veya tuzlu sudan içme suyu elde
edilmesidir. UF(Ultra filtrasyon) ve MF proseslerinde, membranların gözenek
boyutları daha büyük olduğundan ayırma için daha düşük basınç gerekmektedir.
4.1--UF prosesinde 0,1-0,01μm
büyüklüğündeki partiküller tutulmaktadır. UF prosesi, RO prosesi öncesi ön
arıtım kademesi olarak da kullanılmaktadır.
4.2--Nanofiltrasyon ise ortalama 1 nanometre büyüklüğünde olan partiküllerin atılması için özel dizayn edilmiş membrandan oluşan bir prosestir. Membran geçiş basıncı genellikle 3,5 - 16 bardır.
8.1--Atıksu arıtmasında Kil Minerallerinin
Kullanılabilirliği:
1--Atıksu arıtmasında kullanılmak üzere kil minerallerin kullanımı için ODTÜ Petrol ve Doğal Gaz Bölümünden Berna Hasçakır ve arkadaşları tarafından yapılan bir çalışmaya göre ;
1.1--Evsel atıksu ile yapılan denemelerde koagülant olarak alum, flokülant olarak kaolinit kullanılması durumunda %82 organik madde, %70 askýda katı madde ve %23 yağ-gres giderimi gerçekleşmiştir.
1.2--Atıksuyun bulanıklığı tamamen giderilmiş, önemli Ph değişimi olmamıştır..
1.3--Endüstriyel atıksu ile yapılan denemelerde koagülant olarak demir üç klorür, flokülant olarak kaolinit kullanılması halinde en yüksek verime ulaşılmıştır.
1.3.1--Bu koşullara bağlı olarak %99 organik madde,%83 askıda katı madde,ve %85 yağ-gres giderimi gerçekleşmiştir.
1.4--Endüstriyel atıksu denemelerinde kaolinit koagülant olarak da etkili bulunmuş, olup %96 KOI giderimi sağlandığı saptanmıştır.
9—Örnek Proje Analizleri:
1--Tokyo’da bir işyeri binasında atık suyun yeniden kullanımı için LCC analizi yapılmış ve Şekil 5’de grafiksel olarak görülen analiz sonuçlarına göre, geri kazanılmış suyun hacmi 100 m3’den fazla ise, atık suyun yeniden kullanılması maliyeti klasik içme suyu ve kanalizasyon arıtma işlemlerine göre daha az olduğu bulunmuştur
2--Latin Amerika’da arıtılmış atık suyun tarımsal amaçlı yeninde kullanılması durumunda, sulanan bitkinin çeşidine ve uygulanan arıtma işlemlerine bağlı olarak fayda-maliyet oranı 1.2-2.2 olarak bulunmuştur
3--Ters ozmos sistemi ile 1 m3/gün deniz suyundan temiz su elde edilmesi için kullanılacak cihazın ilk yatırım maliyeti çeşitli firmalar tarafından çok geniş aralıklarda ve ortalama 250 - 1000 USD olarak verilmektedir. İşletme ve bakım maliyetlerinin de ayrıca göz önüne alınması gerekmektedir.
10—Deniz Suyundan İçme
Suyu Üretimi:
1--Desalinasyon teknikleri, Termal Prosesler (Buharlaştırma) ve Membran Prosesler olarak iki gruba ayrılmaktadır. Membran yöntemler, termal yöntemlerden daha az enerji gerektirmektedir.
2--Günümüzde, arıtılan toplam deniz suyunun hacimsel olarak %74’ü ısıl işlemler vasıtasıyla elde edilmekte iken yaklaşık %22’si bir membran proses olan ters ozmos (RO) aracılığıyla elde edilmektedir.
3—Sonuç olarak Deniz suyunun
tuzsuzlaştırılarak kullanılması, kıyı illeri için su sorununu çözecek en önemli
yaklaşımlardan biri olmakla birlikte, oluşan atık suların arıtılması ve yeniden
kullanılması ile ek bir kaynak oluşturulması mümkündür.
3.1—Ayrıca evlerde, gri su
ile tuvalet suyunun birbirinden ayrılması da atık su arıtımında büyük kolaylık sağlayacak
ve atık suyun yeniden kullanımını kolaylaştıracak bir işlemdir.
11—Otel Atıksularının
Kazanılması:
1.1--Otellerde atıksuların
geri kazanılması için bir model kurarken bir önceki bölümde açıklanan mevsimsel
ve gün içindeki su kullanımındaki değişimlere dikkat edilmelidir.
1.2--Modelin verimli olarak
çalışabilmesi için, a) arıtma tesisinin en fazla 7 yıl süreyle hizmet
vereceğini,
1.3--otellerin atıksularının
kirlilik oranının normal evsel atıksu kirlilik oranının 1.5-2.5 katı olduğu
1.4-Atıksu akışının sabit
olması gerektiği dikkate alınmalıdır.
1.5--Havuzun boşaltılması
sırasında elde edilen atık suların klorlu olması nedeniyle, havuzsularının
önceden özel işleme tabii tutulması ve güneş ışınları neticesinde buharlaşmanın
dikkate alınması gerekmektedir
1.6--Otellerin mevsimsel ve
gün içerisinde değişimleri dikkate alan bir atıksu geri kazanma modeli Boğaziçi
Üniversitesi'nde geliştirilmiştir.
1.7--Biyolojik arıtma
prensibine dayanan model, sahilde bulunan bir tesisin mevsimin başında yeterli
sayıda bakteri populasyonuna sahip olmadığı düşünülerek, iki aşamalı olarak
tasarlanmıştır.
1--Birinci aşamada -bakteri
populasyonu yeterli sayıya ulaşıncaya kadar- kimyasal arıtma kullanılmıştır.
2--Atıksular önce
"A" tankında toplanarak devamlı havalandırma işlemine tabii
tutulmaktadır.
3--Tank dolunca, bir süre
daha havalandırma sürdürülmekte, çamur ve katı maddelerin çökmesi
sağlanmaktadır.
4--"A" tankında
biriken atıksular, "B" tankına geçirilmekte ve kimyasal arıtma
başlatılmaktadır.
5--Bu işlem tamamlandıktan
sonra atıksular, çökeltme tankı olarak kullanılan "C" tankına
aktarılmaktadır.
6--"B" tankında
bakteri populasyonu yeterli sayıya ulaşınca, kimyasal işlem durdurularak,
birinci aşama sona erdirilmektedir, îkinci aşamada, atıksuların girişi
-dengeleme tankı olarak kullanılmak üzere- doğrudan doğruya birinci safhada
kimyasal arıtma tankı olarak kullanılan "B" tankına verilmektedir.
7-- "B" tankından
sabit bir akış ile verilen atıksular, "A tankında biyolojik olarak
arıtılmaktadır. "A" tankından çıkan arıtılmış atıksular, ilk safhada
olduğu gibi çökeltme için "C" tankına aktarılmaktadır.
8--"C" tankında
oluşan çamur ayrıca alınarak uygun yöntemlerle uzaklaştırılmaktadır.
1.8--Geri Kazanma Modeli
ile Yapılan Laboratuar Deneyi Sonuçları:
1--İki aşamalı olarak
tasarlanan atıksuları geri kazanma modeli, Boğaziçi Üniversitesi ve şehir
atıksularından ayrı ayrı alınan atıksu örnekleri kullanılarak laboratuar
şartlarında denenmiştir,
2--İlk aşama için kimyasal
madde olarak değişik dozajlarda kalsiyum hidroksit ve alüminyum sülfat
kullanılarak, kirlilik %65 oranında giderilmiştir.
3--İkinci aşamada
havalandırma işlemi ile 35 gün içinde kirlilik giderme oranı %89.8 olarak elde
edilmiştir.
4--İkinci aşamada -kimyasal
madde kullanmadan ve tamamen biyolojik arıtmaya dayanarak- çalışan model 21'ci
günün sonunda -arada kısa bir süre kirliliğin yükselmesine rağmen- kirlilik
giderme oranı %91.0'a kadar yükselmiştir.
1.9--Turistik faaliyetlerin
sağlıklı olarak sürdürülebilmesi, çevrenin bir bütün olarak korunmasına
bağlıdır. Gerek doğal kaynakların en önemlilerinden olan su kaynaklarının korunması,
gerek çevre kirliliğinin minimuma indirilmesi ve gerekse ekonomik giderlerin
azaltılması amacıyla atıksuların arıtılarak geri kullanımı düşünülmelidir.
1.10--Yeni oteller kurulurken
veya eskileri işletilirken, -mevsimsel ve gün içindeki değişimler dikkate
alınarak- farklı amaçlar için kullanılmış olan suların, önerilen arıtma sistemi
ile yeniden kazanılmasına gayret edilmelidir.
Kaynak:
1--Sahil Otellerinden Kaynaklanan Atıksuların Geri Kazanılması Modeli-Kriton Cüri - Erol İnelman - Günay Kocasoy--(Boğaziçi Üniversitesi)
2--İzmir Kent Sorunları Sempozyumu-Su Yönetiminin Etkin
Bileşeni: Yeniden Kullanım-Doç. Dr. Nurdan Büyükkamacı-Nurdan.Buyukkamaci@Deu.Edu.Tr