Çöplük-Kentin Çöplüğünü
Ormana Çevirmek:
1--Mardin’de yaşayan 71
yaşındaki Şeyhmus Erginoğlu, 10 yıl uğraşarak, kentin çöplüğünü ormana çevirdi.
10 bin ağacı kendi elleriyle eken Erginoğlu, her sabah ormanına giderek
ağaçların bakımını yapıyor.
2--Mardin’in Savurkapı
Mevkii'ndeki alan, 10 yıl öncesine kadar çöplüktü. Resmi çöp depolama alanı
olmasa da, tonlarca çöp bu alana atılıyordu. Bugünlerde ise çöplükten eser yok.
2.1--Bölgeden onlarca çeşit
ağacın kokuları yükseliyor. Çöplük alanı 10 yılda içinde 10 bini aşkın ağacın
bulunduğu bir ormana dönüştü. Orman Mardinli Şeyhmus Erginoğlu’nun eseri.
2.2--Erginoğlu’nun son eseri
ise çöplük alanında yaptığı orman olmuş. Her gün sabahın erken saatlerinde
ağaçlandırma yaptığı alana gelen Erginoğlu, çevreyi temizliyor, ağaçların
bakımını yapıyor. Ağaçlara çocukları gibi bakan Erginoğlu, bütün gününü onlarla
geçiriyor.
2.3-- Eskiden burası çöplüktü, pislik doluydu, naylonlar falan vardı. 1 yıla yakın bir süre de burayı temizledik. Ben hala da temizliyorum. Ağaçların hepsini ellerimle ektim buraya. 10 bin tane ağaç ektim. Hepsini ben ektim. Kanallarını açıyorum, su geldiği zaman, suluyorum. Yukarıda bir çeşme vardı, boşa akıyor suyu boşa, buraya getirdim” dedi.
2.4--Ağaçların bir kısmını
Orman İşletmesi'nden alan Erginoğlu, meyve ağaçlarının tamamını kendi parasıyla
satın almış. Şimdiye kadar tek başına 20 bin ağaç ektiğini söyleyen Erginoğlu,
“Çam ağaçlarını Orman İşletmesi verdi, zeytin ve meyve ağaçlarını ben kendi
cebimden aldım.
2.4.1--10 yıldır burada ağaç
ekiyorum. Yeni yolda 3 bin ağaç, Mardin girişinde mezarlık tarafına bin ağaç
ektim. Nusaybin yoluna orman sahasına çok ağaç ektim. 400 kilo meşe palamudu
tohumu aldım ve oralara ektim.
2.4.2--Bugün de devam
ediyorum. 26 yıldır bunu yapıyorum. Şimdiye kadar en az 20 bin ağaç ektim
birçok yere. Hala buraya geliyorum, çapalıyorum, dallarını buduyorum, taşlar
varsa, taşları topluyorum. Buraya ilaç atıyorum. Yerde hiç yabani ot yok,
ilaçlıyorum. Her yıl kendi cebinden bin liraya yakın para harcayıp ilaç
alıyorum, buraya atıyorum” diye konuştu.
3--Doğa ile uğraşmanın
kendisine enerji verdiğini söyleyen Erginoğlu, ağaçlara zarar vermemeleri
şartıyla, herkesin ağaçlardan meyve toplayabileceğini söyledi. Erginoğlu,
sözlerini şu cümlelerle tamamladı:
3.1-- “Buraya, ağaçların
arasında, geldiğim zaman kendimi genç bir delikanlı gibi hissediyorum. Neşeli
oluyorum. Hiçbir hastalığım yok, çam ağaçlarının kokusu çok güzeldir.
3.2--Buradaki mahalleli
benden çok memnun. Ağaç ektim diye beni çok seviyorlar. Kayısı var, zeytin var,
incir var. Gelip yiyorlar, ben sesimi çıkarmıyorum. ‘Ağaçları kırmayın,
istediğiniz kadar yiyin, helal olsun size’ diyorum.
3.3--Minik ormanın bulunduğu
alan dik yamaç olmasına rağmen Erginoğlu, vazgeçmemiş. Yürümenin bile zor
olduğu yamacı ağaçlandıran Erginoğlu, Corona virüsü salgınına rağmen,
ağaçlarını ihmal etmiyor. Her gün yamaçtan aşağı inip çıkan Erginoğlu, bütün
enerjisini ağaçlarına harcıyor.
Kaynak: https://www.amerikaninsesi.com