Abel Ödülünün-2019 Sahibi Karen Uhlenbeck ile Yapılan
Söyleşiden Alıntılar:
1--19 Mart 2019 tarihinde
Norveç Fen Edebiyat Bilimler Akademisi’nden tüm dünyanın hem büyük bir
şaşkınlık hem de büyük bir sevinçle karşıladığı bir duyuru yapıldı. Dünyanın en
prestijli ödüllerinden biri olan Abel Ödülü’ne 2019 yılında ilk defa bir kadın
matematikçi layık görülmüştü.
2--Amerikalı matematikçi
Karen Keskulla Uhlenbeck, geometrik kısmî diferansiyel denklemler, ayar (gauge)
teorisi ve integrallenebilir (integrable) sistemler üzerine yaptığı
çalışmalarıyla son 40 senede geometri, analiz ve matematiksel fizik konularında
bir devrim yarattığı için bu ödülü kazanmıştı.
3--Norveç Fen Edebiyat
Bilimleri Akademisi, 2002 yılında Grup Teorisi’nin kurucusu Norveçli matematikçi
Niels Henrik Abel’in 200. doğum yılını kutlamak için Abel Ödülü’nü
başlatmıştır.
3.1--Abel Ödülü, konularında
çığır açmış, önemli gelişmeler kaydetmiş matematikçilere verilmektedir. Bu ödülü
2003 yılında alan ilk matematikçi Jean-Pierre Serre’dir.
3.2--Bunun dışında Michael
Atiyah (2004), Isadore Singer (2004), Peter Lax (2005), Lennart Carleson
(2006), S. R. Srinivasa Varadhan (2007), John G. Thompson (2008), Ja- cques
Tits (2008), Mikhail Gromov (2009), John Tate (2010), John Milnor (2011), Endre
Szemeredi (2012), Pierre Deligne (2013), Yakov Sinai (2014), John F. Nash Jr.
(2015), Louis Nirenberg (2015), Andrew Wiles (2016), Yves Meyer (2017), ve son
olarak Robert Langlands (2018) bu prestijli ödülü kazanan matematikçilerdir.
3.3--Karen Uhlenbeck’in bu
ödülü kazanan ilk kadın matematikçi olmasından ötürü 2019 Abel Ödülü özel bir
yere sahiptir.
3.4--Karen Uhlenbeck 1942
yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Ohio Eyaleti’nde dünyaya geldi. 1968
yılında Brandeis Üniversitesi’nde Richard Palais’nin danışmanlığı altında
doktorasını tamamladı.
3.5--MIT ve California
Üniversitesi-Berkeley’de doktora sonrası çalışmalar yaptıktan sonra sırasıyla
Illinois Üniversitesi-Urbana Champaign (1971- 1976), Illinois
Üniversitesi-Chicago (1976-1983), Chicago Üniversitesi (1983-1988), ve Texas
Üniversitesi-Austin’de (1983-2014) öğretim üyesi olarak çalıştı. 2014 yılında
emekli olduktan sonra Princeton’a yerleşen Karen Uhlenbeck halen İleri
Çalışmalar Enstitüsü’nde (Institute for Advanced Study) ve Princeton Üniversitesi’nde
çalışmalarına devam etmektedir.
3.6--Karen Uhlenbeck, Abel
Ödülü dışında daha birçok prestijli ödüle layık görülmüştür. Bunların arasında
1983’te MacArthur Ödülü, 2000’de Fen Bilimleri Ulusal Madalyası, 2007’de Steele
Bilim Ödülü sayılabilir.
3.6.1--Bunun dışında Nisan
2019’da Amerikan Matematik Derneği Karen Uhlenbeck’e, Park City-IAS Enstitüsü’nü
kurduğu ve Kadın Matematikçiler Programı’m başlattığı için “genç matematikçilere
verilen en iyi destek” ödülünü vermiştir. En son olarak 2020 Steele Yaşam Boyu
Başarı Ödülü de kendisine verilmiştir.
4--Karen Uhlenbeck, doktora
tezini “değişkenler hesabı” (calculus of variations) üzerine yapmıştır. Daha
sonra harmonik fonksiyonların geometrideki uygulamalarına bakmış, bu teknikleri
geliştirerek geometrik problemleri diferansiyel denklemler yardımıyla çözme
konusunda uzmanlaşmıştır.
4.1--Bu tekniklerin en önemli
uygulamalarından biri fiziktedir. Atomların çekirdeğindeki proton ve nötronlar
“kuark” isimli parçacıklardan oluşur ve bu parçacıkların nasıl davrandığını
açıklayan diferansiyel denklemler fizikte “gauge teorisinde” büyük önem taşır.
4.1.1--Bu denklemlerin
çözümlerinin, tekillik (singularity) olarak isimlendirdiğimiz, tanımsız olduğu
noktalar vardır. Fizikçiler için bu noktaların analizi gerekmektedir ve
tanımsız olmaları büyük bir sorundur
4.2--Abel Ödülü’nün
açıklandığı 2019 bahar döneminde güzel bir tesadüf Princeton Üniversitesinde
bulunmaktaydım. O dönem IAS’te geometrik analizde özel bir program
yapılmaktaydı. Dünyanın değişik yerlerinden uzman geometriciler bir araya
gelmiş, bugünün çözüm bekleyen matematik problemleri üzerine kafa yoruyorlardı.
4.3--Karen Uhlenbeck de aramızdaydı,
hemen her gün seminerlere katılıyor, uzman görüşüyle beyin fırtınası
seanslarında genç matematikçilere yardımcı oluyordu.
4.4--Abel Ödülü
açıklandığında IAS’i büyük bir heyecan ve coşku kaplamış, geometri programımız
her gün gazetecilerin röportaj yaptığı, videoların çekildiği, kadın
matematikçilerin zaferinin kutlandığı bir festivale dönüşmüştü. Türkiye’nin
gözde bilim dergilerinden Matematik Dünyası’nın Karen Uhlenbeck ile bir söyleşi
yapma teklifini büyük bir sevinçle ve gururla kabul ettim.
4.5--Yıllardır bana mentor
olmuş, çalışmalarımda ve akademik hayatımda büyük bir destek sağlamış bu harika
insanın Abel Ödülü’nü Türkiye’deki matematikçilerle paylaşmaktan daha büyük bir
şans olamazdı. Karen Uhlenbeck, kendisine bu söyleşi fikrini ilettiğimde büyük
bir memnuniyetle kabul etti.
4.6--Söyleşinin olduğu gün
IAS’in Fuld Hail isimli ana binasında buluştuk. Adres: 1 Einstein Sokağı,
Princeton, New Jersey. Bir üst katta Einstein’m çalıştığı kütüphane ve bütün
duvarlarda önemli bilim insanlarının fotoğrafları var, ortam o kadar güzel ki,
orada bir köşeye ilişip, bir kağıt kalem çıkarıp teorem ispat etmek istiyor
insan...
4.7--Ka¬ren Uhlenbeck her
defasında olduğu gibi tam zamanında geldi. O pırıl pırıl parlayan gözlerinin arkasında
müthiş bir zeka olduğu her halinden belli. Gülümsüyor. Matematik sorularıyla
beni tahta önünde defalarca bir teoremden diğerine gönderen bu harika insana
soru sorma sırası şimdi bende. O yüzden ben de gülümsüyorum.Söyleşi için
Beraberce ofisine geçtik.
5--Salur: Öğrencilere, genç matematikçilere, kadın matematikçilere vermek istediğiniz bir kariyer tavsiyesi var mı?
5.1--Uhlenbeck: Genç
matematikçilere tavsiyem, matematiğe duydukları heyecanı gündelik yaşam dertlerine
dalıp kaybetmesinler. Mesela bugün birçok akademisyen iş başvurularına dolayı
büyük bir stres yaşıyor, halbuki sonunda kimse işsiz kalmıyor.
5.2--Evet belki en çok
istediğiniz pozisyonu alamıyorsunuz ama akademi bir meslek olarak çok güzel.
Kişisel problemler yüzünden matematiğe verdikleri öncelikten vazgeçmesinler.
Bunun dışında verebileceğim en büyük tavsiye sağlıklarına çok dikkat etsinler,
sağlık her şeyden önemli.
6--Salur: Abel Ödülü’nü
almanız çok büyük bir başarı. Bu ödülü diğer insanların hayatlarını
değiştirmekte kullanmayı düşünüyor musunuz?
6.1--Uhlenbeck: Bu konuda
neler yapabileceğim üze-' rine bayağı düşündüm. Abel Ödülü’mün yarısını
kadınları ve azınlık statüsündeki diğer grupları destekleyen programlara
bağışladım. Matematik dışında çevre konularına da ilgili olduğum için, Abel
Ödülü’nün getirmiş olduğu popülariteyi çevre problemleri konusunda sesimi
duyurmak için kul-lanmaya çalışacağım.
7--Salur: Abel törenini
hepimiz seyrettik, çok güzel bir kabul konuşması verdiniz. O anda duygularınız
nasıldı?
7.1--Uhlenbeck: Hiçbir şey
hissedemeyecek kadar he-yecanlıydım, her tarafım uyuşmuştu. Norveç’te ödül
töreninde başlayan o heyecan eve gitmek için uçağa binene kadar devam etti,
aslında bayağı gergin bir durumdu. Oradaki en güzel şeylerden biri,
öğrencilerimi ve postdoklarımı görebilmekti, onları orada mutlu görmek beni de
çok mutlu etmişti.
8--Salur: Doktora öğrencileriniz
için söylemek istediğiniz bir şey var mı? (Bu soruyu duyunca gülmeye başlıyor.
Belli ki doktora öğrencilerini tahta önünde bayağı bir terletmiş, ve şöyle ekliyor.)
8.1--Uhlenbeck: Hepsi de çok
iyi matematikçiler olduklarını ispatladılar...
9--Salur: Okuyucularımıza
vermek istediğiniz son bir mesaj var mı?
9.1--Uhlenbeck: Benim
tecrübeme göre, geçmişte yaşanan negatif ortamlara, zorluklara takılıp
kal¬mamak gerekiyor, çünkü bunun fazla bir faydası yok. Şimdi düşünüyorum da
belki de en zor zamanlarım Vietnam Savaşı’na denk gelen Berkeley’deki
yıllarımdı, ama öte yandan o yıllar belki de matematikte kendimi en çok
geliştirdiğim zamanlardı.
9.2--Illinois
Üniversitesi-Chicago’da geçirdiğim yıllarda çok fazla ders veriyordum, çok
yoğundu ama öte yandan en güzel matematiğimi yaptığım yıllardı. 0 dönemde
günlük hayatta yaşadığım zorlukları fazla önemsemeden matematiğe odaklanmıştım.
9.3--Kendimize “ulaşılabilir”
bir hedef seçmemiz çok önemli, mesela benim hedefim hiç zaman profesör olmak
değildi, benim hedefim matematik öğrenmekti.
9.4--O dönemde kadınların
matematik profesörü olması nerdeyse imkansızdı ama ben buna takılmadım,
hedefimi matematik öğrenmek olarak belirledim ve bunun için de her fırsatı
değerlendirdim, hala da öğrenmek istediğim birçok konu var. Geçmişte yaşanan
zorluklara ve gelecekte olabilme ihtimali olan negatif durumlara fazla
takılmamak gerekiyor.
10--Sonsuz boyutlu uzayları
çalışmak tek başına yeterli değildir, ilerleme yapmak istiyorsanız detaylı
analiz tekniklerini öğrenmek ve uygulamak zorundasınız. O yüzden bizden sonraki
matematikçiler hem geometri-topoloji hem de analiz tekniklerini öğrenmek
zorunda kaldı.
10.1--S.T. Yau, Calabi
sanısını çözüp, arkasından birçok yeni teorem ispatladığı sırada ben hem
geometri-topoloji hem de analiz tekniklerini bildiğim için çok şanslı bir
yerdeydim.
11--Salur: Yang-Mills
denklemleri üzerinde çalışmaya nasıl karar verdiniz?
11.1--Uhlenbeck: Chicago
Üniversitesinde Michael Atiyah’m verdiği 3-4 tane konuşmayı dinledim. Atiyah
çok güzel konuşma veren bir matematikçiydi. Gang e teorisi ilgimi çekti, matematikçilerin
çoğu bu konu hakkında fazla bir şey bilmiyordu. Fiber bundle'lan üzerine
yazılmış iki ders kitabı vardı, bunlardan biri Husemoller diğeri Steenrod.
Bunlar anlaşılması çok zor kitaplardır.
11.2--Ben kendi başıma
çalışıp bu kitaplardan konuyu öğrendim. Analiz konusunda da uzmanlaştığım için
gauge teorisindeki problemlere ilk defa kısmî türev denklemlerindeki teknikleri
uygulayan kişi olmayı başardım.
11.3--Hatta çok iyi
hatırlıyorum, o dönemlerde (1980’in bahar döneminde) Cliff Taubes (halen Harvard’daki
matematik profesörlerinden biri) beni haftada bir gün IAS’te ziyaret ediyordu,
kendisi Harvard’da doktora öğrencisiydi, bana “calculus of variations” öğret
dediğinde, “senin çözmek istediğin problemlere calculus of variations yeterli
olmayacak” dediğimi gayet iyi hatırlıyorum. Ve haklı da çıktım.
12--Salur: Matematik ve uygulamaları
hakkında ne düşünüyorsunuz ?
12.1--Uhlenbeck: Akademik
hayatımın ilk yıllarında matematik ve uygulamalı matematik arasında çok ciddi
bir ayrım vardı. Bunu biliyorum, çünkü bir dönem eigenfunction1 larla çok
ilgilenmiş ve Sturm Liouville Teorisi’ni çalışmıştım. Bu konuyu daha iyi
öğrenmek istediğimde ise bu konuya ilgi duyan hiç kimseyi bulamamıştım, ama 47
sene sonra bakıyorum o dönemde bu konularla çok ilgilenen, başka bir bakış açısıyla
bakan uygulamalı matematikçiler varmış. Sanırım şimdi aradaki uçurum o kadar
fazla değil.
12.2--Matematik o kadar çok
değişik konuda kullanılıyor ki... Keşke biyologlar kullandıkları matematiği
daha iyi anlasalar, keşke matematikçiler yaptıkları matematiğin uygulama
alanlarını daha iyi kavrasalar, maalesef çoğu zaman insanlar sadece
çalıştıkları konunun içinde kalıyor, başka konularla olan bağlantılarına pek
bakmıyor.
12.3--Sadece kendi
konularındaki konferanslara katılıyor, kendi konularıyla ilgili insanlarla
konuşuyorlar. O yüzden ayrım sadece matematik ve uygulamalı matematik arasında
değil, matematik ve fizik, matematik ve bilgisayar bilimi, hatta hatta
matematiğin kendi altdalları arasında bile oluyor.
13--Salur: IAS-Princeton’da
sizin başlattığınız Kadın Matematikçiler Programı ’ndan bahseder misiniz? Ben
sizin bu programda öğrenciniz olmuştum ve bunun akademik hayatımda büyük
faydasını gördüm.
13.1--Uhlenbeck: Bu programa
ilk başladığımız zamandan bugüne çok şey değişti. İlk başladığımızda buraya
gelen öğrencilerin çoğunun hiç kadın mentoru olmamıştı. Bu programa başvuru
sayısı o kadar fazla değildi. Kabul ettiğimiz öğrenciler birbirleriyle güzel
bir iletişim içindeydi.
13.2--Şimdi çok daha fazla
başvuru var ve desteklenmeye ihtiyacı olan birçok öğrenciyi kabul edemiyoruz.
Bu bence büyük bir problem, çünkü böyle yoğun başvurularda genelde hep en
tepede, en başarılı görünenler seçilir, halbuki listenin altlarında yer alan,
fırsat verilse harikalar yaratacak, en tepedekilerden bile daha başarılı olacak
adayları gözden kaçırırsınız. Bu durum beni ve diğer organizatörleri fazlasıyla
rahatsız ediyor.
14--Salur: Kontenjanı
arttırmanız mümkün mü?
14.1--Uhlenbeck: Evet,
kontenjanı zaten arttırdık ama bunun sonucunda buraya gelen öğrenciler birbirleriyle
daha az iletişimdeler, ayrıca en büyük sorunlarımızdan biri bu genç insanlar
için yeterli sayıda mentor bulamıyoruz. Bu programa birçok doktora öğrencisi
başvuruyor, ama doktora sonrası postdok, asistan profesör pozisyonlarına pek
fazla başvuru olmuyor.
15--Salur: Akademik hayatınızın
en güzel tecrübelerinden birinden bahsedebilir misiniz?
15.1--Uhlenbeck: Sanırım akademik hayatımda geçirdiğim en güzel zamanlardan
bir tanesi 1979- 1980 yılında IAS’te geçirdiğim dönemdi. Doktoramı alalı 10
seneden fazla olmuştu. IAS’te o zaman çok verimli bir sene geçirdim, Shing Tung
Yau ile matematik konuşmamın akademik kariyerime çok pozitif bir etkisi oldu.
15.2--Mesela bugün verilen
birçok geometrik analiz seminerinde, o dönemde yapmış olduğum matematikten
bahsedilir. Philadelphia’da, UPenn’deki seminerlere de devamlı katılıyordum,
IAS’te Chuu-Lian Terng’le devamlı matematik konuşuyorduk, ofislerimiz yan
yanaydı, hatta o kadar çok konuşuyorduk ki bazen yan ofislerden gelip uyarmak
zorunda kalıyorlardı.
15.3--Çok gürültü
yaptığımızdan yakınanlardan biri de ofisi doktora programına başladığını
hatırlıyorum. Matematik profesörleri çalışkan öğrencileri severler, o dönemde
kızların matematikte başarılı olmaları beklenen bir durum olmadığı için, ilk
başta kız öğrencilere karşı ağırdan alan bir tavır sergileseler de derslerinde
başarılı, matematiği seven bir kız öğrenciyi gördüklerinde destek veriyorlardı.Ben
de matematiği çok sevdiğim için üniversite hocalarımdan hep destek gördüm,
herhangi bir problem yaşamadım.
15.4--Bu arada bahsetmeden
geçemeyeceğim, matematik eğitimim boyunca maalesef sadece bir tane kadın
profesörden ders aldım, o da doktora eğitimimin ilk yılmdaydı, kompleks analiz
dersimizin hocası Cathleen Morawetz’di.
16--Salur: Michigan
Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra doktora hocanız Prof. Palais’yi nasıl seçtiniz?
Brandeis Üniversitesinin atmosferini nasıl buldunuz?
16.1--Uhlenbeck: Michigan’dan
mezun olduktan sonra doktora programı için önce NYU’ya gittim, o okulun çok iyi
bir itibarı vardı, ayrıca New Jersey’de büyüdüğüm için de o bölgeye alışmam zor
olmaz diye düşündüm.
16.2--O dönemde NYU matematik
bölümünde profesör olan Lipman Bers kendi çabalarıyla birçok kadın matematikçi
yetiştirmişti. Bu alışılmış bir durum değildi.
16.3--Lipman Bers NYU’dan
ayrıldı. Ben de 1 sene okuduktan sonra, evlendim ve eşim Harvard’a gittiği için
Boston’a taşındık. Ben o dönemde MIT veya Harvard’a başvurmayı bile düşünmedim,
Amerikan Bilim Akademisinden doktora bursum (NSF) vardı, Brandeis’a hiçbir
zorluk yaşamadan kabul edildim.
16.4—Tez danışmanım Richard
Palais’yi gayet bilinçli şekilde seçtim, kendisi harika bir hocadır, çok güzel
ders anlatır, onun Ucalculus of variations” dersini çok sevmiştim, ayrıca o
dönemde kendisi matematiğe yeni bir bakış açısı getiren sonsuz boyutlu uzaylarla
uğraşıyordu. Ben de tezimde özel bir sınır değer probleminin (boundary value
problem) özel bir şeklini çalışmak istemiyordum. Sonsuz boyutlu uzayları
çalışmak çok heyecan vericiydi, yeni bir konuydu, ve riski almak istedim.
17--Salur: MIT veya Harvard’a
başvurmayı düşünmedim bile derken, sebebi (Czaten kabul etmezler” diye
düşünmeniz miydi?
17.1--Uhlenbeck: Hayır,
tahminimce hemen kabul ederlerdi, ben de giderdim ve bu benim için çok büyük
trajedi olurdu çünkü ben o ortamda mutlu olamazdım. O yıllarda o okullardaki
matematik bölümünde bir kadın olmak çok zordu. Brandeis’da da öğrencilerin
arasında bir kadın görmek hocaları şaşırtıyordu, ama ben o kadar çok
çalışıyordum ki bana itiraz etme gibi bir şansları olmadı. (Bunu söylerken
Karen Uhlenbeck’in gözlerindeki o ifade öğrencilik yıllarında ne kadar çok
çalıştığını öyle güzel anlatıyor ki.)
17.2--Salur: Brandeis’da
sizden başka kadın doktora öğrencileri var mıydı?
Uhlenbeck: Benden başka 3
kadın öğrenci daha vardı diye hatırlıyorum, bir tanesi benden 2 sene öndeydi,
diğer iki tanesi de ben oraya transfer olduğumda birinci sınıfa başlamışlardı.
Ama onlara ne oldu bilmiyorum.
18--Salur: Doktora sonrası
çalışmalarınızı California Üniversitesi-Berkeley ’de yaptınız.
18.1--Uhlenbeck: Aslında önce
MIT’de bir sene çalıştım. Ondan sonra Berkeley’e geçtim.
19--Salur: Berkeley’de hiç
kadın mentorunuz oldu mu?
19.1--Uhlenbeck: Hayır,
olmadı. Sadece Berkeley’de değil akademik hayatımın hiç bir döneminde bir kadın
mentorla çalışma fırsatım olmadı.
20--Salur: Peki Berkeley de
hiç kadın öğrenciniz oldu mu?
20.1--Uhlenbeck: Evet, Amy
Cohen orada lisans öğrencisiyken benim doktora derslerimden birini almıştı.
21--Uhlenbeck: insanlardan
ziyade o dönemdeki ma¬tematik konuları beni yönlendirdi. Mesela çok karışık
görünen, birçok indeksli, lineer olmayan diferansiyel denklemleri anlamak için
geliştirilen yeni analiz teknikleri ve bunları sonsuz boyutlu uzaylara taşımak
çok heyecan vericiydi. Sonsuz boyutlu uzaylarda standart kalkülüsün çalıştığı
durumlar vardı, ama bazen de çalışmadığı yerler oluyordu. Bu teknikleri sonsuz
boyutlarda anlamak çok yeni bir bakış açısıydı ve sonradan gördük ki hakikaten
çok başarılı oldu.
22--Salur: Sizin için
geometrik analizi yaratan matematikçi diyorlar, siz genç arkadaşlara geometrik
analizin nasıl başladığını anlatır mısınız?
22.1--Uhlenbeck: Geometrik
analiz aslında genel analiz olarak başladı. Bazı kısmî diferansiyel denklemleri
çözmek için sonsuz boyutlu vektör ve Banach uzaylarını kullanmanız gerekir.
Bunun temelinde aslında kuantum mekanği vardır, çünkü kuantum mekaniğini çalışabilmeniz
için sonsuz boyutlu lineer uzaylar gereklidir. 20. yüzyılın ilk yarısında bu
fonksiyon uzaylarını anlamak için birçok lineer analiz yapılmıştır. 1960’larda
ise fonksiyon uzayları ve “implicit function theorem” gibi yeni gelişmeler
oldu.
22.2--O dönemde analiz, geometri ve topoloji teknik¬lerini birbirine bağlayan üç temel çalışmayı söyleyebilirim, Lie gruplarının topolojisini üzerindeki analiz tekniklerini uygulayarak bu denklemlerin tanımsız olduğu noktaların değişik koordinat sistemlerine geçildiğinde tanımlı hale geldiğini göstermiş ve fizikte (gauge teorisinde) büyük bir ilerleme sağlamıştır.
22.3--Bir başka önemli
çalışmasında minimal yüzeyleri araştırmıştır. Minimal yüzeylerin özelliği, alanı
minimize eden şekillerdir. Sabun filmleri olarak da düşünülebilir. Karen Uhlenbeck’in
yüksek boyutlu minimal yüzeylerin daha başka şekiller alabildiğini gösterirken
kullandığı analiz teknikleri bugün birçok fiziksel modelleme çalışmalarında
kullanılmaktadır.
23--Özetle söylemek
gerekirse, Karen Uhlenbeck’in geliştirdiği geometrik analiz teknikleri yeni bir
bakış açısı getirerek birçok fizikçi ve matematikçinin daha önceden çözülememiş
birçok problemde ilerleme kaydetmesine yardımcı olmuştur.
30—Yorum:Matematik evreni
sonsuz öncede vardı.Ve kainat bu matematik evreni üzerinden çalışır.
10--Dipnotlar
1--Richard Sheldon Palais
(1931- ) doktorasını 1956 yılında Harvard Üniversitesi’nden almıştır. Karen
Uhlenbeck’in doktora hocasıdır. 37 yıl Brandeis Üniversitesi’nde görev yaptıktan
sonra 1997 yılında emekli olmuştur. 2004 yılından beri California Üniversitesi-
Irvine’da ders vermektedir. Uzmanlık alanı geometri, topoloji ve analizdir.
Özellikle sonsuz boyutlu uzaylar ve geometrik analizde yaptığı çalışmalarla
tanınan önemli bir matematikçidir.
2--Cathleen Synge Morawetz
(1923-2017) doktorasını 1951 yılında New York Üniversitesi’nden almıştır. 1998
yılında Fen Bilimleri Ulusal Madalyası’m kazanan ilk kadın matematikçidir.
Uzmanlık alanı kısmî diferansiyel denklemlerdir, https: //www. ams . org/
journals/notices/201807/rnoti-p764. pdf http://mathshistory.st-andrews.ac.uk/Biographies/Morawetz.html
2.1--jeodeziklere bağlayan
Bott-Periodicity (Period) Teoremi, negatif eğriliği (curvature) olan uzayların
içinde tanımlı harmonik uzayların varlığını ispat eden Eells-Sampson’un
makalesi ve 1963’teki Atiyah-Singer Index Teoremi...
3--Lipman Bers (1914-1993) doktorasını 1938
yılında Prag Üniversitesi’nden almıştır. Aka¬demik hayatı boyunca 50’ye yakın
doktora öğrencisine danışmanlık yapmıştır, bu öğrencilerin üçte biri kadındır.
1975 yılında Amerikan Matematik Derneği’nin Steele Bilim Ödülü’nü kazanmıştır.
Uzmanlık alanı geometri, topoloji, analiz ve uygulamalı matematiktir.
https://www.nap.edu/read/ 10269/chapter/3#26+ https://www.ams.
org/books/mbk/093/mbk093-endmatter. pdf http://mathshistory.st-andrews.
ac.uk/Biographies/Bers.html
4--Amy Cohen doktorasını 1970 yılında California Üniversitesi-Berkeley’de tamamlamıştır. 2013 yılında Amerikan Kadın Matematikçiler Derneği’nin Louise Hay Ödülü’nü almıştır. Rutgers Üniversitesi’nde uzun yıllar dekanlık görevinde bulunmuştur. Uzmanlık alanı diferansiyel denklemler ve uygulamalarıdır. http://sites.math.rutgers.edu/ ~acc/ https://awm-ath.org/awards/hay-award/hay-award-2013/
5--Shing Tung Yau (1949- )
doktorasını 1971yılında California Üniversitesi-Berkeley’de tamamlamıştır.
Diferansiyel geometri, geometrik analiz ve matematiksel fizikteki
çalışmalarından dolayı 1982’de matematiğin en önemli ödüllerinden biri olan
Fields Madalyasını almıştır.
5.1--Bunun dışında daha
birçok ödülün sahibidir, bunlar arasında 1981 yılında Veblen Ödülü, 1991 de
Humboldt Bilim Ödülü, 1997’de Amerikan Ulusal Madalyası, 2010’da Wolf Ödülü
sayılabilir. Halen Harvard Üniversitesi matematik bölümünde öğretim üyesidir.
1994 yılında Gökova Geometri-Topoloji Konferansı’na katılmak için Türkiye’ye
gelmiştir, https ://www. nytimes.com/2006/10/17/science/17yau. html
http://mathshistory.st-andrews. ac.uk/Biographies/Yau.html https://www.intlpress.com/site/pub/pages/
journals/items/iccm/content/vols/ 0007/0001/a002/ http://gokovagt.org/
1994/index.html
6--Michael Atiyah (1929-2019) doktorasını 1955 yılında Cambridge Üniversitesi’nden aldıktan sonra Princeton’daki İleri Araştırmalar Enstitüsü’nde çalışmaya başlamıştır. Akademik hayatının büyük bir bölümünü Oxford, Cambridge üniversiteleri ve IAS’te geçirmiştir. Matematiğin en büyük ödülleri arasında sayılan Fields Madalyası’m 1966 yılında, Abel Ödülü’nü de 2004 yılında almıştır. Diferansiyel geometride çok iyi bilinen Atiyah-Singer Index Teoremi’nin ispatını 1963 yılında açıklamıştır.1996 yılında Gökova Geometri-Topoloji Konferansı’na katılmak için Türkiye’ye gelmiştir. https : //www. newton. ac. uk/about/history/atiyah https://www.ias.edu/news/2019/sirmichael-atiyah-celebrated-mathematician-dies-89
http://gokovagt.org/1996/index.html
7--Clifford Henry Taubes
(1954- ) doktorasını 1980 yılında Harvard Üniversitesi’nde tamamlamıştır. 1991
yılında Veblen Ödülü’nü, 2008 de Clay Bilim Ödülü’nü ve Ameri-kan Ulusal
Bilimler Akademisi Ödülü’nü ve 2009’da Shaw Ödülü’nü almıştır. Uzmanlık alanı
geometri, topoloji ve matematiksel fiziktir. Özellikle Gromov-Witten ve
Seiberg- Witten Değişmezleri’yle (invariants) ilgili çalışmalarıyla ünlüdür.
Halen Harvard Üniversitesi matematik bölümünde öğretim üyesidir, http: //www.
math. harvard. edu/ people/TaubesCliff.html
8--Chuu Lian Terng
doktorasını 1971 yılında Brandeis Üniversitesi’nden Richard Palais’nin
danışmanlığı altında aldıktan sonra uzun yıllar Northeastern Üniversitesi’nde
öğretim üyesi olarak çalışmıştır. 2004 yılında California
Üniversitesi-Irvine’da ders vermeye başlamıştır. 1996 yılında Humboldt Bilim
Ödülü’nü kazanmıştır. Uzmanlık alanı diferansiyel geometri ve analizdir, https:
//www. faculty. uci. edu/ profile.cfm?faculty_id=5122
9--Robert Langlands (1936- )
doktorasını 1960 yılında Yale Üniversitesi’nden almıştır. Akademik hayatının
çoğunu IAS’te geçiren Langlands 2018 yılında Abel Ödülü’nü ka¬zanmıştır. Bunun
dışında 1982’de Cole Ödülü’nü, 1995’te Wolf Ödülü’nü, 2005’te Steele Ödülü’nü,
2006’da Nemmers Ödülü’nü, 2007’de Shaw Ödülü’nü almıştır.
9.1--Sayılar kuramı ile
geometriyi birbirine bağlayan ünlü Langlands Programı’m başlatan
matematikçidir. 1967-1968 yıllarında ODTÜ’de öğretim üyeliği yapmış, 2009
yılında Yıldız Teknik Üniversitesi’nde, 2011 yılında da Galatasaray
Üniver-sitesinde Türkçe matematik dersleri vermiştir. http: //publications. ias.edu/rpl/ https://projects.thestar.
com/math-the-canadian-who-reinvented -mathematics/ https://publications.
ias.edu/rpl/paper/2651
Kaynak:Matematik Dünyası-2020-1-2-Sema
Salur / sema.salur@rochester.edu