Küçük Buzul Çağı Uyarısı:

1--İklimin döngüsel olduğunu ve şimdi soğuk döngüye girdiğini dile getiren Rus bilim insanı Matişov, Dünya’yı gelecekte küresel ısınmanın değil küçük buzul çağını beklediğini belirtti.

1.1--Rusya Bilimler Akademisi Güney Bilim Merkezi Doktora Danışmanı okyanus bilimci Gennadiy Matişov, Rossiyskaya Gazeta’ya açıklamasında, “İklim döngüseldir, bu nedenle sıcak dönemlerden sonra soğuk dönemler geliyor” ifadesini kullandı.

1.2--Arktik bölgede sıcak dönemin bittiğini ve şimdi iklimin soğuk döngüye girdiğini söyleyen Matişov, insanın iklime etkisinin oldukça küçük olduğunu kaydederek, “İnsan kendini çok abartıyor. Başlıca faktör, insanlık uygarlığı değil Dünya Okyanusu. ****Doğal makine henüz etkimizle başarıyla başa çıkıyor” dedi.

1.3--“Küçük buzul çağa doğru ilerliyoruz. Ama bu çağ binlerce yıl sonra başlayacak” diyen Matişov, “Söz konusu değişiklikler bireyler için değil, çağlar açısından önemli” diye ekledi.

1.4--Karadaki buzların % 90’ına ev sahipliği yapan Antarktika’da buzların erimeye başlaması durumunda beklenmeyen küresel ısınmanın mevzu bahis olabileceğini dile getiren Matişov, böyle bir durumda Dünya Okyanusu’nun seviyesinin 60 metre birden yükseleceğini belirterek, “Büyük selin nedeni Arktik değil Antarktika’daki buzların erimesi olabilir.

1.4.1--Fakat Antarktika’yı eritmek o kadar kolay değil, çünkü istikrarlı bir sisteme sahip” ifadesini kullandı.

2—Öte yandan İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, küresel soğumanın yaklaştığını söyledi. İki-üç yıla kadar 'mini soğumaya' girileceğini belirten Doğan, "Sıcaklık mola verecek. Bu molada, İstanbul Boğazı'nın donduğunu göreceğiz, boğazda karşıdan karşıya yürüyerek geçilecek" dedi.

2.1--Dünyada küresel ısınma nedeniyle iklim değişikliğinin birçok olumsuzluğa yol açtığı konuşulurken Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, asıl tehlikenin sanılan aksine ısınma değil, küresel soğuma olduğunu kaydetti.

2.2--Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Soğuma demek, kuraklık demektir, kıtlık demektir. Bu nedenle, soğumadan korkacağız. 90'lı yıllardan beri hep şunu söylerim, 2020'lere kadar küresel ısınma artarak devam edecek. Tıpkı 900'lü yıllarda olduğu gibi. Ama 2022, 2023 veya 2024 olur. Bu dönemlerde biz, mini soğumaya gireceğiz. Sıcaklık mola verecek. Bu molada, İstanbul Boğazı'nın donduğunu göreceğiz. İstanbul Boğazı'ndan karşıdan karşıya yürüyerek geçilecek. En son 1929 yılında geçildi. 2-3 yıla kadar tekrar bekliyorum" dedi.

2.3--Prof. Dr. Doğan Yaşar, yağışların da büyük oranda düşeceğini söyledi ve sözlerini şu şekilde sürdürdü:

2.3.1--"Tarım ürünlerinde çok ciddi düşüşler olacaktır. Anadolu için bu durum, muhteşem avantajlı bir dönem olabilir. Düzgün bir tarım politikasıyla, biz cari açığımızı kapatırız. Çünkü bu dönemde buzullar, Orta Avrupa'ya kadar inecektir. Kuzey Avrupa'da hiçbir şekilde tarım yapılamayacaktır.

2.3.2--Bizde de verimlilik düşecektir. 10 kilogram yerine 3 kilogram alacağız. Ama bizde yine de bir verimlilik olacaktır. Az da olsa alacağız. Ürettiğimiz tarım ürünleri değer kazanacak"

2.3.3--Yağış oranında 2008 yılında yüzde 30 oranında düşüş yaşandığını hatırlatan Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Son ciddi kuraklığımız, 2008'di. Bu yağışlar düşünce, bir anda buğday üretimiz % 7 gibi azaldı. Buğday fiyatları dörde katlandı. Şu an Çin aşıları nasıl birinci sırada. Soğuma döneminde dünya, gıda için bizim kapımızda sıra olacaklar. Ege'de dünyanın en verimli topraklarına sahibiz. Küresel soğuma için yapmamız gereken, akıllıca tarım politikası üretmek" diye konuştu.

2.4--Prof. Dr. Doğan Yaşar küresel soğumaya karşı önerilerini de şöyle sıraladı:

"Suyu çok dikkatli kullanmamız lazım. Yeraltı sularını biz çok hoyratça kullandık. Kanunlarla bunları bir çerçeveye almak lazım. Büyükşehirlerde özellikle kanalizasyon ve yağmur suları ayrılmalı. Şu anda yavaş yavaş ayrılıyor. Yağmur suları denize verilmemeli. Yağmur suları tekrar barajlara basılmalı. Kurak dönemde % 30 eksik yağacak yağışlar. Çok şiddetli suya ihtiyacımız olacak."

2.5--Yaşar ayrıca 1992 yılında yaşanan kuraklığı hatırlattı ve "Amerika rezervuarlarını 1.5 litre küçülttü. Bu şekilde önlemler alabiliriz. En önemli konuda, devletin tarıma kesinlikle el atması gerekir. Bu yıl ne üreteceğine, devlet karar verir. ABD, yılda 150 milyar dolarlık bir ihracat yapıyorsa buna borçlu. Önce ne üretecek ona bakıyor. Kendine ne lazım, ona göre üretim planı yapıyor. Arkadan dünyaya ne lazım ona göre üretim yapıyor" ded

 3—Bir başka araştırmada; İrlanda, Almanya ve İngiltere'den bilim insanları tarafından yapılan ortak araştırma sonucuna göre, Kuzey Avrupa ile İrlanda ve İngiltere’yi sıcak tutan akıntılar gelecek yüzyılda yön değiştirebilir ve daha da soğuyabilir. Yapılan gözemler sonucunda, 1871 yılından günümüze bu akıntıların ısıtma gücünde % 15 azalma tespit edildi.

3.1--Bilim insanları, Avrupa’nın kuzeyini sıcak tutan akıntılar üzerine bir araştırma yaparak sonuçları Nature Geoscience dergisinde paylaştı.

3.2--Uzmanlar tarafından yapılan açıklamada, Avrupa'nın kuzeyini sıcak tutan Atlantik Meridional Devrilme Sirkülasyonu veya kısaca AMOC adı verilen akıntıların, her saniyede 10 Hiroşima bombasına eşdeğer oranda ısı enerjisini kuzeye getirdiği ve kuzeyde bulunan ülkelerin havasını ılık ve nemli tuttuğu belirtildi.

3.3--Araştırma sonucuna göre küresel ısınmanın, gelecek yüzyılda bu akıntıları etkileyeceği ve soğutacağı belirtildi. 

3.4--Bilgisayar modellemesi hazırlanan araştırmada, insan kaynaklı değişikliklere ve Arktik deniz buzu ile Grönland buz tabakasının erimesine yanıt olarak AMOC'nin ısı dağıtım gücünde istikrarlı bir azalma öngörüldü.

3.5--Endüstriyelleşmenin başladığı 1800’lerden günümüze kadar alınan oşinografi verilerine dayanan gözlemsel tahminler, AMOC’un gücünde yaklaşık % 15'lik bir azalma tespit etti.

3.6--Azalmış bir AMOC'un genel olarak İngiltere, İrlanda ve Kuzey Avrupa'ya daha soğuk hava getireceği tahmin edildi.

3.7--Bununla birlikte daha sert kış ve fırtınalar, azalan yağış ve mahsul, aşırı hava olayları da AMOC’un ısıtma gücünün azalmasının sonuçları olarak öngörüldü. 

3.8--Diğer yandan bilim insanları, AMOC yavaşlamasını öngören aynı modellerin ülkeler tarafından yapılacak çalışmalar sonucunda güçlü emisyon azaltımlarının artık yüzyılın sonuna doğru bir AMOC kurtarmasını sağlayabileceğini gösterdiğini belirtti.

4—Yorum:

1—Yazının başındada belirtildiği gibi dünyadaki ısı sistemi-makinesi hala insan kaynaklı emisyonlarla başa çıkabilecek gibi olduğu düşünülebilir.Ancak bu etkinliklerin sistemin kaotik yapısına zarar vermeye başladığı açık.

2—Sonuç olarak normalde küresel soğuma dönemine girilmesi gerek.Artık bunun etkileri görülmeye başlanabilir.Aynı anda dünyanın değişik bölgelerinde küresel ısınma-küresel soğuma aynı anda başlayabilir.

2.1--Bu değişim AMOC u değiştirerek la nina gibi olayların daha kısa peryotlarla daha sık yaşanabileceği anlamına gelebilir mi.

2.2--Zira bu kış istanbula şehrin ısı adası etkisine rağmen kar yağışında la nina-el nini gibi akıntılar etkili olmuş olabilir.

Kaynak: https://tr.sputniknews.com/