MAKALELER / Sulama Sistemleri-Tarımda Verimliliği Artırma






1--Sulama Sistemleri-Tarımda :


1—Sulama ,bitkinin ihtiyaç duyduğu ve yağışlarla karşılanamayan suyun toprakta bitkinin kök bölgesine gereken yer ve zamanda verilmesidir.


1.1--Sulamada esas ilke tarla başına kadar getirilmiş suyun, en az kayıpla bütün tarlaya üniform bir şekilde yayılmasıdır.


2-- Geleneksel Sulama Yöntemleri:


2.1--Salma sulama yöntemi (vahşi sulama) :


1--Bu sulama yönteminde tarlabaşı kanalından tarla parseline alınan su parsel boyunca arazi üzerinde rastgele yayılmaya bırakılır.


2--Su toprak yüzeyinde ilerlerken bir yandan da infiltrasyonla toprak içerisine girer ve bitki kök bölgesinde depolanır.


3--Bu uygulama biçiminde sulama doğrultusunda eğimin % 3 ü geçmemesi ve sulamaya dik yönde eğimin olmaması gerekir.


4--Bu sulama sulama suyunun bol ve sulama kültürünün olmadığı yerlerde kullanılır.


5--Bu tip sulamada su kaybı fazla sulama randımanı da çok düşüktür ayrıca tarla yüzeyinde üniform bir su dağılımı da sağlanamaz, erozyona neden olur.


2.2--Tava sulama yöntemi :


1--Sulanacak tarla parseli toprak seddelerle çevrilerek eğimsiz alt parsellere ayrılır. Bu alt parsellere tava adı verilir.


2--Tarlabaşı kanalından alınan su bu tavalara bir yada birkaç yerden verilir.


3--Burada sulama için arazi önceden tavalara bölünür.


4--Sık ekilen hububat, yem bitkileri ve meyve bahçelerinin sulanmasında kullanılır.


5--Bu yöntemde suyun tavada kısa sürede göllendirilmesi için 30 l/sn üzerinde debili su kaynağına ihtiyaç vardır.


6--Ayrıca suyun çok fazla verilip derine sızmasını önlemek için kontrollü sulama yapılmalı ve drenaj tedbirleri de alınmalıdır.


7--Bu yöntemin en olumsuz yanı da su sarfiyatı ve sulama zamanının fazla olmasıdır.

 

2.3--Karık sulama yöntemi :


1--Bu yöntemde bitki sıra aralarına karık adı verilen küçük kanalcıklar açılır ve su bu karıklara verilir.


1.1--Su karık boyunca ilerlerken bir yandan da infiltrasyonla toprak içerisine girer ve bitki kök bölgesinde depolanır.


2--Sulama sırasında mevcut debiye göre çok sayıda karığa su verilebilir.


3--Karık sulama yöntemi sıraya ekilen yada dikilen tarla bitkileri, sebzeler meyve bahçeleri ve bağlarda kullanılır.


4--Bitkiler burada karık üzerindeki sırtlara yapıldığından bitki kök boğazının ıslatılması söz konusu değildir.


4.1--Bu nedenle adi sulama ve tava sulamaya göre sulama randımanı, su tasarrufu ve bitki hastalıkları yönünden en uygun sulama metodudur.


5--Ancak bu sulama yönteminin tuzlu topraklarda uygulanması son derece sakıncalıdır. Çünkü su karık içerisinde hareket ederken su kapillarite ile karık sırtlarına doğru yükselir ve bitki kök bölgesinde tuz yoğunlaşmasına neden olarak bitkilerin zarar görmesine neden olur.


3-- Kapalı borulu sulama sistemleri:

3.1--Sulanacak arazilerde su dağıtımının kapalı borulu bir iletim sistemiyle yapıldığı sistemlere kapalı borulu sulama sistemleri denir. Bunlar da basınçlı ve basınçsız borulu sulama sistemleri olmak üzere ikiye ayrılır.


3.2-- Basınçsız borulu sulama sistemleri


1--Toprak altına gömülü, basıncı 0,8 atm. den az sistemlerdir.


2--Bu sistemlerde su dağıtımı priz veya vanalarla bırakılan suyun basınçsız olarak kullanıcıya teslimi ile gerçekleştirilir.


3--Dolayısıyla sulama pratiği ve kullanıcı yönünden klasik açık kanal şebekeli veya kanaletli sistemden bir farkı yoktur.


4--Tek fark iletim sisteminin kapalı oluşudur.


5--Bu nedenle su kaynağında sediment mevcutsa tesiste sediment çökelmesine bağlı olarak daralma ve tıkanmalar olmaktadır.


6--Ayrıca bitki köklerinin de boruya girerek tıkanma yaptığı görülmüştür.


7--Kapalı borulu sistemler gömülü olduğu için açık kanal ve kanaletli sistemlere göre tarım arazisinde kayıp yoktur. Kamulaştırma alanı diğer şebekelere göre çok azalır, işletme ve bakım onarım giderleri düşüktür,otlanma sorunu yoktur.


8--Sulama alanında kanal ve kanaletlere oranla sanat yapısı çok azdır. Bu nedenle makinalı tarım için şartlar daha elverişlidir.


9--İnşaat suresi de çok daha kısa olup inşaat sırasında mevsimin yaz veya kış oluşu gibi kısıtlayıcı faktörler yoktur, her mevsim inşaat yapılabilir.


8.1--İnşaat kalitesi yönünden düşünülürse boru, fittings vb malzemeler fabrikada standart olarak imal edildiği için daha kalitelidir, yani inşaat unsurları fabrikadan itibaren kaynağında denetlenebilmektedir.


9--Tabii bu durumda tesis ömrü daha uzun olmaktadır. Ayrıca tesis inşaatında münhani veya tarla sınırı takip etme sorunu olmaması nedeniyle şebeke boyu daha da kısalmaktadır.


10--Kapalı basınçsız sulama sistemlerinin sakıncalarına gelince;


1--sistem unsurlarından olan, pompa bacası, saptırma, hava ve basınç düşürme baca ve vanaları inşaatı, şebekeyle bağlantıları hem inşaat maliyetini artırmakta, hem de sızma yoluyla tesisin çalışmasında zorluklar yaratmaktadır.


2--Sistem düşük basınçla çalıştığı için su hızı düşük olmakta buna bağlı olarak boru çapının daha büyük seçilme zorunluluğu nedeniyle yatırım masrafı artmaktadır.


3--Bu sulama şeklinde sulama karık veya tava şeklinde yapılacağı için ilave yatırım olarak arazi tesviyesine gerek vardır. Aksi taktirde sulama suyu toprak erozyonuna neden olacaktır.


4--Ayrıca su alma hızı yüksek hafif bünyeli topraklarda suyun karıkla ilerleyememesi sonucu sızma yoluyla büyük oranda su kaybı oluşur. Burada tabana sızan su da drenaj problemi yaratır.

 

5--Ayrıca beton veya A.Ç.B. boruların işletme sırasında hasar görmeleri halinde diğer P.V.C. çelik boru malzemeleri gibi mahallinde anında temin edilememesi sonucu su isalesi durmakta sulama yapılamamaktadır. Bu malzemelerin temini halinde bile tesise montajı özel işçilik gerektirmektedir..


6--Kapalı borulu sulama sistemleri basınçlı olmadığı için günümüzde gelişen yağmurlama damlama Bublers vb sulama teknikleri nedeniyle günümüzde çiftçi ihtiyaçlarına cevap verecek durumda değildir.


6.1--Çiftçiler yağmurlama ve damla sulama için kanalet ve kapalı borulu sistemlerden motopompla su almaktadırlar. Burada da tek tek çiftçiler için motopomp ve enerji girdisi yönüyle büyük mali külfet ortaya çıkmaktadır.


4-- Basınçlı sulama sistemleri:


4.1--Yağmurlama sulama:


1--Yağmurlama sulama yönteminde arazi üzerinde belirli aralıklarla yerleştirilen yağmurlama başlıklarından basınç altında havaya verilen sulama suyu buradan arazi yüzeyine düşer ve infiltrasyonla toprak içerisine girerek bitki kök kök bölgesinde depolanır.


2--Bu su uygulama biçimi doğal yağışa benzediği için yağmurlama yöntemi adını almıştır. Suyun başlıklardan basınç altında verilmesi için basınçlı bir boru sisteminin bulunması ve işletme basıncının ya pompa birimiyle ya da su kaynağının yüksekte olması şekliyle yerçekimiyle sağlanması gerekmektedir.


3--Yağmurlama sisteminin unsurları


3.1-- Su kaynağı : Bu yöntemde her türlü su kaynağından yararlanılabilir. Yani herhangi bir akarsu, göl, keson kuyu, derin kuyu gölet. baraj, sulama kanalı vb. olabilir.


3.1.2--Suyun kalite açısından sulamaya uygun olması ve fazla miktarda sediment ve yüzücü cisimler içermemesi gerekir aksi taktirde bu maddeler boru hatları ve başlıklarda tıkanmaya neden olacaktır.


3.2-- Pompa birimi :


1--Yağmurlama sulama sistemlerinde gerekli işletme basıncı genellikle pompa birimi ile sağlanır.


2--Statik emme yüksekliğinin fazla olmadığı koşullarda(5 m den az) santrifüj tipi,


2.1--derin kuyularda dik milli derin kuyu pompalar yada dalgıç tipi pompalar kullanılır.


3--Pompalar ya akaryakıtla ya da elektrikle işletilirler. İşletme kolaylığı tesis maliyeti ve enerji girdilerinde sağladığı ekonomi nedeniyle elektrik motorlu pompalar tercih edilir.


3.3-- Boru hatları :


1--Ana boru hattı kaynaktan alınan suyu lateral boru hatlarına iletir. Bu borular gömülü veya açıkta olabilir.


2--Ancak arazide yer kaplamaması ve işletme kolaylığı yönünden gömülü olması tercih edilmelidir.


3-- Lateral boru hatları üzerinde yağmurlama başlığı bulunan hatlardır. Ana boru hattından aldıkları suyu yağmurlama başlıklarına iletirler ve genellikle toprak yüzeyine döşenebildikleri gibi sabit sistemlerde toprak altına da döşenebilmektedirler.


4-- Yağmurlama başlıkları :


1--Bu başlıklar lateral boru hatları üzerinde yer alır. Lateral boru hatları ile yağmurlama başlıkları arasındaki bağlantı bitki boyuna göre seçilen yükseltici borularla sağlanır.


2--Yağmurlama başlıkları; dönüş hızlarına , işletme basınçlarına, ve işlevlerine göre sınıflandırılabilir; Başlık dönme hızı dakikada 1 devirden az ise yavaş dönen, 1 devirden fazla ise hızlı dönen başlık adını alır.


3--Uygulamada dönme hızı 0.8-1.2 d/d olan başlıklar yaygındır. Aynı şekilde işletme basıncı

2 atmosferden az ise………. düşük basınçlı ,

2-4 atmosfer ise……………. orta basınçlı,

4 atmosferden fazla ise……… yüksek basınçlı başlık,

6-8 atmosfer basınçla çalışan sistemlere de…… jet tipi yağmurlama başlığı denmektedir.


4--Yağmurlama başlıklarını işlevine göre, tarla ve bahçe tipi yağmurlama başlıkları biçiminde sınıflandırmak mümkündür.


5--Yağmurlama sistemleri kaplanan alana, tesisi ve işletme durumuna ve suyun bitkiye veriliş biçimine göre üç ana gruba ayrılır.


1--Kaplanan alana göre : Tarla sistemleri,Çiftlik sistemleri,Tarla sisteminden çiftlik sistemine geçiş sistemleri,Toplu sistemler.


2--Tesis ve işletme durumuna göre :Taşınabilir sistemler,Yarı sabit sistemler, Sabit sistemler


3--Suyun bitkiye veriliş biçimine göre :Ağaç üstü sulama sistemleri,Ağaç altı sulama sistemleri (mikro-mini spring, bublers sulama)


4.2-- Mini sprinkler:


1--Meyve bahçelerinin ağaç altından sulanmasında özel olarak yapılmış küçük yağmurlama başlıkları kullanılmaktadır.


2--Bu sistemde her ağaç sırasına yüzeye serili bir PE ( polietilen) lateral boru hattı döşenir ve her ağacın altına özel olarak yapılmış küçük bir yağmurlama başlığı yerleştirilir. Sistem bütünüyle sabittir.


3--Sulama sezonu sonunda toprak yüzeyine serili lateral boru hatlarıyla yağmurlama başlıkları da toplanır.


4--Bu tip sistemlere ağaç altı mikro yağmurlama sistemi de denilmektedir. Bu sistemlerde işletme basıncı 1-2 atmosfer kadardır. Bir yağmurlama başlığı yaklaşık bir ağaç tacının çapı kadar bir alanı ıslatır.


5--Avantajları: Diğer normal yağmurlama sistemlerinin avantajlarına ilave olarak;


1--Bütün su iletim sisteminin gömülü olması nedeniyle zirai faaliyetin engellenmemesi


3--Sistemin tümden gömülü olması nedeniyle ömrünün uzun olması kuş ve kemirgenlerden zarar görmemesi


4--Metodun ağaç kök gelişimine rahatça ayak uydurabilmesi,


5--Normal yağmurlama sistemlerine göre ilk tesis giderlerinin daha az olması,


6--Damla sulamaya göre meme delikleri daha büyük olduğu için daha geniş açıklıklı filtreden geçirilerek kullanılabilmesi,


7--Damla sulama yöntemine göre daha fazla alan ıslatıldığı için ağacın kök yapısının doğal olarak yayılabilmesi,


8--Normal yağmurlama sistemlerinde ağaç tacının sulama sırasında ıslanması nedeniyle meyve ve yapraklarda mantari hastalıklar geliştiği için çoğu zaman kullanılamadığı halde mini springin burada emniyetle kullanılabilmesidir.


4.3-- Bublers sulama:


1--Bu sistemin esası ziraat alanını içinde düşük basınçta su ileten bir lateral boru ve buna bağlı 10-12 mm çapında saydam polietilen su dağıtım borularından ibarettir.


2--Lateral borulardaki su basıncı 0.1-0.5 atm civarında olup basınç ihtiyacı diğer sistemlere oranla oldukça düşüktür.


3--Hatta tarla başında topoğrafik koşullardan yaralanarak 6- 7 m yüksekte bir yere yapılan depo ile bile gerekli basınç sağlanabilir.


4--Lateraller mini spring sulama tesisinin aynı şekilde toprağın 40-50 cm derinine gömülerek ağaç altında da her ağaca bir tane bağlanarak ağaç gövdesine bir T parçası eklenerek asılır.


5--Ağaç henüz fidan durumunda iken çok yakına verilen su ağaç büyüdükçe gövdeden uzaklaştırılır ve sulama suyu ile kök bölgesinin çakışması sağlanır.


6--Bublers sulama sistemi bağ ve meyve bahçeleri için uygun olup diğer tarla ziraati için uygun değildir.


7--Tabii burada sulama için ağaç altında yer açılması için biraz işçilik gerekir. Ayrıca su verilen bölgede oluşan kaymak tabakasının kırılması için zaman zaman kaymak tabakasının kırılması işlemini yapmak gerekecektir.


8--Sistemin esas avantajı çok düşük işletme basıncıyla çalışabilmesi ve tıkanabilecek ve aşınabilecek herhangi bir parçasını olmaması, diğer bir deyimle son derece basit ama fonksiyonel olmasıdır.


9--Sistemin tek sakıncalı yanı az da olsa el ile toprak işçiliği istemesidir. Ama mevsim başında bağ ve meyveliklerde dip çapası yapıldığı için bu da önemsenecek bir konu değildir.

                 

4.4-- Damla sulama:


1--Damla sulama yönteminde temel ilke, bitkide nem eksikliğinden kaynaklanan bir gerilim yaratmadan, her defasında az miktarda sulama suyunu sık aralıklarla yalnızca bitki köklerinin geliştiği ortama vermektir.


2--Bu yöntemde bazen her gün, hatta günde birden fazla sulama yapılabilmektedir.


3--Damla sulama yönteminde arındırılmış su, basınçlı bir boru ağıyla bitki yakınına yerleştirilen damlatıcılara kadar iletilir ve damlatıcılardan düşük basınç altında toprak yüzeyine verilir.


3.1--Su buradan infiltrasyonla toprak içerisine girer, yerçekimi ve kapillar kuvvetlerin etkisi ile bitki köklerinin geliştiği toprak hacmi ıslatır. Başka bir deyişle, bu yöntemde genellikle alanın tamamı ıslatılmaz. Bitki sırası boyunca ıslak bir şerit elde edilir ve bitki sıraları arasında ıslatılmayan kuru bir alan kalır.Böylece, mevcut sulama suyundan en üst düzeyde yararlanılır.


4--Damla sulama sistemi sabit sistem biçimindedir. Sistem unsurları, sulama mevsimi boyunca aynı konumda kalırlar. Ancak, sulama mevsimi sonunda bazı unsurlar araziden kaldırılır.


5--Damla Sulama Sisteminin Unsurları


5.1--Bir damla sulama sistemi sırasıyla pompa birimi, kontrol birimi, ana boru hattı, manifold boru hatları, lateral boru hatları ve damlatıcılardan oluşur.


5.2--Su kaynağı : Damla sulama yönteminde her türlü su kaynağından yararlanılabilir. Ancak suyun fazla miktarda kum, sediment ve yüzücü cisim içermemesi gerekir. Ayrıca, fazla miktarda kalsiyum ve magnezyum bileşikleri ile demir bileşikleri içeren sular da damla sulama yöntemi için uygun değildir.


5.3--Pompa Birimi : Su kaynağının yeteri kadar yüksekte olmadığı koşullarda, gerekli işletme basıncı pompa birimi ile sağlanır. Su kaynağının tipine bağlı olarak santrifüj, derin kuyu yada dalgıç tipi pompalardan biri kullanılabilir. Pompanın elektrik motoru ile çalıştırılması tercih edilir.

 

5.4--Kontrol Birimi :


1--Damla sulamada, suyun çok iyi süzüldükten sonra sisteme verilmesi gerekir. Aksi durumda damlatıcıların tıkanması sorunuyla karşılaşılır. Bu işlem kontrol biriminde yapılır.


2--Kontrol biriminde ayrıca, sisteme verilecek sulama suyunun basınç ve miktarı denetlenir ve bitki besin maddeleri sulama suyuna karıştırılır.


3--Kontrol birimi genellikle ana boru hattının başlangıcına kurulur.


4--Kontrol biriminde; hidrosiklon, kum-çakıl filtre tankı, gübre tankı, elek filtre, basınç regülatörü, su ölçüm araçları, manometreler ve vanalar bulunur.


5--Hidrosiklon, suda bulunabilecek kum parçacıklarının sisteme girmeden önce tutulduğu araçtır. Su hidrosiklonun üst kısmından çepere doğru girer ve çeper boyunca aşağıya doğru iner. Daha sonra su ortadan yukarıya doğru yükselir ve kum parçacıkları ağır olduğundan tabanda kalır. Kumdan arınan su hidrosiklonun üzerinden sisteme verilir.


5.1--Tabanda biriken kum belirli aralıklarla temizlenir. Kum-çakıl, filtre tankında, sulama suyunda bulunabilecek sediment ve yüzücü cisimler tutulur. Su tanka üstten girer, kum ve çakıl katmanlarından geçtikten sonra tankın altından çıkar. Bu arada sediment ve yüzücü cisimler genellikle üst kesimde tutulur.


5.2--Tankın tabanında, etrafı elek filtre ile sarılmış delikli boru bulunur. Burada amaç, tanktan su ile birlikte kumun çıkışını engellemektir. Kum-çakıl, filtre tankında ayrıca suyun alttan girişini ve üstteki vanadan çıkışını sağlayan geri yıkama borusu bulunur. 


5.2.1--Bu boru aracılığıyla, zaman zaman tankın üst kesiminde biriken sediment ve yüzücü cisimler yıkanarak tank temizlenir.


6--Damla sulama sistemlerinde bitki besin maddeleri sulama suyuna karıştırılarak uygulanır. Bu amaçla sıvı gübre kullanılır. Sulanacak alanın büyüklüğüne göre hesaplanan sıvı gübre miktarı, kontrol birimindeki gübre tankının içerisine konur.


6.1--Gübre tankı ana boruya üzerinde vanalar bulunan hortumlarla iki noktadan bağlanır. Biri gübre tankına su girişi, diğeri ise su çıkışı içindir.


7--Ana boru üzerine ayrıca, değinilen iki nokta arasında basınç farklılığı yaratmak amacıyla bir vana daha yerleştirilir. 


7.1--Gübre uygulanacağı zaman ana boru üzerindeki vana kısmen kapatılır, gübre tankı giriş ve çıkış vanaları açılır. 


7.2--Böylece, ana borudaki suyun bir kısmı gübre tankına girer, sıvı gübre ile karışır ve tekrar ana boruya döner.


8--Kontrol birimine, gübre tankından sonra elek filtre yerleştirilir. Filtre genellikle silindir biçimindedir. Tek yada iç içe geçmiş iki filtreden oluşabilir. Elek filtrelerin 80-200 mesh arasında olması önerilmektedir.


8.1--Dış filtrenin elek numarası genellikle daha düşüktür. Elek filtre ile, kum-çakıl filtre tankında süzülemeyen sediment ve gübre tankından gelebilecek gübre parçacıkları tutulur.


8.2--Her sulamadan sonra elek filtreler sökülür ve yıkanarak temizlenir. Elek filtreden sonra, suyun boru hattında sabit basınç altında verilmesini sağlamak için bir basınç regülatörleri yerleştirilir.


8.3--Basınç regülatörleri bazen manifold boru hattı girişine de yerleştirilebilir.


9--Kontrol biriminde ayrıca, kum-çakıl filtre tankının giriş ve çıkışı ile elek filtre girişindeki basıncın ölçülmesi gerekmektedir. Bu amaçla, üç yollu bir manometreden yararlanılır. 


9.1--Böylelikle, basınç farklılıklarından filtrelerin tıkanma derecesi saptanır ve gerekli zamanlarda filtreler temizlenir.


5.5--Ana Boru Hattı : Suyu kaynaktan manifold boru hatlarına iletir. Genellikle gömülüdür ve sert PVC borulardan oluşturulur. Küçük sistemlerde ana boru hattı toprak yüzeyine döşenebilir. Bu koşullarda sert PE borular kullanılır.


5.6--Manifold Boru Hattı :


1--Suyu ana boru hattından laterallere iletir.


2--Laterallerin doğrudan ana boru hattına bağlanması durumunda, su girişini denetlemek için her lateralin başına bir vananın yerleştirilmesi zorunluluğu vardır. Bu ise hem sistem maliyetini çok önemli boyutlarda arttırır hem de sistemin işletilmesini güçleştirir. 


2.1--Bunun yerine, belirli sayıdaki lateral boru hattı manifold boru hattına bağlanır ve manifoldun ana boru hattıyla bağlantısı bir vana ile sağlanır.


2.1--Manifold boru hattına bağlı laterallerin tümü bir işletme birimini oluşturur.


3--Manifold başlangıcındaki vana açıldığında işletme birimindeki tüm laterallere aynı anda su verilmiş olur. Ana boru hatlarında olduğu gibi, manifold boru hatları da genellikle gömülüdür ve sert PVC borulardan oluşturulur.


4--Küçük sistemlerde manifold boru hatları bazen toprak yüzeyine serilir ve bu durumda PE borular kullanılır.


5--Manifold boru hatları, tesviye eğrilerine paralel (eğimsiz) yada bayır aşağı eğimde döşenmelidir. Bayır yukarı eğimde döşemekten kesinlikle kaçınılmalıdır. Bu hatlar, ana boru hattına dik olabileceği gibi paralel de olabilir.


5.7--Lateral Boru Hatları :


1--Üzerine damlatıcıların yerleştirildiği borulardan oluşur. Toprak yüzeyine serilir ve bu amaçla yumuşak PE borular kullanılır.


2--Genellikle her bitki sırasına bir lateral döşenir. Bazen, her bitki sırasına iki lateral ya da iki bitki sırasına bir lateral yerleştirilebilmektedir.


3--Lateral boru hatları da, manifold boru hatlarında olduğu gibi, tesviye eğrilerine paralel (eğimsiz) ya da bayır aşağı eğimli döşenmelidir ve bayır yukarı döşemekten kaçınılmalıdır.


5.8--Damlatıcılar :


1--Sistemin en önemli ve en dikkatle seçilmesi gereken elemanlarıdır.


2-- Lateral borulardaki basınçlı su damlatıcıya geçtikten sonra, damlatıcı içerisindeki akış yolu boyunca ilerlerken, suyun enerjisi sürtünme ile önemli ölçüde kırılır. 


2.1--Bunun sonucunda, su damlatıcıdan damlalar biçiminde çok küçük debi ile çıkar ve toprağa infiltre olur.


3--Damlatıcılar genellikle lateral üzerine geçik (on-line) ve laterale boylamasına geçik (in-line) olmak üzere iki tipte yapılmaktadır.


4--Lateral üzerine geçik damlatıcılarda, damlatıcı girişi lateral boyu içinde ve gövde borunun dışındadır.


4.1--Laterale boyuna geçik damlatıcılarda ya laterel boru damlatıcının iki ucuna bağlanmakta ya da damlatıcılar lateral boru içerisine sabit aralıklarla ve boylamasına yerleştirilmektedir.


4.2--Akış yolu genellikle uzundur. Su lateral boru çeperinden damlatıcıya girmekte, uzun akış yolu boyunca enerjisi kırılmakta ve lateral boru dışından çıkmaktadır.


6--Basınçlı sulama yöntemleriyle (Yağmurlama, damla sulama, Bublers sulama) büyük oranda su tasarrufu sağlanır. Bu suyla da daha fazla alan sulanır.


4.5-- Basınçlı Sulama Sistemlerinin Avantajları ve Dezavantajları

 

1--Basınçlı sulama sistemlerinin yararları :


1.1--Topoğrafik yönden düzgün olmayan tarım alanları tesviyeye gerek kalmadan bu yöntemle sulanabilir. Salma sulamaya bağlı erozyon önlenir.


1.2--Geçirgenliği yüksek olan topraklarda karık akışına bağlı su kaybına neden olmaksızın tüm tarla alanında ekonomik ve üniform olarak yüksek randımanla sulama yapılır.


1.3--Taban suyunun yüksek olduğu yerlerde taban su seviyesini yükseltmeden sulama yapılır.


1.4-- Kanalet ve kapalı borulu sistemlerde sulama yapmak için gerekli tarla içi hendeklere gerek kalmadığından ekim alanı artmakta sulama işçiliği de azalmaktadır.


1.5--Ticari gübreler sulama suyuyla sadece bitki kök bölgesine verilebilir, böylece gübre ve işçilikten de tasarruf sağlanır.


1.6--Sistem gelişmiş damla ve Bublers sulama sistemine de uygundur. Bu sistemlerde bitki kök bölgesinde düşük gerilimle tutulan devamlı bir nem bulunduğundan bitki suyu topraktan fazla bir enerji harcamaksızın alır. Bu da ürün artışı sağlayan önemli bir faktördür.


1.7--Tohum yataklarının hazırlanması, tohumların çimlendirilmesi fide seyreltmesi için üniform ve yeterli toprak nemi kontrollü bir şekilde sağlanabilir.


1.8--Sulama suyu proje sahasına istenilen miktarda denetim altında verilir. Gerekirse bireysel olarak kullanılan su sayaç takılarak net olarak saptanıp miktarına göre kullanım bedeli tahsil edilebilir. Tesisin kontrolü kolaylaşır. Ayrıca bu tür tesisler modern kullanma yöntemlerine açıktır.


2--Basınçlı sulama sistemlerinin sakıncaları :


2.1--Sistemin birim alana düşen ilk yatırım bedeli diğer sistemlere göre yüksektir. Ancak 


1--aynı suyla daha fazla alanın sulanabilmesi,


2-- verim artışı, drenaj sorununu azaltması, tesviye yatırımına ihtiyaç duyulmaması, 


3--çiftçilerin gelir artışı fazla olan ürünlerin ekilmesine yönelmesi nedeniyle yatırım maliyeti farkı kısa sürede kendini amorti edecektir.


2.2--Su kaynağı kotu sulanacak arazinin kotundan fazla olmayıp basınç pompajla sağlanıyorsa işletme gideri fazla olacaktır. 


2.2.1--Ancak getirisi yüksek olan ürün ekimlerinde bu sistem ekonomik olmaktadır. Bireysel çiftçi sulama sistemlerinde bu durum net olarak gözlemlenmektedir.


2.3--Sulama yapılacak bölgede sulama esnasında kuvvetli rüzgarın olması, veya devamlı hakim rüzgarın olması su dağılımını olumsuz etkiler.


2.4--Bazı bitkilerde yağmurlama sulama çiçeklenme döneminde tozlaşmayı olumsuz etkiler. Ayrıca mantari hastalıklara da yol açabilir. Burada uygun sulama zamanı ve uygun sulama yöntemi tüm bu sakıncaları ortadan kaldırmaktadır.


2.5--Cazibeli basınçlı olarak çalışabilecek sulama tesisleri öncelikle ve mutlaka kapalı basınçlı olarak inşa edilmelidir.


6-- Güneş Enerjili-Damlama Sulamalı Sera Sulaması Tasarımı:


1--Sera,bahçe  vs gerek toprak üstü gerek toprak altı damlama sulama sistemi için gerekli olan su ihtiyacını karşılamak için , serayı kuyu suyu ile beslemek en uygun bir çözüm olacaktır.


2--Burada önemli maliyet kalemi olan kuyudan suyu yukarıya pompalayan pompanın harcadığı enerjidir.


2.1--Bunun çözümü 60x120 cm lik fotovoltaik panellerden 10 adedini bahçede/çatıda  uygun bir yere koymak,ve bunun üreteceği 1 kw lık DC akımı ile 1 kw lık 1 m3/h lik DC pompayı çalıştırarak ,kuyudan suyu yerden 4-5 m yukarıda bulunan …..m3 sikalı betondan yapılan (beton en ucuz malzeme) depoya basmak olacaktır.


2.2--Depolanan su akşam saatlerine ayarlı selenoid vananın açılması ile tarlaya suyu 5 mss basınçla basacaktır.


2.3--Öte yandan suyu 5 m yukarıda depoya basmak yerine fotovoltaik panellerden gelen elektriği akülerde depolamak da düşünülebilir ancak aküler hem pahalı hemde bakım gerektirdiği için uygun değildir.

 

3--600 m2 sera için böyle bir sistem yeterli olup,toplam maliyeti 60x120 cmx10 ad sıcak iklimlerde su soğutmalı fotovoltaik-güneş panel+1 kw lık dc pompa+3 mm lik sacdan takviyelerle güçlendirilmiş ve içi epoksi ile iki kat boyanmış ....m3 deponun maliyeti yaklaşık 10.000 TL civarında olabilir ki uygun bir çözüm olarak düşünülebilir.


4—Sistem tasarımı olarak:


4.1—Su kuyusu açmak ve içine şamadıralı ve genleşme tanklı dalgıç(hidrofor) ile sürekli olarak örneğin yerden 5 m yukarıda olan depoya su basmak.Depo malzemesi olarak


1--plastik,


2--betonarme(sikalı betondan15 cm donatılı betanarme depo),


3--fiberglas(içi iki kat jolkat ise fiberin suya geçmesini engelleyen) yada


4--galvaniz sac(içine dışına suya dayanıklı boya-jotun boyalı depo katodik koruma için topraklaması yapılmış) olabilir.


5—Dalgıç hidroforu çalıştırmak için güneş paneli kullanılabilir.Gündüz depoya basılan su ile akşam veya ertesi sabah deponun yükseklik farkı vasıtasıyla hatlara su basılır.


4.2—Sistemde dalgıç hidrofor çıkışına pilli selenoid vana konur.Bu vana ile sisteme su belli saatte basılabilir.(sabah-akşam 5-6 arası)


4.3—Pilli selenoid vanadan sonra sisteme filtreler ve sıvı gübre hattı bağlanır. Ardın hat ana kolektöre bağlanır.Ana kolektörden damlama sulama hatları çıkar.


4.4—Dalma sulama driplerini-başlıklarını toprak altınada gömebilir toprakaltı sulama yapabiliriz.Bunun için ya damlatıcı yada plastik sulama borusuna küçük bir matkap ile 1 mm çaplı delik açılır.Ardından deliğin üstü veya dripin üstü geotekstil membran ile deliğin yabancı cisim ile tıkanmasına karşı sarılır.


4.4.1—Ardından ağaç vs etrafına 15x15 cm derimliğinde toprak kanal açılır.Kanaltın altı çakıl ile doldurulup,bunun üstüne damlama sulama borusu onun üstüne yine çakış ve toprak atılar.damlama sulama boru toprak altına gömülmüş olur.


Kaynak:Mustafa AKINCI-Zir. Yük. Müh.-Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü 


2--Tarımda Sulama Kriterleri :


1--Tarımda tarımsal girdilerin etkinliğini arttıran ve birim alandan yüksek verim sağlayan tarımsal girdilerden biridir.


2--Sulamadan beklenen yararı sağlayabilmek için temel koşul, bitkinin ihtiyaç duyduğu miktardaki suyun yağışlarla karşılanamayan bölümünün toprakta bitkinin kök bölgesine gereken zamanda ve gereken miktarda verilmesidir.


3--Burada karşımıza optimum sulama kavramı çıkmaktadır. Optimum sulamada tamamen normal koşullar söz konusu olup; bitkiler, verim azalması olmayacak şekilde sulanmakta ve topraktaki nem miktarını tarla kapasitesine çıkaracak kadar sulama suyu uygulanmaktadır.


4--Ancak bilindiği gibi ülkemizin birçok yerinde su kaynakları kısıtlıdır. Ayrıca sulama bilincinin gelişmesiyle sulama alanları süratle genişlemiş olup buna bağlı olarak su talebi de artmıştır. 


4.1--Bu talebi karşılamak için hemen hemen tüm cazibeli yerüstü kaynakları tesis yapılarak işletmeye alınmıştır.


5--Ayrıca YAS çalışmaları büyük ivme kazanmıştır. Ancak bu süreçte kuraklık nedeniyle YÜS kaynakları ya çok azalmış ya da kurumuştur. YAS kaynakları da çok fazla sayıda derin kuyu açılması ve aşırı su kullanımı nedeniyle büyük ölçüde rezerv kaybına uğramıştır. 


5.1--Öyle ki çoğu yerlerde değil sulama suyu içme suyu temini dahi tehlikeye düşmüştür.


6--Yani özetlemek gerekirse su talebi çok artmış buna karşılık su kaynakları da sınırlanmış, hatta çoğu su kaynağı kurumuş ya da azalmıştır.


7--1 Ton şeker pancarının üretimi için Türkiye'de 100 ton, İsrail'de ise 7 ton su kullanılmaktadır. 


7.1--Bu değerler hemen hemen tüm bitkisel üretim için genelleştirilebilir. 


7.2--Burada çözüm ne olabilir onu araştırmak durumundayız. Yaptığımız tesislerde veya yeni projelerde sulayacağımız alana göre sulama suyu yeterliyse herhangi bir sorun yoktur.


7.3--Sulamayı optimum suya göre planlarız.


7.4--Ancak sulama suyu yetersiz ise aşağıdaki alternatiflerden birini seçmek durumunda kalmaktayız;


1- Alanın bir kısmında kuru tarım, bir kısmında optimum sulama yapmak,


2- Alanın tümünde sulu tarım yapmak ancak suyu kısmak (kısıntılı sulama yapmak),


3- Alanın bir kısmına yeterli su bir kısmına kısıtlı su vermek,


4- Optimum bitki desenini saptamak.


a) Hangi bitkilerin seçileceği,    


b) Hangi bitkiye ne kadar su verileceği    


c) Su gelir ilişkisi                              


d) Uygun sulama programı yapmak yoluyla


5- Sulama sistemlerinin geliştirilmesi, damla, mini spring, bublers sulama gibi sulama sistemlerinden yararlanmak.


6- Toprağın su tutma kapasitesini artırıcı agronomik tedbirlerin alınması (yeşil gübre, hayvan gübresi gibi)


7- Topraktaki nemi muhafaza etmek ve sızma buharlaşma vb. kayıpları minimuma indirmek için 


7.1--kazayağı ,kırlangıç kuyruğu, rotovatör, dipkazan gibi uygun toprak işleme aletlerini kullanmak, 


7.2--mümkün olduğu ölçüde pulluk kullanımından kaçınmak gereklidir. 


7.3--Bilindiği gibi dipkazanla birkaç yılda bir pulluk tabanı veya sert katman dediğimiz tabaka kırılması gereklidir.


8--Sırf bu işlemle; 


1--Tarsus ovasında pamuk kütlü verimi dekarda 70 Kg; 


2--Çarşamba Ovasında soyada % 86, mısırda % 17; 


3--Y. Gediz havzasında buğday ve arpada % 30, 


4--tütünde % 67; 


5--Ankara Eskişehir ve Konya yöresinde hububatta % 15- 30 arasında verim artışı sağlamıştır.


9--Burada sulama suyunda kısıt uygulanması durumunda su eksikliğine bağlı olarak bir miktar verim düşmesi meydana gelecektir, bu kaçınılmazdır. 


9.1--Ancak konumuzla ilgili yapılan araştırmalar sonucu verimdeki düşüş oranının, kısılan suyun 

% oranı kadar olmadığı ortaya çıkmıştır.


10--Bilindiği gibi bitkiler gelişme dönemleri boyunca normal gelişme gösterebilmeleri için ihtiyaç duydukları bitki besin maddelerini kökleri vasıtasıyla topraktan alırlar. 


10.1--Tabii bu besin maddelerinin suyla erimiş olarak bitki kök bölgesinde bulunması gerekir.


11--Bitkiler toprakta depo edilen suyun tarla kapasitesi ile solma noktası arasında kalan bölümünden yararlanır. Burada depo edilen suyun bir bölümü doğal yağışlarla kalan bölümü de sulamayla sağlanır.


12--Ancak sulamanın amacına uygun olabilmesi için kontrollü bir şekilde yapılması, sulama zamanının ve verilecek su miktarının bitkide stres yaratmayacak şekilde düzenlenmesi için sulama zamanı planlamasının yapılması gerekir.


13--Sulama zamanı optimum sulama ya da kısıtlı sulama yapılması tercihlerine göre farklılık gösterebilir. 


13.1--Su kaynağı kapasitesinin yetersiz olduğu şartlarda bitkinin kritik gelişme dönemleri dikkate alınmak kaydıyla ve belirli bir su stresi ile karşılaşmasıyla kısıtlı su uygulayarak verimin belirli bir miktar azalmasına izin verilebilir.


14--Kısıtlı sulama konusunda gerek ülkemizde gerekse yurtdışında araştırmalar yapılmıştır. Bu sonuçlardan bazılarını incelemek gerekirse;


15--F. GÜNBATILI tarafından Tokat Kazova'da yapılan araştırma sonucunda; Deneme alanında yetiştirilen şekerpancarına ekimden hasat dönemine kadar optimum düzeyde verilen 558 mm sulama suyuna karşılık 6.703 kg/da ürün elde edilmiştir.


15.1--Buna karşılık suyun % 50 kısılıp aynı suyla 2 dekar alanın sulandığı denemede ise dekara 6.209 kg ürün alınmış, yani dekarda 494 kg ürün azalmasına karşılık toplamda aynı suyla 12.418 kg ürün elde edilmiştir.


15.2--Kuruya ekime göre ürün artışı da 988 kg/da olmuştur. Burada 12 gün aralıkla 7 defa 40 mm su uygulanmıştır.


16--Aynı şekilde pamukta H.SELÇUK ve M.M. ÖZKARA tarafından Ege Bölgesinde yapılan araştırmada 


1--Pamukta yapılan % 40 lık su kısıtlamasına karşılık verimde ki azalma % 8 olmuştur. 


2--Yani burada 100 dekara yetecek suyla % 8 lik ürün azalmasıyla sulama alanını % 56 artırmak mümkün olacaktır. Tabii toplamda sulama sahası geliri artmış olacaktır.


17--Sulama suyundaki 

% 20 kısıtlamada ürün azalması........ % 4, 

% 30 kısıtlamada ürün azalması ..........% 8, 

%40 kısıtlamada ise ürün azalması...... %15 olmaktadır.


18--Bu arada elde mevcut ve kısıtlı sulamayla tasarruf edilen debinin gene kısıtlı sulamayla değerlendirilmesi sonucu sulanan alanlar sırayla 

% 24, % 39, %56 oranında artmakta ve projeyle hizmet götürülen saha büyümektedir. Bu grafikteki rakamlar tüm bitkiler için elde edilmiş ortalama değerlerdir.


19--Buraya kadar konuyu dekara verim yönüyle inceledik. Konuyu bir de işletme geliri yönüyle ele alalım; S. Kodal tarafından yapılan araştırmalar sonucunda ise uygun bitki paterni seçilerek yapılan kısıtlı sulama sonucunda işletme gelirinin önceleri çok az sonraları ise daha fazla azaldığı görülmektedir.

  

20--Burada ilginç olan diğer bir sonuç da %10 sulama suyu kapasitesi koşulunda bile işletme gelirinin % 25 düzeyinde ve kuru tarım işletmesinin yaklaşık 5 katı olduğudur.


21--Yapılan araştırmalarda bitkinin büyüme dönemi boyunca bitkinin çeşidine bağlı olarak topraktaki nem eksikliğine duyarlı periyotlarda bitki su ihtiyacı tam olarak karşılanmış topraktaki 


2.1--nem eksikliğine bağlı olarak bitki gelişmesinin önemli düzeyde etkilenmediği periyotlarda sulama yapılmayarak yada


21.2-- kısıtlı sulama yapılarak sulama suyundan tasarruf edilen su daha geniş bir alanda değerlendirilmiştir.


22--Örneğin hepimizin bildiği gibi buğdayın susuzluğa en hassas olduğu dönem süt olum dönemidir. 


22.1--Sadece bu dönemde yapılan sulama verimde % 97 oranında randıman sağlamaktadır.


23--Bir de taze fasulyeyi inceleyelim; Bu bitkinin en hassas dönemi çiçeklenme dönemidir. Bu dönemde yapılacak bir su kısıtlaması veya sulamadaki aksama verimi önemli ölçüde azaltabilmektedir. 


23.1--Halbuki büyüme döneminde su tutma kapasitesinin % 50 si kadar su verildiği durumlarda bile ekonomik bir verim elde edilebilir.


24--fasulyede yapılan bir denemede karık sulama metoduyla 2 haftada bir sulama, diğer parsele de damla sulama metoduyla günaşırı sulama uygulanmış 


24.1--sonuçta damla sulama yapılan yerde ürün hem 4-6 gün önce hasat edilmiş hem de daha fazla ürün elde edilmiştir.


24.1--Ancak mısır, susam, çeltik gibi bitkiler suya aşırı duyarlı olduğundan bu tür bitkilerden su kısıtı yapmak yerine ya ekiminin daraltılması ya da ekiminin tamamen kaldırılması gerekebilir.


25--Sulama yoluyla toprağa verilen her damla su mutlaka .toprak yapısını etkileyecek ve çevresel sorunlar yaratmaya başlayacaktır. 


25.1--Bunu vücuda antibiyotik alımına benzetebiliriz. Yani aldığımız ilaç bir taraftan tedavi yaparken mutlaka bir başka yönden yan etki yaratmaktadır.


26--Sulama suyunun fazla uygulanmasında ya drenaj sorunu ortaya çıkmakta ya da drenaj yeterli ve toprak gevşek bünyeli ise bitki besin maddeleri tabana doğru yıkanarak kök bölgesinden uzaklaşmakta ve zayi olmaktadır. 


26.1--Ayrıca taban suyuna ulaşan bu maddeler nitrat vb. kirliliği yönünden içme suyu kaynaklarında tehlikeye yol açmaktadır.


27--Kötü drenaj koşullarında fazla su kök bölgesindeki toprakta birikmekte ve toprak zerrelerinin arasındaki gözeneklerin önemli bir bölümünü doldurmaktadır. 


27.1--Bu durumda bitki kökleri oksijen alamamakta, kök ve toprak üstü organlarının gelişmesi zayıflamakta neticede fazla sulama yüzünden verim kaybı olmaktadır.


28--Uygun bir kısıtlı sulama programıyla;


1-- Su tasarrufu sağlanır, dolayısıyla su masrafı sulama işçiliği ve enerji masraflarından tasarruf edilir.


2-- Tasarruf edilen suyla daha fazla alan sulanır.


3-- Alan artışıyla ayni miktar sudan daha fazla üretim ve dolayısıyla daha fazla gelir elde edilir, milli gelirde daha fazla artış sağlanır.


4-- Drenaj sorunu ve masrafları azdır.


5-- Verilecek her miktar su toprakta ekolojik sorunlar yaratmaktadır; dolayısıyla su kısıtlamasıyla bu tür sorunlar asgariye indirilir.


6-- Topraktaki su tarla kapasitesine kadar yükselmediği için bu aradaki olası yağıştan daha fazla yararlanılır.


7-- Sosyal adalet açışından, mevcut su kaynağının sınırlı olduğu durumlarda bu kaynaktan yararlanamayan çiftçilerin de sulu tarıma geçmesiyle burada oluşacak ranttan daha fazla kesimin yararlanmasıyla sosyal adalet sağlanır.


8-- Sulama suyunun yeterli ve fazla olması durumunda çiftçiler genellikle fazla su kullanma eğilimindedirler. 


8.1--Sulama suyunun kısıtlı olması durumunda ise çiftçiler suyu daha rantabl kullanmak durumunda kalmaktadırlar.


9-- Su kaynağının kısıtlı olması çiftçileri su tüketimi az bitkilerle sulama randımanı yüksek sulama teknolojilerine yönelmesinde zorlayıcı bir etken olmaktadır.


29--Sulanan alanlardaki aşırı su kullanımını önlemek, buna mukabil sulanamayan 12 milyon hektara sulama suyu götürmek hedef olmalıdır.


29.1--Ülkemizin su kaynaklarının kısıtlı olması nedeniyle , sulama ile ilgili hizmet götüren birimlerin uygun bitki paterninin seçimi, bitkinin hassas dönemlerinin tespitiyle buna uygun sulama programlarının ve sulama sistemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.


30--2.1—Basit bahçe sulama sistemi:


1--Basit bir çarpmalı fıskiyenin debisi 0,7 m3/h ve çalışma basıncı 3-4 bar kabul edilirse küçük bir bahçe için gidecek fıskiye sayısı 6 adet kabul edilirse 6x0,7=4,2 m3/h-4 bar lık bir hidrofor yeterli olur.


2--Sistemin başına bir zaman saati konulur ve pili takılıp zaman saatinize getirilir sulama süresi 30 dk tutulursa her sabah saat 6 da zaman saati açılır ve sistem otomatik sulanır.


3--Bahçenizde çimler fıskiye ile sulanırken küçük sebze bahçesini damlama sulama ile sulayabilirsiniz.


4--Borulama için 10 mm çaplı siyah deliksiz sulama borusu,sebzeler için aynı çapta delikli sulama borusu kullanabilirsiniz.


5--Bahçeye katacağınız koyun gübresinden yetiştireceğiniz domatese toprak bakterileri geçip domatesin daha lezzetli olması sağlanabilir.


6--Kimyasal gübrede bu imkan probiyotik bakteri olmaz.Bu nedenle bakanlık kimyasal gübrelere belli oranda hayvan gübresi katılması için şart getirebilir.Bitkiye sadece azotu değil probiyotik bakteriyi de vermeniz gerekir.



3--Tarımda Doğru Sulama Tekniklerinin Önemi:


1--Türkiye'de tarım yapılan 25 milyon hektar tarım arazisinin bulunduğu büyük bölümüne yağmur kışın yağar. 


1.1--Halbuki buğday hariç diğer önemli ürünler yazın yetişir, bunun için yüksek verim ve kaliteli ürün için sulama en önemli etkendir.


2-- 25 milyon hektar tarım arazisinin 5.3 milyon hektarı sulanmaktadır.  Ayrıca su kıtlığından dolayı 5-6 milyon hektar her yıl nadasa bırakılmaktadır.


2.1--Halen sulanmakta olan 5.3 milyon hektar yani arazilerin % 20'si bilinçli ve öngörülebilir tarım yapılmakta geriye kalan ise kaderine bırakılmıştır.


2.2--Bugün sulanan 5.3 milyon hektar tarım arazisinin 4 milyon hektarı salma sulama denilen en iptidai sulama şekliyle yapılmakta, bu sistemde tarla sulanmakta, suyun verimliliği yüzde 30'dur.


2.3--Halbuki bu 4 milyon hektar damlama veya yağmurlama ile sulansa aynı su ile 12 milyon hektar arazi sulanabilecektir. 


2.3.1--Türkiye'de yüzde 25 ile 35 oranında verimliliği olan salma sulama ile 3.9 milyon hektar sulanıyor.


2.3.2—Verimlilik:

1--Salma sulama………...%25-35

2--yağmurlama sulama….%75-85

3--Damlama sulama……..%90-98


2.4--Bu ekstradan gelen 8 milyon hektar arazide basınçlı sulama sistemi ile sulandığında en az 32 milyon ton mısır veya 32 milyon ton pamuk veya 25 milyon ton ayçiçeği olarak fazla ürün alınacaktır. 


2.5--Şayet mısır dane veya silaj ekilse hayvancılığın kaderi değişecektir. 


2.6--Şayet ayçiçeği ekilse Türkiye 'nin sıvıyağ problemi hallolacaktır. 


2.7--Şayet pamuk ekilse tekstil sanayi büyük hamle yapacaktır. 


2.8--Bu değişimin ülke ekonomisine katkısı 20-50 milyar dolar olacaktır.  Bir de istihdama katkısı 1 milyon kişi olacaktır. 


3--Bunun için hükümet salma sulamayı yasaklamalı.  Böylece lüzumsuz israf, çevre kirliliği ve GAP'ta olduğu gibi tuzlanma olmayacak. 


4-Tarımsal sulama tek elde toplanmalı. Bugün sulama birlikleri İçişleri Bakanlığına bağlı. Suyun tarımdaki sahibi belirlenmeli.


5--Ülkemizde  40 milyar metreküp kullanılabilir su var. Bunun 30 milyar metreküpü yaklaşık % 75'i tarımda, 6 milyar metreküpü yani %15'i evlerde, sanayide ise % 10'u olan 4 milyar metreküp kullanılıyor.


6—Tuzgölü kurumak üzere.İç anadoluda kuraklığa dayanıklı buğday üretilirken,bugün olmayacak bir şey olan çok su çeken bitkiler ekilmekte.Bu nedenle eskiden her bölgede hangi tür bitki geleneksel olarak ekildiyse bugünde aynısı organik yerel  tohumlarla ekilmeli.vede hızla damlama sulamaya geçilmeli.


6--Ortalama

1 kilo buğday üretmek için……….. 1 ton suya,

1 kilo et üretmek için ……………16 ton suya,

1 kilo peynir üretmek için………. 5.3 ton suya,

1 kilo yumurta üretmek için……. 4.7 ton suya ihtiyaç vardır.


6.1—Yukarıdaki tabloya göre katma değeri yüksek,temel ihtiyaç maddelerini esas olmalı ve bunlardan üretmek için daha az su kullanan ürünleri üretmek esas olabilir mi.


Kaynakça:Doğru sulama ile tarımın kaderi değişir--Ali Ekber YILDIRIM—www.dunya.com                                        



2--Tarımda Verimliliği Artırma-Doğru Sulama Yöntemleri:


1—Türkiye de  25 milyon hektar tarım arazisinin 5.3 milyon hektarı sulanmaktadır.


2—Her yıl su azlığından dolayı 5-6 milyon hektar arazide nadasa bırakılmakta.


3—5.3 milyon tarım arazisinin 4 milyon hektarı salma sulama denilen en ilkel sulama yöntemiyle sulanmakta.


3.1—Salma sulamada verim % 30 dur.Halbuki 4 milyon hektar tarım arazisi damlama sulama veya yağmurlama sulaması ile sulansa aynı su ile 12 milyon hektar sulanabilecektir.


3.2—Ülkemizde 40 milyar m3 kullanılabilir su var. Bunun %75 i tarımda % 15 i evlerde,% 10 Sanayide kullanılmakta.


3.4—Türkiye de verimliliği % 90-98 olan damlama sulama ile sadece 424 hektar alan sulanmakta.Bu anlamda tarımda sulama sistemi , salma sulamadan hızla damla sulamaya doğru geçirilmeli.


4—4 milyon tarım arazisinin salma sulama yerine yağmurlama veya damlamaya geçirilmesi ile 12 milyon hektar alan sulanacak  12-4=8 milyon hektar tarım arazisi basınçlı sulama sistemi ile sulandığında  en az 32 milyon ton mısır veya 32 milyon ton pamuk veya 25 milyon ton ayçiçeği ürün alınabilir.Eğer bu ürünler yerine dane mısır veya silaj ekilse hayvancılığın kaderi değişecektir.Şayet ayçiçeği ekilse Türkiyenin sıvı yağ problemi ortadan kalkar.


5—Salma sulamadan damlama veya yağmurlama sulamasına geçilmesi ile  ülke ekonomisine 20-50 milyar dolar ek katkı ve istihdama 1 milyon kişilik ek katkı sağlanabilir.Ayrıca GAP ta olduğu gibi tuzlanma olmayacaktır.


6--2.3.1--Türkiye'de yüzde 25 ile 35 oranında verimliliği olan salma sulama ile 3.9 milyon hektar sulanıyor.


2.3.2—Verimlilik:


1--Salma sulama………...%25-35


2--yağmurlama sulama….%75-85


3--Damlama sulama……..%90-98


2.4--Bu ekstradan gelen 8 milyon hektar arazide basınçlı sulama sistemi ile sulandığında en az 32 milyon ton mısır veya 32 milyon ton pamuk veya 25 milyon ton ayçiçeği olarak fazla ürün alınacaktır. 


2.5--Şayet mısır dane veya silaj ekilse hayvancılığın kaderi değişecektir. 


2.6--Şayet ayçiçeği ekilse Türkiye 'nin sıvıyağ problemi hallolacaktır. 


2.7--Şayet pamuk ekilse tekstil sanayi büyük hamle yapacaktır. 


2.8--Bu değişimin ülke ekonomisine katkısı 20-50 milyar dolar olacaktır.  Bir de istihdama katkısı 1 milyon kişi olacaktır. 


3--Bunun için hükümet salma sulamayı yasaklamalı.  Böylece lüzumsuz israf, çevre kirliliği ve GAP'ta olduğu gibi tuzlanma olmayacak. 


4-Tarımsal sulama tek elde toplanmalı. Bugün sulama birlikleri İçişleri Bakanlığına bağlı. Suyun tarımdaki sahibi belirlenmeli.


5--Ülkemizde  40 milyar metreküp kullanılabilir su var. Bunun 30 milyar metreküpü yaklaşık % 75'i tarımda, 6 milyar metreküpü yani %15'i evlerde, sanayide ise % 10'u olan 4 milyar metreküp kullanılıyor.


6—Tuzgölü kurumak üzere.İç anadoluda kuraklığa dayanıklı buğday üretilirken,bugün olmayacak bir şey olan çok su çeken bitkiler ekilmekte.Bu nedenle eskiden her bölgede hangi tür bitki geleneksel olarak ekildiyse bugünde aynısı organik yerel  tohumlarla ekilmeli.vede hızla damlama sulamaya geçilmeli.


6--Ortalama


1 kilo buğday üretmek için……….. 1 ton suya,


1 kilo et üretmek için ……………16 ton suya,


1 kilo peynir üretmek için………. 5.3 ton suya,


1 kilo yumurta üretmek için……. 4.7 ton suya ihtiyaç vardır.


6.1—Yukarıdaki tabloya göre katma değeri yüksek,temel ihtiyaç maddelerini esas olmalı ve bunlardan üretmek için daha az su kullanan ürünleri üretmek esas olabilir mi.


6—Bu Anlamda Aşağıdaki Kararların Alınması Uygun Olabilir:


6.1—Salma sulama belli bir zaman dönüşümü içinde yasaklanmalı-devlet geçiş için gereken müh. Vs tedbirleri almalıdır.


6.2—Ziraat Bankası her yıl 1 milyon dekar arazi için tarımsal sıfır fazizli 5 vadeli destek kredisi vermeli ve verdiği kredinin doğru harcandığını takip etmelidir.


6.3—Devlet organizasyonu içinde Tarımsal sulama tek elde toplanmalıdır.


Kaynakça:Dünya Gazetesi-01.12.2011-S:8


7--Çukurovada Sulama Kanallarında Verim % 43:

 

1—Çukurova ,dünyanın en önemli 3 ovasından biri olup sulama kanalarında verim %43 ü geçmemekte.

 

2--Sulanan alanların büyük çoğunluğunda yüzey sulama ile bilinçizce sulanması sonucu tuzluluk ve verimlilik sorunları ortaya çıkmakta.

 

3--Avrupa ve Amerika'da yüzey sulama sistemlerinin verimliliği %70-80'lere kadar çıkarken Türkiyede bu oran % 50 yi geçmiyor.

 

4—Adana da sulama sisteminin sulama kanalları oldukça eskimiş olup bakım masrafları her geçen gün artmakta.

 

5—Bu anlamda Sulama sisteminin, verimi% 90-95'lere kadar çıkabilen kapalı basınçlı sulama sistemine dönüştürülmesi önerilmekte. Bunu da, barajlarda elektrik üretildikten sonra yapılması gerekmekte.

 

6—Şuanda mevcut 4 bin 470 adet bağımsız pompaj ünitesinin tüketiciye elektrik tüketimi ve bakım masrafları olarak yıllık 10 milyon TL civarında bir yük getirmekte olup dönüşümle bu masraflara gerek kalmayacak.Yapılması halinde Seyhan ovası toplu sulama basınç sistemine dönüştürülme maliyetinin 1 milyar- 660 milyon TL civarında olacağı  hesaplanmakta.

 

6.1--Sulama veriminin % 43'lerden % 901ara çıkması ile % 47 su kazanımı saglanabilecek.Basınçlı sistem ile sistemle birlikte bitkisel üretimde %30 artış sağlanabilecek. Bunun da 1milyar TL'lik bir artış anlamına gelebilecek.

 

7--Bu sisteme geçilmesiyle birlikte Adana'da bitkisel üretim değerinin 3.5 milyar TL'ye çıkacağı kaydedilen raporda projenin geri dönüşüm süresi ise 1,5 yıl olacağı hesaplanmakta.

 

Kaynakça:Dünya Gazetesi


8--Basınçlı Sulama Sistemleri İle 21 Milyar Dolarlık Katkı Sağlanabilir:

 

1--Basınçlı Sulama Sanayiciler Derneği (BASUSAD) Başkanı Abdurrahman Güngör, sistemin yaygınlaştırılması ile ekonomiye 21 milyar dolarlık katkı sağlanabileceğin açıkladı.

 

1.1—Bu imkan ile Sulanabilir 5.2 milyon hektar araziyi en az 11 milyon hektar araziye çıkarabiliriz. 11 milyon hektarı suladığımız zaman, hem tarım sektörü hem Türkiye kazanacaktır.

 

1.2--Bunun yanı sıra Türkiye’de ithalata dayalı elektrik tasarrufu da 2.2 milyar dolar olacaktır” açıklamasında bulundu

 

2--Türkiye’de tarım yapılabilir arazi büyüklüğünün 28 milyon hektar olduğunu, bunun 26 milyon hektarında sulu tarım yapma olanağı bulunduğunu hatırlatan Güngör, “Ancak 86 yıllık Cumhuriyet tarihinde sulanan arazi miktarı 5.2 milyon hektar.

 

2.1--Yani beş misli arazinin sulanması lazım. Hali hazırda sulanan arazinin

 

% 70’i……………salma,

% 17’si ………….yağmurlama,

 

salma sulamının verimliliği………..% 20-25 arası,

yağmurlu sulamanın verimliği…… % 75- 90 arası,

damlama sulamanın verimliği ise….% 90-95 arasında” şeklinde konuştu.

 

3--Sebil Damlama Sulama Sistemleri sahibi Mehmet Tanrıverdi:

 

1--Damla sulama sistemleri yüksek düzeyde verim artışı, az su tüketimi ve gübre tasarrufu sağlıyor.

 

2--Meyilli arazilerde erezyona sebebiyet vermeden sulama yapılabilir.

 

3--Bütün arazi sulanmadığı için otlarla yapılan ilaçlı ve mekanik mücadele | maliyeti azalır. İşçilik ve mazot tasarrufu sağlanır.

 

3.1--Sık sık ve azar azar su  verdiğimiz için toprakta su-hava-güneş dengesi kolayca ayarlanır.

 

3.2--Arazimizdeki tüm bitkilere eşit su ve gübre verdiğimiz için tüm bitkiler eşit büyüklükte olur.


3.3--Düzenli sulama ve gübreleme sebebiyle daha erken ürüne yatar ve hasadı daha erken yapabiliriz.

 

9--Damlama Sulama Sistemleri İle Yüksek Verimlilik:

 

1--Damlama sulama sistemi ile bütün tarla dengeli bir şekilde sulanıyor.

 

1.1--Damla sulama yöntemi ile suyu minimum kayıpla kontrol altına almakla beraber, % 20 ila yüzde 40’a  varan kaliteli ürün alınıyor.

 

1.2--Salma sulamada veriler her 100 litre suyun yalnız 30 litresini bitkinin aldığım, geriye kalan 70 litre suyun ise çevreye ve tabiata zarar verirken

Damlama sulama ile verilen suyun hepsi faydalı olarak bitkiye gidiyor.

 

2--Tarımsal sulamada basınçlı sulama sistemlerinden damlama yağmurlama ve pivot sulama sistemleri kullanılarak, su tasarrufu ile birlikte birçok tarımsal girdi kullanımından da tasarruf sağlanıyor.

 

2.1--Şöyle ki, Türkiye’de basınçlı sulama sistemleri yaygınlaştığında yaklaşık oranlarla

 

sulama suyundan tasarruf ……….% 60

 

gübre tasarrufu………………….. % 60

 

işçilikten tasarruf………………..% 60

 

hastalıklarda korunma………….% 40

 

verim artışı……………………..% 60-100’e ulaşacaktır

 

2.2--DSİ 2003 yılında 3.10 milyon hektar alanı sulamaya açmak için 30 milyar dolar kaynak istedi. Halbuki damlama sulama sistemleriyle 3 sene içinde 6 milyar dolarla 3.10 milyon hektan sulamaya açılabilir.

 

2.3--Harran ovasında GAP çerçevesinde sulamaya açılan 270 bin hektarın 70 bin hektarı tuzlanmış, çoraklaşmış ve terk edilmiş durumda. 2010 yılında sulamaya açılacak 1.2  milyon hektarda da aynı hatalar olursa Türkiye’yi büyük bir felaket bekliyor anlamı çıkarılabilir mi.  


10--Damlama Sulama Sistemleri-Tarımda:


1—Damlama sulama ile  yağmurlama sulamaya göre su harcaması % 40 azalırken,6 ton ürün yerine 8 ton ürün alınabilmekte.


2—Damlama sulama ile şekerpancarında % 44,,mısır ,buğday ve pamukta % 50 kavunda % 66 su tasarrufu sağlanırken,enerjide %46,gübre kullanımında % 17 tasarruf sağlanabilmekte.


3—Ürün verimini artırma-su/enerji tasarrufu sağlamada Tarım Bakanlığı-Odalar otomasyona dayalı damlama sulamının boru ve parçalarının yerli üretimi-krediye erişilebilirliği-uygulayıcı mühendislik bürolarının yaygınlaşması ve eğitimi için gereken çabayı fazlasıyla göstermesi uygun olabilir.



10.1--Tarımda Damlama Sulama Sistemleri Kullanımı


1--Modern sulama yatırımları ile ülke ekonomisine yıllık 15 milyar dolar gelir sağlamak mümkün.


2—DSİ verilerine göre yapılan bir hesaba göre Türkiye'nin 78 milyon hektar yüzey alanının 28 milyon hektarı -%36 sı ekilebilir arazi.


2.1--Bunun da 25 milyon 750 bin hektarı-%91 i sulanabilir.


2.2—Oysa  sulanabilen arazi sadece 5 milyon 280 bin hektar. Yani teorik olarak sulanabilen arazinin %20 si sulanabilmekte.


2.3--DSİ, Cumhuriyet'in 100. yılı olan 2023 yılına kadar sulanabilir arazi miktarını 8.5 milyon hektara-%33 e çıkarmayı hedefliyor. Bu hedefe ulaşmak için öngörülen yatırım maliyeti 26 milyar dolar.


3--Basınçlı Sulama Sanayicileri Derneği'nin iddiasına göre, yeni bir baraj ve kuyu yatırımı yapmadan, sadece sulama yöntemini değiştirerek hem sulanan alanı 10 milyon 560 bin hektara-%41 çıkarmak, hem de devletin 26 milyar dolar yatırım yapmasına gerek kalmadan ülkeye yılda 15 milyar dolar ek gelir sağlamak mümkün.


3.1—Bunu sağlamak için:

1--DSİ'nin 2008 verilerine göre, Türkiye'nin yıllık su tüketimi 46 milyar metreküp. Bunun


34 milyar m3- % 74'ü………. sulamada,


7 milyar m3-%15'i………….içme suyu,%50 si şebeke kaybı


5 milyar m3-%11'i………….sanayide kullanılıyor.


2--2023 yılında su tüketiminin 112 milyar metreküpe ulaşması bekleniyor.


3--Suyun çok büyük bölümü tarımsal sulamada kullanılıyor. Dolayısıyla burada yapılacak tasarruf çok büyük önem kazanıyor.


4--Suyun verimli kullanımı uygulanan sulama yöntemine bağlı.


4.1--DSİ verilerine göre 1 hektar alanın sulanması için

salma sulama yöntemi ile……………. 10.000 m3


yağmurlama sulama yöntemi ile…….. 6500 m3


damla sulama yöntemi ile……………. 4000 m3 suya ihtiyaç var.


4.2--Bu değerler, iklim, toprak yapısı, ürün cinsi gibi birçok etkene bağlı olarak değişebilir. Derneğin hesaplamalarına göre, salma sulamaya göre


yağmurlama sulama yöntemi ile………..% 35,


damla sulama yöntemi ile……………….% 50 su tasarrufu sağlıyor.


5--DSİ verilerine göre, sulu tarım ile zirai gelirin yaklaşık 5-6 kat artırılması mümkün.


5.1--Kuru tarım yapılan bir alanda hektar başına ortalama 500 dolar gelir elde edilirken, aynı alandan sulama ile 3000 dolar gelir elde ediliyor.


6--DSİ verilerine göre, tarımsal sulamada kullanılan suyun % 20'si yeraltı kaynaklardan sağlanıyor.


6.1--Ancak, tarımsal sulamanın yaklaşık yüzde 60'ının DSİ kontrolünde olduğu, kalanın çiftçiler tarafından  yapıldığı ve özellikle tarımsal sulama amaçlı çok sayıda ruhsatsız, kaçak derin kuyu bulunduğu dikkate alınırsa tarımsal sulamada yer altı su kullanımının yaklaşık % 40 olduğu biliniyor.


6.2--Tarımsal sulama amaçlı 1 m3 suyun yer altından çıkarılması için 1 kilowat saat elektrik enerjisi gerekiyor. Bu amaçla motorin kullanılması durumunda maliyet daha da yükseliyor


7--Gübre kullanımı ise konunun bir başka boyutu. Tarımda yıllık 6 milyon ton gübre kullanıldığı ve gübrenin ton fiyatının da ortalama 350 dolar olduğu dikkate alındığında modern sulama yöntemleri ile gübre kullanımından % 50 tasarruf sağlanabilmektedir.


5--Özetle; modern sulama yöntemlerinin kullanılması ile, bugün sulanmakta olan 5 milyon 280 bin hektar tarım arazisinin sulanmasında yüzde 50 oranında su tasarrufu sağlanacak.


5.1--Yapılan bu su tasarrufu ile yeni bir baraj veya kuyu yatırımı yapılmadan sulanabilir arazi miktarı 10.5 milyon hektara ulaşacak.


5.2--DSİ verileri dikkate alındığında bu alandan elde edilecek gelir yıllık 13.2 milyar dolar olacak.


5.3--Sağlanacak 820 milyon dolar enerji tasarrufu ve 1 milyar 50 milyon dolarlık gübre tasarrufu da hesaba katılınca yılda 15 milyar 70 milyon dolar ek gelir sağlanıyor.


6—Yorum:Damlama sulama sistemini yenilenebilir enerji ile desteklendiğinde enerji maliyetlerinde ciddi tasarruf sağlanabilir.Damlama sulamanın kontrolünü otomasyona dayamak,gübre ihtiyacını bu otomasyon içinde organik sıvı gübre-solucan gübresi ile desteklemek oldukça önemli.


6.1--En basit sistem örneğin meyve ağacı sulamasında ağaç çevresinde açılan 15x15 cm içi üstü toprak içi iri çakıl kaplı çukurda damlama sulama delikleri geotekstil membran ile tıkanmaya karşı kapatılırsa ve sistem sabah 5-5.30 aralığına ayarlı zaman saati ile su basılır enerji sulu fotovoltaik panel ile sağlanır ve bu enerji DC motorlar ile suyu kaynaktan çekip yerden 2 m yukarıda depoya basarsa enerji bedevaya getirilir sulama boruları toprak altında kalmış olur.


6.2--Hatta meyve ağacı olan yerde türe uygun sebze dahi yetiştirilebilir.bunlar paket proje olarak bakanlık tarafından sözleşme yapılacak mühendislik firması tarafından kredisi hazır olarak sözleşmeli çiftçiye sunulabilir.


6.1—Öte yandan konya gibi kuraklığa dayanıklı türlerin olduğu yerlerde hem damlama sulama yanında kuraklığa dayanıklı tarım için teşvik verilebilir.Kısaca sulama damlama sulamaya kaymalı hemde ürün yetiştirmede verilen teşviklerde yöresellik unsurlarıda olmalı.Kamusal teşvik ile desteklenen ürün sulan bir fidan gibi gelişebilir ve büyüyebilir.


Kaynakça-www.dunya.com



11--Güneş Enerjili-Damlama Sulamalı Sera Sulaması:

1--Sera,bahçe  vs gerek toprak üstü gerek toprak altı damlama sulama sistemi için gerekli olan su ihtiyacını karşılamak için , serayı kuyu suyu ile beslemek en uygun bir çözüm olacaktır.


2--Burada önemli maliyet kalemi olan kuyudan suyu yukarıya pompalayan pompanın harcadığı enerjidir.


3--Bunun çözümü 60x120 cm lik fotovoltaik panellerden 10 adedini bahçede/çatıda  uygun bir yere koymak,ve bunun üreteceği 1 kw lık DC akımı ile 1 kw lık 1 m3/h lik DC pompayı çalıştırarak ,kuyudan suyu yerden 4-5 m yukarıda bulunan …..m3 sikalı betondan yapılan (beton en ucuz malzeme) depoya basmak olacaktır.


4--Depolanan su akşam saatlerine ayarlı selenoid vananın açılması ile tarlaya suyu 5 mss basınçla basacaktır.


5--Öte yandan suyu 5 m yukarıda depoya basmak yerine fotovoltaik panellerden gelen elektriği akülerde depolamak da düşünülebilir ancak aküler hem pahalı hemde bakım gerektirdiği için uygun değildir.


6--600 m2 sera için böyle bir sistem yeterli olup,toplam maliyeti 60x120 cmx10 ad sıcak iklimlerde su soğutmalı fotovoltaik-güneş panel+1 kw lık dc pompa+3 mm lik sacdan takviyelerle güçlendirilmiş ve içi epoksi ile iki kat boyanmış ....m3 deponun maliyeti yaklaşık 10.000 TL civarında olabilir ki uygun bir çözüm olarak düşünülebilir.



12--Arıtma Çamurlarının ve Kirli dere suları ile Sulamanın Tarımsal Üretime Etkisi


1--Uludağ Üniversitesi Çevre Müh.Bölümünden Efsun Dindar ve arkadaşları tarafından  yapılan bir çalışmaya göre  ; 


1.1--Evsel ve gıda endüstrisi kökenli arıtma çamurlarının toprağa verilmesiyle arıtma çamurundaki azotun topraktaki azot döngüsüne katılmasıyla, azotlu gübre ihtiyacının azalabileceği ile tarımsal üretimde ekonomik kazanç sağlanabileceği düşünülmektedir.


1.2--Diğer yandan ;Kirli dere sularına bağlı sulamaya bağlı toksik maddeler birikiminin varlığının toprakta gerçekleşen mineralizasyon ve nitrifikasyon proseslerini inhibe ederek toprak verimliliğinin azalmasına neden olabileceği dikkate alınması gerektiği açığa çıkmıştır.


1.3--Bu araştırma daha detaylı yapılarak hengi üründe yüzde kaç oranında ürün verimi azalması oluşmakta.Bunun saptanması gerekir.Ancak kentlerin gri suları arıtılarak kent çevresinde kümelenen tarımsal sulamada kullanılabilir mi.Zira kent suları önemli bir kaynak.

 

      




Makalenin İzlenme Sayısı : 1673

Eklenme Tarihi : 12.06.2019

Önceki sayfaya geri dön.