MAKALELER / Organik Tarım-Uygulama Bilgileri-Genel Bilgiler





1--Organik Tarım-Uygulama Bilgileri-Genel Bilgiler:

**İlgili bitki veya böceğin Türkçe ismi ve resmini Google yazarak karşılığı bulunabilir.Bahçenizdeki zararlının resminden googlede ilgili zararlı adı bulunabilir.

 

1—Ekim Yeri-Toprak Yapısı:

 

1--Toprak yapısı, tarımsal alanın yönü ve pH’sına uygun kültür bitkileri seçilerek yetiştirilmelidir.

 

1.1--Bu özellikler toprakta yaşayan veya bazı dönemlerini toprakta geçiren zararlılar ile savaşta önemli bir yer alır.

 

1.2-- Çünkü zararlıların da yaşayabileceği toprak yapısı, pH’sı  ve yönü vardır. Bunların seçiminde bitkinin isteklerine uygun zararlının isteklerine uygun olmayan seçimler yapılmalıdır.

 

1.2.1--Örneğin,

 

1--asma güneye bakan yamaçlarda iyi yetişir, kumsal ve kıraç toprağı sever

 

2--% 60 tan fazla kum içeren topraklarda savaşı çok güç olan Filoksera  [Viteus vitifolii (Fitch.)(Hom.:Phylloxeridae)] yaşayamaz.

 

3--Hafif topraklar Scarabaeidae-ekin bambulu-bok böceği familyası türleri için uygundur.

 

4--Süne (Eurygaster integriceps Put.)’nin kışlama yeri seçiminde toprak önemlidir.

 

5--Geven (Astralagus spp.) bitkisinin altında humuslu ve hafif bir toprak bulunacak olursa daha çok Süne barınır. Toprak killi veya sertse bu bitkiler altındaki Süne sayısı da daha az olur.

 

6--Toprağın pH değeri de önemlidir. Elateridae-tel kurtları familyası türleri hafif asit topraklarda yaşar.

 

7--Şekerpancarı alkali-kireçli topraklardan hoşlanır, asit topraklarda yetiştirilirse Pancar sineği  çoğalarak daha fazla zarar yapar.

 

8--Kök-ur nematodları alüvyonlu toprakları sever,

 

8--toprak altı zararlısı Mayıs böcekleri Kök-ur nematodları ve Haziran böcekleri (Polphylla spp.) kumsal toprakları sever.

 

8.1--Zararlıların bu özellikleri dikkate alınarak bu zararlılara duyarlı bitkiler bu tip topraklarda  özellikle bulaşık olan bölgelerde yetiştirilmemeli veya toprak yapısına ve özelliğine uygun anaçlar seçilerek bitkiler daha sağlıklı ve kuvvetli yetiştirilmesi sağlanır.

 

9--Zeytin bahçelerinin ağır, su tutan topraklarda, havasız ve nemli yerlerde tesis edilmemesi gerekmektedir. Zeytin halkalı leke hastalığı (Spilocaea oleagina (Cast) Hughes ve Zeytin yara koşnili bu tip toprakları sever.

 

10--Şeftali bahçelerinde zararlı olan Rosellinia kök çürüklüğü (Rosellinia necatrix Prill.) ağır ve su tutan topraklarda daha fazla zarar vermektedir.

 

11--Mildiyönun sorunu olduğu alanlarda patates tarımının sabah ve akşam çiğ tutmayan, güney yöne bakan tarlalarda yapılması tercih edilmelidir.

 


12--Toprağın toprak kökenli fungal, bakteri, virüs ve nematod gibi zararlılar ile bulaşık olmaması gerekir. Bulaşık toprakların sulama veya sel suları ile taşınması önlenmelidir

 

13--Toprağın pH değeri de önemlidir. Elateridae familyası türleri hafif asit topraklarda yaşar.

 

 

15--Toprak İşleme:

 

1--Toprağın çeşitli yöntem, zaman ve derinlikte işlenmesi veya sürülmesi önemli bir kültürel önlemdir. Lepidoptera-ağaç kızılkurdu takımından Noctuidae, Geometridae ve Syphingidae familyalarına ait türler, Coleoptera ve Diptera türleri toprakta pupa olur ve larvaları toprakta yaşar.

 

-----------------------------

 

1.1--Bu türlerin çoğu da toprağın 10-20 cm derinliğinde bulunur. Derin sürümle bu böcekler yüzeye çıkarılır ve predatörler, sıcak, güneş ışığı, kuraklık gibi etkenlerle karşılaşır.

 

2--Mercimek tarlaları ekime hazırlanırken derin sürülerek gelecek yılın ergin Apion   (Apion arrogans Wenck. (Col.:Curculionidae) populasyonunu azaltmak olasıdır.

 

3--sonbahar sürümü genellikle tütün, pamuk ve sebzede zararlı olan yeşilkurtun (Heliothis spp.) kışlayan pupalarının büyük kısmını yok eder ve gelecek ilkbaharda çıkacak ergin sayısını azaltır. Derin sürüm Mısır kurdu’nun larvalarını toprak yüzeyine çıkartarak doğal düşmanlarla karşılaşmasını ve iklim unsurlarına maruz kalmasını sağlar.

 

4--Ekin güvesi (Syringopais temperatella (Led.) (Lep.:Scythridae)) ile mücadele etmek için tarlanın biçilmesinin ardından iki kez en az 10 cm derinlikte sürüm yapmak yumurta ve tırtılları için çok etkilidir.

 

5--Kök-ur nematodları ile bulaşık tarla veya seralarda bitkilerin bulunmadığı sıcak aylarda 15 gün ara ile en az 2 kez yapılan derin toprak işlemesi en önemli savaş yöntemidir.

 

6--Çekirge yumurtaları toprağı belleyerek veya pullukla sürerek yok edilebilir.

 

7--Yazlık sebzelerin ve ayçiçeğinin sökümünden sonra tarlaların sonbaharda işlenmesi çok miktarda Bozkurt larvasını öldürür.

 

8--Kavun ve hıyarda zararlı Kavun kızılböceği Rhaphidopalpa foveicollis Luc. (Col.:Chrysomelidae)’nin kışı geçirmek üzere diyapoza giren erginlerini yok etmek için tarlanın kış öncesinden veya erken ilkbaharda derin sürülmesi önerilir.

 

9--Çayır tırtılı Loxostege sticticalis (L.) Lep.:Pyralidae) ile mücadelesinde de derin sürüm ile toprağa gömülen pupalardan kelebek yüzeye çıkamaz.

 

10--Fidanlıklarda ve meyve bahçelerinde mücadelesi çok zor olan toprakaltı zararlıları yumurtalarını bırakmak için hububatlı ve otlu yerleri tercih ettiklerinden ot temizliğine önem verilmeli, hububat ara tarımı yapmamalı, ama özellikle sonbaharda derin sürüm yaparak larvaları kuşların etkisine bırakmayı ihmal etmemelidir.

 


11--Zeytin sineği pupalarının imhası için kış aylarında toprağın derince sürülmesi, zarar periyodu boyunca 3-4 günde bir yere düşen kurtlu zeytinlerin toplanması önemlidir.

 

12--Meyve bahçelerinde yabancı otlarla mücadelede en önemli yöntem toprak işlemesidir. Çok yıllık yabancı otların sorun olduğu durumlarda toprak işleme sayısının arttırılması, bu yabancı otların zayıf gelişmesine neden olacağından faydalıdır.

 

 

 

16--Sulama-Drenaj:

 

1--Meyve bahçeleri ve sebze tarlalarında suyun birikmesine

engel olmak için drenaj yapılmalı ve toprağın havalanması sağlanmalıdır.

 

2--Toprak kökenli hastalıkların sorun olduğu meyve bahçelerinde veya sebzelerde damla sulama yapılmalıdır.

 

3—Sulama suyu ve gübreler ağaçların kök boğazına değil, taç izdüşümlerine verilmelidir.Sebzelerin kök boğazına yakın verilmemelidir.

 

4--Birçok tür sulamadan sonra zararlılar tarlaya akın eder ve mücadele zorlaşır. Örneğin, Pamuk yaprakkurdu (Spodoptera littoralis (Boisd.))ve Pamuk

çizgili yaprakkurdu (S.exigua (Lep.:Noctuidae)) erginleri yumurtlama döneminde ise sulanmış pamuk tarlalarını tercih ederler.

 

4.1--Bu zararlıların biyolojisi takip edilerek sulama zamanlarının ayarlanması mücadeleyi kolaylaştırır.

 

5--Tarlada zamanında ve yeterince sulama yapılırsa Patates güvesi zararı azalabilir.

 

6--Uygun bir sulama ile topraktaki çatlaklar kapanır ve tarla yüzeyi nemli

kalır. Böylece ergin ve larvaların toprağa girmesi engellenir. Bunun aksine hatalı sulama yapıldığında toprak sıkışır, oluşan yarıklardan zararlı kolayca toprağa girer ve yumruları koyar.

 

7--Bazı zararlılar aşırı nemli topraklardan hoşlanır. Örneğin Collembola-zıp zıp böceği zararından kurtulmak için toprağı iyi drene etmek, kanallar açarak nemi azaltmak önerilebilir.

 

8--Yoncalığın ilk biçimden 7 gün önce sulanması ve biçimden 7-10 gün sonrasına kadar su verilmemesi Yonca hortumlu böceği larvalarının çoğunu öldürür.

 

9--Aşırı sulama beyazsinek ve Pamuk yaprakkurdu populasyonunu arttırdığı için kaçınılmalıdır.

 

10--Sarı çayakarı zararını önlemek için akşam geç ve sabah erken saatlerde hava serin iken sulama yapılmalıdır.

 

11--Dikim Seyrekliği: Sık ve kuvvetli yetiştirilen yoncalıklarda ise larva gelişmesi gecikmektedir. Çiçek tripsi ise sık ekilen pamuklarda daha zararlı olduğu için pamukların önerilen sıra aralıklarında yetiştirilmesi gerekir

 

 

3—Zararlılarla Organik Mücadele:

 

1--Kenevirde zararlı Soğan-sak nematodu ile bulaşık bitki artıklarının toplanması zararını azaltıcıdır

 

2-- dogal düsmanların kitle salımı ile de zararlı popülâsyonunu baskı altında tutulabilmektedir. Trichogramma türlerinin sebze, tarla ve diger ürünlerindeki zararlılara karsı salımı örnek olarak verilebilir

 

3--Çekirge yumurtaları toprağı belleyerek veya pullukla sürerek yok edilebilir

 

4--Bütün Ürünlerin Üretiminde  Lepidoptera larvaları zararlısına karşı Bacillus thuringiensis (B.t.patojeni kullanılabilir.

 

5-- Pembekurt (Pectinophora gossypiella (Saund.) (Lep.:Gelechiidae))’un kışlayan larvalarının hasattan hemen sonra biçme ve yakmayla, sonbaharda ise sürüm yapılarak yok edilmesi uzun süre etkili olur.

 

6--Depolarda zararlı Carda cautella (Walker) (Lepidoptera: Phycitidae) ve Ephestia kuehniella Zeller (Lepidoptera: Pyralidae) gibi bazı güve türlerinin mücadelesi için parazitoit,Habrobracon hebetor (Say) Hymenoptera: Braconidae) kullanılabilir.

 

7--San Jose kabuklubiti Quadraspidiotus perniciosus Comst. (Homoptera: Diaspididae)’ne karsı Prospaltella perniciosi Tower (Hymenoptera,Aphelinidae) kullanılabilir.


8--Defne beyazsinegi, Parabemisia myricae (Kuwana) (Hemiptera: Aleyrodidae)’e karsı Eretmocerus debachi Rose and Rosen

(Hymenoptera: Aphelinidae) ithal edilen diğer faydalı böceklerdir.

 

 3.1--Nem-Sıcaklık-iklime uygun bitki türü seçimi için:

 

1-- Dayanıklı bir yonca varyetesinde yaprak bitlerinden Macrosiphum pisi Kltb. (Hom.Aphididae)’nin ölüm oranı düşük sıcaklıkta daha çoktur.

 

2—Buna karşılık bazı sorgum çeşitleri ise Rhopalosiphon maidis Fitch. (Hom.:Aphididae)’e karşı düşük sıcaklıkta daha hassastır. Bununla birlikte bir çok böcek türü yüksek sıcaklıkta daha hareketli olduğundan daha fazla zarar yapar

 

3-- Sulak bölgelerde nem yüksek olduğundan sokucu emicilerin zararını arttırır. Örneğin, Sarı kırmızı kabuklu bit (Aonidiella aurantii (Maskell.)

(Hom.:Diaspididae)) orantılı nemi fazla olan kıyı bölgelerde daha fazla zararlıdır.

 

4--Bazı böcekler ışıktan kaçar ve ancak geceleri toprak yüzüne çıkar Örneğin, Agrotis tırtılları. Diğer bazıları ışığa yönelir ve bazı renkleri tercih ederler.

 

5--Böcekler 3600 A0 (ultraviyole)’dan 7200 A0 (kırmızı)’a kadar olan dalga boyundaki ışıktan etkilenirler.

 

6--Örneğin 3650 A ’luk ultraviole ışığı en fazla uyarandır. Dalga boyu 4920 A ’ dan 5150 A ’ a kadar olan ışıkta (Maviden yeşile) uyarı daha az,sarı ve kırmızıda ise uyarı çok zayıftır. Böceklerin çeşitli dalga boyu uzunluğundaki renklere karşı tepkileri, ışığın şiddet farkından veya görme hücrelerinin absorbsiyon farkından ileri gelir


7--Pas hastalığına yakalanmış buğdayların çekirgeler tarafından arandığı bilinmektedir.

 

3.2—Ekim Nöbeti:

 

1--Patates bitkisi Telkurtlarına karşı hassas olup populasyonun fazla olduğu yerlerde ardından yonca yetiştirilmesi oldukça etkilidir.

 

2--Tarla bitkilerinde zararlı akarlarla bitki nöbetleşmesi yapılarak mücadele edile bilir.Örneğin buğday, yulaf ve arpada zararlı Kırmızıbacaklı hububat akarı [Penthaleus majör (Duges)(Acarina:Penthaloidae)]’nın zararı aynı tarlaya 2 yıldan fazla üstüste hububat ekilmeyince önlenebilir.

 

3--Buğday zararlısı Ekin koşnili [Porphyrophora tritici (Bodenh.) (Hom.:Margarodidae)] ile savaşda bitki nöbetleşmesi etkilidir.

 

4--Lahana galböceği [Ceutorrhynchus pleurostigma (Marsh.)

(Col.:Curculionidae)] ile bulaşık arazilerde üstüste lahana, karnabahar ve turp dikilmemelidir.

 

5-- Organik Tarımda Farklı Ekim Nöbeti Uygulamalarının Denenmesi

 

1—Yapılan çalışmada Erzurum’da kıraç şartlarda 2003-2004, 2004-2005 ve 2005-2006 yılları arasında üç yıl süre ile yürütülmüştür.

 

2--Araştırmada kuru tarımda geleneksel ve organik tarım içerisinde nadas-buğday, buğday-buğday ve fiğ-nadas-buğday ekim nöbeti sistemlerinin buğdayda verim, m2 de başak sayısı, başakta tane ağırlığı ve başakta tane sayısı yönünden mukayese edilmiştir.

 

3--Çiftlik gübresi ve Fiğ-Nadas-Buğday ekim nöbeti sistemi en kârlı uygulama olarak ortaya çıkmaktadır.

 

4--Ayrıca gerek çiftlik gübresi ve gerekse Fiğ-Nadas-Buğday ekim nöbeti sistemi toprakta organik maddede önemli artışa neden olmuştur.

 

3.3--Psyllıdae (Hemıptera) Familyası ile Mücadele:

 

1—Yapılan bir çalışmada armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin yumurtlama kontrolünde beyaz aşındırıcı olmayan, ince taneli yapıda olan kaolin esaslı bir ürünün etkinliğini araştırmışlardır. Çalışmalarının sonuçlarında mineral yağ ve muamele edilmemiş kontroller ile karşılaştırıldığında kaolinin uygulamasının çok iyi bir etkinlik gösterdiğini bildirmişlerdir.

 

1.1--Kaolin uygulaması yapılmış bitkiler üzerinde hiçbir yumurta bulunmadığını, herhangi bir fitotoksik etki gözlemlenmediğini ve çiçekler arasında hiçbir zararlı nimfinin bulunmadığını bildirmişlerdir

 

2—Yapılan bir çalışmada armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’ye karşı bazı yağlı bileşiklerin (balık ciğeri yağı, pamuk tohumu yağı, yaz yağı ve neem yağı) etkisini araştırmıştır.

 

2.1--Çalışma sonucunda uygulamış olduğu yağlı bileşiklerin armut psyllidinin yumurta bırakmasında gecikme ve bırakılan yumurta sayısında azalmanın meydana geldiğini bildirmiştir. Ayrıca yaz yağının ve balık yağının, armut psyllidi dişilerine karşı en umut verici yumurtlama önleyici olduğunu ortaya

Koymuştur

 

3—Yapılan bir çalışmada patates psyllidi, Bactericera cockerelli’nin seralardaki mücadelesine yönelik olarak çeşitli tuzakları farklı şekilde kullanmışlardır.

 

3.1--Çalışmalarında on sekiz farklı renk, gölgelendirme, güneş ışığına yönlendirme ve tuzak yerleştirme yüksekliğini değerlendirmişlerdir. Renk tuzağı denemelerinde, neon-yeşil, neon-turuncu ve standart sarıların psyllidleri en fazla çektiğini ve domates bitkilerinin üst kısmına (150 cm) asılan tuzaklar, yerleştirilmiş tuzaklardan (30 cm) çok daha fazla psyllidi yakaladığını belirtmişlerdir.

 

3.2--Kısmen gölgelenmiş olan tuzakların güneşe tamamen maruz kalan tuzaklardan daha fazla psyllid yakaladığını ve kuzeye yönelik tuzakların diğer yönlerdeki tuzaklardan daha fazla psyllid yakaladığını belirtmişlerdir


4--zeytin psyllidi, Euphyllura olivina, istilasını kontrol altına almak için, zeytin değirmeni atık suyundan hidroksitirisol bakımından zengin bir preparatın etkinliği çalışmasını yapmışlardır.

 

4.1--Hidroksitirisol bakımından zengin bu preparat, E.olivina'ya karşı 2 g / l hidroksitrosol konsantrasyonunda güçlü insektisit aktivitesi gösterdiği sonucuna

varmışlardır.

 

4.2--Bu preparatın uygulanması, nimf ve yetişkinlerin sırasıyla% 41,1 ve % 72,1 kontrolüyle sonuçlandığını ve zeytin psyllidinin kontrolü için doğal ve etkili bir ekstrakt olarak kullanılabileceğini belirtmişlerdir

 

5—Yapılan bir çalışmada armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin doğal düşmanı olan Anthocoris nemoralis salınımı ile biyolojik mücadele çalışmasında A. nemoralis predatörünün zararlı popülasyonunu önemli derecede baskıladığını belirtmiştir. Ayrıca bir A. nemoralis’in ergin ömrü boyunca yaklaşık olarak 300 armut psyllidi nimfini tükettiğini ortaya koymuştur

 

6—Yapılan bir çalışmada güney İspanya'daki armut bahçelerinde Cacopsylla pyri’nin potansiyel doğal düşmanlarının yoğunluğunu ve populasyon dinamiklerini incelemiştir

 

6.1--Çalışmalarda karıncaların, örümceklerin ve Pilophorus gallicus Remane’nin, C. pyri ile etkileşime giren en potansiyel doğal düşmanlar olduğunu saptamışlardır. Bu avcıların C. pyri nimf ve erginlerini baskılayıp sayılarını düşük seviyelerde tutabileceğini ortaya konulmuştur.

 

 7—Yapılan bir çalışmada antepfıstığı zararlısı olan Agonoscena pistaciae’ ya karşı sarı renkli yapışkan tuzakları kullanmışlardır ve sarı renkli tuzakların farklı tonlarının farklı oranda çekim etkinliğine sahip olduğunu bildirmişlerdir. Bu sarı renkli yapışkan tuzakların zararlının mücadelesi amacıyla kullanılabileceğini belirtmişlerdir

 

8—Yapılan bir çalışmada Zeytin pamuklu biti üzerinde baskın türleri P. pharoides, C. bipustulatus; C. carnea ve A. nemoralis olarak belirlemişlerdir. Zeytin pamuklu bitinin biyolojik mücadelesinde bu türlerin kullanılabileceğini bildirmiştir.

 

9—Yapılan bir çalışmada bazı bitki uçucu yağlarının (biberiye, nane, anason, rezene, bergamot ve turunç) armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin kışlık-formuna karşı yumurta bırakmayı engelleyici ve ovisidal etkilerini incelemiştir.

 

9.1--Kullanılan uçucu yağların etkili sonuçlar verdiğini ve armut psyllidinin erken dönem mücadelesinde kimyasallara alternatif olarak kullanılabileceğini ortaya koymuştur.

 

3.3.1-- Doğu ve Orta Karadeniz bölgesinde Ricania japonica’  Zararlısına Karşı Mücadele:

 

1--Son yıllarda Doğu ve Orta Karadeniz bölgesinde yaygınlaşan ve tarımsal alanlarda zararlar oluşturan Ricania japonica’ ya karşı mücadelede kullanılabilecek alternatif biyolojik mücadele ajanlarının etkinlikleri karşılaştırmalı olarak araştırılmıştır.

 

1.1-- Ricania japonica’ nın zarar verdiği bitkiler şunlardır-Çay-Üzüm-böğürtlen-incir-fasulye-hıyar-domates-mısır-kivi

 

2—Yapılan çalışmada bölge ve yıl bazında değişmekle birlikte Azadiracthin ve Bacillus thuringiensis var. kurstaki ile yapılan denemelerde nimf dönemlerinde %40’ları aşan ve %60’lara yaklaşan etkinlik değerleri saptanmıştır.

 

3--Spinosad ile yapılan denemelerde ise daha az olmakla birlikte %30 ve civarlarında etkinlik saptanmıştır.

 

4--Deneme yapılan diğer iki kontrol ajanının (Bacillus thuringiensis var. israelensis, Diflubenzuron) ise etkilerinin çok düşük olduğu gözlenmiştir.

 

5--Kimyasal kökenli insektisit olan Permethrin ile yapılan denemelerde ise %100 etkinlik bulunmuş ve Ricania japonica’nın kimyasal mücadele ajanına karşı aşırı hassas olduğu belirlenmiştir.

 

6--Biyolojik mücadele araçlarının kullanılması bir dereceye kadar etki sağlasa da diğer alternatif yöntemler ve mekanik mücadelenin kullanılmasının Ricania japonica’ın mücadelesinde etkili olabileceği sonucuna varılmıştır.


3.3.2—Organik Tarım Uygulamaları:

 

Erzincan:Erzincan’da da organik tarım ve iyi tarım uygulamaları yapan işletmeler bitkisel kökenlilerden özellikle

 

1--repellent etkili olan Azadirachta indica,

 

2--semiyokimyasallardan feromon tuzaklarını ve

 

3--mikrobiyal kökenli olanlardan ise Bacillus thrungiensis ve ırklarını,

 

tarımsal zararlıların mücadelesinde sentetik-kimyasal pestisitlerin yerine kullanmaya başladıkları tespit edilmiştir.

 

3.3.3—Zararlılarla Mücadele-Bazı Bilgiler:

 

1--Koyun yavşanı (Teucrium polium)’nın bir odada yakılması ya da suyunun filit yapılmasının bütün haşereleri öldürdüğüne

 

2--Kirpi dikeni (Echinops sphaerocephalus)’nin evin muhtelif yerlerine asıldığında zararlıları kaçırdığı ifade edilmekte


3-- pyrethrin esaslı preparatlar yıllardır ısırıcı ve emici böceklere karşı kullanılmaktadır ve ayrıca arılara karşı da zehirsiz olduğu bilinmektedir.

 

4-- Quasira amara’dan elde edilmiş preparatlar meyvecilikte unlu bitler ve testereli arılara karşı insektisit ve repellent olarak kullanılmışlardır fakat bu gün önemleri azalmıştır.

 

5--Ryania speeiosa’dan elde edilmiş ryanodin adlı alkoloidi içerien preparatlar lepidoptera larvalanna temas ve mide zehiri olarak seçici etkiye sahiptir.

 

6--Nane, çam, kimyon yağları insektisit ve akarisit, olarak kullanılmaktadır.

 

7-- Azadirachta indica’dan elde edilmiş azadirachtin esaslı preparatlar ideal bir insektisit özelliğine sahiptir. Tropik ve subtropik bölgelerde yaşayan 200’den fazla 22 ısırıcı böcek türüne etkili olduğu tespit edilmiştir.

 

7.1--Ekolojik tarım yönetmeliği azadirachtin’in kullanımını sadece tohum ve vegetatif üretim materyali üretmek amacıyla yetiştirilen anaç bitkiler ve süs bitkileriyle sınırlamıştır.

 

 8-- Anason (Pimpinella anisum)’un anethole içeren uçucu yağı ambar zararlılarının bazılarına (Tribolium confusum, Sitophilus oryzae ve Ephestia kuehniella) karşı etkili olmaktadır

 

9-- Kekik uçucu yağı ana bileşeni p- cymene' nin gösterdiği fümigant etkinin böcek tür ve gelişme dönemine, uygulama dozu ve süresine bağlı olarak ambar zararlıları üzerinde yüksek oranda öldürücü etkilere sahip olduğu görülmüştür

 

10-- Anason, kimyon, ökaliptus ve biberiye bitkisi uçucu yağlarının bazı ambar zararlılarını (Tribolium confusum ve Ephestia kuehniella) önemli derecede öldürdüğü bilinmektedir.

 

11--Zehirli bir glikozit olan hederin ve saponin içeren duvar sarmaşığı (Hedera helix)’ nın alternaria sporlarının gelişimini % 61 oranında engellediği belirlenmiştir


3.4-- Ülkemizdeki biyolojik kontrol çalışmaları

 

Zararlı Böcek Adı……. Kullanılan Faydalı Böcek………… Bölge Adı

 

Seralarda K. Örümcek………. Avcı Akar ………………….Akdeniz Böl.

 

Bağ Üvezi…………………. Parazitoit Böcek……….. Güney Anadolu Böl.

 

San Jose Kabuklu Biti……… Parazitoit Böcek………….. Akdeniz Böl.

 

Süne …………….…………Yumurta Parazitoiti ………G.Doğu An. Böl.

 

Turunçgil Unlu Biti………. Predatör ve Parazitoit……….. Akdeniz Böl.

 

Torbalı Koşnil……………. Predatör Böcek ……………….Akdeniz Bö


3.5--Örtü Bitkileri:

 

1--Elma bahçelerinde baklanın örtü bitkisi olarak kullanılması durumunda Elma iç kurdu'nun %36.1 oranında zarar yaptığı, örtü bitkisi olmaması halinde ise %45 oranında zarar yaptığı belirlenmiştir.

 

2--Kirazda ise yaprak pireleri önemli bir zararlı durumunda olmasına karşın mycoplasma benzeri organizmaları taşımaları nedeniyle önemli bir zararlı durumunda olup kışın soğuk dönemde örtü bitkisi olarak yetiştirilen yonca ve üçgülde çoğalmaktadır.

 

3-- Ceviz bahçesinde örtü bitkisi olarak yetiştirilen hububatlar yaprak bitleri ve Coccinellidler için uygun bir barınak oluşturur. Hububatların erken dönemde (yaprakbitleri tam olgunlaşmadan ve Coccinellidler'in beslenmesi için uygun döneme gelmeden) biçilmesi halinde Coccinellidler'in bahçe dışında besin araması ve dağılmalarına neden olmuştur. Bunun sonucunda da Ceviz ağaçlarında yaprakbiti yoğunluğu patlatabilir.

 

4-- Örtü bitkileri aynı zamanda yabancı otların çimlenmesini ve çıkışını önler. Allelopatik etkiler ile çevresinde yabancı ot gelişmesine izin vermez.


5--Çeltiğin domates tarlalarında örtü bitkisi olarak yetiştirilmesi ile yabancı ot sorununun olmadığı saptanmıştır.

  

5.1-- Örtü bitkisi olarak şalgam yetiştirilmesi halinde yabancı otlara etkisi % 73-85 oranında olmuş; Phytium spp. Hastalığının azalmasına neden olduğu saptanmıştır.

 

6--Yoncanın Sclerotium rolfsii hastalığını önlemede önemli olduğu belirtilmiştir.

 

7--Örtü bitkisi seçilirken yerli floraya öncelik verilmelidir. Çünkü bu çevreye uyum sağlamış doğal düşmanların çoğalmasını sağlar. Örtü bitkilerinin şerit halinde yetiştirilmesi, biçilmesi veya sürülmesi bu işlerin zamanlaması doğal düşman populasyonunun destekleyici ve zararlı populasyonunu azaltıcı şekilde yapılmalıdır.

 

8--Meyve ağacı yazıcı böcekleri (Scolytus spp. (Col.:Scolytidae)) ile savaşda budama artıkları bahçeden uzaklaştırılıp yakılmalıdır. Mart, haziran ve eylül aylarında olmak üzere yılda üç kez ağaçlara kurumuş dallar tuzak olarak asılmalı, bu tuzaklarda talaş görülür görülmez hepsi toplanıp yakılmalıdır. Özellikle fidanlıklarda yerde kuru dal bırakılmamalıdır

 

9-- Antepfıstığı gözkurdu (Thaumetopoea solitaria Frey. (Lep.: Thaumetopoeidae))'nun yumurta paketleri kışın dallar üzerinde görüldüğünde ezilmelidir.İlkbaharda larva grupları da ezilerek yok edilir.

 

10--İncir maymuncuğu (Otiorhynchus davricus Lona ve O. meridionalis Gyll. (Col.:Curculionidae)) kışlamak ve barınmak için ağaç altında kökboğazı çevresinde bulunan taşların altını tercih ettiği için buralara yassı geniş taşlar bırakıp ara sıra burada toplanan erginleri yok etmek gerekir

 

11-- Kanlı balsıra ile bulaşık bahçelerde bir çuval parçası ile kışın bulaşık olan emzikler dipten uca doğru temizlenebilir. Monilya (Sclerotinia laxa Aderh. Et Ruhl., Sclerotinia fructigena Aderh.Et Ruhl.) ile bulaşık ağaçların üzerindeki kuruyan dallar, sağlam kısmın 2-3 cm altından kesilerek bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Mumyalaşarak ağaçların üzerinde kalan ve yere dökülen meyveler toplanıp imha edilmelidir.

 

12-- Yapışkan maddeler diğer tuzaklarla bir arada kullanılarak böceklerin kitle halinde yakalanmasında da yararlanılır. Örneğin, kiraz sineği, yaprakbitleri ve Cüce ağustos böcekleri gibi zararlılara karşı sarı renk tuzaklarına yapışkan maddeler sürülerek, eşeysel cezbedici tuzaklara yine yapışkan maddeler sürülerek böcekler yakalanmış olurlar.

 

13- Polikyl adı verilen yapışkan, bazı yaprakbitleri,kırmızıörümcekler ve yaprakpirelerine karşı bazı batı ülkelerinde kullanılmaktadır. Böcekler için

bazı cezbedici maddeler, örneğin fermente olmuş meyve suları, pekmez, melas, şarap tortuları ,sirke veya protein hidrolizat gibi maddeler genellikle zehirli maddelerle birlikte kullanılır.

 

13.1—Böylece böcekler bir yere toplanır ve zehirli maddenin etkisiyle de öldürülür. Sonuçta hem ilaçlama masraflarından tasarruf sağlanmış ve hem de doğal denge, yapılan kısmi ilaçlama ile korunmuş olur.

 

14-- Danaburnu’na karşı sonbaharda sebze bahçelerinde 20-30 cm toprak derinliğine 1-2 kürek at gübresi konur ve üzeri toprakla örtüldükten sonra işaret olması için bir kazık çakılır.

 

14.1--Bu şekilde kışlak tuzağı bahçenin değişik yerlerinde hazırlanır. At gübresinin sıcak gübre olması nedeniyle Danaburnu nimf ve erginleri kışlamak üzere buralara toplanır. Kış sonunda yani şubat sonlarında buralar açılarak nimf ve erginler toplu olarak imha edilir.

 

15-- Yazıcıböcekler Scolytidae türlerine karşı ekim sonlarında ağaçlara demet halinde kuru dallar asılır. Bu böcekler kuru veya zayıflamış ağaçları tercih ettiklerinden kışlamak üzere asılan bu kuru dallara toplanırlar. Bu dalların kabuk altlarında açtıkları galerilerde kışı geçirirler. Kış sonlarında demet halinde ağaçlara asılmış kuru dallar toplanıp yakılarak yazıcıböceklere karşı etkili bir şekilde savaşılmış olur.

 

16--Fıstık karagözkurdu ve diğer birçok yazıcıböcek türüne karşı önerilen en etkili savaş yöntemi günümüze de yukarıda açıklanan şekilde kışlak tuzaklarıyla yapılmaktadır.

 

17--Küçük bahçelerde eylül ayı sonlarında elma ağaçlarının gövdelerine eski çuval parçaları veya oluklu mukavvalar sarılır. Elma içkurdu larvaları kışlamak üzere buralarda toplanırlar. Kış aylarında bunlar toplanıp imha edilerek zararlı populasyonu önemli ölçüde azaltılır.

 

17.1--Benzer uygulama bağlarda omcalarda yapılarak bağ maymuncukları önemli düzeyde azaltılabilir

 

18-- Sürü halinde bulunan çekirge nimflerinin hareket yönüne dik olarak kilometrelerce uzunlukta 60-70 cm yüksekliğinde çinko levhalar dik olarak yerleştirilir. Bu sürü tarafına gelen yerin hemen önüne 1-02 m derinliğinde ve 1 m kadar genişliğinde hendekler kazılır.

 

18.1--Gelen çekirge sürüsü önce tuzağa çarpar ve sonra hendeğin içine düşerek birbirleri üzerine yığılırlar. Daha sonra bunların üzeri toprakla örtülerek gömülürler. Bu yöntemle 1945 yılındaki Çöl çekirgesi salgınında

37 000 ton çinko levha kullanılmıştır

 

3.6—Zararlılara Karşı Fiziksel Yöntemler:

 

1-- Sıcak hava uygulaması Sitophilus spp., Ephestia spp. gibi depolanmış ürünlerde zarar yapan böceklere karşı uygulanır.


2--Hububat 52-55 0 C sıcaklıkta etüv veya fırınlara konularak zararlılar öldürülürler.


3--Yumru, kök, soğan gibi toprakaltı organları veya çelik, fidan ve tohum gibi üretim organları sıcak su içinde belirli bir süre tutulması sonucu yok edilebilir. Bunu yaparken zararlıları öldürürken bitki organlarının canlılıklarını muhafaza etmesine dikkat etmek gerekir.

 

4--Fidelik ve seralarda ekimden önce toprakta bulunan zararlıları öldürmek amacıyla kullanılır. Bu amaçla geliştirilmiş buhar kazanlarından yararlanılır. Bu özellikle çiçek ve sebze fidelikleri ve seralarında uygulanan genel bir sterilizasyon yöntemidir. Böylece birçok zararlı yok edilebilir

5-- Yaş sebze ve meyveler 1-2 C sıcaklıktaki depolarda saklanmak suretiyle hem uzun süre muhafaza edilebilirler hem de bazı böceklerin zararlarından korunabilirler

 

6-- Tohum böcekleri ile savaşda tohumlar suya daldırılarak böceklerin su yüzüne çıkması sağlanır. Böylece böcekler yok edilerek tohumlar ekilir.

 

7--Mineral tuzlar ve kül; böcek ve akar gibi yumuşak vücutlu böceklerin vücudunda çizikler meydana getirip bu çiziklerden vücut suyunun kaybolmasına ve giderek böceklerin ölmesine neden olurlar.

 

7.1--Ambarlanmış tahıl ve baklagil tohumları slikat, talk ve benzeri mineral maddeler, volkanik küllerin tozları ile karıştırılarak ambarlandığında etkili bir savaş yapılmaktadır.


7.2--Ayrıca trips, yaprak bitlerine karşı elenmiş ince kül-soba külü veya tozlar bitkiler üzerine serpilerek zararlıların fiziksel yolla ölümlerine neden olunur.

 

8--Depoya CO2, O2 ve Azot gazlarını değişik oranda vererek zararlı böcekler öldürülebilir. Bu yöntem sadece kapalı hacimlerde kullanılır.

 

8.1--Depoda O2 oranı %1’den az veya CO2 oranı % 60 civarında bulundurulacak olursa ve bu koşul birkaç hafta devam ederse zararlılar tamamen yok edilmiş olur.

 

8.2--Yaş meyve depoların da O2 oranı %2 civarında tutulursa Elma içkurdu larvalarının daha yüksek oranda öldüğü saptanmıştır

 

9-- Vakumlu depolarda hava basıncının 100 mm civa basıncına kadar düşürülmesiyle zararlılar tümüyle yok edilmiş olur.

 

10--Görsel Tuzaklar :

 

10.1--Görsel ya da renk tuzaklarının yaygın kullanıldığı zararlılar meyve sinekleri, beyaz sinek, Thripsler, ve yaprak galeri sinekleridir. Maksimum 500-520 nm arasında yansıtmaya sahip sarı renk Bactrocera oleae için en etkilisidir.

 

10.1.1--Thripsleri ise sarı ve mavi renk cezbeder. Çekici olarak kullanılacak renkteki bir levha üzerine kurumayan yapışkanla sürülür zararlının bulunduğu plantasyona belirli aralıklarla yerleştirilir. Türe göre ağaç ya da bitki dallarına, seralarda ise bitkilerin 10-15 cm üzerine gelecek şekilde sırıklara bir ip ya da tel yardımıyla levhalar asılır.

 

10.2--Yunanistan’da Zeytin sineği'ne karşı bu tablalar düşük dozda hazırlanmış insektisit solüsyonlarına daldırılarak da kullanılmaktadır. Ülkemizde örtü altı sebze yetiştiriciliğinde beyazsinek, yaprak galerisineği ve tripse karşı sarı yapışkan tuzaklar kullanılmaktadır.

 

10.3—Yapışkan tuzaklar sicilya’ da krizantem seralarında thrips, Avusturya ve Sicilya’da ise domates ve hıyar seralarında beyazsinek ile savaşda kullanılmaktadır.

 

10.4--Yakalama etkinliğini yitirmemesi için birkaç haftada bir kirlendikçe yenisi ile değiştirilmelidir.

 

11--Feromon Tuzakları :

 

11.1--Kullanımına en sık rastlanan materyal, türe özgü olan ve bireylerin çiftleşme çağrısı olarak karşı eşeyi cezbetmek için salgıladığı feromon maddesi ve bu feromonla hazırlanan tuzaklardır.

 

11.1--Ya doğal olarak böceğin abdomeninden ekstrakte edilerek ya da sentezi yapılıp üretilerek bu maddelerden tuzak sistemle rinde yararlanılır.

 

11.2--Türe özgü feromon kapsül ya da dispenser denilen yayıcılara belirli miktarda emdirilir. Türü en çok cezbeden renk ve biçimde hazırlanan tuzağa kurumayan yapışkan sürülmüş bir tabla yerleştiril ir ve bunun üzerine de feromon kapsülü tutturulur.

 

11.3--Bitkinin dalına veya bir sırığa telle ya da iple bu tuzaklar uygun aralıkta ve yükseklikte, tür için önemli ise hakim rüzgar yönünde yerleştirilir. Feromonu algılayan karşı eşey tuzağı bulur ve yapışkan tabla üzerine düşerek çok sayıda yakalanır.

 

11.4--Bir feromon tuzağından beklenen en önemli özellik, ömrü süresince feromonu en etkili miktara yakın oranda ve sürekli olarak yaymasıdır. Şu anda 600’un üzerinde böcek türünün feromonu tanımlanmış olmasına rağmen çok azına karşı bu savaş yöntemi kullanılmakta.

 

12--Besin Tuzakları :

 

12.1--Zararlının kokuyu çok uzak mesafelerden alarak yönelebileceği ve genellikle fermente olabilen maddeler belirli oranda karıştırılarak uygun büyüklükte kaplara konup bitki veya ağaç dallarına bir ip ya da tel yardımıyla asılır.

 

12.1.1--Kokuya gelen böcekler kabın ağız kısmından içindeki sıvı ortama düşerek yakalanırlar. Bu tip tuzakların her hafta kontrol edilerek eksilen miktarda sıvının eklenmesi ve 15 günde bir karışımın yenilenmesi zorunluluğu vardır. Ancak hazırlama kolaylığı ve ucuzluk gibi avantajlara sahiptir.

 

12.2--Savaş amaçlı Ege Bölgesinde Archips rosanus L.’a karşı şarap, sirke, şeker ve su karışımı kullanılmaktadır. Elma gövdekurdu için su, pekmez ve ekmek mayasından oluşan karışım Orta Anadolu Bölgesi’nde feromon tuzaklarından daha başarılı bulunmuştur.

 

12.3--Zeytin sineği'ne karşı geliştirilen besi tuzaklarında ise amonyak solusyonları ya da amonyum tuzları, protein veya maya izolatları, heterocyclic aminler, meyve uçucuları (hexanol, octanal, nonanol, nonanal) kullanılır.


12.4--Yunanistan’da bu tuzakların yapışkan tablaları insektisit solusyonlarına daldırılır.

 

 

3.6.1--Tuzak Kombinasyonları

 

1--Besi-Görsel Tuzak Kombinasyonu :

 

1--Bu kombinasyon Kiraz sineği (Rhagoletis cerasi L.) için % 5'lik amonyum fosfat kapsülü takılmış sarı yapışkan tuzaklardır.

 

2--Bu kombinasyona Yunanistan’da kemosterilantlar (kısırlaştırıcı) eklenerek zeytinde Zeytin sineği savaşında kullanılmıştır.

 

3--Günümüzde de amonyak salan dispenserlerle kombine edilmiş sarı yapışkan tablalar aynı zararlıya karşı kullanılmaktadır.

 

2--Feromon-Besi Tuzak Kombinasyonu :

 

1--Zararlı populasyonundan hem erkek hem de dişi bireyleri çekmeyi, böylece etkinliğini arttırmayı amaçlayan kombinasyonlardır.

 

2--Zeytin sineği feromon tuzakları uzun mesafeli etkiye sahip olup erkekleri çeker, amonyum tuzları ile hazırlanan besi tuzakları ise kısa mesafeli dişi çekicileridir. Bu kombinasyonlar bireylerin çiftleşme şansını daha da azaltır.

 

3--15x20 cm boyutlarında doğal renkli kontrplak levhalar 15 dakika süre ile %0,05 aktif madde içeren deltamethrin solüsyonuna daldırıldıktan sonra üzerine 20 ml’lik amonyum karbonat dolu polythene şişe ve 50 mg’ lık feromon karışımıyla dolu dispenserler yerleştirilmiştir. Polythene şişelerin kapağında amonyağın buharlaşması için küçük bir delik bırakılmıştır.

 

3--Feromon-Görsel Tuzak Kombinasyonu :

 

1--Sarı renge boyanmış sert plastik dikdörtgenler kurumayan bir yapışkanla kaplanıp üzerine spesifik feromon (1,7 dioxaspiro (5,5) undecane) emdirilmiş kapsül yerleştirilerek yaratılan kombinasyon Zeytin sineği ile savaşda kullanılmaktadır.

 

4--Feromon-Besi-Visuel Tuzak Kombinasyonu :

 

1--Hem türe özgü 50 mg feromon emdirilmiş kapsül, hem 25 mg amonyum bikarbonat içeren polythene şişelerin monte edildiği sarı renkli Mc Phail tuzakları Zeytin sineği için Yunanistan ve Sardunya’da kullanılmaktadır.

 

1.1--Bu kombinasyonda sarı yapışkan tuzaklar 15 dakika süre ile % 0,1 deltamethrin solüsyonuna daldırılarak da Yunanistan’ da kullanılmaktadır. Bugüne kadar dünyada ve Türkiye’de alınan sonuçlar değerlendirildiğinde bu yöntem alışılmış savaş sistemlerine göre bazı avantaj ve dezavantajlara sahiptir.

 

1.2--Bunlar, uygulandığı zararlıya, bitki türüne, iklim koşullarına bağlıdır. Örneğin Zeytin sineği ve Kiraz sineği gibi meyve sinekleri savaşı için kullanıldığında alınan sonuçlar ilaçlamadan elde edilene yakın olmaktadır.

 

1.3--Bu başarının nedeni kullanılan kombine tuzakların her iki eşeye de hitap edebilmesi, bu sayede çiftleşme şansının daha da düşmesidir.

 

1.4--Bir çok Lepidoptera türünde erginler eşeysel olgunluğa çabuk ulaşır ve çıkıştan hemen sonra çiftleşir. Bir sonraki populasyondan önemli azalmalar beklemek için populasyondaki erkeklerin % 95’ten fazlasını uzaklaştırmak gerekir.

 

2--Japonya’da tuzak etkinliğinin yüksek olacağına inanılan Spodoptera litura’da bile en yüksek yakalama oranının %40 olduğu anlaşılmıştır. Bu durum yöntemin bazı türler için risk taşıdığını göstermektedir.

 

3--Spodoptera spp. için en büyük problem larvalarının polifag olmasıdır. Bu nedenle tuzaklar tek bitkiyle sınırlı kalamamaktadır. Ayrıca S. littoralis’in erkekleri yaşamları boyunca sürekli ve birden fazla dişiyle çiftleşebilmekte, üstelik çiftleşme gecikirse dişiler yumurtalarını daha sonra döllenmek üzere depolayabilmektedir.

 

3.1--Oysa Earias insulana’da böyle sorunlar yoktur. Pamuk yetiştirme mevsimi başında düşük yoğunlukta olması ve yalnız pamuk alanlarıyla sınırlı kalması yöntem için idealdir. Yöntemin başarıya ulaşmasında iklim koşullarının da etkisi büyüktür.

 

4--Orta Anadolu’da S. myopaeformis’e karşı besi tuzakları, feromon tuzaklarından daha başarılıdır. Bunun nedeni Orta Anadolu’da zararlı populasyonunun artmasını sağlayacak iklim koşullarının olmayışı ve sıcaklık aşırı yükselmediği için besi tuzaklarının tam randımanlı çalışmasıdır.

 

5--Ayrıca düşük sıcaklıklar böceğin feromona tepkisini sınırlayabilmektedir. Ege Bölgesin'de aynı zararlıya karşı feromon tuzakları daha etkin bulunmuştur. Çünkü bölgede populasyon yoğunluğu daha fazla ve sıcaklık daha yüksektir. Bu yüzden bir zararlıya karşı en etkin tuzak tipi bölgeden bölgeye değişebilmektedir.

 

6-- Orta Anadolu Bölgesi’nde S. myopaeformis ile bulaşık elma bahçelerinde 1 litresinde 5 kısım su+1 kısım pekmez+2-3 g ekmek mayası bulunan 1 adet besi tuzağı/5 ağaç olacak şekilde kullanılarak en az 2 yıl süreyle yapılacak kitlesel tuzaklamanın Elma gövdekurdu populasyonunu ekonomik zarar eşiği seviyesinde ya da altında tutacağını ortaya koymuştur. Tuzaklar mayıs ayında yerden 1-2 m yüksekliğe gövdeye yakın yere asılır.

 

6.1--Haftalık kontrollerle yakalanan kelebekler ve diğer böcekler tuzaklardan uzaklaştırılır.

 

6.2--Pekmezli karışım tuzak kabının ¾’üne kadar dolacak şekilde yeni hazırlanmış karışım ile tamamlanır. Eylül sonuna kadar tuzaklar bahçede bırakılır.

 

6.3--Uşak-Sivaslı’da C. pomonella’ya karşı elma bahçesinde yürütülen Kitlesel tuzaklama denemesinde 2 ağaç/1 tuzak parametresi kullanılmış ve ilk yıl yüksek olan zarar oranı (% 24.3) 1993 ve 1994 yıllarında 1 ağaç/1 tuzak parametresi ile % 2,6 ile 2,8 olmuştur.

 

6.4--Etki ise ilk yıl % 54,3 iken 2. ve 3. yıl % 81 olmuştur. Kitlesel Tuzaklama parselinde hiç ilaçlama yapılmadığı dikkate alındığında İlaçlı parselin son iki yıldaki zarar oranları (% 0,25-1.06) ve etki oranları (% 98-93) ile yöntem rekabet edebilecek güçte olup biyolojik savaş ile kombine edilirse etkisi daha da artacaktır.

 

6.5--Pratiğe verilen yöntem orta ve düşük yoğunlukta Elma iç kurdu populasyonunun olduğu bahçelerde en az iki yıl üstüste uygulanmak üzere tavsiye edilmektedir. Tuzaklar yerden 1,5-2 m yükseğe ve açık tarafı hakim rüzgar yönünde olacak şekilde her ağaca 1 adet asılmalıdır.

 

6.6--1 Ocak’tan itibaren etkili sıcaklık toplamının 80 günderece’yi bulmasıyla gerçekleşir ve hasat sonuna kadar tuzaklama devam eder. Eşeysel çekici tuzakların kapsülleri 5 haftada bir değiştirilir. Tuzaklar haftada bir kontrol edilip toplanan kelebekler uzaklaştırılır

 

7--Yapışkan tablalar kirlendikçe değiştirilir. İzmir’de örtüaltı domates ilkbahar yetiştiriciliğinde Sera beyazsineği (Trialeurodes vaporariorum (Westw.)) ve Yaprak galeri sineği (Liriomyza trifolii (Burgess), L. bryonia (Kaltenbach)) ile savaşda 1 adet/da olarak asılan sarı yapışkan tuzaklarda ilk ergin yakalanır yakalanmaz bu tuzaklar 3 m aralıklarla (1 tuzak/10 m2) almaşık olarak bitkilerin 10-15 cm üzerine asıldığında Yaprak galeri sineğinin ekonomik zarar eşiğini aşmadığı, Sera beyaz sineği’nin ise düşük populasyon yoğunluğunda (2-10 larva/yaprak) baskı altına alınabildiği saptanmıştır.

 

7.1--Yüksek populasyon (20 larva/yaprak) söz konusu olduğunda kısmi ilaçlama gerekebilir. Bu tuzaklar kirlendikçe değiştirilmelidir. Yaprak galeri sineği Liriomyza trifolii Burgess. (Dip.:Agromyzidae)’ye karşı karanfil, gerbera ve krizantem seralarında 1 adet/da olarak asılan sarı yapışkan tuzaklarda ilk ergin yakalanır yakalanmaz bu tuzaklar 1 tuzak/5 m2 olacak şekilde almaşık olarak bitkilerin 10-15 cm üzerine asılmalı ve hasat sonuna kadar kirlendikçe ya da rengini kaybettikçe yenilenmelidir.

 

7.2--Marmara Bölgesi zeytin alanlarında tarafından Zeytin sineği karşı kitlesel tuzaklamada Feromon+Besi (diamonyum fosfat)+ deltamethrin emdirilmiş kontrplak kombinasyonu ile hazırlanan tuzak lar % 80 etkili bulunmuştur. Prays oleae Bern. ile savaşda Delta tipi eşeysel çekici tuzaklar 1 tuzak/5 ağaç parametresi ile çiçek dölünde % 57, meyve dölünde % 69 oranında etkilidir.


8--Kiraz sineği'nin düşük ve orta yoğunluktaki populasyonlarına kitlesel tuzaklama uygulanır. Ağaç başına 4 adet sarı yapışkan tuzak (Rebell) + Amonyak kapsülü (Polimer matriks) asmak suretiyle yöntem uygulanır. Uygulama izole veya yarı izole kiraz bahçelerinde yapılmalıdır.

 

8.1--İzleme tuzaklarıyla ilk ergin çıkışını takiben kitlesel tuzaklama uygulamasına geçilmelidir. Tuzaklar yerden 1.5-2 m yüksekliğe çoğunluk la ağaçların güney-doğu yönündeki meyveli dallara ve açığa asılmalıdır.

 

8.2--Uygulama boyunca aynı ekosistem de başka bir kiraz bahçesine asılacak tuzaklarla populasyon seyri izlenmelidir. Hasat sonunda kurtlu meyve oranına göre uygulama değerlendirilmelidir

 

9--Zeytin sineğine karşı denenen kombinasyonlar içinde seks feromonu içeren IPMT tuzakları ile % 2'lik Amonyum fosfat içeren Mc Phail tuzaklarıyla eşlendirilmiş dikey sarı yapışkan tuzaklar en etkili olarak bulunanlardır.

 

9.1--Bu çalışmalar sonucunda hem feromon kapsülü hem amonyak içeren polimer matriks kapsüllerinin bulunduğu 20x30x0,4 cm boyutlarındaki kontrplak levhalar 1 tuzak/1 ağaç parametresi ile % 82 etkili bulunmuştur.

 

9.2--Tuzak gövdeleri uygulamadan önce 15 dakika süreyle % 0,5 lik deltamethrine solüsyonuna bandırılır. Üzerine bir feromon ve bir amonyak kapsülü yerleştirilir.

 

9.3--Tuzaklar yerden 1,5-2 m yükseğe ve ağaçların güney-doğu yönüne gölgeye fakat açık bir kısma asılır. Uygulama zeytin tanelerinin vurma olgunluğuna gelmesinden hemen sonra yapılır.

 

9.4--Küçük ağaçlara sahip bahçede 2 tuzak, büyük ve homojen olmayan zeytin alanları için 1 tuzak /ağaç olmalıdır. Tam izole olmayan yerlerde sınırdaki ağaçlara iki misli uygulama yapılmalıdır.

 

9.5--Uygulama sezon ortasında yaklaşık eylül ayının ilk yarısında tekrarlanmalı, ilk asılan tuzaklar ağaç üzerinde bırakılarak yenileri asılmalıdır.

Ana gövde olarak sarı yapış kan dikey tuzak da kullanılabilir. Tuzaklarla ergin populasyon yoğunluğu da izlenmelidir.

 

9.6--Bunun için hektara bir adet feromon kapsülü içeren sarı dikey yapışkan tuzak ve %2'lik amonyum fosfat içeren Mc Phail tuzağı asılmalıdır. Feromon kapsülleri 6 haftada bir, Mc Phail tuzağı eriyiği her hafta yenilenmeli, bu tuzaklar kıyaslama amacıyla aynı ekosistemde başka bir zeytin bahçesine de asılmalıdır.

 

9.7--Hasat sonunda hem tuzaklarda yakalanan ergin sayıları ve meyve bulaşma oranına göre yapılır. Yağlık çeşitlerde %8, sofra lık çeşitlerde %2 olan ekonomuk zarar eşiği ile kıyaslanarak yöntemin etkinliği saptanır.

 

9.8--Uygulama en az 300-500 ağaçlık izole veya yarı izole alanlarda yapılmalıdır. 1000 ağaçtan daha büyük olması tercih sebebidir. Düşük veya orta yoğunlukta populasyonlar idealdir.


9.9—Parklarda bulunan süs bitkileri üzerinde  rastalan thripsler üzerine Yapılan bir çalışmada F. occidentalis, T. tabaci ve M. abdominalis türleri süs bitkilerinde yaygın olarak saptanmıştır.

 

9.9.1--Farklı kültür bitkisi türlerinde zararlı olarak bilinen bu thrips türleri yüksek sayılarda ortaya çıktıkları dönemlerde bile, örneklenen süs bitkilerinin hiçbirinde zararları gözlenmemiştir. Teşhis edilen Thysanoptera türlerinin çoğu Asteraceae (örneğin Chyrsantemum spp. ve Tagetes spp.) ve Brassicaceae familyalarına bağlı bitki türlerinde saptanmıştır. Bir başka deyişle bu familyada yer alan bitki türleri thripsler için daha çok cezp edici olmuştur.

 

9.9.2--Bu süs bitkisi türlerinden krizantem ve Tagetes bitkileri seralarda zararlı thrips türlerinin mücadelesinde tuzak bitki olarak değerlendirilmesi önerilmektedir

 

9.9.3--Thripslerin parklarda örneklenen süs bitkilerinde zararlı olarak ortaya çıkmamalarında bunlar üzerinde beslenen ve çoğu polifag olan avcı böceklerin etkileri olduğu düşünülebilinir

 

9.9.4-- Bu nedenle Adana kentinde parklarda kullanılan süs bitkilerindeki zararlı thrips türlerine ve ayrıca diğer emici böceklere (örneğin yaprakbitleri) karşı kimyasal mücadele anlamlı görülmemektedir. Aksine, bu tür uygulamalar; bu tür alanlarda var olan doğal dengeyi bozabilir, çevre ile ilgili değişik sorunların ortaya çıkmasına sebep olabilir

 

10—Yapışkan Tuzaklar vs kullanılabilen Semiyokimyasallardan böcekleri cezbeden bazı bitki kairomonları:

 

1-- Acalymma vitlatum böceği için…indole veya ß-bisabolol kairomon u….Kabakgillerde kullanılabilir

 

2-- Anthonomus grandis böceği için ß-kariofillene-Pamuk-0-kariofillene oksit İmonene kairmonu…..pamuk için kullanılabilir.

 

3-- Blastophagus piniperda böceği için α-pinene-α-terpineol kairmonu…çam için kullanılabilir.

 

4-- Carpophilus hemipterus böceği için etanol-etil asetat-asetaldehide karmonu.. incir için kullanılabilir.

 

5-- Cotinus nitida böceği için….kaproik asit kairmonu ….Şeftali için kullanılabilir.

 

6-- Dendroctonus pseudotsugae böceği için…α-pinene kairmonu…Köknar için kullanılabilir.

 

7-- Hylobius pales böceği için….anetole kairmonu….Karaağaç için kullanılabilir.

 

8-- Leptinotarsa decemlineata böceği için….trans-2-heksen-l-ol--cis-3-heksen-l-ol kairmonları…patates için kullanılabilir.

 

9-- Popillia japonica böceği için…anetole- sitronellol kairmonu…üzüm için kullanılabilir.

 

9.1-- Popillia japonica böceği için…eugenol kairmonu……Gül için kullanılabilir.

 

9.2-- Popillia japonica böceği için…geraniol-fenetanol kairmonu.. Şeftali için kullanılabilir.

 

10-- Phyllotreta crucifereae ve Phyllotreta striolata böcekleri için…allil isotiokyanate kairmonu…Lahana için kullanılabilir.

 

11-- Scolylus multistriatus böceği için… α-kadinene-γ-kadinene--±kalamenene

α-kubebene--ß-elemene--α-muurolene—Karaağaç için kullanılabilir.

 

12-- Delia brassicae böceği için…allil isotiokyanate kairmonu…Lahana için kullanılabilir.

 

13-- Dacus cucurbitae böceği için…raspberry ketone kairmonu…Kabakgiller için kullanılabilir.

 

14-- Rhagoletis pomonella böceği için butil 2-metilbutanoate—propilheksanotae--butil heksanoate--heksil propanoate kairmonları…elma için kullanılabilir.

 

15-- Eulaema bombiformis böceği için….benzil asetat kairmonu…Elma için kullanılabilir.

 

16-- Psila rosae böceği için trans-asarone--trans-2-heksenol--Heksanal

Heptanal kairmonları ….havuç için kullanılabilir.

 

11--Bazı bitki familyaları ve Yponomeuta cinsine ait böcek türlerini çeken bitki türleri-Bitkilere gelen böcekler:

 

konukçu bitki………………………………………….böcek türü

 

1--Prunus padus-kuş kirazını cezbettiği………….Yponomeuta evonymellus böceği-kelebeği

 

2-- Malus spp.-elma cezbettiği…………… Y. Malinellus böceği-kanatlı

 

3-- Prunus mahaleb-mahleb ağacının cezbettiği….. Y. Mahalebellus böceği

 

4-- Crataegus, Prunus spp.-geyik dikeni-alıç cezbettiği…. Y. Padellus böceği-kanatlı

 

5-- Euonymus europaeus-iğcik ağacı cezbettiği….. Y. Plumbellus böceği-kanatlı

 

6-- Sedum telephyum-bağ kara koruğu cezbettiği…. Y. Vigintipunctatus böceği

 

7-- Euonymus europaeus-iğcik ağacı-papaz külahı cezbettiği… Y. Cagnagellus böceği-kanatlı

 

12-- Popillia japonica’yı cezbeden bazı bitki türleri ve salgıladıkları kairomonlar

 

1-- Elma, Gül, Şeftali için………….Asetik asit

2—Elma için……..Kaproik asit

3-- Elma, Gül için……….Sitral

4—Gül için…………..Sitronellol-Eugenol

5-- Elma, Üzüm, Gül için…….Geraniol

6-- Gül, Üzüm için…………2-Feniletanol

7-- Elma, Şeftali için………..Valerik asit

 

12.1—Yapılan bir çalışmaya göre Erzincan’da Özellikle organik tarım ve iyi tarım uygulamalarının gerçekleştiği işletmelerde bitkisel, semiyokimyasal ve mikrobiyal kökenli biyopestisitler kullanılmaya başlanmıştır.

 

1--Bitkisel kökenlilerden özellikle repellent etkili olanlar Azadirachta indica

 

2--mikrobiyal kökenli olanlardan ise Bacillus thrungiensis ve ırkları,

 

3--afit ve akarlara karşı ise sabunlu sıvı ilaçlar (arapsabunu) mücadelede kullanılmaya başlandığı tespit edilmiştir.

 

4--Semiyokimyasallardan meyve zararlılarına karşı feromon tuzakları kullanılmaya başlanmıştı

 

4-- Doğal Düşmanların Etkinliklerinin Arttırılması

 

1--avcı böcek (Rodolia cardinalis (Muls.)) 1932 yılında tekrar getirtilerek Çukurova ve Ege Bölgesi’nde turunçgil alanlarına salınması sonucu torbalı koşnil (Icerya purchasi Mask. (Hom.:Margarodidae)) sorunu ortadan kalkmıştır.

 

2--Süne’de biyolojik savaş çalışması 1928 yılında Adana’da yumurta parazitoidi Trissolcus semistratus Nees. ’in saptanmasıyla başlamış, 1958 yılında İran’dan getirtilen parazitoid Diyarbakır’da hububat alanlarına salınmıştır.

 

3--Turunçgil unlubiti’ne karşı 1965 yılında ABD’den Antalya Biyolojik Mücadele İstasyonu’nca getirtilen avcı böcek C. montrouzieri ve parazitoit Leptomastix dactylopii halen Adana Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü ve Antalya Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü’ndeki insektaryumlarda kitle halinde üretilmekte ve turunçgil üreticilerine dağıtılmaktadır.

 

4--Yüzük kelebeği (Malacosoma neustria L. (Lep.:Lasiocampidae) elma, armut, ayva, kayısı, erik, badem, şeftali, kiraz, ahlat gibi meyve ağaçları, bazı süs ve orman ağaçlarında larvalarının yaprakları damarları kalacak şekilde yemesiyle zararlı olan polifag bir zararlıdır.

 

4.1--Orta Anadolu’da bu zararlının yumurta parazitoidleri saptanmış, bunlar arasında Telenomus laeviusculus Ratz. (Hym.:Scelionidae) ve Oonecyrtus spp. (Hym.:Encyrtidae)’nin bu zararlıyı baskı altında tutan ve önemli doğal düşmanları olduğunu saptamıştır.

 

2--Yoğun ve gelişigüzel ilaçlamaların yapılmadığı bahçelerde doğal denge korunacağı ve hiç kimyasal savaşa gerek kalmayacağı ortaya konmuştur.

 

5--Elma pamuklubiti'nin parazitoidi Aphelinus mali Hold. (Hym.:Chalcididae) Orta Anadolu Bölgesi’nde zararlıyı %70 oranında parazitleyebilmektedir. Bu yüzden zararlıya karşı ilaçlama yapmaya gerek kalmamaktadır.

 

6--Yaprakbüken (Archips spp. (Lep.:Tortricidae) populasyonunu baskı altına alabilecek olan Trichogramma embryophagum (Hartig) (Hym.:Trichogrammatidae) kiraz bahçelerinde %65 oranında zararlıyı parazitlemektedir.

 

7--Sanjose kabuklubiti (Quadraspidiotus perniciosus Comst. (Hom.:Diaspididae)) birçok meyve ağacında zararlı olup savaşında kısa budama ve temiz fidan kullanımı gibi kültürel önlemler önemli yer tutar. Bu zararlıyla biyolojik savaş şansı da vardır.

 

8--Pamukta zararlı kırmızıörümcekler (Tetranychus cinnabarinus Boisd. ve Tetranychus urticae Koch. (Acarina:Tetranychidae)’in doğal düşmanları olan Scolothrips longicornis Priesner (Thy.:Thripidae), Stethorus spp. ve Scymnus spp. (Col.:Coccinellidae), Chrysoperla carnea Steph. (Neu.:Chrysopidae), Orius spp. (Het.:Anthocoridae), Nabis spp. (Het.:Nabidae), Deraeocoris sp ve Campylomma diversicornis Reut. (Het.:Miridae), Geocoris spp. (Het.:Lygaeidae) zararlı populasyonunu baskı altına alabilecek etkinliktedir.

 

9--Benzer şekilde pamuk yaprakbiti Aphis gossypii Glov. (Hom.:Aphididae)’ nin özellikle Coleoptera Takımı, Coccinellidae familyasından predatörleri (Coccinella septempunctata L. Ve C. undecimpunctata L., Adonia variegata (Goeze), Adalia bipunctata, Scymnus spp. ve Exochomus spp .) populasyonu azaltıcıdır.

 

10--Türkiye’ de Bacillus thuringiensis’ in etkili olduğu ve kullanıldığı zararlılar

1--Salkım güvesi (Lobesia botrana Den.-Schiff.)

2--Patates böceği Leptinotarsa decemlineata

3--Lahana yaprak güvesi (Plutella xylostella L. ve P. Maculipennis

4--Lahana Kelebeği (Pieris brassicae L

5--Altın kelebek (Euproctis chrysorrhoea L.)

6--Amerikan beyaz kelebeği (Hyphantria cunea Drury

7--Elma ağ kurdu (Yponomeuta malinellus Zell

8--Yüzük kelebeği (Malacosoma neustria (L.)

9--Harnup güvesi (Ectomyelois ceratoniae (Zell.)

10--Kır tırtılı (Lymantria dispar

11--Limon çiçek güvesi (Prays citri Mill.

 

5-- Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler:

 

5.1—Bazı Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler:

 

1--Azadirachtin Bitkisel kökenli insektisit olarak üzerinde en çok çalışmalar yapılan bitki Azadirachta indica’ dır.

 

1.1--İlk olarak 1978 yılında yaprakları ezilerek lahana bitkisine uygulanmış ve lahana böceğinin olmadığı görülmüştür. Tropik ve subtropik bölgelerde yaşayan 200’ den fazla ısırıcı böcek türüne etkili olduğu tesbit edilmiştir.

 

1.2--Yararlılara ve sıcakkanlılara toksik etkisi bulunmamaktadır. Yapılan araştırma sonuçlarına göre Azadirachtin’in böceklere ; Uzaklaştırıcı Beslenmeyi engelleyici Doğurganlığı azaltıcı Kısırlaştırıcı Öldürücü Yumurta bırakmayı önleyici gibi etkileri saptanmıştır.

 

1.3--Gelişme ve büyümeyi aksatıcı gibi çok sayıda etkileri vardır. Ve bu etkilerin Orthoptera, Homoptera, Heteroptera, Lepidoptera, Coleoptera, Diptera ve Hymenoptera takımına bağlı bir çok türde gözlenmiştir.

 

1.4--Azadirachtin ülkemizde domateste yaprak bitine karşı Neem Azal ticari adıyla ruhsat almıştır.

 

1.4.1-- Tütün fideliklerinde püskürtülen %1-5’lik Azadirachtin tohum ekstraktı bitkiyi böceğin- Spodoptera littoranın zararından korumuştur.

 

1.4.2-- %5’lik tohum- Azadirachtin ekstraktı uygulanan patateslerde Phtorimaea operculella-zararlının yumurta bırakması engellenmiştir.

 

1.4.3--Azadiractin in Etiklediği Zararlılar:Böceklerde (Lepidoptera ve Orthoptera olmak üzere Homoptera,Heteroptera,Lepidoptera,Coleoptera, Diptera ve hymenoptera)

 

2—Pyrethrum-Chrysanthemum cinerariaefolium’un çiçeklerinden elde edilen pyrethrum mevcut insektisitlerin içinde en eski ve en güvenilir olup halen geniş alanlarda kullanılan tek bitkisel kökenli insektisittir. Isırıcı ve emici böceklere karşı insektisit etkilidir. Daha çok depolanmış ürün ve ev zararlılarına karşı kullanılmaktadır. Pyrethrum’un en büyük dezavantajı gün ışığında çabuk parçalanmasıdır. Pyrethrum genel olarak böcek türü zararlılarda etkilidir

 

2.1—Rotenon genel olarak böcek türü zararlılarda etkilidir

 

 

2.1—Pyrethrum uygulanan Lahanalar zararlıdan- Pieris brassicae korunmuştur

 

2.2--Pyrethrum e.m’li aerosol ile muamele edilen bahçe bitkilerindeki afitler- Myzus persicae-Macrosiphum rosae kontrol altına alınmıştır

 

3—Nicotine-Nicotiana tabacum ve diğer Nicotiana türlerinin yapraklarından çeşitli metotlarla ekstrakte edilen nicotine Avrupa’da 1950’li yıllardan beri kullanılmaktadır. Tütün yapraklarının sulu ekstraktı zararlı böceklere karşı kontakt etki gösterir.Daha çok afitler ve diğer yumuşak vücutlu böceklere karşı mücadelede kullanılmaktadır. Sıcakkanlılara son derece toksik olan nicotini kullanırken dikkat edilmelidir. Nicotine genel olarak böcek türü zararlılarda etkilidir

 

3.1—Ryania genel olarak  Böceklerde (Cydia pomonella Lin.) (Lep: Tortricidae), Ostrinia nubilalis (Hübner) (Lep: Pyralidae) olarak etkilidir.

 

3.2—Sabadilla genel olarak Heteroptera üzerine etkilidir

 

4--Quassine (Acıağaç)-Quassine armara adlı bitkinin gövdesinden elde edilen ekstrakt meyvecilikte unlu bitlere ve testereli arılara karşı insektisit ve repellent olarak kullanılır (75g bitki / 1 lt su içinde 24 saat ıslatılır, kaynatılır, arap sabunu konur ve soğutulur)

 

4.1--Quassine zararlı böceklerde (buğday afitleride (Hom: Aphididae); Hoplocampa spp VE (Hym: Tenthredinidae); Bemisia tabaci (Hom: Aleyroridae); Anthonomus pomorum (Col:Curculionidae); etkilidir.

 

5-- Allium sativum L ekstraktı zararlı böceklerde (Callosobruchus maculatus (Col: Bruchidae), Sitophilus oryzae, S. granarius (Col: Curculionidae), Ephestia kuehniella ve Plodia interpunctella (Lep: Pyralidae); Plutella xylostella (Lep: Plutellidae), Trichoplusia ni (Lep: Noctuidae) ve Pieris rapae (Lep: Pieridae) etkilidir.

 5.2—Sarımsak:

 

1--Sarmısak esansı (suyu) mantar sporlarının yayılmasını engelleyici etkiye sahiptir. Sarmısağın bu özellikleri bilim adamlarınca ispatlanmıştır.

 

2--Salatalıklar üzerine yapılan bir denemede salatalık üzerine yaprak mildiyösü bulaştırılmış ve düzenli aralıklarla ve beşer günlük aralarla bunlara sarmısak suyu püskürtülmüştür.

 

2.1--Sonuçta sarmısak suyu püskürtülmeyen salatalıklarla mildiyö hastalığı önüne geçilmez şekilde çoğalmıştır.Püskürtülen parsellerdeki mildiyö hastalığı kalmamıştır.

 

3--Buna benzer ve hala Avrupa’da kullanılmakta olan bazı karışımları biyolojik koruma yönünden aşağıda almayı faydalı buluyoruz.

Sarmısak Şurubu: ½ kg. taze sarmısak dişi ezilip, bir kova içinde 10 lt suya karıştırılır. Koyuluğu gidermek için 1/10 oranında suyla seyreltilir. Bu şerbet toprağa serpildiğinde bitkinin hastalıklara karşı direnci artar. Ayrıca toprakta

bulunan mantar sporlarını öldürür.

 

 

4--Sarmısak Çayı: 70gr. sarmısak dişi bir litre sıcak suda demlenir. 5 saat süre ile üzeri örtülü olarak bekletilir. Süzülür ve bitkilere püskürtülür. Böylece mantar enfeksiyonları önlenmiş olur. Bu çay 1/7 oranında suyla seyreltilerek akarlara karşı kullanılabilir.

 

5--Diğer bir sarımsak reçetesi de: 10gr. ince kıyılmış sarımsak 1 lt sıcak suda demlenir ve 24 saat bekletilir. Bu karışım 1/3 oranında suyla seyreltilir. Bu çayla yapılan denemelerde, özellikle salatalıktaki yaprak mildiyö hastalığına

karşı beşer günlük aralarla kullanıldığında etkili olduğu görülmüştür.

 

6-- Sarımsak (Allium sativum L.) ekstraktının böcekler için etkili bir repellent olduğu uzun yıllardır bilinmektedir. Fakat kokusu, sarımsağın tarımsal alanlarda yaygın olarak kullanılmasını her zaman kısıtlayan faktör olarak öne çıkmıştır.

 

6.1--Herhangi bir bitkisel yağ ile imalatçının önerilerine göre seyreltilerek bitkiye yoğun miktarlarda uygulanması etkiyi istenen seviyeye getirmektedir.

 

6.2--Büyüme sezonunun erken dönemlerinde uygulamaya başlamak ve uygulamayı 10 günde bir tekrarlamak bu etkiyi sürekli bir hale getirmektedir

 

5.3-- Bitkisel Kökenli Doğal İlaçlar:

 

5.3.1--CAPSAICIN-Capsaicin, Capsicum (Solanaceae)-cinsine bağlı bitkilerde acı tattan sorumlu olan bileşiktir. Biber meyvelerinin ekstraksiyonu sonucu elde edilmektedir ve genelde sarımsak, hardal veya çeşitli yabancı otların ekstraksiyonlarıyla birlikte kullanılır.

 

1--Capsaicin, genel böcek ve akar zaralıları için repellent (uzaklaştırıcı)

olarak kullanılır. Bunun yanında öldürücü etkisi olduğu da bilinmektedir.

Bunun yanında bazı preparatları nematisit ve fungisit etki göstermektedir.

 

2--Yararlı böceklere ve balarılarına karşı yüksek toksisitesinden dolaylı

kullanırken dikkatli olunmalıdır

 

5.4--Bitkisel Yağlar-Son yıllarda yapılan çalışmalarda bitkisel yağların repellent etkilerinin yanısıra kontakt ve solunum yoluyla böcekleri öldürdüğü gözlenmiştir. Bitkisel yağlar genellikle depolanmış ürün zararlılarına karşı kullanılmaktadır .

 

1--Depolanmış üründe zarar yapan başlıca coleoptera takımı türlerin fümigasyonunda öldürücü etki yaptığı bulunmuştur.

 

2--Kolza ve Neem bitkilerinden elde edilen yağlı preparatlar kısmen kükürdün de eklenmesiyle kırmızı örümceklerin yumurtalarına karşı başarıyla kullanılmaktadır .

 

3--Bunun yanısıra susam, keten, pamuk, haşhaş ve zeytinden elde edilen bitkisel yağlar su ve arap sabunu ile karıştırılıp çıplak vücutlu böceklere karşı kullanılmıştır .

 

4--Bir başka çalışmada kimyon, anason ve okaliptüs yağının Aphis gossypii’e sarımsak yağının Trigoderma granarium’a etkili olduğu bulunmuştur.

 

5-- Kolza ve Neem bitkilerinden elde edilen yağlı preparatlar kısmen kükürdün de eklenmesiyle kırmızı örümceklerin yumurtalarına karşı başarıyla kullanılmaktadır.

 

5.2--Kimyon, anason, sarımsak ve okaliptüs yağının bazı zararlılara karşı etkili olduğu bulunmuştu

 

6--Arap Sabunu: Meyve ağaç ve sebzelerde yaprak bitlerine karşı kullanılan bu sıvı sabunun başarısı populasyon yoğunluğuna göre değişmektedir. Etki süresi çok kısadır

 

7--Kaya unu:Zararlı böceklerin solunum sistemini kapayıcı toz olarak kullanılmaktadır

 

8--Bacillus thuringiensis preparatları:

 

8.1--Meyvecilikte özellikle bağlarda Lepidoptera larvalarına karşı selektif etki göstermektedir. Patates böceğine karşı da kullanılmaktadır.


9--Metaldehit:Sümüklüböceklerin savaşında tuzaklarda repellent olarak kullanılmaktadır.


10--Diamonyumfosfat: Cezbedici olarak sadece böcek tuzaklarında kullanılmaktadır.


11--Kireç-Kükürt bulamacı:İnsektisit, akarisit ve fungisit etkisi bulunmaktadır. Meyve ağaçlarında kabuklu bitleri baskı altına aldığı saptanmıştır.

 

 12--Böceklere Karşı Kullanılabilen Bitkiler:

 

 1—Sivrisineğe………….Fesleğen,Reyhan-ince yapraklı-

 

 2—Güveye……………..nane

 

 3—Akrep……………….kekik-Güney bölgelerde

 

 4—Tahtakurusu………..kekik

 

13--Tarımda Haşere Kontrolunda Bitki Kullanımı-Tarımsal Ekosistem:

 

1—Marullara musallat olan marul bitine karşı,marulla birlikte deliotunu birlikte dikmek uygun bir çözümdür.

 

1.1—Deliotunda yaşayan sineklerin,maruldaki marul biti ile beslenmesi problemin çözümünü sağlamaktadır.

 

2—Tarım bölgelerinde yarasa yetişmesini desteklemek gerekir.Zira yarasa kendi ağırlıkları kadar meyve ağaçlarına zarar veren güve ve diğer böcekleri yemekte.

 

3—Haşere kontrolünde  bitkinin bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek için,toprağın mineral açısından zengin olması şarttır.

 

4—Karanfil,nane,kekik yağının suyla karıştırılıp,sprey halinde bitkilere püskürtülmesi ile haşere kontrolünde ciddi imkanlar oluşturulabilir.

 

5—Yabani otlara karşı , Yetiştirilen bitkinin yanında çavdar veya bakla yetiştirilmek suretiyle  haşerelere karşı koruma sağlanabilmektedir.

 

6—Gülllerde oluşan gül bitine karşı sulandırılmış arap sabununu sprey olarak güllere sıkmak uygun olacaktır.

 

Kaynakça:Sabah Gazetesi-Newyork Times Eki.

 

14--Tarımda(Organik) Zaralılarla Mücadelede Kullanılan Doğal Maddeler:

 

1—Sebze ve meyvelerdeki mantar hastalıkları için bordo bulamacı (göztaşı+kireçli su)                                

 

2—Bitkilerdeki parazit ve bitler için arap sabunu

 

3—Bitkilerde bulunan iç kurtlar karşı sarımsak suyu

 

4—Bitkilerde kemiricilere karşı sütleğen otu suyu

 

5—Örümceklerle mücadelede kokusuyla kaçırdığı için bozuk çiğ süt kullanılması   önerilmekte olup,bu maddelerin nasıl hazırlanacağı ve hangi oranda kullanılacağı standardize edilmiş bulunmaktadır.                                                                                                                                                   

 

6—Turunçgil bahçelerindeki tırtılları ve büyük kabuk böceklerini kontrol altında tutmak için bahçelere avcı karınca  yuvaları yerleştirilebilir.Ayrıca karıncaların ağaçatan ağaca geçmeleri bambu,dal,ip vs sağlanması uygun olacaktır.                                                                                                           

 

7—İç mekanlardaki ve depolanmış ürünlerdeki Zaralılara karşı tebeşir ve odun külü kullanılabilir.                                          

 

8-- Süneyle mücadelede keklik ile yapılan çalışmalarla, süne hastalığını neredeyse bitirilebilmekte.                     

 

9—Kuş Kaçırıcı Cihaz:Konya nın Akşehir ilçesinde Değer Kompresör Şirketi tarafından  kuş ve yabani hayvan kaçırıcı cihaz üretildi.

 

9.1--Kuş ve yabani hayvan kaçırıcı cihazın doğaya zarar vermeden ses patlaması yoluyla hayvanları kaçırdığı ve sebze-meyve bahçeleri,hava alanları,balık çiftlikleri,arı kovanlarını korumaya kadar bir çok farklı uygulaması yapılabilmekte. 

 

 

2--Tarımda Haşere Kontrolunda Bitki Kullanımı:

 

1—Marullara musallat olan marul bitine karşı,marulla birlikte deliotunu birlikte dikmek uygun bir çözümdür.

 

1.1—Deliotunda yaşayan sineklerin,maruldaki marul biti ile beslenmesi problemin çözümünü sağlamaktadır.

 

2—Tarım bölgelerinde yarasa yetişmesini desteklemek gerekir.Zira yarasa kendi ağırlıkları kadar meyve ağaçlarına zarar veren güve ve diğer böcekleri yemekte.

 

3—Haşere kontrolünde  bitkinin bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek için,toprağın mineral açısından zengin olması şarttır.

 

4—Karanfil,nane,kekik yağının suyla karıştırılıp,sprey halinde bitkilere püskürtülmesi ile haşere kontrolünde ciddi imkanlar oluşturulabilir.

 

5—Yabani otlara karşı , Yetiştirilen bitkinin yanında çavdar veya bakla yetiştirilmek suretiyle  haşerelere karşı koruma sağlanabilmektedir.

 

6—Gülllerde oluşan gül bitine karşı sulandırılmış arap sabununu sprey olarak güllere sıkmak uygun olacaktır.

 

Kaynakça:Sabah Gazetesi-Newyork Times Eki.

 

15--Tarımsal Üretimde ve Bitki Zararlılarına Karşı Süt Kullanmak:

 

 

1-- Bahçe ve bitkilerinize düzenli olarak yağlı süt verirseniz kene, fidan biti ve yağrak biti gibi böceklerden kurtulabilirsiniz.

 

2-- Bahçe alet ve edevatlarınızı dezenfekte etmek için kimyasal ve pahalı sıvılar kullanmak yerine sütün antiseptik özelliğinden yararlanarak temizleyebilirsiniz.

 

2.1--Süt sağdıktan sonra ineğin memesini sağılan bir miktar süt ile yıkamak meme hijyenine yardım edebilir mi.

 

3-- Bitkinizin çürümesini veya küflenmesini engellemek istiyorsanız sütü biraz sulandırarak bitki yüzeyine sıkabilirsiniz.

 

3.1-- Bunun için hazırlamanız gereken karışımda bir ölçü süte2 veya 3 ölçü miktarında su eklemelisiniz. Ve bu karışımı 10 günde bir sürekli kullanın.

 

4-- Sütü, melasla karıştararak gücü iki katına çıkartabilirsiniz. Böceklerin şekeri sindirebilecek pankreası olmadığı için bahçe ve bitkinizden uzak duracaklardır.

 

5-- Melas ve süt karışımını bitkilerinizi toprağa dikmeden önce ya da böcekler ortaya çıktıktan sonra kullanabilirsiniz.

 

6-- Domateslerinizi korumak için birinci tercihiniz süt olmalı. Özellikle yağsız süt kullanmalısınız. Bir ölçü yağsız süte 10 ölçü su karıştırarak hazırlayacağınız domatese özel karışımınızı 2 haftada bir kullanmanızı öneririz.

 

 

Kaynak:www.Türkiye gazetesi.com.tr


16--Tarçın Tozu Bitki Köklerini Böcekten-Bitkiyi Mantardan Koruyor:

 

1--Bir fidan dikecekseniz ve kısa sürede büyümesini  istiyorsanız,  ekeceğiniz bitki fidesinin köklerini, içine toz tarçın koyduğunuz bir kapta kısa bir süre bekletebilir, tarçına bulanan kökleri  toprağa yerleştirebilirsiniz.

 

 

2--Böcekler ve karıncalar tarçın kokusundan hoşlanmazlar.  Bitkilerinizi karıncalar veya  minik böcekler sarıyorsa saksının dibine toz tarçın serpiştirerek onları uzaklaştırabilirsiniz.

 

3--Bitkiler üzerinde mantar gibi  olumsuz sonuçlara yol açan bir hastalıkla karşılaştığınızda, bitkinin toprağına dökeceğiniz bir miktar tarçın bu soruna çözüm oluyor.

 

4--Hastalanan çiçekleriniz için;Malzemeler:*2 su bardağı su--*1 yemek kaşığı tarçın-*2 adet aspirin

 

4.1--Yapılışı:

 

Aspirinleri toz haline getirin. Toz haline gelen aspirinleri ve tarçını  karıştırın. Bir sprey şişesine bu karışımı döküp üzerine su ilave edin. Karışım12 saat bekletin. Daha sonra bitkinin hastalıklı alanların tümüne bu karışımı püskürtün. Bu uygulamayı iki günde bir, 1 defa olacak şekilde tekrarlayın. Bir süre sonra bitkinizin iyileşmeye başladığını göreceksiniz.

 

5--Ayrıca Bitkilerinizin-Çiçeklerinizin yanında yumurta kabuğu veya kırık yumurta bekletmeniz halinde solucan ve kurtlar bitkilerinize yanaşmaz.

 

 

Kaynak: https://www.yeniakit.com.tr/

 

15--Organik Tarımda Zararlılarla Mücadelede Kullanılan Doğal Maddeler:

 

1—Sebze ve meyvelerdeki mantar hastalıkları için bordo bulamacı(göztaşı+kireçli su) kullanılabilmektedir.                                    

 

2—Bitkilerdeki parazit ve bitler için arap sabunu kullanılabilmektedir.                                                                                                                                  

 

3—Bitkilerde bulunan iç kurtlar karşı sarımsak suyu kullanılabilmektedir.                                                                                                   

 

4—Bitkilerde kemiricilere karşı sütleğen otu suyu kullanılabilmektedir.                                                                                               

 

5—Örümceklerle mücadelede kokusuyla kaçırdığı için bozuk çiğ süt kullanılması   önerilmekte olup,bu maddelerin nasıl hazırlanacağı ve hangi oranda kullanılacağı standardize edilmiş bulunmaktadır.                                                                                                                                                   

 

6—Turunçgil bahçelerindeki tırtılları ve büyük kabuk böceklerini kontrol altında tutmak için bahçelere avcı karınca  yuvaları yerleştirilebilir.Ayrıca karıncaların ağaçatan ağaca geçmeleri bambu,dal,ip vs sağlanması uygun olacaktır.                                                                                                           

 

7—İç mekanlardaki ve depolanmış ürünlerdeki Zaralılara karşı tebeşir ve odun külü kullanılabilmektedir.                                          

 

8-- Süneyle mücadelede keklik ile yapılan çalışmalarla, süne hastalığını neredeyse bitirilebilmekte.

 

9—Tarımda-tarlada üretim zararlılarına karşı uğur böcekleri ile  yaprak biti-kabuklubit ve kırmızı örümcek e karşı ciddi anlamda mücadele edilebilir.

 

10--Turunçgil bahçelerinde torbalı koşnile karşı rodolia cardinalis mulsant ile mücadele edilebilir.

 

11--Tarımda Zararlı Böceklere Karşı Faydalı Böcek Kullanımı:

 

11.1—Adananın karaisalı,sarıçam, ve İmamoğlu bölgelerinde buğday üreticilerine destek olarak  biyolojik mücadele için doğaya 5500 ad keklik ve 1.5 milyon adet faydalı böcek-parzitoit salındı.Bu şekilde faydalı böceklerle zararlı böcekler yok edilmeye çalışıldı.

 

11.2—Bu iş için yaklaşık 135.000 TL harcama yapılmış olup,sağlanan verim artışı ile üreticilere 7 yılda 140 milyon TL katkısı sağlanmış oldu.               

 

6-- Endofit Antagonist Bakterilerin Biyolojik Mücadele Etmeni Olarak Kullanımı

 

1—Yapılan bir çalışmada  sera koşullarında endofit bakterilerin kolonize olduğu lahana bitkisinde siyah çürüklük hastalığına karşı savunma mekanizması geliştiğini, endofit bakteriler ile muamele edilmeyen bitkilerde ise Xanthomonas campestris pv. Campestris ile inokulasyondan yaklaşık 33 gün sonra hastalığın ekonomik eşiğe ulaştığını ve sistemik hastalık belirtilerinin ortaya çıktığını bildirmiştir.

 

2-- Yapılan bir çalışmada, soğan bitkisinden izole edilen endofit Pseudomonas ırkı PsJN, asma bitkisine kolonize olduğunda Botrytis cinerea’yı önlemiştir ve asma bitkisinin büyümesini desteklemiştir.

 

3--Bir endofit bakterinin birden fazla konukçu bitkide kolonize olması ve farklı patojenlere olan etkinliği yapılan çalışmalar ile gözlemlenmiştir. Örneğin, Pseudomonas putida ve Serratia marcescens domates ve hıyarda Hıyar Mozaik Virüsü’nün ve hıyarda Fusarium solgunluğu hastalığı etmeninin çoğalmasını azaltmıştır


 

6.1-- Mikroorganizma Kökenli İlaçlar-

 

1--Entomopatojen bakteriler olarak:

1-- Bacillus thuringiensis preparatları:

 

1--Bt kurstaki: Kelebek Tırtıllarına karşı

 

1.1--Bt aizawai : Kelebek tırtıllarına karşı

 

1.2--Bt tenebrionis : Coleoptera larvalarına karşı

 

1.3--Bt israelensis: Sinek larvalarına karşı

 

2--Bacillus thringiensis ssp kurstaki((Bactospeine (fransa), Dipel (USA), Agree (USA) Tuhricide (USA), Astur (Rusya) ))--Lepidoptera zararlısına karşı karşı kullanılabilir

 

2.1-- Bacillus thringiensis ssp dentrolimus((Dentrobacillin (Rusya), Baksin (Rusya) ))--Lepidoptera zararlısına karşı kullanılabilir.

 

2.2--Bacillus thringiensis ssp kurtsak + Bacillus thringiensis ssp. Aizawai((Turex (İsviçre))---Lepidoptera zararlısına karşı kullanılabilir.

 

2.3-- Bacillus thringiensis ssp. İsraelensis((Baktoculicid (Rusya)))—Diptera zararlısına karşı kullanılabilir.

 

2.4-- Bacillus thringiensis ssp thringiensis((Bitoxybacilin (Rusya), Turingin1 (Rusya) ))-- Tetranycus spp, Lepidoptera zararlısına karşı kullanılabilir.

 

2-- Entomopatojen Funguslar:

 

1-- Aschersonia spp.(( Aschersonin (Rusya), )) --Trialeurodes vaporariorum, Bemisia spp zararlısına karşı kullanılabilir.

 

2-- Beauveria bassiana((Boverin K-BL(Rusya), Boverin Guven, 2014 (Ukrayna), Boverin ZH (Rusya), Naturalist-O (USA)))-- Thrips tabaci, Trialeurodes vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir

 

3-- Paecilomyces fumosoroseus((PFR-20 GW (USA)))-- Bemisia spp., Trialeurodes vaporarium zararlısına karşı Kullanılabilir

 

4-- Verticillum lecanii((Mycotol (UK), Vertalec (UK), Verticilin (Rusya), Verticilin Zh (Rusya), Verticilin K (Rusya), Cefalosporin (Ukrayna) ))-- Bemisia spp., Trialeurodes vaporarium, Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir

 

5-- Entomophthora thaxteriana((Mikoafidin T (Rusya), Entox (Rusya)))--Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir

 

6-- Entomophthora pyriformis((Piriformin (Rusya)))—Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir

 

7-- Arthrobotrys oligospora((Nematofagin-BL (Rusya)))-- Meloidogyne spp zararlısına karşı Kullanılabilir

 

8-- Metarhizium anisopliae((Bio 1020 (Almanya), Metarizin (Rusya) ))-- Otiorhynchus sulcatus, Trialeurodes vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir

 

9-- Streptomyces avermtiilis((Averton (Rusya), Vertimex (Rusya), Fitoverm (Rusya)))-- Meloidgyne spp, Tetranychus spp., Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir

 

10-- Streptomyces aurantiacus((Alecid (Rusya)))-- Trialeurodes vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir

 

3-- Entomopatojen Nematodlar:

 

1-- Heterohabdiditis bacteriophora(( Otinem (İsviçre)))-- Otiorhynchus sulcatu zararlısına karşı Kullanılabilir

 

2-- Heterohabdiditis megidis-(( Larvanem (Hollanda), Nemasys (belçika) NovoNem (Almanya)))--- Otiorhynchus sulcatu zararlısına karşı Kullanılabilir

 

3-- Steinernema carpocapsae-(( Biosafe (Irlanda), Exhibit (İsviçre), Nemabakt (Rusya)))-- Bradysia spp., Lycoriella spp., Sciarida zararlısına karşı Kullanılabilir

 

4-- Steinernema feltiae-(( Entonem (Hollanda), Nemalogi (İsveç), Owinema SC (Polanya), Nemasys (Belçika), Nemalogi (İsveç)))-- Bradysia spp., Lycoriella spp., Scarid zararlısına karşı Kullanılabilir

 

5-- Phasmarhabditis hermaphrodita—(( Nemaslug (UK), Bioslug (İrlanda)))-- Arion spp., Derocerus spp., Tandonia spp. ve diğer türler. zararlısına karşı Kullanılabilir

 

4—Yabancı Otlarla Mücadele:

 

1--Yabancı otlar da hastalık ve zararlıların konukçularıdır. Bazı türler yumurta bırakmak için bunları tercih eder. Örneğin Bozkurt (Agrotis spp. (Lep.:Noctuidae)) ve Scarabaeidae familyası türleri yumurtalarını yabancı otlar üzerine veya yakınına bırakırlar.

 

1.1--Bu yabancı otların uygun zamanda yok edilmesi populasyonu azaltır. Ancak tarla kenarındaki yabancı otların faydalılar ile tozlayıcı arılar için barınak yeri olduğu da unutulmamalıdır.

 

1.2--bitki kalıntılarının yakılması yerine toplanıp bir yere yıgılması, yoncanın 15-20 günlük periyotlarla serit halinde biçilmesi gibi uygulamalar dogal düsmanların korunmasını saglayacak uygulamalardır

 

1.3--Yabancı otların kontrolü için ekim nöbetinde tek yıllık kültür bitkisinin çok yıllıkla yer degistirilmesi, bitkilerin sık ekildigi ve gölgelemenin yogun oldugu kültür bitkisiyle seyrek ekilen kültür bitkisinin rotasyonu, yazlık ve kıslık ekilen kültür bitkilerinin rotasyonu önemlidir

 

1.4--Yabancı otlarla mücadelede bu otlarla beslenen ve doğal düşman olarak adlandırdığımız böcek, patojen (fungus, bakteri vb.), nematod, koyun, kaz, balık, salyangoz gibi canlıları kullanarak yabancı otların populasyonlarını bize zarar veremeyecek kadar azaltmak esastır.

 

1.4.1--Yapılan bir çalışmada yabancı ot kontrol yöntemleri olarak; siyah plastik malç, saman malç, el çapası, örtücü bitki ve kontrol uygulamaları yer almış, bu uygulamaların bitki büyüme ve gelişmesine, verime ve bitki besin elementi alımına olan etkileri belirlenmiştir. Yürütülen çalışmalar sonucunda en etkili uygulamanın siyah plastik malç olduğu belirlenmiştir

 

1.5--Tüm yabancı ot mücadele yöntemlerinde olduğu gibi biyolojik mücadelede de hedef yabancı otları yok etmek değil, zarar vermeyecekleri düzeyde tutmaktır.

 

2--Böceklerle bulaşık bitki ve ürün artıklarının yok edilmesi bir sonraki ürünü koruyucu bir önlemdir.

 

3--Yabancı otlar da hastalık ve zararlıların konukçularıdır. Bazı türler yumurta bırakmak için bunları tercih eder. Örneğin Bozkurt (Agrotis spp. (Lep.:Noctuidae)) ve Scarabaeidae familyası türleri yumurtalarını yabancı otlar üzerine veya yakınına bırakırlar. Bu yabancı otların uygun zamanda yok edilmesi populasyonu azaltır. Ancak tarla kenarındaki yabancı otların

faydalılar ile tozlayıcı arılar için barınak yeri olduğu da unutulmamalıdır.

 

4--Kök-ur nematodları ile bulaşık tarla veya seralarda bitkilerin bulunmadığı sıcak aylarda 15 gün ara ile en az 2 kez yapılan derin toprak işlemesi en önemli savaş yöntemidir.

 

4.1--Örtüaltı Organik Domates Yetiştiriciliğinde Kök-Ur Nematodları (Meloidogyne spp.)'na Karşı Mücadele Yöntemleri Üzerine yapılan bir çalışmada  hint yağı, kadife çiçeği ve aşılı fide deneme karakterlerinin tümünün kontrolle kıyaslandığında daha düşük ur skala değerlerine sahip oldukları ve istatistiki olarak  farklı grupta yer aldıkları saptanmıştır.

 

4.1.1--Uygulamalar içinde en düşük ur skala değeri, aşılı fide deneme karakterinde saptanmış olup, urlanma açısından en etkili uygulama olarak değerlendirilmiştir.

 

4.1.2--Ayrıca, deneme sonunda topraktaki 2. dönem kök–ur nematodu larva sayıları açısından yapılan değerlendirmede hint yağı bitkisinin (yaprak+meyve), brokoli ve aşılı fidenin uygulandığı karakterlerde toprakta çok düşük sayılarda 2. dönem kök–ur nematodu larvası saptanmış ve bu uygulamalarda pozitif kontrolden istatistiki olarak farklı grupta yer almıştır.

 

5--Horoz ibiği türleri (Amaranthus spp.) dünyada ekonomik bakımdan oldukça önemli yabancı ot türleridir. Bu türlerden de özellikle Amaranthus retroflexus L. Avrupa ve Türkiye’de büyük öneme sahip 10 yabancı ot türünden birisidir.

 

5.1--Çok değişik kültür bitkisi alanlarında önemli sorunlara neden olan bu cinse mensup türler ile mücadele edilmesi kaçınılmazdır. Bunu yaparken kimyasal mücadelenin insan ve çevre sağlığına olan olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.

 

5.2--Bu amaçla, uygun ve güvenilir bir yöntem olan biyolojik mücadelenin göz ardı edilmemesi gereklidir.Yabancı ot olarak Amaranthus cinsine karşı:

 

5.3-- Tayland’da Amaranthus spinosus L. türü ile mücadelede herbisit kullanımının yerine Hypolixus truncatulus (F.) (Coleoptera: Curculionidae) türünün ikame edildiği belirtilmektedir.

 

5.4-- Paraguay’da Epicauta leopardina Haag (Coleoptera:Meloidae)’ın Amaranthus’lar üzerinde ağır zararlara neden olduğu ve biyolojik mücadele potansiyeli olan faydalı bir böcek olarak göz önüne alınmasının gerekliliğini vurgulamıştı

 

5.5-- Amaranthus cinsine mensup Avrupa’da 10-30,dünyada ise yaklaşık 60 yabancı ot türü bulunmaktadır

 

5.6-- Amaranthus spp. Türkiye’de kültür bitkilerinde sorun oluşturan yabancı otların en önemlileri arasında yer almaktadır.

 

5.7-- Avrupa’da Amaranthus spp. üzerinde biyolojik mücadele potansiyeli olan böcek türleri ile ilgili yapılan literatür çalışmalarında 21 Amaranthus türü üzerinde 241 böcek türü tespit edilmiştir.

 

5.7.1--Bu türlerden de çoğunun Coleoptera (65 tür) ve Lepidoptera (58) takımına ait olduğu vurgulanmıştır

 

5.7.2—Melanagromyza amaranthi (Diptera: Agromyzidae) türünün büyük bir

biyolojik mücadele potansiyelinin olduğunu belirtmiş- bu türün Venezuella’da kaydedilen 13 Amaranthus türünden en yaygını olan A. dubius Ex. Thall. ile beslendiğini de kaydetmişlerdi

 

5.7.3—Güney Arizona’da Amaranthus cruentus L. Tohumlarında beslenen ve erken sezonda şiddetli zarara neden olan Conotrachelus seniculus LeConte (Coleoptera:Curculionidae)’nin bu yabancı otun tohum üretimini engellemek için uygun bir biyolojik mücadele etmeni olduğunu kaydedilmiştir.

 

 

4.1--Organik tarımda yabancı otlar ile mücadele organik herbisitlerin kullanımı:  

 

1—Yapılan bir çalışmada kontakt etkili organik herbisitlerden BioLink % 4 ve % 6, Matran® EC % 10 ve Weed Pharm % 100 konsantrasyonları adjuvan olarak Organik BioLink % 1, Silwet® Eco Spreader % 1 ve Break-Thru® S 240 % 1 uygulama dozları yazlık kültür bitkilerinde görülen geniş yapraklı yabancı ot türlerinden

 

Amaranthus retroflexus L. (horoz ibiği),

Abutilon theophrasti L. (imam pamuğu) ve

Solanum nigrum L. (it üzümü)’un kontrolündeki etkinliği araştırılmıştır.

 

2--Sonuç olarak 15. gün sayımları dikkate alındığında A. retroflexus ve A. theoprastii için BioLink % 6 + Organik BioLink % 1 adjuvan uygulaması sırasıyla % 100 ve % 84.83 olarak etkili bulunmuştur.

 

3--S. nigrum bitkisinde ise BioLink % 6 + Organik BioLink % 1 adjuvan, Matran® EC % 10 + Organik Biolink % 1 adjuvan ve BioLink % 4 + Silwet* Eco Spreader % 1 adjuvan uygulamaları % 100 etkili bulunmuştur.

 

 4.2--Yabancı ot mücadelesinde kullanılabilecek mikrobiyal kökenli biyoprepratlar

 

1-- Acremonium diospyri(( A.B.D.))-- Hurma (Diospyros virginiana)ya karşı Çayır-mera alanlarda kullanılabilir.

 

2-- Colletotrichum gloeosporioides f. sp. Cuscutae(( Lubao: Çin)) --Küsküt e karşı (Cuscata spp.) Soya alanlarında kullanılabilir.

 

3-- Phytophthora palmivora(( DeVine®: A.B.D. ))--Morrenia odorata ya karşı  Turunçgil alanlarında kullanılabilir.

 

4-- Colletotrichum gloeosporioides f. sp.((Collego™: A.B.D.))-- Aeschynomene virginica ya karşı Soya ve Çeltik alanlarında kullanılabilir.

 

5-- Puccinia canaliculata(( Dr BioSedge: A.B.D.))-- Sarı topalak (Cyperus esculentus)  akrşı Soya, Mısır, Patates, Pamuk alanlarında kullanılabilir.

 

6-- Colletotrichum gloeosporioides f. sp. Malvae(( BioMal®: Kanada))-- Yuvarlak yapraklı ebegömeci (Malva pusilla) ya karşı  Buğday, Mercimek ,keten ekim alanlarında kullanılabilir.

 

7-- Cylindrobasidium leave ((Stumpout™: Güney Afrika))-- Acacia spp. Ya karşı Kendi vejetasyonunda ve sulak alanlarında kullanılabilir.

 

8-- Chondrostereum purpureum(( Biochon™: Hollanda))-- Odunsu yabancı otlar (Prunus serotina gibi) akarşı Ormanlık alanlarda kullanılabilir.

 

 

9--Saccharopolysora spinosa(Spinosad) preparatları: Lepidoptera, Diptera, Coleoptera,Thysanoptera’ ya karşı kullanılabilir.

 

10--Beauveria bassiana preparatları: Beyazsinekler, Tripsler, Yaprak bitleri, Tırtıllar, Coleopter larvaları, Çekirgeler, Karıncalar a karşı kullanılabilir.

 

 

11--Nuclear Polyhedrosis Virüs, Granulosis Virüs preparataları Lepidoptera a karşı kullanılabilir.

 

5--Bitki hastalıklarının mücadelesinde kullanılabilecek mikrobiyal kökenli biyopestisitler:

 

1--Bakteriyofaj (virüs)((AGRIPHAGE)) ı…Domateste bakteriyel benek hastalığı (Pseudomonas tomato) biber ve domateste bakteriyel leke hastalığı (Xanthomonas spp. Karşı kullanılabilir.

 

2-- Agrobacterium radiobacter K84, K1026 izolatları-((GALLTROL, NOGALL, NORBAC))….Agrobacterium tumafaciens’in neden olduğu kök uru hastalığına karşı-Sert ve yumuşak çekirdekli meyve ağacı fidanları, süs bitkilerinde kullanılabilir.

 

3-- BaciIlus subtilis-MBI 600 izolatı-((KODIAK,Q4000, SYSTEM 3, SUBTILEX, PRO-MIX….Rhizoctonia solani, Fusarium, Pythium, Alternaria spp., ve köklere saldıran …Pamuk, baklagiller, soyafasulyesi, yerfıstığnda kullanılabilir.

 

4-- Bacillus subtilis-QST 713, QST((BioBac, BioSol, SERENADE))….Çeşitli külleme ve Midiyö etmenleri için…Elma, kiraz, üzüm, patates kullanılabilir.

 

5-- 716 veya QST-708 izolatları..((SERENADE,Max,HAPSODY))…Botrytis sp., Cercospora sp., Antraknoz, Erwinia amylovorada…turunçgiller, domates, kabakgillerde kullanılabilir.

 

6-- Bacillus subtilis-GBO3 izolatı…((KODIAK, COMPANION))…Fusarium solani, Rhizoctonia solani, Alternaria spp., ve Aspergillus spp.de….Pamuk, baklagillerde kullanılabilir.

 

7-- Bacillus pumilus QST 2808 izolatı-((BALLAD® PLUS))…Pas, külleme, Cercospora ve kahverengi leke için….Soya fasulyesi, tahıllar, patatesde kullanılabilir.

 

8-- Bacillus pumilus-GB 34 izolatı…((YIELD SHIELD))…Fusarium solani, Rhizoctonia solani için….Baklagillerde kullanılabilir.

 

9-- Pantoea agglomerans E325 izolatı—((BLOOMTIME, BIOLOGICAL)).. Ateş yanıklığı hastalığı (Erwinia amylovora) için…Yumuşak çekirdekli meyve ağaçları (Elma, armut)da kullanılabilir.

 

10-- Pseudomonas fluorescens A506 izolatı-((BLIGHTBAN A506, BIOCURE, DAGGER))…Don zararı, Erwinia amylovora, Fusarium, Rhizoctonia spp.için...

Badem, elma, şeftali, kayısı, kiraz, armut, patates, çile de kullanılabilir.

 

11-- Pseudomonas fluorescens A506 + Pantoea agglomerans 252—((FROSTBAN))…Don zararı, Erwinia amylovora için….Yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında kullanılabilir.

 

12-- Pseudomonas syringae ESC 10, ESC 110 izolatları—((BIO-SAVE 10LP, BIO-SAVE 110 ))…Botrytis cinerea, Penicillium spp., Mucor pyroformis, Geotrichum candidum için……Elma, armut, turunçgillerde kullanılabilir.

 

13-- Pseudomonas aureofaciens-((BioJect Spot-Less))…Antraknoz, Pythium aphanidermatum a karşı….. torf ve topraksız tarım substratlarında kullanılabilir.

 

14-- Pseudomonas fluorescens-((DAGGER-G))…Pythium, Rhizoctonia solani,Fusarium için….Çeşitli sebzelerde kullanılabilir.

 

15-- Streptomyces lydicus WYEC 108 izolatı---((ACTINOVATE))….

 

 

15.1--Toprak patojenleri:Pythium, Rhizoctonia, Phytophthora, Fusarium, Verticillium türleri, Phymatotrichum omnivorum ve diğer kök çürüklüğü etmeni funguslar Yaprak patojenleri: Podosphaera, Botrytis, Sclerotinia, Monilinia, Alternaria, Peronospora türleri ve diğer yaprak patojeni funguslar  için…..Süs bitkileri, sebzeler, meyve ağaçları, sert kabuklular, asma, pamuk, turunçgiller, patatesde kullanılabilir.

 

16-- Streptomyces griseoviridis K61 izolatı—((MYCOSTOP))…Solgunluk, tohum, kök ve gövde çürüklüğüne neden olan Fusarium spp., Alternaria brassicola, Phomopsis spp., Botrytis spp., Pythium spp. ve Phytophthora spp için……Tarla bitkileri, sebzeler ve süs bitkilerinde kullanılabilir.

 

17-- Ampelomyces quisqualis-((AQ 10))…Küllemelere karşı…Çeşitli sebzelerde ve bağcılıkta kullanılabilir.

 

18-- Coniothyrium minitans CON/M/91-08 izolatı—((CONTANS,Intercept WG))…Sclerotinia sclerotiorum ve Sclerotinia minör için….ayçiçeği, yerfistığı, soya fasulyesinde kullanılabilir.

 

19-- Gliocladium virens GL-21 izolatı-((SOILGARD 12G, GLIOGARD))…Pythium ultimum, Rhizoctonia solani, Helmintosporium, Sclerotium, Thielaviopsis spp. gibi çökerten ve kök çürüklüğü patojenleri  için…..Süs bitkileri, sera, fidelik ve salon bitkilerinde kullanılabilir.

 

20-- Trichoderma harzianum Rifai KRL-AG2 izolatı—((T-22™ HC, T-22™

PLANTER BOX, ROOTSHIELD, PLANT SHIELD, SUPRESIVIT))….Fusarium, Pythium ve Rhizoctonia solani için……Meyve ağaçları, fide ve fidanlar, süs bitkileri, kabakgilller, domates, lahanada kullanılabilir.

 

21-- Trichoderma harzianum T-39 izolatı—((HARZAN, TRICHODEX, TRICHODERMA 50))…..Botrytis ve Sclerotinia türleri için….Bağ ve sebzelerde kullanılabilir.

 

22-- Candida oleophila-I-182 izolatı—((ASPIRE))….Botrytis spp., Penicillium spp için….Yumuşak çekirdekli meyve ağaçları ve turunçgil meyvelerinde kullanılabilir.

 

23-- Pichia quilliermondii—((U.S.7))…Penicillium spp., Botrytis cinerea, Rhizopus stolonifer  için…..Yumuşak çekirdekli meyve ağaçları ve turunçgil meyvelerinde hasat sonrasında kullanılabilir.

 

7—Bitki Gelişimini Teşvik Eden ve Biyokontrolde Kullanılan Bazı Mikroorganizmalar

 

1--Azospirillum spp:

 

1--Azospirillum spp. indol asetik asit, gibberellin ve sitokiyonin gibi fitohormon

Üretmektedir

 

2--Bitkinin topraktaki mineral maddeleri alımına yardımcı olurlar

 

3--Ayrıca bitki patojenlerine karşı bitkiyi korudukları da yapılan çalışmalarda

saptanmıştır

4--Serada yapılan bir denemede, A.brasilense Cd izolatının Pseudomonas syringae pv. tomato’nun infeksiyonuna karşı domates fidelerini koruduğu rapor edilmiştir

 

5--Ayrıca Azospirillum izolatlarının baklagillere uygulanması ile baklagillerde nodül sayısı, ağırlığı ve bitkide fikse edilen azot miktarının arttığı incelenmişti

 

2--Rhizobium spp.

 

1--Baklagil bitkileriyle ortak yaşayan Rhizobium, Bradyrhizobium, Mesorhizobium,Sinorhizobium’u içeren Rhizobianın simbiyotik azot fiksasyonu için en önemli grubu oluşturduğu bilinmektedir.

 

2--Bu bakterilerin organik fosfatı çözerek bitki gelişimlerini arttıran bir aktivite gösterdikleri yapılan çalışmalarla belirlenmiştir

 

3--Rhizobium bakterileri gerçekleştirdiği simbiyotik ilişki ile de bitki Gelişmesini arttırmaktadır. Rhizobium bakterileri ile yapılan aşılama ile mercimek , soya , nohut  ve fasulyenin ürün verimi ve azot içeriğinde

artış olduğu çeşitli çalışmalarda kanıtlanmıştır.

 

4—Yapılan bir çalışmada 49 nolu izolat ile aşılı yoncanın, Fusarium

oxysporum’a karşı yoncanın direncinin arttırmış, R. leguminosarum bv. Phaseoli ile aşılı fasulye tohumlarının Fusarium solani f. sp. phaseoli’nin neden olduğu kök çürüklüğünü %50 oranında azaltmıştır

 

5--Rhizobium spp. ’nin rizobiyotoksin salgıladığı , R. leguminosarum’un ise

bezelyede fitoaleksin düzeyini arttırdığı belirlenmiştir .

 

6—Rhizobium bakterileri tarafından üretilen, antibiyotik özellik gösteren bakteriyosinin, izolatlar arasında rekabeti etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğunu bildirmiştir

 

3--Trichoderma spp

 

1--Trichoderma spp. bitki hastalık etmenlerine karşı etkili olmaktadır. Bitki kök

yüzeylerine kolonize olarak bitki metabolizmasında da değişikliklere neden oldukları yapılan çalışmalarda ortaya konmuştur

 

2—Yapılan bir çalışmada T. harzianum uygulanmış parsellerde kontrollere göre biber ve domateste ürün veriminin arttığı, bitki boyu, yaprak sayısı, meyve sayısının %300 oranında bir artış gösterdiği belirlenmiştir.

 

3--Yapılan bir çalışmada Trichoderma harzianum (ITCC-457) ile Rhizobium bakterisinin beraber uygulanmasıyla yer fıstığının gelişiminin arttığı, bu uygulamanın Sclerotium rolfsii’nin neden olduğu kök çürüklüğünü azalttığı saptanmıştır

 

3.1—Biyolojik Mikrobiyal Gübre Kullanımı-Verim İlişkisi:

Yapılan bir çalışmada tatlı mısır üretiminde Endomycorrhiza, Trichoderma spp, Bacillus subtilis ve B. megaterium içerikli biyolojik gübre karışımın etkinliği tatlı mısır üretiminde test edilmiş olup,çimlenme, bitki gelişimi, verim artışı ve meyve kalitesi üzerine etkili olduğu, 4 ml/kg tohum uygulamasının uygulama dozu olarak ekonomik olacağı sonucuna varılmıştır.

 

4--Bazı Gübrelerin Trıchoderma Harzıanum’ Un Misel Gelişimi Ve Spor Üretimine Etkisi:

 

4.1--Günümüzde patojen mikroorganizmaları ortadan kaldırmada pestisidler ve organik kimyasallar zor parçalandığı, bitki ve hayvanlarda depolanarak besin zinciri yolu ile canlılara toksik etki yaptığı için son yıllarda biyolojik mücadelenin önemi artmıştır.

 

4.2--Biyolojik mücadele etmeni olarak  çeşitli mikroorganizmalar kullanılmaktadır. Trichoderma spp’de bu  amaçla kullanılan funguslardan biridir.

 

4.3--Kaynak çalışmada, farklı gübrelerin Trichoderma harzianum izolatlarının spor üretimi ve misel gelişimine etkileri in vitro’da incelenmiştir.

 

4.4--En düşük koloni çapı T7 izolatı ile üre içeren ortamda alınmıştır.

 

4.5--T7 izolatını, T14 izolatı izlemiştir.

 

4.6--T. harzianum izolatlarının kuru misel ağırlıklarında  farklılıklar  oluşmuş, besi ortamlarına verilen  gübreler spor sayılarını arttırmıştır.

 

4.7--En fazla spor üretimi üre (60 mg/l), amonyum sülfat ve üre + triple süper fosfatta bulunmuştur.

 

 

4--Pseudomonas spp

 

1--Toprakta ve rizosfer bölgesinde oldukça yaygın olarak bulunan Pseudomonas

bakterilerinden özellikle P. fluorescens ve P. putida’nın birçok bitkinin gelişimini teşvik ederek önemli oranda bitki verimini artırmışlardır

 

1.1—Yararlı etkilerinin ise özellikle, bitki patojenlerinin bastırılması ile meydana gelen antagonizm olduğu açıklanmıştır

 

2--Pseudomonas bakterilerinin - Pseudomonas izolatlarının tarla koşullarında nohut,patlıcan, soya fasulyesi ve domatesin kök ve yeşil aksam ağırlıklarını ve tohum çimlenmesini teşvik ettiğini bildirmiştir.

 

3--Yapılan başka bir çalışmada ise,Pseudomanas putida’nın domateste Phytium ultimum’un neden olduğu zararı azalttığı saptanmıştır.

 

4--Arpa ve buğdayda zor olum hastalığının (Gaeumannomyces graminis var. tritici) ve bazı bitkilerde Fusarium solgunluklarının (F. oxysporum f. sp. lycopersici) engellenmesinde de fluorescent Pseudomonas’ın sideroforlarının rolü olduğu saptanmıştır.

 

5--Glomus spp

 

1--Yeryüzündeki bitki topluluklarının %95’inin Arbuskuler Mikorizal (AM) fungi ile işbirliği oluşturduğu açıklanmıştır.

 

1.1--Arbuskuler Mikoriza’nın, bitkiye mineral besinleri ve özellikle fosforu sağladığı, su alımını arttırdığı bilinmektedir

 

1.2--Glomus spp.Arbuskuler Mikoriza’nın en çok çalışılan üyesi olmakla birlikte, sadece bitkiye besin maddesi sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda bitkiyi hastalıklardan da korumuştur.

 

2--Yapılan çalışmalarda, Glomus intraradices ve Glomus fasciculatum’un

domateste Alternaria solani’nin neden olduğu hastalığı önemli ölçüde azalttığı

incelenmiştir.

 

3—Yapılan bir çalışmada, G. fasciculatum aşılı domates bitkisinde kök ur nematodunun (Melaidogyne javanica) popülasyonunda önemli ölçüde bir azalma belirlemişlerdir.

 

4--Domates bitkilerinin G. mossea ile aşılanmasıyla Pseudomonas syringae’nin neden olduğu bakteriyel kara leke hastalığını azaltmış, rizosferdeki P. syringae populasyonunda düşüş olmuştur.

 

5--G. etinicatunium ile aşılı patlıcan bitkisinin Verticillium’a karşı dayanıklılığı artmıştır

 

6--arpada tohum verimi üzerine G. mosseae ve G. fasciculatum’un etkisini

araştırmak için yapılan bir denemede, inokulasyon sonunda tohum veriminin %27,tohumdaki P içeriğinin %35 arttığını bulunmuştur.

 

7.1--Bitki gelişimini arttıran bazı mikroorganizmaların biyokontrol olarak kullanımı

 

Antagonist……………. Patojen……………. …………………Konukçu bitki

 

Rhizobium spp… Meloidogyne javanica……. ………………….Mercimek

R. leguminosarum …Oröbanche crenata………………………….. Bezelye

R. leguminosarum…. Fusarium solani f. sp. Pisi…. ……………….Bezelye

R. phaseoli…………. Fusarium solani…………………………… Fasulye

R. meliloti…………. Fusarium solani…………………………….. Yonca

Rhizobium spp……. Ascocyta rabiei……………………………… Nohut

R. trifolii…………… Phytophthora sp…………… ……………….Yonca

Pseudomonas spp. ….F. oxysporum f. sp. Raphani………………….Turp

P. fluorescens Q8r1-96.. Gaumannomyces graminis var. Tritici…. Buğday 

P. chlororaphis MA342.. Drechslera graminea ……………………..Arpa

P. fluorescens VO61…… D. avenae ………………………………..Yulaf

P. putida……………….. Ustilago avenae…………………………. Yulaf

P. aeruginosa…………... Phythium sp. …………………………..Domates

Trichoderma hamatum TR1.. Rhizoctonia solani………………… Patlıcan

T. harzianum T1……….. Phythium ultimum……………………. Fasulye

Trichoderma (Gliocladium) virens…. Fusarium sp. ………………Hıyar

 

7.2-- Bitki gelişimini teşvik eden bazı biyokontrol mikroorganizmalar tarafından üretilen fitohormonlar:

 

 Mikroorganizma……………. Konukçu Bitki……Fitohormon

 

Azospirillum brasilense………. Buğday…………….. IAA

Rhizobium leguminosarum……. Turp………………. IAA

Bradyrhizobium……………….. Turp……………… IAA

Pseudomonas fluorescens…. Soya fasulyesi……… Sitokinin

Rhizobium leguminosarum…. Turp ve marul…….. Sitokinin

Trichoderma viride………………………………… Sitokinin

P. cepacia………………….. Soya fasulyesi……. ACC deaminaz

P. putida……………………….Fasulye………… ACC deaminaz

Pseudomonas sp……………….Kanola…………. ACC deaminaz

 

7.3—Bitki hastalıkları konusunda üniversite yada bakanlık tarımsal araştırma enstitüleri yapay zekaya dayanan bir program hazırlayabilir.Bu program ileçiftçi ve tarım mühendisi tarafından  fotoğrafı çekilen bitki hastalığına karşı program hastalığın ismini ve kullanılacak ilaçları aynı anda bildirebilir.

 

7.3—Organik Tarımda Kullanılan Patojen İlaçların Arılar Üzerindeki Etkisi:

 

1--Böceklerde hastalık oluşturan organizmalara entomopatojen denir. Entomopatojenler, virüs, bakteri, protist, fungus ve nematodları içeren geniş bir mikroorganizma grubundan oluşur.

 

2--Zararlı böcekler ile biyolojik mücadelede çevreye yan etkisi olmayan entomopatojenik organizmaların kullanımı her geçen gün daha popüler hale gelmektedir. Her ne kadar yan etkileri düşük olsa da uygulandıkları alanda bal arıları üzerine etkileri her zaman dikkat çeken konu olmuştur.

 

3—En yaygın olarak kullanılan entomopatojenik bakteri Bacillus thuringiensis (Bt)’nin, ticari süspansiyonlarının ve Cry proteinlerinin bal arıları üzerinde doğrudan veya dolaylı olarak herhangi bir etkisinin olmadığı gözlemlenmiştir.

 

3.1--Bt’nin PS86Q3 suşu ile yapılan çalışmada, iki yaprak arısının bu suşa duyarlı olduğu fakat bal arıları üzerinde zararlı etkilerinin olmadığı bildirilmektedir.

 

4--Zararlı böceklere karşı ticari olarak geliştirilmiş olan B. bassiana ve M. anisophile suşlarının, arılar için herhangi bir tehlike oluşturmadığı tespit edilmiş mikrobiyal kontrol ajanı olarak kullanılmasında herhangi bir sakınca bulunmamıştır.

 

5--Bunun yanı sıra pektinaz ve proteaz enzimleri ile bazı mikotoksinleri üreterek böceklerde ölüme sebep olan Aspergillus cinsi fungusların, arıların yaşam süresini önemli seviyede kısalttığı kaydedilmiştir.

 

6--Entomopatojenik organizmalar arasında ticari önem bakımından bakterilerden sonra yer alan nematodların saha uygulamalarında geniş ölçekte kullanılması bal arılarına bulaşabileceği riskini ortaya koymaktadır.

 

6.1--Yapılan laboratuvar çalışmalarında nematodların bal arılarında enfeksiyona ve ölümlere neden olduğu tespit edilmiştir. Bal arıları ve yaban arılarının laboratuvar çalışmalarında özellikle Steinernema ve Heterorhabditis türlerine karşı duyarlı olduğu anlaşılmıştır.

 

7.4-- Mineral Maddeler.

 

Kaolin: Fiziksel engel, uzaklaştırıcı, rahatsız edici ve renk olarak etkili olur. Çeşitli meyve ve sebze zararlılarına karşı etkilidir. Aynı zamanda bazı bitki hastalıklarına karşı da etkilidir. Faydalı böceklere olumsuz etki gösterebilir

 

 Amonyum Karbonat: Sadece böcek tuzaklarında çekici olark kullanılabilir.

 

 *(Potasyum ve Sodyum Bikarbonat: Bitki hastalıklarına karşı kullanılmaktadır)

 

Cryolite: Sodyum fluoaluminate'nin inorganik formulasyonudur. Ancak balıklara yüksek toksitite gösterir. Larvalara ve Coleopterlere karşı kullanılır.

 

Kuartz Tuzu: Böcekleri uzaklaştırıcı etkisi vardır

 

---------------------------------------------------------------------------------------------

 

7.5-- Organik Tarımda Kullanılan Diğer Maddeler

 

1--İnsektisit etkili sabunlar: Potasyum ve Amonyum tuzlarından elde edilen sabunlar meyve ağaçları ve sebzelerdeki yumuşak vücutlu böceklere, özellikle yaprak bitlerine karşı karşı kullanılır. Etki süresi çok kısadır. Başarılı olabilmesi için böceğin teması gerekir.

 

2--Jelatin: İnsektisit olarak kullanımı mümkündür. Fakat ne şekilde kullanılabileceği hakkında herhangi bir bilgi yoktur.

 

3--Parafin yağları: Organik tarımda insektisit ve akarisit olarak zararlıların kış yumurtalarına karşı kullanılmaktadır.

 

4--Kireç-Kükürt bulamacı: İnsektisit, akarisit ve fungisit etkisi bulunmaktadır. Meyve ağaçlarında kabuklu bitleri baskı altına aldığı saptanmıştır.

 

5--Caffein: Düşük konsantrasyonlarda böcek repellentidir. Bazı böcekler caffeinin yüksek dozlarında hayatta kalabilmiş, ancak üreme faaliyeti gösterememiştir.

 

6--Kükürt: Toz veya sprey olarak kullanılabilir. Kırmızı örümceklerin kontrolünde kullanılabilir. 19.9ºC üzerindeki sıcaklıklarda uygulamalar bitki yapraklarına zarar verebilir. Yağ uygulaması yapıldıysa uygulamanın üstünden 4 hafta geçmeden sülfür uygulaması yapılmamalıdır.

 

7--Kireç ve kireç-Kükürt : Akar, pisilla ve bazı diğer böceklerde etkilidir. Yağ uygulaması yapıldıysa 4 hafta geçmeden ilaçlama yapılma-malıdır. Sıcaklık 18.8 º C 'den fazla ise ilaçlama yapılması önerilmez. Yakıcı bir materyaldir.

 

 

7.6-- Ev Yapımı Bazı Doğal İnsektisitler

 

1--Alkol spreyi : 1-2 fincan %70’lik isoprophyl alkol ¼ su ile karıştırılarak kullanılır. Oluşturulan karışım bitkide önce test edilmelidir. 2-3 gün içinde olumsuz bir etki görülmezse tüm bitkilerde uygulama yapılmalıdır. Afitler,beyaz sinek,tripslere karşı uygulanmaktadır.

 

2--Sarımsak yağ spreyi : Zararlılar üzerinde repellent etki yapar. Mineral yağ veya saf sabunla karıştırıldığında etkili bir insektisit meydana gelir. Afitler, beyaz sinek, kulağa kaçan ve bazı tırtılların kontrolünde etkili olmuştur.

 

2.1--Spreyin hazırlanması için 3 tane 28 gramlık çok ince doğranmış sarımsak dişinin 2 çay kaşığı mineral yağ içersinde en az 24 saat bekletmek gerekir. Yavaşça içerisine yarım litre su ilave edilir. Karışımı sağlandıktan sonra süzülerek kavanoz içerisine bekletilmek üzere aktarılır.

 

2.2--Karışımdan 1- 2 çorba kaşığı alınarak yarım litre su ile karıştırılır. Bu oran etkili oluyorsa daha fazla su ilave edilerek uygulama yapılabilir. Uygulama tüm bitki yüzeyi ıslanacak şekilde yapılmalıdır. Yağa duyarlı olabilecek süs bitkilerinde uygulama kontrollü yapılmalıdır.

 

3--Otlarla Hazırlanan Spreyler : Aromatik otlardan elde edilen solüsyonlar bir çok organik yetiştirici tarafından kullanılmaktadır. Bu solüsyonlar repellent etki yapmaktadır. Bu amaçla Sage, Tansy, Thyme gibi bitkiler kullanılmaktadır. Bu solüsyonlar yaprak yiyen bazı zararlılara karşıda kullanılmaktadır. 1-2 fincan taze yaprak 2-4 fincan su ile karıştırılır.

 

3.1--Bu karışım bütün gece bekletilir. İçerisine ¼ oranında temizleyici sıvı sabun karıştırılır. Sıvı sabun ilacın yapraklara yapışmasında ve yayılışında etkili 

3.1--Bu karışım bütün gece bekletilir. İçerisine ¼ oranında temizleyici sıvı sabun karıştırılır. Sıvı sabun ilacın yapraklara yapışmasında ve yayılışında etkili olmaktadır. İlaçlamada bitkinin tüm aksamının ilaçlanması başarıyı etkilemektedir. Gerekli görülmesi halinde haftalık periyotlarla uygulama tekrarlanabilir

 

 

4--Kırmızı Tozlar: Karabiber, kırmızı biber, dere otu, zencefil’in hepsi capsaicin içerir. Böcekler üzerinde repellent etki yapmaktadır.Senteik capsaicin arazide kullanılmak üzere üretilebilir. Yapılan bir çalışmada capsaicin’in 28 gramının 1/25’i soğan bitkisi etrafına serpildiğinde Soğan sineği’nin yumurta sayısını azaltmıştır. Lahana sineğinin lahana ve havuçtaki zararını da engellemektedir.

 

Uygulama sırasında hassas ciltlerde tahrişlere neden olabilmektedir.Uygulamada havuç,lahana veya soğan sıralarına serpilerek uygulanabilir.Yağmur veya sulama sonrası uygulama tekrar edilmelidir. 5)

 

5--Nicotin spreyi :Tütün bitkisinden elde edilir. Ev yapımı nikotin çayının en büyük avantajı etkinliğinin birkaç saat sürmesidir. Arılara toksik değildir. Nikotin toprak zararlılarına karşı kullanılmaktadır. Özellikle kök afitleri, tripsler, yaprak delicileri, armut pisillası‘na karşı kullanılmaktadır. 1 fincan kurutulmuş ,öğütülmüş tütün yaprağını ¼ çay kaşığı saf sabun ilave edilmiş 4.5 lt ‘lik su içinde yarım saat bekleterek süzmek suretiyle solüsyon hazırlanır.

 

5.1--Bu solüsyon birkaç hafta kapalı bir kapta saklanabilir. Toprak zararlıları için bitkinin kök bölgesine toprak üstüne karışım uygulanır. Yaprak zararlıları için yaprak altlarının da iyice ilaçlanması gerekir.

 

5.2--Güvenlik açısından yalnızca genç bitkilere ve hasattan bir ay öncesine kadar kullanımı daha uygundur. Patlıcan, biber,domates ve diğer Solanaceae’lerda kullanımı uygun değildir. Tütün mozaik virüsünü taşıyan tütünlerden hazırlanan solüsyon bu virüsün bitkilere bulaşmasına neden olabilir.

 

 

6--Domates yaprağı: Domates, patates ve tütün yaprakları zehirli alkoloid içerir. Bu toksinler suda çözünür ve iyice kıyılmış yapraklar suda bekletilerek ev yapımı ilaçlar elde edilebilir.

 

Domates yaprak ilacı afitler içinde kullanılabilir. Bu solüsyonun hazırlanması için domates yaprağı iyice kıyılarak 1-2 fincan hazırlanır. 2 fincan su içerisinde bütün gece bekletilir. Süzülerek yaklaşık 2 fincan su ile karıştırılır. Uygulama bitkinin bütün aksamını kapayacak şekilde yapılır.

 

7--Tuz spreyi : Lahana kelebeği ve kırmızı örümceklere karşı kullanılabilir. 2 çorba kaşığı tuz ile 4.5 lt su karıştırılır. Karışım bitkiye uygulanır.

 

8--Kadife çiçeğinden hazırlanan sprey : Kadife çiçeği su ve sabunla karıştırılarak bir solüsyon hazırlanır. Bu solüsyon afit, larvalar ve sinekler için repellent etki yapar.

 

9--Isırgan suyu : Ülkemizde Akdeniz Bölgesinde afitlere karşı uygulanmaktadır.

 

10--İnsektisit etkili sabun spreyi :2.5 çorba kaşığı sıvı sabun (Palmolive) yaklaşık 1 lt su ilave edilerek karıştırılır.

 

11--Bitkisel yağ : 2 çorba kaşığı mısır veya ayçiçek yağı 2 çorba kaşığı sıvı sabunla karıştırılır. Uygulama yapılmadan önce iyice karıştırılarak uygulan

 

7.9--Yabancı Ot Mücadelesinde Bazı Aromatik Bitkilerinin Uçucu Yağların Kullanım:

 

1—Uçucu Yağ……………………..Uçucu Yağdan Etkilenen Bitki Türü

 

1—Nane-fesleğen-Zahter yağı………Medicago sativa L. (Yonca),

 

1.1—Nane-fesleğen-Zahter yağı………Lolium perenne L.(İngiliz çimi)

 

2—Karanfil yağı…………Amaranthus retroflexus (Horoz ibiği), Chenopodium album (Sirken) , Brassica oleraceae var. italica (Brokoli)

 

3—Lavanta yağı………………………...Lolium rigidum

 

4—Fesleğen-lavanta-kekik-adaçayı-oğulotu yağı……..Xanthium strumarium (Pıtrak), Phalaris brachystachys (Kuş Yemi), Avena sterilis (Yabani Yulaf)

 

5—Kekik-sarımsak yağı………….Rumex crispus L. (Labada), Amaranthus retroflexus L. (Horoz İbiği), Sinapsis arvensis L. (Horoz ibiği), Physalis angulata L. (Güveyfeneri)

 

6—Lavanta-nane yağı……………Amaranthus retroflexus L. (Horoz İbiği). Solanum nigrum L., Portulaca oleracea L., Chenopodium album L. (Sirken), Sinapis arvensis L. (Yabani Hardal), Lolium spp. (Çim), Vicia sativa L.

 

7—Kekik yağı……………….Origanum vulgare L. (Güveotu), Mentha dumetorum Schult. Avena sterilis L., Datura stramonium L. (Boru çiçeği), Cucumis sativus L. (Hıyar), Lactuca sativa L. (Marul)

 

8—biberiye-adaçayı yağı…………..Amaranthus hybridus (Melez mancar), Physalis angulata (Çukurova fener otu) ve Portulaca oleracea (Semizotu)

 

9—Acem keteni yağı………….Lactuca sativa (Marul), Raphanus sativus (Turp)

 

10—Okaplitüs yağı………..Amaranthus retroflexus (Horoz ibiği), Portulacea oleracea

 

11—Adaçayı yağı……….Amaranthus retroflexus L. (Horoz ibiği), Rumeex crispus L., Sinapis arvensis L. (Yabani hardal), Triticum aestivum var. Gün91. (Buğday), Helianthus annuus var. Sirena. (Ayçiçeği), Cicer arietinum (Nohut)

 

12—Kekik yağı………….Amarathus retroflexus L. (Horoz ibiği), Portulaca oleracea L., Physalis angulata L., Solanum nigrum L. (İt üzümü)

 

13—Kişniş-kimyon yağı…………..Lathyrus annuus (Mürdümük), Vicia villosa (Yalancı tüylü fiğ)

 

14—Kanarya otu yağı…………Lactuca sativa L. (Marul)

 

15—Kimyon-kişniş-karabaş otu-güveyotu-biberiye-zahter yağı………Alcea pallida Waldst. & Kit., Amaranthus retroflexus L. (Horoz ibiği), Centaurea salsotitialis L., Raphanus raphanistrum L., Rumex nepalensis Spreng., Sinapis arvensis L. (Yabani hardal), Sonchus oleraceus L

 

16—akdeniz defnesi-geyikotu-kişniş yağı………..Taraxacum officinale L. (Karahindiba), Amaranthus retroflexus L. (Horoz ibiği), Daucus carota L. (Havuç)

 

17—Yorum:yabancı ota karşı ilgili bitkinin yağı yanında-ilgili bitkinin kaynatılmış suyu pülverize edilerek kullanılabilir mi.

 

 

7.10—Kimyasal Mücadelede Mücadele Zamanının Belirlenmesi-Örnek Çalışma:

 

1-- Kaynak çalışma 2012 yılında Karaman ilinin Alaçatı, Kızık, Kılbasan ve Bölükyazı köylerindeki birer adet elma bahçesinde yürütülmüştür. Bu çalışmada, elma bahçelerinde Elma içkurdu’nun mücadelesinin yönetiminde uygulanan tahmin ve uyarı sistemi çerçevesinde, etkili sıcaklıklar toplamı (gün-derece) modelinin Karaman’da uygulaması gerçekleştirilmiştir.

 

2--Karaman ilinin Merkez ilçesine bağlı dört köyde elma bahçelerinde 2012 yılında yürütülen bu çalışmada, eşeysel çekici tuzaklar, etkili sıcaklıklar toplamı, kültür kutuları ve tuzak bant yöntemleri kullanılmıştır.

 

3--Çalışma sonucunda C. pomonella erginlerinin nisan ayının son haftası ile mayıs ayının ilk yarısında eşeysel çekici tuzaklara yakalandığı belirlenmiştir. Elma içkurdu’nda etkili sıcaklıklar toplamı, Elma içkurdu’nda uygulanmakta olan birinci döl larva çıkışı için gerekli olan 250 gün dereceye ve ikinci döl larva çıkışı için gerekli olan 800 gün dereceye yakın değerlerde gerçekleşerek uygunluk göstermiştir.

 

4--Bu sonuçlar, elmada, Elma içkurdu (C. pomonella)’ na karşı uygulanan tahmin ve uyarı sistemi çerçevesinde etkili sıcaklıklar toplamı (gün derece) modelinin Karaman ilinde uygulamasının başarılı olduğunu göstermektedir.

 

5—Tarımda zararlılara karşı vs doğal vs kimyasallar kullanılırken uygulanacak tahmin ve uyarı sistemi çerçevesinde etkili sıcaklıklar toplamı (gün derece) modelinin oldukça iyi bir modale olarak önerilebilir. Bu modele göre etkili sıcaklıkların toplamının belli değerinde 1. İlaçlama,belli değerinde 2. İlaçlama yapılması vs uygun olabilir.

 

8—Biyoaktivatörler-Harpin:

 

10.1-- Hastalık ve zararlılara karşı dayanımı arttırıcı olarak kullanılan bioaktivatörler biyolojik mücadelenin önemli yapı taşlarındandır. Ticari olarak kullanılan biyoaktivatörler arasında en çok tercih edilenlerden birisi de Messenger ticari ismiyle satışa sunulan harpin proteindir.

 

10.2--Bitki aktivatörlerinin kullanımı son yıllarda organik tarımda da artış göstermektedir.

 

10.3—Yapılan çalışmaya göre:

 

1--kavunlar hasattan sonra harpin içeren çözeltiye batırılarak bekletilmiş ve pembe çürüklüğe neden olan Trichothecium roseum fungusunun misel gelişimlerini kontrol altına aldığı belirlenmiştir.

2--Elmalarda mavi küfe karşı harpinin etkinliği araştırılmış ve uygulamalar hem hasat öncesinde hemde hasat sonrasında yapılmıştır. 120 gün devam eden depolama süresince harpin uygulanan meyvelerde hastalık belirtilerinde önemli oranda azalmalar görülmüştür

 

3--yapılan harpin uygulamalarının hasat sonrasında değiştirilmiş atmosfer ortamında depolamayla beraber iyi sonuçlar verdiği özellikle meyvelerde meydana gelen bozulma oranlarında önemli azalmaların olduğu belirlenmiştir

 

4--Harpin bitkideki temel büyüme mekanizmalarını uyarır. Dolayısıyla bitki boyunda artışa, erken çiçeklenmeye, meyve bağlamaya ve meyvede erken olgunlaşmaya ve verimde artışa da neden olmaktadır

 

Kavunda……………. %10-12 verim artışına

 

hıyar ve kiraz domatesde sırasıyla……… % 20 ve 25 verim artışına

 

biberde…………….. % 5-16 oranlarında verim artışına

 

domatesde bitki boyunda artışa

 

domatesde meyve bağlama oranlarında….. % 6.9-7.7, verimde ise…. % 47-50.3 artışa neden olduğu bildirilmektedir.

 

4.1--Bu olumlu sonuçların yanı sıra pamukta yapılan çalışmada ise harpinin verim ve kalite üzerine etkili olduğu bulunmamıştır

 

4.2--yapılan bir araştırmada domates fidelerinde bitki boyu ve açılmış çiçek sayısı üzerine etkili olmadığı bildirilmiştir.

 

5--harpin proteinin etkisi incelendiğinde; doğal dayanım mekanizmasını tetiklediği anlaşılmaktadır ve bitkilerde hastalıklara karşı direnç arttırıcı bir etkiye sahip olabileceği düşünülebilir.

 

5.1--Pratikte kullanım kolaylığı ve en önemlisi insan sağlığına bilinen olumsuz bir etki yapmaması da tercih edilebilirliğini arttırmaktadır. Ancak harpinin bitki üzerindeki etkisinin tam olarak anlaşılabilmesi için değişik hastalık etmenlerine karşı ticari koşullarda gerek örtü altında gerekse açıkta farklı tür ve çeşitler kullanılarak yapılacak çok sayıda çalışmaya ihtiyaç vardır.

 

5.2--Ayrıca bu olumlu etkinin hasat sonrasında devam edip etmediğinin belirlenmesi de üretici açısından oldukça önemlidir


9--Bitki gelişimini teşvik eden rizobakteriler (PGPR) Kullanımı:

 

1--Yoğun tarım, aşırı gübre kullanımını zorunlu kılmaktadır. Yüksek verim için fazla girdi kullanan tarım sistemleri çevresel problemlere ve doğal kaynakların tükenmesine yol açmaktadır.

 

2--Gübre uygulamasını minimum, bitki gelişme ve beslenmesini maksimum düzeye çıkarmak amacıyla rizosferden seçilmiş farklı mikroorganizmalar kullanılmaktadır.

 

3--Bitki gelişimini teşvik eden rizobakteriler (PGPR) bitki gelişimine faydalı etkileri nedeniyle biyolojik gübre (BG) olarak kullanılmaktadır.

 

4--Biyogübreler sürdürülebilir tarım için büyük öneme sahiptir. Mikrobiyal türlerdeki geniş genetik varyasyon, farklı çevre koşullarına adapte olabilen yüksek potansiyele sahip mikroorganizmaların belirlenebileceğini ortaya koymaktadır

 

10—Gübreler:

 

10.1--Organik Tarımda Gübreleme

 

1--Organik tarımda ilk hedef toprak canlılığı ve verimini korumaktır. Bu amaçla doğanın döngüsü içinde, doğal sentetik bir katkı olmadan yaşamsal faaliyetlerin sürekliliğini sağlayıcı organik yapılı maddelerin toprağa ilave edilmesidir.

 

2--Makro ve mikro bitki besin elementleri ve organik madde kaynağı olarak

1--katı ve sıvı çiftlik gübresi,

2--yeşil gübre (yonca, bakla, fiğ vb.),

3--torf, balık unu, çeşitli hayvan, bitki artıkları ve

4--kentsel atıklardan elde edilmiş kompost,

4--ağaç külü,

5--deniz yosunları;

6--topraktaki tuzluluk sorununu gidermek amacıyla Jips (CaSO4.2H2O),

7--toprak reaksiyonunu (pH) düşürmek için elementel kükürt (S),

8--toprak yapısını düzenlemek amacıyla klinoptilolit, curuf, perlit, vermikulit kullanılabilir.

 

3--Bunun dışında toprakların fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini düzenleyici-iyileştirici olarak “Toprak Düzenleyicileri” adı altında zeolit, içerisinde yüksek miktarda hümik ve fülvik asit içeren hümik asit formları ve leonarditler,

 

 3.1--alüminyum silikat unları, deniz yosunları, vermikompostlar,

 

3.2--tarımsal faaliyet gösteren fabrika atıkları ve şehir atıklarının kompostları vb. girdiler de kullanılmaktadır

 

4--Organik madde toprağın birçok fiziksel, kimyasal ve biyolojik özellikleri üzerinde önemli rol oynar.

 

4.1--Organik madde ağır killi ve hafif kumlu bünyeye sahip toprakların fiziksel özelliklerini iyileştirir, toprağın su tutma kapasitesini ve havalanmasını arttırır.

 

4.2--Ayrıca toprağın kimyasal özelliklerini olumlu yönde etkiler. Kendisi besin maddeleri ve N kaynağıdır.

 

4.3--Katyon değişim kapasitesini arttırır, toprak pH’sını dengeler,

 

4.4--topraktaki kireç, fazla gübre gibi toksik maddelerin etkilerini azaltır.

 

4.5--Erimez formdaki bitki besin maddelerini erir forma geçirerek bitkinin almasını sağlar ve topraktaki organizmaların yaşam koşullarını iyileştirir

 

10.2—Humik Asit Kullanımı ve Etkileri:

 

1--Kök bölgesinde ideal pH dengesini (5,5–7), organik madde miktarını (% 4–6) sağlar ve mikrobiyolojik aktiviteyi düzenler, tuzlu ve kireçli toprakların yüksek pH değerini düşürerek ortamın toprak reaksiyonunu dengeler.

 

1.1--Tuzu ve kireci tamponlama ile kök bölgesinden uzaklaştırır. Toprağı daha sağlıklı, güçlü ve mikroorganizma faaliyetleri için uygun bir ortam haline getirme özelliğine sahiptir

 

2--Hücre solunumu, fotosentez, protein sentezi, su ve besin alımı, enzim aktivitelerinde rol oynadığı bilinmektedir

 

3--Humik maddeler geçiş metal katyonları ile bileşik oluşturabilmektedirler. Bu olay bazen besin maddesi alınımını arttırıcı etki gösterirken kimi durumlarda köklerle rekabete girerek alınımı  engelleyici etki de gösterebilmektedir

 

3.1-- Humik maddelerin bitkilerin çimlenmesini ve büyümesini uyardığı bilinmektedir. Bitki zarlarının içerisinden geçebilir, iz elementlerinin bitki köklerinin içerisinde taşınmasını kolaylaştırmakta ve bitkilerde bitki büyüme düzenleyicisi etkisi gösterebilmektedir

 

4--Humik asitler, demiri alınabilir forma dönüştürüp bitkileri klorozdan korumaktadır. Ayrıca topraktaki demir kompleksinin bitkilerce alınabilecek hale gelmesini ve yapraklarda klorofil oluşumuna da yardımcı olmaktadır

 

5--Bitki tarafından alınan potasyum miktarının, hümik asit dozu arttıkça rakamsal olarak artış göstermesine karşılık istatistiksel olarak önemli bulunmadığı bildirilmiştir.

 

6--Ekmeklik buğdayda tohuma çinko ve yapraktan humik asit uygulamasının başakta tane sayısı, başakta tane ağırlığı ve birim alan tane verimini olumlu yönde etkilediğini ve tane verimini arttırdığını;

 

7--durgun su kültüründe turşuluk hıyar üretiminde ortama ilave edilen humik maddelerin bitki gelişimini olumlu yönde etkilediği ve özellikle verimi arttırdığı görülmüştür

 

8--hümik maddelerin pestisitlerle etkileşerek kararlı bir yapı oluşturması sayesinde bitkiler ve yeraltı suları için zararsız hale getirebildiğini belirtmektedir.

 

9--Ayçiçeği üzerine humik asitin etkisi ile ilgili yapılan bir araştırmada HA uygulamalarının hem kök hem de fide gelişimini olumlu yönde etkilediği saptanmıştır

 

10--Humik asit uygulamasında yüksek konsantrasyonlar olumsuz etkilere neden olabilmektedir.Bunun nedeni humik asidin ortami asidoz hale getirebilmesi olabilir.Bu nedenle yaşayan canlılar için ortamın uygun değerlerde alkali olması uygun olabilir.

 

11-Yapılan bir çalışmada DAP, Arıtma çamuru, Çiflik gübresi ve Humik asit kullanmışlardır. Sonucunda humik asitin bitki boyu, anadal sayısı, bitkide bakla sayısı ve baklada tane sayısı bakımından kontrol grubuna göre daha iyi olduğu ve DAP ile yakın etkiler gösterdiği fakat diğer uygulamalardan da daha az etkiye sahip olduğu görülmüştür.

 

12--Çiçeklenmeden önce hektara 3 litre humik asidin püskürtülerek uygulanmasının kimyon tohumunda azot, fosfor, potasyum, demir, protein ve karbonhidrat birikimini artırmıştır.

 

12.1--1000mg/L humik asit uygulamasının tuzluluk ve kuraklık stresinin olumsuzluklarını gidererek kimyon ve fesleğen tohumlarının çimlenmesini ile kök ve gövde büyümesini artırmıştır.

 

12.2--Humik asit uygulaması zencefil bitki büyümesini ve yumru oluşumunu ile verimi artırmıştır

 

10.3—Diğer Gübreler:

 

1-- Potaslı gübreler bitkilerin hücre çeperlerinin kalınlaşmasına neden olur. Bu nedenle sokucu-emici ağız parçalarına sahip böcekler bu durumda fazla zararlı olamazlar. Bu nedenle zararlılara karşı bitkilerin potasyum ile gübrelenmesi önerilebilir.

 

2--Fosforlu gübreler bitkilerde gen eratif gelişmeyi teşvik eder. Potasyum ile birlikte bitkilerde özellikle sokucu-emici ağız parçalarına sahip böceklere karşı dayanıklılığın artmasını sağlar.

 

3—Kireç yada kireçli gübreler toprak asitliliğini giderir. Özellikle pancar sineği gibi asitli toprakları tercih eden zararlıların populasyonları azalır.

 

4--Fazla azotlu gübre kullanılan topraklarda Ekin başaksineği ve birçok bitkide zararlı olan tripslerin verdiği zarar daha fazladır.

 

5--Aşırı azotlu gübreleme sebzede beyazsinek sorununu arttırır.

 

6--Her yıl tarlalara uygulanan hayvan gübreleri ve organik artıklar

Danaburnu ve Haziran böceği gibi zararlıların çoğalmasına neden olabilir. Bu tür gübrelerin münavebeli olarak kullanımı zararlı yoğunluğunu azaltır.

 

7--Kanlı balsıra (Ceroplastes rusci L.(Hom.:Coccidae))'nın sorun olduğu incir bahçelerinde potaslı gübre kullanımı üremesini önler.

 

8--Ayrıca fiğ, bakla, bezelye gibi bitkilerle ara ziraat toprağın gübrelenmesi ve faydalıların barınmasını sağladığı için önerilir.

 

9--Gübreleme yaparken çiftlik gübresi kullanılacak ise bu gübrenin

iyice yanmış olması gerekir. Çünkü birçok yabancı otun tohumu, taze çiftlik gübresi ile bahçeye taşınabilmektedir.

 

10—Yapılan bir çalışmada sentetik ve organik gübrelerin mısır verimi ve ürün kalitesine olan etkisi incelenmiştir.

 

10.1--Proje gereği fiğ bitkisi sonrasında (mısır ekim öncesi) yapılan toprak analizinde toprak pH’nın düştüğü, toprağın organik maddesi, NH4-N’u ve NO3-N’u arttığı görülmüştür.

 

10.2--Mısır hasat sonrası uygulama parsellerinin toprak analiz sonuçlarına göre organik gübrelerin toprağın organik madde içeriğini arttırdığı ve böylece toprağın gözenek hacminin artması ve toprağın strüktürel özellikleri üzerine olan olumlu katkıları sonucunda toprağın su tutma kapasitesinin arttığı görülmüştür.

 

10.3--Toplam tuz bakımından en fazla tuzluluk yapan uygulama ise ticari gübre uygulaması olmuştur.

10.4--Elde edilen sonuçlara göre denemede yer alan organik preparatların ve organik gübrelerin verim verim unsurlarına etkisi en az ticari gübre kadar olumlu olmuştur.

 

10.5--Hasat sonrası uygulama parsellerinden alınan tane örnekleri tanede yağ oranı, tanede nişasta oranı ve tanede protein oranını belirlemek için iki ayrı laboratuarda analiz yaptırılmıştır.

 

10.6--Analiz sonuçlarına göre organik gübrelerin mısırın kalitesine olumlu etki ettiği de görülmüştür.

 

10.4—Bağcılıkta Farklı Gübre Uygulamalarının Verime Etkileri: Yapılan bir bilimsel araştırmaya göre Verim yönünden yıllar itibariyle,

 

1--yeşil gübre uygulanan alandan ortalama 481,63 kg/da verim alınırken,

 

2--çiftlik gübresi uygulanan alandan 474,75 kg/da,

 

3—Konvansiyonel-kimyasal gübrealandan ise 454,10 kg/da verim alınmıştır.

16.10.7.1--Sonuç olarak yeşil gübre uygulamasının maliyetinin düşük, organik olarak yetiştirilen üzüm fiyatının yüksek olması, yeşil gübre uygulamasını diğer uygulamalara göre ön plana çıkarmıştır.

 

10.5--Yarasa Gübresinin Faydaları:

 

1--Yarasa gübresinin kullanıldığı diğer saha çalışmaları (Anonim 2014b) sonucunda bitkisel üretimde verimi % 50 ile % 120 arasında arttırdığı gözlenmiştir.

 

2--İçeriğindeki azot, fosfor,potasyum oranı zengin olduğundan güçlü bir toprak düzenleyicidir

 

3--Toprağın su tutma kapasitesini ve agregasyonunu olumlu yönde etkiler. Böylece, erozyon ve kuraklığa karşı direncini arttırır.

 

4--İçerisindeki milyonlarca canlı bakteri sayesinde, toprağın mikrobiyal aktivitesini arttırır ve bitkiler için elverişli bir biyolojik ortam hazırlar. Özellikle fosfor ve azotun bitki tarafından alımını kolaylaştırır.

 

5--Ağaçlarda soğuğa, kuraklığa, hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılığını arttırıp verim ve ürün kalitesini yükseltmeye yardımcı olur.

 

6--Toprakta pH‘ı dengeler ve asidik topraklarda alüminyumu emerek bitkinin zehirlenmesini önler.

 

7--Bitki köklerinde hastalık yapan mikroorganizmaların oluşumunu engeller ve toprağın havalanmasına olumlu etkide bulunarak kök gelişimini destekler

8--Sebze ve meyvelerin erken olgunlaşmasını sağlayıp tat ve kaliteleri ile dayanma sürelerini arttırır. Tahılda tane oluşumunu hızlandırır ve arttırır.

 

9-- Toprağı makro ve mikro besin elementleri yönünden zenginleştirir

 

10—Ayrıca organik gübre olarak yarasa gübresinden başka koyun-güvercin-bıldırcın-keçi gübreleri-mantar-gül kompotları kullanılabilir.Bu gübrelerden

 

1-- ph en düşük yarasa-ph-5-en yükseği gül komposu ph 8.2

 

azot içeriği en yüksek yarasa-gül kompostu-güvercin-bıldırcın-koyun-keçi gübreleri

 

3—fosfor içeriği en yüksek bıldırcın-güvercin-mantar kompostu-yarasa-koyun-keçi gübreleri.

 

4—Çinko içreriği en yüksek yarasa-bıldırcın-mantar kompostu vs

 

5—demir içeriği en yüksek gül kompostu-mantar kompostu

 

6—mg-potasyum içeriği en yüksek mantar kompostu-bıldırcın-güvercin-yarasa gübreleridir.

 

12—Tohum Sağlığı:

 

1--Bitki ekstraktları ve organik asitler: Bu bileşikler özellikle tohumla taşınan bakteri ve ve funguslara karşı etkili olabilmektedir. Örneğin kekik yağının tohumla taşınan bakterilerden Xanthomonas campestris cv campestris ve Clavibacter michiganensis subsp. michiganensis’e, tohumla taşınan funguslardan da Altenaria dauci ve Botrytis aculade’yi engellediği in vitro testlerde belirlenmiştir.

 

2-- Fesleğen, karanfil ve kimyon da kekik kadar olmasa da etkili olmuştur. Bu tür preperatlara hernekadar organik tarımda izin veriliyorsa da kullanlırken etkili madde ve dozlarının iyi ayarlanması gerekir. Ayrıca her türde ve her hastalığa karşı da etkili olmayabileceği de unutulmamalıdır.

 

3--Tohum sağlığını korumada bazı organik asitler de yüzey dezenfeksiyonunda kullanılabilmektedir. Bu amaçla kullanılan asitler arasında laktik asit, asetik asit, propiyonik  asit ve askorbik asit sayılabilir. Yapılan araştırmalarda askorbik asit ve sitrik asit % 10 civarında A. dauci ve B. aculade üzerinde etkili olabilmiştir

 

4--Mikroorganizma aşılaması: Organik tarımda bakteri, fungus, streptomycetes ve mayaların antagonistik etkilerinden yararlanılarak hazırlanmış biyolojik preperatlar tohumla taşınan veya tohum dışında bulunan patojenlerle mücadelede etkili olabilmektedir.

 

4.1--Bu tip uygulamaların etkisi tohum çıkışını hızlandırarak, patojenler etkili olmadan sağlıklı fidelerin elde edilmesini sağlama şeklindedir. Daha çok tohum kaplaması veya su ile püskürtülerek uygulanmaktadır.

 

4.2--Uygulamada Bacillus spp., Pseudomonas spp., Rhizoctonia spp. gibi antagonistik etkileri bilinen bakterilerden geliştirilen hatlar geliştirilerek ticarileştirilmektedir

 

5--Tohumların sınıflandırılması: Klorofil floresans (CF) ile (Tohumdaki klorofil miktarının klorofil floresans sinyalleri ile ölçülmesi) başarılı sonuçlar alınabilmektedir. CF ölçümlerine göre klorofil miktarı az olan tohumlar ayrılarak, tohum partisinin çimlenme gücü artırılabilir.

 

5.1--1998’li yıllarda geliştirilmiş bir yöntemdir. Tohuma bir zarar vermediği için organik tohumlar için uygundur. Bu yöntemle zayıf, mekanik zarar görmiş ve enfekteli tohumlar da ayrılabilmektedir.

 

5.2--Ayrıca X ışını ile görüntüleme teknikleri kullanılarak tohumların hem canlılık durumu belirlenebilmekte, hem de hastalık ve zararlıyla enfekteli tohumlar ayrılabilmektedir

 

6--Nem kontrolü: Tohumlardaki hasat sonrası nemin kontrolü, hasadın bu nem değerleri dikkate alınarak yapılması da tohumun çimlenme gücünü artırabilmektedir. Doğal olarak nemi yüksek tohumlar bozulmaya daha duyarlıdır.

 

7--Tohum temizliği: Tohum partisi içindeki çöp, kum, taş vb cansız maddelerle zarar görmüş, hastalıklı ve kırık tohumlarla, farklı tür bitki tohumları ile yabancı ot tohumlarının temizlenmesi de tohum partisinin gücünü artırıcı etkide bulunur.

 

8--Biyolojik tohum kaplama uygulamaları: Tohumların çevresinin mikrobiyolojik gübrelerle (Rhizobium bakterileri aşılanmış) kaplanması da ekim sonrası tohumun topraktaki organik maddenin daha kolay almasını sağlayarak sağlıklı bitkilerin elde edilmesinde yararlı olur.

 

1--Ayrıca thricoderma aşılaması da Alternaria ve Aspergilluslara karşı tohumu koruyarak sağlıklı fide çıkışını garanti altına almada etkili olmaktadır. Bu tip uygulamalar tohumlarda çimlenmeyi uyarıcı (priming) etki de yaratmaktadır

 

9--Çimlenmeyi uyarıcı uygulamalar (Priming):Organik tohumlarda yapay kimyasallar kullanlıamayacağından, kontrollü nem ve sıcaklık uygulamaları ile organik asit uygulamalarına izin verilmektedir.

 

9.1--Bu amaçla kullanılacak maddeler ile bunların uygulama dozu ve süresi türlere göre farklılık gösterir. Yani türe özgü koşullar belirlenmelidir. Çimlenmesi uyarılmış tohumlar özellikle olumsuz çevre koşullarında daha fazla etkili olmakta, düzgün çıkış sağlayarak, sağlıklı fideler elde edilmesini sağlamaktadır.

 

10-- Organik Tarımda üreticilerin lehine olan 2 önemli faktör vardır:

 

1--Bitki ve böcek çeşitliliği organik işletmelerdeki kompleks ekosistem içinde daha zengin olarak bulunur. Faydalı böcek sayısı artar, bitki çeşitliliği zararlıların kültür bitkisini bulmasını zorlaştırır.

 

2--Yavaş çözünen kompost tipindeki organik gübrelerle gübrelenen bitkiler yüksek çözünürlükteki gübre kullanılmış bitkilere oranla hastalık ve zararlılara daha dayanıklıdır

 

3—Yapılan bir bilimsel çalışmaya göre organik tarım uygulanan yerlerde topraktaki organik madde miktarı ve KDK değerlerinin konvansiyonel tarım yapılan alanlara göre belirgin miktarda fazla olduğunu göstermektedir.

 

 

 

Kaynak:

 

1--GOÜ. Ziraat Fakültesi Dergisi, 2008, 25(2), 19-27-Sevcan (Coskuntuncel) Öztemiz-Zirai Mücadele Arastırma Enstitüsü, Adana

 

2-- SAMSUN VALİLİĞİ-Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü

Organik Tarım ve Bitki Koruma Açısından Organik Tarımda Kullanılacak Yöntemler-Burhan HEKİMOĞLU-Mustafa ALTINDEĞER-Ziraat Mühendisi-Ziraat Mühendisi-Samsun

 

3-- Organik Tarımda Zararlılarla Mücadele Prof. Dr. Celal Tuncer Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü SAMSUN

 

4--Arıcılık Araştırma Dergisi, Cilt: 9, Sayı:1, 2017, Sayfa:9-19.-Biyolojik Mücadelede Kullanılan Entomopatojenlerin Arılar Üzerine Etkileri Salih UZUNER, Beyza Gonca GÜNER, Ömür AYAR, Mustafa YAMAN Karadeniz Teknik Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 61080, Trabzon, Türkiye

 

5--Sentetik ve Organik Gübrelerin Mısırda (Zea Mays L.) Verim ve Kaliteye Etkisi-Cengiz, Rahime; Yanıkoğlu, Semra and Sezer, M. Cavit (2010) Sentetik ve Organik Gübrelerin Mısırda (Zea Mays L.) Verim ve Kaliteye Etkisi. Organik Tarım Araştırma

 

5--U.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi Sayı: 2 (2006) Cilt: 21 - U.Ü. Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü-Bursa 2 U.Ü. Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü-Bursa Bitkisel Üretimde ve Bitki Korumada Yeni Bir Etken Madde: Harpin Nuray AKBUDAK1 Himmet TEZCAN2

 

6--Manisa- Alaşehir Yöresinde Organik Tarım ve Humik Asitin Önemi

Ummahan ÖZ ARIK1 , Hafize METİN2, Şenay AYDIN1, E.Dilşat YEĞENOĞLU1-1Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Alaşehir Meslek Yüksekokulu-2 T.C Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Alaşehir İlçe Müdürlüğü

 

7--Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat Ve Doğa Bilimleri Fakültesi Doğu Karadeniz Iı. Organik Tarım Kongresi 06-09 Ekim 2015 Pazar/Rize

 

8—Dergipark-Akademik Ziraat Dergisi-Geniş yapraklı yabancı otların kontrolünde organik herbisitlerin kullanımı-Onur KOLÖREN , W. Thomas LANINI

 

9--Organik Üzüm Yetiştiriciliği-KARADAĞ, Serpil; ASLAN, Kürşat Alp; AKGÜN, Abdülkadir; ARPACI, Selim; SARPKAYA, Kamil; DOĞRUER KALKANCI, Nilgün and ÇALIŞKAN, Mustafa (2011) - ALAY VURAL, Ayşen (Ed.) Organik Tarım Araştırma Sonuçları. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Ankara/Turkey,

 

10--Elektronik Mikrobiyoloji Dergisi TR-Yıl: 2009 Cilt: 07 Sayı: 1 Sayfa: 30-42-Bitki Gelişimini Teşvik Eden Bazı Biyokontrol Mikroorganizmalar-Çiğdem Küçük1, İnci Güler

 

11--Psyllıdae (Hemıptera) Familyasının Ekonomik Önemi Ve Mücadelesi-Akif Emre Kavak 1, İnanç Özgen 2

 

12--Örtüaltı Organik Domates Yetiştiriciliğinde Kök-Ur Nematodları (Meloidogyne spp.)'na Karşı Mücadele Yöntemleri Üzerine Araştırmalar

Onur DURA , Galip KAŞKAVALCI

 

13--Yabancı Ot Mücadelesinde Bazı Aromatik Bitkilerinin Uçucu Yağlarının Allelopatik Etkisi Ferit Özen1* Gülsüm Yaldız2 Mahmut Çamlıca2 1Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Mudurnu Süreyya Astarcı Meslek Yüksekokulu, Bolu 2Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, Bolu

 

14--Bazı Gübrelerin Trıchoderma Harzıanum’ Un Misel Gelişimi Ve Spor Üretimine Etkisi-Çigdem Küçük, Merih Kıvanç, Engin Kınacı, Gülcan Kınacı

 

15--Atatürk Üniv. Ziraat Fak. Derg., 50 (1): 32-39, 2019 - Araştırma Makalesi/ /dergipark.gov.tr/Mikrobiyal Gübre Uygulamasının Tatlı Mısır Yetiştiriciliğinde Bitki Gelişimi ve Verim Üzerine Etkileri Hakan ALTUNLU1* Okay DEMİRAL2 Oktay DURSUN3 Mustafa SÖNMEZ3 Kubilay ERGÜN3 1 Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Ortaca Meslek Yüksekokulu, Muğla, Türkiye 2 Koppert Biyolojik Mücadele ve Polinasyon Sistemleri Sanayi ve Tic. Ltd. Şti., Antalya, Türkiye 3 Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Muğla, Türkiye

 

16-- Doğu Karadeniz Bölgesinde Tarım Zararlısı Olan Ricania Japonica’ya Karşı Kullanılan Alternatif Biyositlerin Etkinliklerinin Araştırılması Ercan Öztemir Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Muhammet Mustafa Akıne-Kurumsal Akademik Arşiv

 

17--http://acikerisim.nku.edu.tr-Karaman ilinde elma bahçelerinde elma iç kurdu ile kimyasal mücadelede mücadele zamanının belirlenmesine yönelik çalışmalar-sinem yıldız bayraktar-Yüks.Lisans Tezi

 

18-- Türkiye VII. Tarla Bitkileri Kongresi, 25-27 Haziran 2007 Erzurum, Organik Tarımda Farklı Ekim Nöbeti Uygulamalarının Denenmesi--Köksal KARADAŞ1 Bülent TURGUT1 Murat OLGUN2 1Doğu Anadolu Tarımsal Arş. Enst. Müd. Dadaşkent Erzurum, 1Doğu Anadolu Tarımsal Arş. Enst. Müd. Dadaşkent Erzurum, 2Kocatepe Üniversitesi Mühendislik Fak. Gıda Müh. Böl. Afyon,

 

19-- Gaziosmanpaşa Bilimsel Araştırma Dergisi-http://dergipark.gov.tr/gbad

Derleme Makalesi -Erzincan Tarımında Kimyasal Pestisit Yerine İkame Edilebilecek Biyopestisitler1-Engin KILIÇ2*-2Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Temel eczacılık Bilimleri, Yanlızbağ yerleşkesi

 




Makalenin İzlenme Sayısı : 1021

Eklenme Tarihi : 15.06.2020

Önceki sayfaya geri dön.