1--Organik Tarım-Uygulama Bilgileri-Genel Bilgiler:
**İlgili bitki veya böceğin
Türkçe ismi ve resmini Google yazarak karşılığı bulunabilir.Bahçenizdeki
zararlının resminden googlede ilgili zararlı adı bulunabilir.
1—Ekim Yeri-Toprak Yapısı:
1--Toprak yapısı, tarımsal alanın yönü ve pH’sına uygun kültür bitkileri seçilerek yetiştirilmelidir.
1.1--Bu özellikler toprakta
yaşayan veya bazı dönemlerini toprakta geçiren zararlılar ile savaşta önemli
bir yer alır.
1.2-- Çünkü zararlıların da
yaşayabileceği toprak yapısı, pH’sı ve
yönü vardır. Bunların seçiminde bitkinin isteklerine uygun zararlının
isteklerine uygun olmayan seçimler yapılmalıdır.
1.2.1--Örneğin,
1--asma güneye bakan yamaçlarda iyi yetişir, kumsal ve kıraç toprağı sever
2--% 60 tan fazla kum içeren topraklarda savaşı çok güç olan Filoksera [Viteus vitifolii (Fitch.)(Hom.:Phylloxeridae)] yaşayamaz.
3--Hafif topraklar Scarabaeidae-ekin bambulu-bok böceği familyası türleri için uygundur.
4--Süne (Eurygaster
integriceps Put.)’nin kışlama yeri seçiminde toprak önemlidir.
5--Geven (Astralagus
spp.) bitkisinin altında humuslu ve hafif bir toprak bulunacak olursa
daha çok Süne barınır. Toprak killi veya sertse bu bitkiler altındaki Süne
sayısı da daha az olur.
6--Toprağın pH değeri de
önemlidir. Elateridae-tel kurtları familyası türleri hafif asit
topraklarda yaşar.
7--Şekerpancarı alkali-kireçli
topraklardan hoşlanır, asit topraklarda yetiştirilirse Pancar sineği çoğalarak daha fazla zarar yapar.
8--Kök-ur nematodları alüvyonlu toprakları sever,
8--toprak altı zararlısı
Mayıs böcekleri Kök-ur nematodları ve Haziran böcekleri (Polphylla spp.) kumsal
toprakları sever.
8.1--Zararlıların bu
özellikleri dikkate alınarak bu zararlılara duyarlı bitkiler bu tip
topraklarda özellikle bulaşık olan
bölgelerde yetiştirilmemeli veya toprak yapısına ve özelliğine uygun anaçlar
seçilerek bitkiler daha sağlıklı ve kuvvetli yetiştirilmesi sağlanır.
9--Zeytin bahçelerinin ağır, su tutan topraklarda, havasız ve nemli yerlerde tesis edilmemesi gerekmektedir. Zeytin halkalı leke hastalığı (Spilocaea oleagina (Cast) Hughes ve Zeytin yara koşnili bu tip toprakları sever.
10--Şeftali bahçelerinde zararlı olan Rosellinia kök çürüklüğü (Rosellinia necatrix Prill.) ağır ve su tutan topraklarda daha fazla zarar vermektedir.
11--Mildiyönun sorunu olduğu alanlarda patates tarımının sabah ve akşam çiğ tutmayan, güney yöne bakan tarlalarda yapılması tercih edilmelidir.
12--Toprağın toprak kökenli
fungal, bakteri, virüs ve nematod gibi zararlılar ile bulaşık olmaması gerekir.
Bulaşık toprakların sulama veya sel suları ile taşınması önlenmelidir
13--Toprağın pH değeri de
önemlidir. Elateridae familyası türleri hafif asit topraklarda yaşar.
15--Toprak İşleme:
1--Toprağın çeşitli yöntem,
zaman ve derinlikte işlenmesi veya sürülmesi önemli bir kültürel önlemdir. Lepidoptera-ağaç
kızılkurdu takımından Noctuidae, Geometridae ve Syphingidae familyalarına
ait türler, Coleoptera ve Diptera türleri toprakta pupa olur ve larvaları
toprakta yaşar.
-----------------------------
1.1--Bu türlerin çoğu da
toprağın 10-20 cm derinliğinde bulunur. Derin sürümle bu böcekler yüzeye
çıkarılır ve predatörler, sıcak, güneş ışığı, kuraklık gibi etkenlerle
karşılaşır.
2--Mercimek tarlaları ekime hazırlanırken derin sürülerek gelecek yılın ergin Apion (Apion arrogans Wenck. (Col.:Curculionidae) populasyonunu azaltmak olasıdır.
3--sonbahar sürümü genellikle tütün, pamuk ve sebzede zararlı olan yeşilkurtun (Heliothis spp.) kışlayan pupalarının büyük kısmını yok eder ve gelecek ilkbaharda çıkacak ergin sayısını azaltır. Derin sürüm Mısır kurdu’nun larvalarını toprak yüzeyine çıkartarak doğal düşmanlarla karşılaşmasını ve iklim unsurlarına maruz kalmasını sağlar.
4--Ekin güvesi (Syringopais temperatella (Led.) (Lep.:Scythridae)) ile mücadele etmek için tarlanın biçilmesinin ardından iki kez en az 10 cm derinlikte sürüm yapmak yumurta ve tırtılları için çok etkilidir.
5--Kök-ur nematodları ile bulaşık tarla veya seralarda bitkilerin bulunmadığı sıcak aylarda 15 gün ara ile en az 2 kez yapılan derin toprak işlemesi en önemli savaş yöntemidir.
6--Çekirge yumurtaları toprağı belleyerek veya pullukla sürerek yok edilebilir.
7--Yazlık sebzelerin ve ayçiçeğinin sökümünden sonra tarlaların sonbaharda işlenmesi çok miktarda Bozkurt larvasını öldürür.
8--Kavun ve hıyarda
zararlı Kavun kızılböceği Rhaphidopalpa foveicollis Luc.
(Col.:Chrysomelidae)’nin kışı geçirmek üzere diyapoza giren erginlerini yok
etmek için tarlanın kış öncesinden veya erken ilkbaharda derin sürülmesi
önerilir.
9--Çayır tırtılı Loxostege sticticalis (L.) Lep.:Pyralidae) ile mücadelesinde de derin sürüm ile toprağa gömülen pupalardan kelebek yüzeye çıkamaz.
10--Fidanlıklarda ve meyve bahçelerinde mücadelesi çok zor olan toprakaltı zararlıları yumurtalarını bırakmak için hububatlı ve otlu yerleri tercih ettiklerinden ot temizliğine önem verilmeli, hububat ara tarımı yapmamalı, ama özellikle sonbaharda derin sürüm yaparak larvaları kuşların etkisine bırakmayı ihmal etmemelidir.
11--Zeytin sineği
pupalarının imhası için kış aylarında toprağın derince sürülmesi, zarar
periyodu boyunca 3-4 günde bir yere düşen kurtlu zeytinlerin toplanması önemlidir.
12--Meyve bahçelerinde yabancı otlarla mücadelede en önemli yöntem toprak işlemesidir. Çok yıllık yabancı otların sorun olduğu durumlarda toprak işleme sayısının arttırılması, bu yabancı otların zayıf gelişmesine neden olacağından faydalıdır.
16--Sulama-Drenaj:
1--Meyve bahçeleri ve
sebze tarlalarında suyun birikmesine
engel olmak için drenaj
yapılmalı ve toprağın havalanması sağlanmalıdır.
2--Toprak kökenli hastalıkların sorun olduğu meyve bahçelerinde veya sebzelerde damla sulama yapılmalıdır.
3—Sulama suyu ve gübreler ağaçların kök boğazına değil, taç izdüşümlerine verilmelidir.Sebzelerin kök boğazına yakın verilmemelidir.
4--Birçok tür sulamadan sonra
zararlılar tarlaya akın eder ve mücadele zorlaşır. Örneğin, Pamuk yaprakkurdu (Spodoptera
littoralis (Boisd.))ve Pamuk
çizgili yaprakkurdu (S.exigua (Lep.:Noctuidae)) erginleri yumurtlama
döneminde ise sulanmış pamuk tarlalarını tercih ederler.
4.1--Bu zararlıların biyolojisi takip edilerek sulama zamanlarının ayarlanması mücadeleyi kolaylaştırır.
5--Tarlada zamanında ve yeterince sulama yapılırsa Patates güvesi zararı azalabilir.
6--Uygun bir sulama ile topraktaki çatlaklar kapanır ve tarla yüzeyi nemli
kalır. Böylece ergin ve
larvaların toprağa girmesi engellenir. Bunun aksine hatalı sulama yapıldığında
toprak sıkışır, oluşan yarıklardan zararlı kolayca toprağa girer ve yumruları
koyar.
7--Bazı zararlılar aşırı nemli topraklardan hoşlanır. Örneğin Collembola-zıp zıp böceği zararından kurtulmak için toprağı iyi drene etmek, kanallar açarak nemi azaltmak önerilebilir.
8--Yoncalığın ilk biçimden 7 gün önce sulanması ve biçimden 7-10 gün sonrasına kadar su verilmemesi Yonca hortumlu böceği larvalarının çoğunu öldürür.
9--Aşırı sulama beyazsinek ve Pamuk yaprakkurdu populasyonunu arttırdığı için kaçınılmalıdır.
10--Sarı çayakarı zararını önlemek için akşam geç ve sabah erken saatlerde hava serin iken sulama yapılmalıdır.
11--Dikim
Seyrekliği: Sık ve kuvvetli yetiştirilen
yoncalıklarda ise larva gelişmesi gecikmektedir. Çiçek tripsi ise sık ekilen pamuklarda
daha zararlı olduğu için pamukların önerilen sıra aralıklarında yetiştirilmesi
gerekir
3—Zararlılarla Organik
Mücadele:
1--Kenevirde zararlı
Soğan-sak nematodu ile bulaşık bitki artıklarının toplanması zararını
azaltıcıdır
2-- dogal düsmanların kitle salımı ile de zararlı popülâsyonunu baskı altında tutulabilmektedir. Trichogramma türlerinin sebze, tarla ve diger ürünlerindeki zararlılara karsı salımı örnek olarak verilebilir
3--Çekirge yumurtaları toprağı belleyerek veya pullukla sürerek yok edilebilir
4--Bütün Ürünlerin Üretiminde Lepidoptera larvaları zararlısına karşı Bacillus thuringiensis (B.t.patojeni kullanılabilir.
5-- Pembekurt (Pectinophora gossypiella (Saund.) (Lep.:Gelechiidae))’un kışlayan larvalarının hasattan hemen sonra biçme ve yakmayla, sonbaharda ise sürüm yapılarak yok edilmesi uzun süre etkili olur.
6--Depolarda zararlı Carda cautella (Walker) (Lepidoptera: Phycitidae) ve Ephestia kuehniella Zeller (Lepidoptera: Pyralidae) gibi bazı güve türlerinin mücadelesi için parazitoit,Habrobracon hebetor (Say) Hymenoptera: Braconidae) kullanılabilir.
7--San Jose kabuklubiti Quadraspidiotus perniciosus Comst. (Homoptera: Diaspididae)’ne karsı Prospaltella perniciosi Tower (Hymenoptera,Aphelinidae) kullanılabilir.
8--Defne beyazsinegi,
Parabemisia myricae (Kuwana) (Hemiptera: Aleyrodidae)’e karsı Eretmocerus
debachi Rose and Rosen
(Hymenoptera: Aphelinidae)
ithal edilen diğer faydalı böceklerdir.
3.1--Nem-Sıcaklık-iklime uygun bitki türü seçimi için:
1--
Dayanıklı
bir yonca varyetesinde yaprak bitlerinden Macrosiphum pisi Kltb.
(Hom.Aphididae)’nin ölüm oranı düşük sıcaklıkta daha çoktur.
3-- Sulak bölgelerde nem yüksek olduğundan sokucu emicilerin
zararını arttırır. Örneğin, Sarı kırmızı kabuklu bit (Aonidiella
aurantii (Maskell.)
(Hom.:Diaspididae)) orantılı
nemi fazla olan kıyı bölgelerde daha fazla zararlıdır.
4--Bazı böcekler ışıktan kaçar ve ancak geceleri toprak yüzüne çıkar Örneğin, Agrotis tırtılları. Diğer bazıları ışığa yönelir ve bazı renkleri tercih ederler.
5--Böcekler 3600 A0
(ultraviyole)’dan 7200 A0 (kırmızı)’a kadar olan dalga boyundaki ışıktan
etkilenirler.
6--Örneğin 3650 A ’luk
ultraviole ışığı en fazla uyarandır. Dalga boyu 4920 A ’ dan 5150 A ’ a kadar
olan ışıkta (Maviden yeşile) uyarı daha az,sarı ve kırmızıda ise uyarı çok
zayıftır. Böceklerin çeşitli dalga boyu uzunluğundaki renklere karşı tepkileri,
ışığın şiddet farkından veya görme hücrelerinin absorbsiyon farkından ileri
gelir
7--Pas
hastalığına yakalanmış buğdayların çekirgeler tarafından arandığı bilinmektedir.
3.2—Ekim Nöbeti:
1--Patates bitkisi
Telkurtlarına karşı hassas olup populasyonun fazla olduğu yerlerde ardından
yonca yetiştirilmesi oldukça etkilidir.
4--Lahana galböceği [Ceutorrhynchus pleurostigma (Marsh.)
(Col.:Curculionidae)] ile bulaşık arazilerde
üstüste lahana, karnabahar ve turp dikilmemelidir.
5-- Organik Tarımda Farklı Ekim Nöbeti Uygulamalarının Denenmesi
1—Yapılan çalışmada
Erzurum’da kıraç şartlarda 2003-2004, 2004-2005 ve 2005-2006 yılları arasında
üç yıl süre ile yürütülmüştür.
2--Araştırmada kuru tarımda
geleneksel ve organik tarım içerisinde nadas-buğday, buğday-buğday ve
fiğ-nadas-buğday ekim nöbeti sistemlerinin buğdayda verim, m2 de başak sayısı,
başakta tane ağırlığı ve başakta tane sayısı yönünden mukayese edilmiştir.
3--Çiftlik gübresi ve Fiğ-Nadas-Buğday ekim nöbeti sistemi en kârlı uygulama olarak ortaya çıkmaktadır.
4--Ayrıca gerek çiftlik gübresi ve gerekse Fiğ-Nadas-Buğday ekim nöbeti sistemi toprakta organik maddede önemli artışa neden olmuştur.
3.3--Psyllıdae (Hemıptera) Familyası ile Mücadele:
1—Yapılan bir çalışmada armut
psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin yumurtlama kontrolünde beyaz aşındırıcı olmayan,
ince taneli yapıda olan kaolin esaslı bir ürünün etkinliğini araştırmışlardır.
Çalışmalarının sonuçlarında mineral yağ ve muamele edilmemiş kontroller ile karşılaştırıldığında
kaolinin uygulamasının çok iyi bir etkinlik gösterdiğini
bildirmişlerdir.
1.1--Kaolin uygulaması
yapılmış bitkiler üzerinde hiçbir yumurta bulunmadığını, herhangi bir
fitotoksik etki gözlemlenmediğini ve çiçekler arasında hiçbir zararlı nimfinin
bulunmadığını bildirmişlerdir
2—Yapılan bir çalışmada armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’ye karşı bazı yağlı bileşiklerin (balık ciğeri yağı, pamuk tohumu yağı, yaz yağı ve neem yağı) etkisini araştırmıştır.
2.1--Çalışma sonucunda
uygulamış olduğu yağlı bileşiklerin armut psyllidinin yumurta bırakmasında
gecikme ve bırakılan yumurta sayısında azalmanın meydana geldiğini
bildirmiştir. Ayrıca yaz yağının ve balık yağının, armut psyllidi dişilerine
karşı en umut verici yumurtlama önleyici olduğunu ortaya
Koymuştur
3—Yapılan bir çalışmada patates psyllidi, Bactericera cockerelli’nin seralardaki mücadelesine yönelik olarak çeşitli tuzakları farklı şekilde kullanmışlardır.
3.1--Çalışmalarında on sekiz
farklı renk, gölgelendirme, güneş ışığına yönlendirme ve tuzak yerleştirme
yüksekliğini değerlendirmişlerdir. Renk tuzağı denemelerinde, neon-yeşil,
neon-turuncu ve standart sarıların psyllidleri en fazla çektiğini ve
domates bitkilerinin üst kısmına (150 cm) asılan tuzaklar, yerleştirilmiş
tuzaklardan (30 cm) çok daha fazla psyllidi yakaladığını belirtmişlerdir.
3.2--Kısmen gölgelenmiş olan tuzakların güneşe tamamen maruz kalan tuzaklardan daha fazla psyllid yakaladığını ve kuzeye yönelik tuzakların diğer yönlerdeki tuzaklardan daha fazla psyllid yakaladığını belirtmişlerdir
4--zeytin psyllidi, Euphyllura olivina, istilasını kontrol altına almak için, zeytin değirmeni atık suyundan hidroksitirisol bakımından zengin bir preparatın etkinliği çalışmasını yapmışlardır.
4.1--Hidroksitirisol
bakımından zengin bu preparat, E.olivina'ya karşı 2 g / l hidroksitrosol
konsantrasyonunda güçlü insektisit aktivitesi gösterdiği sonucuna
varmışlardır.
4.2--Bu preparatın uygulanması, nimf ve yetişkinlerin sırasıyla% 41,1 ve % 72,1 kontrolüyle sonuçlandığını ve zeytin psyllidinin kontrolü için doğal ve etkili bir ekstrakt olarak kullanılabileceğini belirtmişlerdir
5—Yapılan bir çalışmada armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin doğal düşmanı olan Anthocoris nemoralis salınımı ile biyolojik mücadele çalışmasında A. nemoralis predatörünün zararlı popülasyonunu önemli derecede baskıladığını belirtmiştir. Ayrıca bir A. nemoralis’in ergin ömrü boyunca yaklaşık olarak 300 armut psyllidi nimfini tükettiğini ortaya koymuştur
6—Yapılan bir çalışmada güney
İspanya'daki armut bahçelerinde Cacopsylla pyri’nin potansiyel doğal
düşmanlarının yoğunluğunu ve populasyon dinamiklerini incelemiştir
6.1--Çalışmalarda
karıncaların, örümceklerin ve Pilophorus gallicus Remane’nin, C. pyri ile
etkileşime giren en potansiyel doğal düşmanlar olduğunu saptamışlardır. Bu avcıların
C. pyri nimf ve erginlerini baskılayıp sayılarını düşük seviyelerde
tutabileceğini ortaya konulmuştur.
7—Yapılan bir çalışmada antepfıstığı zararlısı olan Agonoscena pistaciae’ ya karşı sarı renkli yapışkan tuzakları kullanmışlardır ve sarı renkli tuzakların farklı tonlarının farklı oranda çekim etkinliğine sahip olduğunu bildirmişlerdir. Bu sarı renkli yapışkan tuzakların zararlının mücadelesi amacıyla kullanılabileceğini belirtmişlerdir
8—Yapılan bir çalışmada Zeytin pamuklu biti üzerinde baskın türleri P. pharoides, C. bipustulatus; C. carnea ve A. nemoralis olarak belirlemişlerdir. Zeytin pamuklu bitinin biyolojik mücadelesinde bu türlerin kullanılabileceğini bildirmiştir.
9—Yapılan bir çalışmada bazı bitki uçucu yağlarının (biberiye, nane, anason, rezene, bergamot ve turunç) armut psyllidi Cacopsylla pyri (L.)’nin kışlık-formuna karşı yumurta bırakmayı engelleyici ve ovisidal etkilerini incelemiştir.
9.1--Kullanılan uçucu
yağların etkili sonuçlar verdiğini ve armut psyllidinin erken dönem
mücadelesinde kimyasallara alternatif olarak kullanılabileceğini ortaya koymuştur.
3.3.1-- Doğu ve Orta Karadeniz bölgesinde Ricania japonica’ Zararlısına Karşı Mücadele:
1--Son yıllarda Doğu ve Orta
Karadeniz bölgesinde yaygınlaşan ve tarımsal alanlarda zararlar oluşturan
Ricania japonica’ ya karşı mücadelede kullanılabilecek alternatif biyolojik
mücadele ajanlarının etkinlikleri karşılaştırmalı olarak araştırılmıştır.
1.1-- Ricania japonica’ nın
zarar verdiği bitkiler
şunlardır-Çay-Üzüm-böğürtlen-incir-fasulye-hıyar-domates-mısır-kivi
2—Yapılan çalışmada bölge ve
yıl bazında değişmekle birlikte Azadiracthin ve Bacillus thuringiensis var.
kurstaki ile yapılan denemelerde nimf dönemlerinde %40’ları aşan ve %60’lara
yaklaşan etkinlik değerleri saptanmıştır.
3--Spinosad ile yapılan
denemelerde ise daha az olmakla birlikte %30 ve civarlarında etkinlik
saptanmıştır.
4--Deneme yapılan diğer iki
kontrol ajanının (Bacillus thuringiensis var. israelensis, Diflubenzuron) ise
etkilerinin çok düşük olduğu gözlenmiştir.
5--Kimyasal kökenli insektisit olan Permethrin ile yapılan denemelerde ise %100 etkinlik bulunmuş ve Ricania japonica’nın kimyasal mücadele ajanına karşı aşırı hassas olduğu belirlenmiştir.
6--Biyolojik mücadele araçlarının kullanılması bir dereceye kadar etki sağlasa da diğer alternatif yöntemler ve mekanik mücadelenin kullanılmasının Ricania japonica’ın mücadelesinde etkili olabileceği sonucuna varılmıştır.
3.3.2—Organik Tarım
Uygulamaları:
Erzincan:Erzincan’da da
organik tarım ve iyi tarım uygulamaları yapan işletmeler bitkisel kökenlilerden
özellikle
1--repellent etkili olan
Azadirachta indica,
2--semiyokimyasallardan
feromon tuzaklarını ve
3--mikrobiyal kökenli olanlardan
ise Bacillus thrungiensis ve ırklarını,
tarımsal zararlıların
mücadelesinde sentetik-kimyasal pestisitlerin yerine kullanmaya başladıkları
tespit edilmiştir.
3.3.3—Zararlılarla
Mücadele-Bazı Bilgiler:
1--Koyun yavşanı (Teucrium polium)’nın bir odada yakılması ya da suyunun filit yapılmasının bütün haşereleri öldürdüğüne
2--Kirpi dikeni (Echinops
sphaerocephalus)’nin evin muhtelif yerlerine asıldığında zararlıları
kaçırdığı ifade edilmekte
3-- pyrethrin esaslı
preparatlar yıllardır ısırıcı ve emici böceklere karşı
kullanılmaktadır ve ayrıca arılara karşı da zehirsiz olduğu bilinmektedir.
4-- Quasira amara’dan
elde edilmiş preparatlar meyvecilikte unlu bitler ve testereli arılara
karşı insektisit ve repellent olarak kullanılmışlardır fakat bu gün önemleri
azalmıştır.
5--Ryania speeiosa’dan elde
edilmiş ryanodin adlı alkoloidi içerien preparatlar lepidoptera
larvalanna temas ve mide zehiri olarak seçici etkiye sahiptir.
6--Nane, çam, kimyon yağları
insektisit ve akarisit, olarak kullanılmaktadır.
7-- Azadirachta indica’dan elde edilmiş azadirachtin esaslı preparatlar ideal bir insektisit özelliğine sahiptir. Tropik ve subtropik bölgelerde yaşayan 200’den fazla 22 ısırıcı böcek türüne etkili olduğu tespit edilmiştir.
7.1--Ekolojik tarım yönetmeliği azadirachtin’in kullanımını sadece tohum ve vegetatif üretim materyali üretmek amacıyla yetiştirilen anaç bitkiler ve süs bitkileriyle sınırlamıştır.
8-- Anason (Pimpinella anisum)’un anethole içeren uçucu yağı ambar zararlılarının bazılarına (Tribolium confusum, Sitophilus oryzae ve Ephestia kuehniella) karşı etkili olmaktadır
9-- Kekik uçucu yağı ana bileşeni p- cymene' nin gösterdiği fümigant etkinin böcek tür ve gelişme dönemine, uygulama dozu ve süresine bağlı olarak ambar zararlıları üzerinde yüksek oranda öldürücü etkilere sahip olduğu görülmüştür
10-- Anason, kimyon, ökaliptus ve biberiye bitkisi uçucu yağlarının bazı ambar zararlılarını (Tribolium confusum ve Ephestia kuehniella) önemli derecede öldürdüğü bilinmektedir.
11--Zehirli bir glikozit olan hederin ve saponin içeren duvar sarmaşığı (Hedera helix)’ nın alternaria sporlarının gelişimini % 61 oranında engellediği belirlenmiştir
3.4-- Ülkemizdeki
biyolojik kontrol çalışmaları
Zararlı Böcek Adı…….
Kullanılan Faydalı Böcek………… Bölge Adı
Seralarda K. Örümcek………. Avcı
Akar ………………….Akdeniz Böl.
Bağ Üvezi…………………. Parazitoit
Böcek……….. Güney Anadolu Böl.
San Jose Kabuklu Biti………
Parazitoit Böcek………….. Akdeniz Böl.
Süne …………….…………Yumurta
Parazitoiti ………G.Doğu An. Böl.
Turunçgil Unlu Biti……….
Predatör ve Parazitoit……….. Akdeniz Böl.
Torbalı Koşnil……………. Predatör
Böcek ……………….Akdeniz Bö
3.5--Örtü Bitkileri:
3--
Ceviz
bahçesinde örtü bitkisi olarak yetiştirilen hububatlar yaprak bitleri
ve Coccinellidler için uygun bir barınak oluşturur. Hububatların
erken dönemde (yaprakbitleri tam olgunlaşmadan ve Coccinellidler'in beslenmesi
için uygun döneme gelmeden) biçilmesi halinde Coccinellidler'in bahçe dışında
besin araması ve dağılmalarına neden olmuştur. Bunun sonucunda da Ceviz
ağaçlarında yaprakbiti yoğunluğu patlatabilir.
4-- Örtü bitkileri aynı zamanda yabancı otların çimlenmesini ve çıkışını önler. Allelopatik etkiler ile çevresinde yabancı ot gelişmesine izin vermez.
5.1-- Örtü bitkisi olarak şalgam yetiştirilmesi halinde yabancı otlara etkisi % 73-85 oranında olmuş; Phytium spp. Hastalığının azalmasına neden olduğu saptanmıştır.
6--Yoncanın Sclerotium rolfsii hastalığını önlemede önemli olduğu belirtilmiştir.
7--Örtü bitkisi seçilirken
yerli floraya öncelik verilmelidir. Çünkü bu çevreye uyum sağlamış doğal
düşmanların çoğalmasını sağlar. Örtü bitkilerinin şerit halinde yetiştirilmesi,
biçilmesi veya sürülmesi bu işlerin zamanlaması doğal düşman populasyonunun
destekleyici ve zararlı populasyonunu azaltıcı şekilde yapılmalıdır.
8--Meyve ağacı yazıcı böcekleri (Scolytus spp. (Col.:Scolytidae)) ile savaşda budama artıkları bahçeden uzaklaştırılıp yakılmalıdır. Mart, haziran ve eylül aylarında olmak üzere yılda üç kez ağaçlara kurumuş dallar tuzak olarak asılmalı, bu tuzaklarda talaş görülür görülmez hepsi toplanıp yakılmalıdır. Özellikle fidanlıklarda yerde kuru dal bırakılmamalıdır
9-- Antepfıstığı gözkurdu (Thaumetopoea solitaria Frey. (Lep.: Thaumetopoeidae))'nun yumurta paketleri kışın dallar üzerinde görüldüğünde ezilmelidir.İlkbaharda larva grupları da ezilerek yok edilir.
10--İncir maymuncuğu (Otiorhynchus davricus Lona ve O. meridionalis Gyll. (Col.:Curculionidae)) kışlamak ve barınmak için ağaç altında kökboğazı çevresinde bulunan taşların altını tercih ettiği için buralara yassı geniş taşlar bırakıp ara sıra burada toplanan erginleri yok etmek gerekir
11-- Kanlı balsıra ile bulaşık bahçelerde bir çuval parçası ile kışın bulaşık olan emzikler dipten uca doğru temizlenebilir. Monilya (Sclerotinia laxa Aderh. Et Ruhl., Sclerotinia fructigena Aderh.Et Ruhl.) ile bulaşık ağaçların üzerindeki kuruyan dallar, sağlam kısmın 2-3 cm altından kesilerek bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Mumyalaşarak ağaçların üzerinde kalan ve yere dökülen meyveler toplanıp imha edilmelidir.
12-- Yapışkan maddeler diğer tuzaklarla bir arada kullanılarak böceklerin kitle halinde yakalanmasında da yararlanılır. Örneğin, kiraz sineği, yaprakbitleri ve Cüce ağustos böcekleri gibi zararlılara karşı sarı renk tuzaklarına yapışkan maddeler sürülerek, eşeysel cezbedici tuzaklara yine yapışkan maddeler sürülerek böcekler yakalanmış olurlar.
13- Polikyl adı verilen yapışkan, bazı
yaprakbitleri,kırmızıörümcekler ve yaprakpirelerine karşı bazı batı ülkelerinde
kullanılmaktadır. Böcekler için
bazı cezbedici maddeler,
örneğin fermente olmuş meyve suları, pekmez, melas, şarap tortuları ,sirke veya
protein hidrolizat gibi maddeler genellikle zehirli maddelerle birlikte
kullanılır.
13.1—Böylece böcekler bir
yere toplanır ve zehirli maddenin etkisiyle de öldürülür. Sonuçta hem ilaçlama masraflarından
tasarruf sağlanmış ve hem de doğal denge, yapılan kısmi ilaçlama ile korunmuş olur.
14-- Danaburnu’na karşı sonbaharda sebze bahçelerinde 20-30 cm toprak derinliğine 1-2 kürek at gübresi konur ve üzeri toprakla örtüldükten sonra işaret olması için bir kazık çakılır.
14.1--Bu şekilde kışlak
tuzağı bahçenin değişik yerlerinde hazırlanır. At gübresinin sıcak gübre olması
nedeniyle Danaburnu nimf ve erginleri kışlamak üzere buralara toplanır. Kış
sonunda yani şubat sonlarında buralar açılarak nimf ve erginler toplu
olarak imha edilir.
15-- Yazıcıböcekler Scolytidae türlerine karşı ekim sonlarında ağaçlara demet halinde kuru dallar asılır. Bu böcekler kuru veya zayıflamış ağaçları tercih ettiklerinden kışlamak üzere asılan bu kuru dallara toplanırlar. Bu dalların kabuk altlarında açtıkları galerilerde kışı geçirirler. Kış sonlarında demet halinde ağaçlara asılmış kuru dallar toplanıp yakılarak yazıcıböceklere karşı etkili bir şekilde savaşılmış olur.
17--Küçük bahçelerde eylül ayı sonlarında elma ağaçlarının gövdelerine eski çuval parçaları veya oluklu mukavvalar sarılır. Elma içkurdu larvaları kışlamak üzere buralarda toplanırlar. Kış aylarında bunlar toplanıp imha edilerek zararlı populasyonu önemli ölçüde azaltılır.
17.1--Benzer uygulama bağlarda omcalarda yapılarak bağ maymuncukları önemli düzeyde azaltılabilir
18-- Sürü halinde bulunan çekirge nimflerinin hareket
yönüne dik olarak kilometrelerce uzunlukta 60-70 cm yüksekliğinde çinko
levhalar dik olarak yerleştirilir. Bu sürü tarafına gelen yerin hemen önüne
1-02 m derinliğinde ve 1 m kadar genişliğinde hendekler kazılır.
18.1--Gelen çekirge sürüsü
önce tuzağa çarpar ve sonra hendeğin içine düşerek birbirleri üzerine
yığılırlar. Daha sonra bunların üzeri toprakla örtülerek gömülürler. Bu
yöntemle 1945 yılındaki Çöl çekirgesi salgınında
37 000 ton çinko levha
kullanılmıştır
3.6—Zararlılara Karşı Fiziksel Yöntemler:
1-- Sıcak hava uygulaması
Sitophilus spp., Ephestia spp. gibi depolanmış ürünlerde zarar yapan böceklere
karşı uygulanır.
2--Hububat 52-55 0 C sıcaklıkta etüv veya fırınlara konularak zararlılar öldürülürler.
3--Yumru, kök, soğan gibi
toprakaltı organları veya çelik, fidan ve tohum gibi üretim organları sıcak
su içinde belirli bir süre tutulması sonucu yok edilebilir. Bunu yaparken zararlıları
öldürürken bitki organlarının canlılıklarını muhafaza etmesine dikkat etmek
gerekir.
4--Fidelik ve seralarda ekimden önce toprakta bulunan zararlıları öldürmek amacıyla kullanılır. Bu amaçla geliştirilmiş buhar kazanlarından yararlanılır. Bu özellikle çiçek ve sebze fidelikleri ve seralarında uygulanan genel bir sterilizasyon yöntemidir. Böylece birçok zararlı yok edilebilir
5-- Yaş sebze ve meyveler 1-2 C sıcaklıktaki depolarda saklanmak suretiyle hem uzun süre muhafaza edilebilirler hem de bazı böceklerin zararlarından korunabilirler
6-- Tohum böcekleri ile savaşda tohumlar suya daldırılarak böceklerin su yüzüne çıkması sağlanır. Böylece böcekler yok edilerek tohumlar ekilir.
7--Mineral tuzlar ve kül;
böcek ve akar gibi yumuşak vücutlu böceklerin vücudunda çizikler meydana
getirip bu çiziklerden vücut suyunun kaybolmasına ve giderek böceklerin ölmesine
neden olurlar.
7.1--Ambarlanmış tahıl ve baklagil tohumları slikat, talk ve benzeri mineral maddeler, volkanik küllerin tozları ile karıştırılarak ambarlandığında etkili bir savaş yapılmaktadır.
7.2--Ayrıca trips, yaprak
bitlerine karşı elenmiş ince kül-soba külü veya tozlar bitkiler üzerine
serpilerek zararlıların fiziksel yolla ölümlerine neden olunur.
8--Depoya CO2, O2 ve Azot gazlarını değişik oranda vererek zararlı böcekler öldürülebilir. Bu yöntem sadece kapalı hacimlerde kullanılır.
8.1--Depoda O2 oranı %1’den
az veya CO2 oranı % 60 civarında bulundurulacak olursa ve bu koşul birkaç hafta
devam ederse zararlılar tamamen yok edilmiş olur.
8.2--Yaş meyve depoların da O2 oranı %2 civarında tutulursa Elma içkurdu larvalarının daha yüksek oranda öldüğü saptanmıştır
9-- Vakumlu depolarda hava basıncının 100 mm civa basıncına kadar düşürülmesiyle zararlılar tümüyle yok edilmiş olur.
10--Görsel Tuzaklar :
10.1--Görsel ya da renk tuzaklarının yaygın kullanıldığı
zararlılar meyve sinekleri, beyaz sinek, Thripsler, ve yaprak galeri
sinekleridir. Maksimum 500-520 nm arasında yansıtmaya sahip sarı renk
Bactrocera oleae için en etkilisidir.
10.1.1--Thripsleri ise
sarı ve mavi renk cezbeder. Çekici olarak kullanılacak renkteki
bir levha üzerine kurumayan yapışkanla sürülür zararlının bulunduğu
plantasyona belirli aralıklarla yerleştirilir. Türe göre ağaç ya da bitki
dallarına, seralarda ise bitkilerin 10-15 cm üzerine gelecek şekilde
sırıklara bir ip ya da tel yardımıyla levhalar asılır.
10.2--Yunanistan’da Zeytin sineği'ne karşı bu tablalar düşük dozda hazırlanmış insektisit solüsyonlarına daldırılarak da kullanılmaktadır. Ülkemizde örtü altı sebze yetiştiriciliğinde beyazsinek, yaprak galerisineği ve tripse karşı sarı yapışkan tuzaklar kullanılmaktadır.
10.3—Yapışkan tuzaklar sicilya’ da krizantem seralarında thrips, Avusturya ve Sicilya’da ise domates ve hıyar seralarında beyazsinek ile savaşda kullanılmaktadır.
10.4--Yakalama etkinliğini
yitirmemesi için birkaç haftada bir kirlendikçe yenisi ile
değiştirilmelidir.
11--Feromon Tuzakları :
11.1--Kullanımına en sık
rastlanan materyal, türe özgü olan ve bireylerin çiftleşme çağrısı olarak karşı
eşeyi cezbetmek için salgıladığı feromon maddesi ve bu feromonla hazırlanan
tuzaklardır.
11.1--Ya doğal olarak böceğin
abdomeninden ekstrakte edilerek ya da sentezi yapılıp üretilerek bu maddelerden
tuzak sistemle rinde yararlanılır.
11.2--Türe özgü feromon
kapsül ya da dispenser denilen yayıcılara belirli miktarda emdirilir. Türü en
çok cezbeden renk ve biçimde hazırlanan tuzağa kurumayan yapışkan sürülmüş bir
tabla yerleştiril ir ve bunun üzerine de feromon kapsülü tutturulur.
11.3--Bitkinin dalına veya
bir sırığa telle ya da iple bu tuzaklar uygun aralıkta ve yükseklikte, tür için
önemli ise hakim rüzgar yönünde yerleştirilir. Feromonu algılayan karşı eşey
tuzağı bulur ve yapışkan tabla üzerine düşerek çok sayıda yakalanır.
11.4--Bir feromon
tuzağından beklenen en önemli özellik, ömrü süresince feromonu en etkili
miktara yakın oranda ve sürekli olarak yaymasıdır. Şu anda 600’un üzerinde
böcek türünün feromonu tanımlanmış olmasına rağmen çok azına karşı bu savaş
yöntemi kullanılmakta.
12--Besin Tuzakları :
12.1--Zararlının kokuyu çok
uzak mesafelerden alarak yönelebileceği ve genellikle fermente olabilen
maddeler belirli oranda karıştırılarak uygun büyüklükte kaplara konup bitki
veya ağaç dallarına bir ip ya da tel yardımıyla asılır.
12.1.1--Kokuya gelen böcekler
kabın ağız kısmından içindeki sıvı ortama düşerek yakalanırlar. Bu tip
tuzakların her hafta kontrol edilerek eksilen miktarda sıvının eklenmesi ve 15
günde bir karışımın yenilenmesi zorunluluğu vardır. Ancak hazırlama kolaylığı
ve ucuzluk gibi avantajlara sahiptir.
12.2--Savaş amaçlı Ege Bölgesinde Archips rosanus L.’a karşı şarap, sirke, şeker ve su karışımı kullanılmaktadır. Elma gövdekurdu için su, pekmez ve ekmek mayasından oluşan karışım Orta Anadolu Bölgesi’nde feromon tuzaklarından daha başarılı bulunmuştur.
12.3--Zeytin sineği'ne karşı geliştirilen besi tuzaklarında ise amonyak solusyonları ya da amonyum tuzları, protein veya maya izolatları, heterocyclic aminler, meyve uçucuları (hexanol, octanal, nonanol, nonanal) kullanılır.
12.4--Yunanistan’da bu
tuzakların yapışkan tablaları insektisit solusyonlarına daldırılır.
3.6.1--Tuzak
Kombinasyonları
1--Besi-Görsel Tuzak
Kombinasyonu :
1--Bu kombinasyon Kiraz
sineği (Rhagoletis cerasi L.) için % 5'lik amonyum fosfat kapsülü takılmış sarı
yapışkan tuzaklardır.
2--Bu kombinasyona
Yunanistan’da kemosterilantlar (kısırlaştırıcı) eklenerek zeytinde Zeytin
sineği savaşında kullanılmıştır.
3--Günümüzde de amonyak salan
dispenserlerle kombine edilmiş sarı yapışkan tablalar aynı zararlıya karşı
kullanılmaktadır.
2--Feromon-Besi Tuzak
Kombinasyonu :
1--Zararlı populasyonundan
hem erkek hem de dişi bireyleri çekmeyi, böylece etkinliğini arttırmayı
amaçlayan kombinasyonlardır.
2--Zeytin sineği feromon
tuzakları uzun mesafeli etkiye sahip olup erkekleri çeker, amonyum tuzları ile
hazırlanan besi tuzakları ise kısa mesafeli dişi çekicileridir. Bu
kombinasyonlar bireylerin çiftleşme şansını daha da azaltır.
3--15x20 cm boyutlarında
doğal renkli kontrplak levhalar 15 dakika süre ile %0,05 aktif madde içeren
deltamethrin solüsyonuna daldırıldıktan sonra üzerine 20 ml’lik amonyum
karbonat dolu polythene şişe ve 50 mg’ lık feromon karışımıyla dolu
dispenserler yerleştirilmiştir. Polythene şişelerin kapağında amonyağın
buharlaşması için küçük bir delik bırakılmıştır.
3--Feromon-Görsel Tuzak
Kombinasyonu :
1--Sarı renge boyanmış sert
plastik dikdörtgenler kurumayan bir yapışkanla kaplanıp üzerine spesifik
feromon (1,7 dioxaspiro (5,5) undecane) emdirilmiş kapsül yerleştirilerek
yaratılan kombinasyon Zeytin sineği ile savaşda kullanılmaktadır.
4--Feromon-Besi-Visuel
Tuzak Kombinasyonu :
1--Hem türe özgü 50 mg
feromon emdirilmiş kapsül, hem 25 mg amonyum bikarbonat içeren polythene
şişelerin monte edildiği sarı renkli Mc Phail tuzakları Zeytin sineği için
Yunanistan ve Sardunya’da kullanılmaktadır.
1.1--Bu kombinasyonda sarı
yapışkan tuzaklar 15 dakika süre ile % 0,1 deltamethrin solüsyonuna
daldırılarak da Yunanistan’ da kullanılmaktadır. Bugüne kadar dünyada ve
Türkiye’de alınan sonuçlar değerlendirildiğinde bu yöntem alışılmış savaş
sistemlerine göre bazı avantaj ve dezavantajlara sahiptir.
1.2--Bunlar, uygulandığı
zararlıya, bitki türüne, iklim koşullarına bağlıdır. Örneğin Zeytin sineği ve
Kiraz sineği gibi meyve sinekleri savaşı için kullanıldığında alınan sonuçlar
ilaçlamadan elde edilene yakın olmaktadır.
1.3--Bu başarının nedeni
kullanılan kombine tuzakların her iki eşeye de hitap edebilmesi, bu sayede
çiftleşme şansının daha da düşmesidir.
1.4--Bir çok Lepidoptera
türünde erginler eşeysel olgunluğa çabuk ulaşır ve çıkıştan hemen sonra
çiftleşir. Bir sonraki populasyondan önemli azalmalar beklemek için
populasyondaki erkeklerin % 95’ten fazlasını uzaklaştırmak gerekir.
2--Japonya’da tuzak
etkinliğinin yüksek olacağına inanılan Spodoptera litura’da bile en yüksek
yakalama oranının %40 olduğu anlaşılmıştır. Bu durum yöntemin bazı türler
için risk taşıdığını göstermektedir.
3--Spodoptera spp. için en
büyük problem larvalarının polifag olmasıdır. Bu nedenle tuzaklar tek bitkiyle
sınırlı kalamamaktadır. Ayrıca S. littoralis’in erkekleri yaşamları boyunca
sürekli ve birden fazla dişiyle çiftleşebilmekte, üstelik çiftleşme gecikirse
dişiler yumurtalarını daha sonra döllenmek üzere depolayabilmektedir.
3.1--Oysa Earias insulana’da
böyle sorunlar yoktur. Pamuk yetiştirme mevsimi başında düşük yoğunlukta olması
ve yalnız pamuk alanlarıyla sınırlı kalması yöntem için idealdir. Yöntemin
başarıya ulaşmasında iklim koşullarının da etkisi büyüktür.
4--Orta Anadolu’da S. myopaeformis’e karşı besi tuzakları, feromon tuzaklarından daha başarılıdır. Bunun nedeni Orta Anadolu’da zararlı populasyonunun artmasını sağlayacak iklim koşullarının olmayışı ve sıcaklık aşırı yükselmediği için besi tuzaklarının tam randımanlı çalışmasıdır.
5--Ayrıca düşük sıcaklıklar böceğin feromona tepkisini sınırlayabilmektedir. Ege Bölgesin'de aynı zararlıya karşı feromon tuzakları daha etkin bulunmuştur. Çünkü bölgede populasyon yoğunluğu daha fazla ve sıcaklık daha yüksektir. Bu yüzden bir zararlıya karşı en etkin tuzak tipi bölgeden bölgeye değişebilmektedir.
6-- Orta Anadolu Bölgesi’nde S. myopaeformis ile bulaşık elma bahçelerinde 1 litresinde 5 kısım su+1 kısım pekmez+2-3 g ekmek mayası bulunan 1 adet besi tuzağı/5 ağaç olacak şekilde kullanılarak en az 2 yıl süreyle yapılacak kitlesel tuzaklamanın Elma gövdekurdu populasyonunu ekonomik zarar eşiği seviyesinde ya da altında tutacağını ortaya koymuştur. Tuzaklar mayıs ayında yerden 1-2 m yüksekliğe gövdeye yakın yere asılır.
6.1--Haftalık kontrollerle yakalanan kelebekler ve diğer böcekler tuzaklardan uzaklaştırılır.
6.2--Pekmezli karışım tuzak
kabının ¾’üne kadar dolacak şekilde yeni hazırlanmış karışım ile tamamlanır.
Eylül sonuna kadar tuzaklar bahçede bırakılır.
6.3--Uşak-Sivaslı’da C.
pomonella’ya karşı elma bahçesinde yürütülen Kitlesel tuzaklama denemesinde 2
ağaç/1 tuzak parametresi kullanılmış ve ilk yıl yüksek olan zarar oranı (%
24.3) 1993 ve 1994 yıllarında 1 ağaç/1 tuzak parametresi ile % 2,6 ile 2,8
olmuştur.
6.4--Etki ise ilk yıl % 54,3
iken 2. ve 3. yıl % 81 olmuştur. Kitlesel Tuzaklama parselinde hiç ilaçlama
yapılmadığı dikkate alındığında İlaçlı parselin son iki yıldaki zarar oranları
(% 0,25-1.06) ve etki oranları (% 98-93) ile yöntem rekabet edebilecek güçte
olup biyolojik savaş ile kombine edilirse etkisi daha da artacaktır.
6.5--Pratiğe verilen yöntem
orta ve düşük yoğunlukta Elma iç kurdu populasyonunun olduğu bahçelerde en az
iki yıl üstüste uygulanmak üzere tavsiye edilmektedir. Tuzaklar yerden 1,5-2 m
yükseğe ve açık tarafı hakim rüzgar yönünde olacak şekilde her ağaca 1 adet
asılmalıdır.
6.6--1 Ocak’tan itibaren etkili
sıcaklık toplamının 80 günderece’yi bulmasıyla gerçekleşir ve hasat sonuna
kadar tuzaklama devam eder. Eşeysel çekici tuzakların kapsülleri 5 haftada bir
değiştirilir. Tuzaklar haftada bir kontrol edilip toplanan kelebekler
uzaklaştırılır
7--Yapışkan tablalar
kirlendikçe değiştirilir. İzmir’de örtüaltı domates ilkbahar yetiştiriciliğinde
Sera beyazsineği (Trialeurodes vaporariorum (Westw.)) ve Yaprak galeri sineği
(Liriomyza trifolii (Burgess), L. bryonia (Kaltenbach)) ile savaşda 1 adet/da olarak
asılan sarı yapışkan tuzaklarda ilk ergin yakalanır yakalanmaz bu tuzaklar 3 m
aralıklarla (1 tuzak/10 m2) almaşık olarak bitkilerin 10-15 cm üzerine
asıldığında Yaprak galeri sineğinin ekonomik zarar eşiğini aşmadığı, Sera beyaz
sineği’nin ise düşük populasyon yoğunluğunda (2-10 larva/yaprak) baskı altına
alınabildiği saptanmıştır.
7.1--Yüksek populasyon (20
larva/yaprak) söz konusu olduğunda kısmi ilaçlama gerekebilir. Bu tuzaklar
kirlendikçe değiştirilmelidir. Yaprak galeri sineği Liriomyza trifolii Burgess.
(Dip.:Agromyzidae)’ye karşı karanfil, gerbera ve krizantem seralarında 1
adet/da olarak asılan sarı yapışkan tuzaklarda ilk ergin yakalanır yakalanmaz
bu tuzaklar 1 tuzak/5 m2 olacak şekilde almaşık olarak bitkilerin 10-15 cm
üzerine asılmalı ve hasat sonuna kadar kirlendikçe ya da rengini kaybettikçe
yenilenmelidir.
7.2--Marmara Bölgesi zeytin alanlarında tarafından Zeytin sineği karşı kitlesel tuzaklamada Feromon+Besi (diamonyum fosfat)+ deltamethrin emdirilmiş kontrplak kombinasyonu ile hazırlanan tuzak lar % 80 etkili bulunmuştur. Prays oleae Bern. ile savaşda Delta tipi eşeysel çekici tuzaklar 1 tuzak/5 ağaç parametresi ile çiçek dölünde % 57, meyve dölünde % 69 oranında etkilidir.
8--Kiraz sineği'nin düşük
ve orta yoğunluktaki populasyonlarına kitlesel tuzaklama uygulanır. Ağaç
başına 4 adet sarı yapışkan tuzak (Rebell) + Amonyak kapsülü (Polimer matriks)
asmak suretiyle yöntem uygulanır. Uygulama izole veya yarı izole kiraz
bahçelerinde yapılmalıdır.
8.1--İzleme tuzaklarıyla ilk ergin çıkışını takiben kitlesel tuzaklama uygulamasına geçilmelidir. Tuzaklar yerden 1.5-2 m yüksekliğe çoğunluk la ağaçların güney-doğu yönündeki meyveli dallara ve açığa asılmalıdır.
8.2--Uygulama boyunca aynı
ekosistem de başka bir kiraz bahçesine asılacak tuzaklarla populasyon seyri
izlenmelidir. Hasat sonunda kurtlu meyve oranına göre uygulama değerlendirilmelidir
9--Zeytin sineğine karşı
denenen kombinasyonlar içinde seks feromonu içeren IPMT tuzakları ile % 2'lik
Amonyum fosfat içeren Mc Phail tuzaklarıyla eşlendirilmiş dikey sarı yapışkan
tuzaklar en etkili olarak bulunanlardır.
9.1--Bu çalışmalar sonucunda
hem feromon kapsülü hem amonyak içeren polimer matriks kapsüllerinin bulunduğu
20x30x0,4 cm boyutlarındaki kontrplak levhalar 1 tuzak/1 ağaç parametresi ile %
82 etkili bulunmuştur.
9.2--Tuzak gövdeleri
uygulamadan önce 15 dakika süreyle % 0,5 lik deltamethrine solüsyonuna
bandırılır. Üzerine bir feromon ve bir amonyak kapsülü yerleştirilir.
9.3--Tuzaklar yerden 1,5-2 m
yükseğe ve ağaçların güney-doğu yönüne gölgeye fakat açık bir kısma asılır.
Uygulama zeytin tanelerinin vurma olgunluğuna gelmesinden hemen sonra yapılır.
9.4--Küçük ağaçlara sahip
bahçede 2 tuzak, büyük ve homojen olmayan zeytin alanları için 1 tuzak /ağaç
olmalıdır. Tam izole olmayan yerlerde sınırdaki ağaçlara iki misli uygulama
yapılmalıdır.
9.5--Uygulama sezon ortasında
yaklaşık eylül ayının ilk yarısında tekrarlanmalı, ilk asılan tuzaklar ağaç üzerinde
bırakılarak yenileri asılmalıdır.
Ana gövde olarak sarı yapış
kan dikey tuzak da kullanılabilir. Tuzaklarla ergin populasyon yoğunluğu da
izlenmelidir.
9.6--Bunun için hektara bir
adet feromon kapsülü içeren sarı dikey yapışkan tuzak ve %2'lik amonyum fosfat
içeren Mc Phail tuzağı asılmalıdır. Feromon kapsülleri 6 haftada bir, Mc Phail
tuzağı eriyiği her hafta yenilenmeli, bu tuzaklar kıyaslama amacıyla aynı
ekosistemde başka bir zeytin bahçesine de asılmalıdır.
9.7--Hasat sonunda hem
tuzaklarda yakalanan ergin sayıları ve meyve bulaşma oranına göre yapılır.
Yağlık çeşitlerde %8, sofra lık çeşitlerde %2 olan ekonomuk zarar eşiği ile
kıyaslanarak yöntemin etkinliği saptanır.
9.8--Uygulama en az 300-500
ağaçlık izole veya yarı izole alanlarda yapılmalıdır. 1000 ağaçtan daha büyük
olması tercih sebebidir. Düşük veya orta yoğunlukta populasyonlar idealdir.
9.9—Parklarda bulunan süs
bitkileri üzerinde rastalan thripsler
üzerine Yapılan bir çalışmada F. occidentalis, T. tabaci ve M. abdominalis
türleri süs bitkilerinde yaygın olarak saptanmıştır.
9.9.1--Farklı kültür bitkisi
türlerinde zararlı olarak bilinen bu thrips türleri yüksek sayılarda ortaya
çıktıkları dönemlerde bile, örneklenen süs bitkilerinin hiçbirinde zararları
gözlenmemiştir. Teşhis edilen Thysanoptera türlerinin çoğu Asteraceae (örneğin
Chyrsantemum spp. ve Tagetes spp.) ve Brassicaceae familyalarına bağlı bitki
türlerinde saptanmıştır. Bir başka deyişle bu familyada yer alan bitki türleri
thripsler için daha çok cezp edici olmuştur.
9.9.2--Bu süs bitkisi
türlerinden krizantem ve Tagetes bitkileri seralarda zararlı thrips türlerinin
mücadelesinde tuzak bitki olarak değerlendirilmesi önerilmektedir
9.9.3--Thripslerin parklarda
örneklenen süs bitkilerinde zararlı olarak ortaya çıkmamalarında bunlar
üzerinde beslenen ve çoğu polifag olan avcı böceklerin etkileri olduğu
düşünülebilinir
9.9.4-- Bu nedenle Adana
kentinde parklarda kullanılan süs bitkilerindeki zararlı thrips türlerine ve
ayrıca diğer emici böceklere (örneğin yaprakbitleri) karşı kimyasal mücadele
anlamlı görülmemektedir. Aksine, bu tür uygulamalar; bu tür alanlarda var olan
doğal dengeyi bozabilir, çevre ile ilgili değişik sorunların ortaya çıkmasına
sebep olabilir
10—Yapışkan Tuzaklar vs kullanılabilen Semiyokimyasallardan böcekleri cezbeden bazı bitki kairomonları:
1-- Acalymma vitlatum böceği için…indole veya ß-bisabolol kairomon u….Kabakgillerde
kullanılabilir
2-- Anthonomus grandis böceği için… ß-kariofillene-Pamuk-0-kariofillene
oksit İmonene kairmonu…..pamuk için kullanılabilir.
3-- Blastophagus piniperda böceği için… α-pinene-α-terpineol
kairmonu…çam için kullanılabilir.
4-- Carpophilus hemipterus böceği için… etanol-etil
asetat-asetaldehide karmonu.. incir için kullanılabilir.
5-- Cotinus nitida böceği için….kaproik asit kairmonu ….Şeftali için
kullanılabilir.
6-- Dendroctonus pseudotsugae böceği için…α-pinene kairmonu…Köknar için kullanılabilir.
7-- Hylobius pales böceği için….anetole kairmonu….Karaağaç için
kullanılabilir.
8-- Leptinotarsa decemlineata böceği için….trans-2-heksen-l-ol--cis-3-heksen-l-ol kairmonları…patates
için kullanılabilir.
9-- Popillia japonica böceği için…anetole- sitronellol kairmonu…üzüm için
kullanılabilir.
9.1-- Popillia japonica böceği için…eugenol kairmonu……Gül için kullanılabilir.
9.2-- Popillia japonica böceği için…geraniol-fenetanol kairmonu.. Şeftali için
kullanılabilir.
10-- Phyllotreta crucifereae ve Phyllotreta striolata
böcekleri için…allil isotiokyanate
kairmonu…Lahana için kullanılabilir.
11-- Scolylus multistriatus böceği için… α-kadinene-γ-kadinene--±kalamenene
α-kubebene--ß-elemene--α-muurolene—Karaağaç
için kullanılabilir.
12-- Delia brassicae böceği için…allil isotiokyanate
kairmonu…Lahana için kullanılabilir.
13-- Dacus cucurbitae böceği için…raspberry ketone kairmonu…Kabakgiller için
kullanılabilir.
14-- Rhagoletis pomonella böceği için… butil
2-metilbutanoate—propilheksanotae--butil heksanoate--heksil propanoate
kairmonları…elma için kullanılabilir.
15-- Eulaema bombiformis böceği için….benzil asetat kairmonu…Elma için
kullanılabilir.
16-- Psila rosae böceği için… trans-asarone--trans-2-heksenol--Heksanal
Heptanal kairmonları ….havuç
için kullanılabilir.
11--Bazı bitki familyaları ve Yponomeuta cinsine ait böcek türlerini çeken bitki türleri-Bitkilere gelen böcekler:
konukçu bitki………………………………………….böcek
türü
1--Prunus padus-kuş kirazını
cezbettiği………….Yponomeuta evonymellus böceği-kelebeği
2-- Malus spp.-elma cezbettiği…………… Y. Malinellus böceği-kanatlı
3-- Prunus mahaleb-mahleb ağacının cezbettiği….. Y. Mahalebellus böceği
4-- Crataegus, Prunus spp.-geyik dikeni-alıç cezbettiği….
Y. Padellus böceği-kanatlı
5-- Euonymus europaeus-iğcik ağacı cezbettiği….. Y. Plumbellus böceği-kanatlı
6-- Sedum telephyum-bağ kara koruğu cezbettiği…. Y. Vigintipunctatus böceği
7-- Euonymus europaeus-iğcik ağacı-papaz külahı
cezbettiği… Y. Cagnagellus böceği-kanatlı
12-- Popillia japonica’yı cezbeden bazı bitki türleri ve salgıladıkları kairomonlar
1-- Elma, Gül, Şeftali için………….Asetik asit
2—Elma için……..Kaproik asit
3-- Elma, Gül için……….Sitral
4—Gül için…………..Sitronellol-Eugenol
5-- Elma, Üzüm, Gül için…….Geraniol
6-- Gül, Üzüm için…………2-Feniletanol
7-- Elma, Şeftali için………..Valerik asit
12.1—Yapılan bir çalışmaya göre Erzincan’da Özellikle organik tarım ve iyi tarım uygulamalarının gerçekleştiği işletmelerde bitkisel, semiyokimyasal ve mikrobiyal kökenli biyopestisitler kullanılmaya başlanmıştır.
1--Bitkisel kökenlilerden
özellikle repellent etkili olanlar Azadirachta indica
2--mikrobiyal kökenli olanlardan ise Bacillus
thrungiensis ve ırkları,
3--afit ve akarlara karşı ise
sabunlu sıvı ilaçlar (arapsabunu) mücadelede kullanılmaya başlandığı tespit
edilmiştir.
4--Semiyokimyasallardan meyve
zararlılarına karşı feromon tuzakları kullanılmaya başlanmıştı
4-- Doğal Düşmanların Etkinliklerinin Arttırılması
1--avcı böcek (Rodolia
cardinalis (Muls.)) 1932 yılında tekrar getirtilerek Çukurova ve Ege
Bölgesi’nde turunçgil alanlarına salınması sonucu torbalı koşnil (Icerya
purchasi Mask. (Hom.:Margarodidae)) sorunu ortadan kalkmıştır.
2--Süne’de biyolojik savaş
çalışması 1928 yılında Adana’da yumurta parazitoidi Trissolcus semistratus
Nees. ’in saptanmasıyla başlamış, 1958 yılında İran’dan getirtilen
parazitoid Diyarbakır’da hububat alanlarına salınmıştır.
3--Turunçgil unlubiti’ne
karşı 1965 yılında ABD’den Antalya Biyolojik Mücadele İstasyonu’nca
getirtilen avcı böcek C. montrouzieri ve parazitoit Leptomastix dactylopii
halen Adana Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü ve Antalya Narenciye ve
Seracılık Araştırma Enstitüsü’ndeki insektaryumlarda kitle halinde üretilmekte
ve turunçgil üreticilerine dağıtılmaktadır.
4--Yüzük kelebeği (Malacosoma neustria L. (Lep.:Lasiocampidae) elma, armut, ayva, kayısı, erik, badem, şeftali, kiraz, ahlat gibi meyve ağaçları, bazı süs ve orman ağaçlarında larvalarının yaprakları damarları kalacak şekilde yemesiyle zararlı olan polifag bir zararlıdır.
4.1--Orta Anadolu’da bu
zararlının yumurta parazitoidleri saptanmış, bunlar arasında Telenomus
laeviusculus Ratz. (Hym.:Scelionidae) ve Oonecyrtus spp. (Hym.:Encyrtidae)’nin
bu zararlıyı baskı altında tutan ve önemli doğal düşmanları olduğunu
saptamıştır.
2--Yoğun ve gelişigüzel
ilaçlamaların yapılmadığı bahçelerde doğal denge korunacağı ve hiç kimyasal
savaşa gerek kalmayacağı ortaya konmuştur.
5--Elma pamuklubiti'nin
parazitoidi Aphelinus mali Hold. (Hym.:Chalcididae) Orta Anadolu
Bölgesi’nde zararlıyı %70 oranında parazitleyebilmektedir. Bu yüzden
zararlıya karşı ilaçlama yapmaya gerek kalmamaktadır.
6--Yaprakbüken
(Archips spp. (Lep.:Tortricidae) populasyonunu baskı altına alabilecek olan Trichogramma
embryophagum (Hartig) (Hym.:Trichogrammatidae) kiraz bahçelerinde %65
oranında zararlıyı parazitlemektedir.
7--Sanjose kabuklubiti
(Quadraspidiotus perniciosus Comst. (Hom.:Diaspididae)) birçok meyve ağacında
zararlı olup savaşında kısa budama ve temiz fidan kullanımı gibi kültürel
önlemler önemli yer tutar. Bu zararlıyla biyolojik savaş şansı da vardır.
8--Pamukta zararlı
kırmızıörümcekler (Tetranychus cinnabarinus Boisd. ve Tetranychus urticae
Koch. (Acarina:Tetranychidae)’in doğal düşmanları olan Scolothrips longicornis
Priesner (Thy.:Thripidae), Stethorus spp. ve Scymnus spp. (Col.:Coccinellidae),
Chrysoperla carnea Steph. (Neu.:Chrysopidae), Orius spp. (Het.:Anthocoridae),
Nabis spp. (Het.:Nabidae), Deraeocoris sp ve Campylomma diversicornis Reut.
(Het.:Miridae), Geocoris spp. (Het.:Lygaeidae) zararlı populasyonunu baskı
altına alabilecek etkinliktedir.
9--Benzer şekilde pamuk
yaprakbiti Aphis gossypii Glov. (Hom.:Aphididae)’ nin özellikle Coleoptera
Takımı, Coccinellidae familyasından predatörleri (Coccinella septempunctata L.
Ve C. undecimpunctata L., Adonia variegata (Goeze), Adalia bipunctata, Scymnus
spp. ve Exochomus spp .) populasyonu azaltıcıdır.
10--Türkiye’ de Bacillus thuringiensis’ in etkili olduğu ve kullanıldığı zararlılar
1--Salkım güvesi (Lobesia
botrana Den.-Schiff.)
2--Patates böceği
Leptinotarsa decemlineata
3--Lahana yaprak güvesi
(Plutella xylostella L. ve P. Maculipennis
4--Lahana Kelebeği (Pieris
brassicae L
5--Altın kelebek (Euproctis
chrysorrhoea L.)
6--Amerikan beyaz kelebeği
(Hyphantria cunea Drury
7--Elma ağ kurdu (Yponomeuta
malinellus Zell
8--Yüzük kelebeği (Malacosoma
neustria (L.)
9--Harnup güvesi (Ectomyelois
ceratoniae (Zell.)
10--Kır tırtılı (Lymantria
dispar
11--Limon çiçek güvesi (Prays
citri Mill.
5-- Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler:
5.1—Bazı Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler:
1--Azadirachtin Bitkisel
kökenli insektisit olarak üzerinde en çok çalışmalar yapılan bitki Azadirachta
indica’ dır.
1.1--İlk olarak 1978 yılında
yaprakları ezilerek lahana bitkisine uygulanmış ve lahana böceğinin olmadığı
görülmüştür. Tropik ve subtropik bölgelerde yaşayan 200’ den fazla ısırıcı
böcek türüne etkili olduğu tesbit edilmiştir.
1.2--Yararlılara ve
sıcakkanlılara toksik etkisi bulunmamaktadır. Yapılan araştırma sonuçlarına
göre Azadirachtin’in böceklere ; Uzaklaştırıcı Beslenmeyi engelleyici
Doğurganlığı azaltıcı Kısırlaştırıcı Öldürücü Yumurta bırakmayı önleyici gibi
etkileri saptanmıştır.
1.3--Gelişme ve büyümeyi
aksatıcı gibi çok sayıda etkileri vardır. Ve bu etkilerin Orthoptera,
Homoptera, Heteroptera, Lepidoptera, Coleoptera, Diptera ve Hymenoptera
takımına bağlı bir çok türde gözlenmiştir.
1.4--Azadirachtin ülkemizde
domateste yaprak bitine karşı Neem Azal ticari adıyla ruhsat almıştır.
1.4.1-- Tütün fideliklerinde püskürtülen %1-5’lik Azadirachtin
tohum ekstraktı bitkiyi böceğin- Spodoptera
littoranın zararından korumuştur.
1.4.2-- %5’lik tohum- Azadirachtin
ekstraktı uygulanan patateslerde Phtorimaea operculella-zararlının yumurta
bırakması engellenmiştir.
1.4.3--Azadiractin in
Etiklediği Zararlılar:Böceklerde (Lepidoptera
ve Orthoptera olmak üzere
Homoptera,Heteroptera,Lepidoptera,Coleoptera, Diptera ve hymenoptera)
2—Pyrethrum-Chrysanthemum cinerariaefolium’un çiçeklerinden elde
edilen pyrethrum mevcut insektisitlerin içinde en eski ve en güvenilir olup
halen geniş alanlarda kullanılan tek bitkisel kökenli insektisittir. Isırıcı ve
emici böceklere karşı insektisit etkilidir. Daha çok depolanmış ürün ve ev
zararlılarına karşı kullanılmaktadır. Pyrethrum’un en büyük dezavantajı gün
ışığında çabuk parçalanmasıdır. Pyrethrum genel olarak böcek türü
zararlılarda etkilidir
2.1—Rotenon genel olarak böcek türü zararlılarda etkilidir
2.1—Pyrethrum uygulanan
Lahanalar zararlıdan- Pieris brassicae korunmuştur
2.2--Pyrethrum e.m’li aerosol
ile muamele edilen bahçe bitkilerindeki afitler- Myzus persicae-Macrosiphum rosae kontrol altına alınmıştır
3—Nicotine-Nicotiana tabacum ve diğer Nicotiana türlerinin yapraklarından çeşitli metotlarla ekstrakte edilen nicotine Avrupa’da 1950’li yıllardan beri kullanılmaktadır. Tütün yapraklarının sulu ekstraktı zararlı böceklere karşı kontakt etki gösterir.Daha çok afitler ve diğer yumuşak vücutlu böceklere karşı mücadelede kullanılmaktadır. Sıcakkanlılara son derece toksik olan nicotini kullanırken dikkat edilmelidir. Nicotine genel olarak böcek türü zararlılarda etkilidir
3.1—Ryania genel olarak Böceklerde (Cydia pomonella Lin.) (Lep: Tortricidae), Ostrinia nubilalis (Hübner) (Lep: Pyralidae) olarak etkilidir.
3.2—Sabadilla genel olarak Heteroptera üzerine etkilidir
4--Quassine (Acıağaç)-Quassine armara adlı bitkinin gövdesinden
elde edilen ekstrakt meyvecilikte unlu bitlere ve testereli arılara karşı
insektisit ve repellent olarak kullanılır (75g bitki / 1 lt su içinde 24 saat
ıslatılır, kaynatılır, arap sabunu konur ve soğutulur)
4.1--Quassine zararlı
böceklerde (buğday afitleride (Hom: Aphididae); Hoplocampa spp VE (Hym:
Tenthredinidae); Bemisia tabaci (Hom: Aleyroridae); Anthonomus pomorum
(Col:Curculionidae); etkilidir.
5-- Allium sativum L
ekstraktı zararlı böceklerde
(Callosobruchus maculatus (Col: Bruchidae), Sitophilus oryzae, S. granarius
(Col: Curculionidae), Ephestia kuehniella ve Plodia interpunctella (Lep:
Pyralidae); Plutella xylostella (Lep: Plutellidae), Trichoplusia ni (Lep:
Noctuidae) ve Pieris rapae (Lep: Pieridae) etkilidir.
5.2—Sarımsak:
1--Sarmısak esansı (suyu)
mantar sporlarının yayılmasını engelleyici etkiye sahiptir. Sarmısağın bu özellikleri
bilim adamlarınca ispatlanmıştır.
2--Salatalıklar üzerine yapılan bir denemede salatalık üzerine yaprak mildiyösü bulaştırılmış ve düzenli aralıklarla ve beşer günlük aralarla bunlara sarmısak suyu püskürtülmüştür.
2.1--Sonuçta sarmısak suyu
püskürtülmeyen salatalıklarla mildiyö hastalığı önüne geçilmez şekilde
çoğalmıştır.Püskürtülen parsellerdeki mildiyö hastalığı kalmamıştır.
3--Buna benzer ve hala Avrupa’da kullanılmakta olan bazı karışımları biyolojik koruma yönünden aşağıda almayı faydalı buluyoruz.
Sarmısak Şurubu: ½ kg. taze
sarmısak dişi ezilip, bir kova içinde 10 lt suya karıştırılır. Koyuluğu
gidermek için 1/10 oranında suyla seyreltilir. Bu şerbet toprağa serpildiğinde bitkinin
hastalıklara karşı direnci artar. Ayrıca toprakta
bulunan mantar sporlarını
öldürür.
4--Sarmısak Çayı: 70gr.
sarmısak dişi bir litre sıcak suda demlenir. 5 saat süre ile üzeri örtülü
olarak bekletilir. Süzülür ve bitkilere püskürtülür. Böylece mantar
enfeksiyonları önlenmiş olur. Bu çay 1/7 oranında suyla seyreltilerek akarlara karşı
kullanılabilir.
5--Diğer bir sarımsak
reçetesi de: 10gr. ince kıyılmış sarımsak 1 lt sıcak suda demlenir ve 24 saat
bekletilir. Bu karışım 1/3 oranında suyla seyreltilir. Bu çayla yapılan denemelerde,
özellikle salatalıktaki yaprak mildiyö hastalığına
karşı beşer günlük aralarla
kullanıldığında etkili olduğu görülmüştür.
6-- Sarımsak (Allium sativum
L.) ekstraktının böcekler için etkili bir repellent olduğu uzun yıllardır
bilinmektedir. Fakat kokusu, sarımsağın tarımsal alanlarda yaygın olarak
kullanılmasını her zaman kısıtlayan faktör olarak öne çıkmıştır.
6.1--Herhangi bir bitkisel
yağ ile imalatçının önerilerine göre seyreltilerek bitkiye yoğun miktarlarda
uygulanması etkiyi istenen seviyeye getirmektedir.
6.2--Büyüme sezonunun erken
dönemlerinde uygulamaya başlamak ve uygulamayı 10 günde bir tekrarlamak bu
etkiyi sürekli bir hale getirmektedir
5.3-- Bitkisel Kökenli Doğal İlaçlar:
5.3.1--CAPSAICIN-Capsaicin, Capsicum (Solanaceae)-cinsine bağlı
bitkilerde acı tattan sorumlu olan bileşiktir. Biber meyvelerinin ekstraksiyonu
sonucu elde edilmektedir ve genelde sarımsak, hardal veya çeşitli yabancı otların
ekstraksiyonlarıyla birlikte kullanılır.
1--Capsaicin, genel böcek
ve akar zaralıları için repellent (uzaklaştırıcı)
olarak kullanılır. Bunun
yanında öldürücü etkisi olduğu da bilinmektedir.
Bunun yanında bazı
preparatları nematisit ve fungisit etki göstermektedir.
2--Yararlı böceklere ve
balarılarına karşı yüksek toksisitesinden dolaylı
kullanırken dikkatli
olunmalıdır
5.4--Bitkisel Yağlar-Son yıllarda yapılan çalışmalarda bitkisel yağların
repellent etkilerinin yanısıra kontakt ve solunum yoluyla böcekleri öldürdüğü
gözlenmiştir. Bitkisel yağlar genellikle depolanmış ürün zararlılarına karşı kullanılmaktadır
.
1--Depolanmış üründe zarar
yapan başlıca coleoptera takımı türlerin fümigasyonunda öldürücü etki yaptığı
bulunmuştur.
2--Kolza ve Neem bitkilerinden elde edilen yağlı preparatlar kısmen kükürdün de eklenmesiyle kırmızı örümceklerin yumurtalarına karşı başarıyla kullanılmaktadır .
3--Bunun yanısıra susam, keten, pamuk, haşhaş ve zeytinden elde edilen bitkisel yağlar su ve arap sabunu ile karıştırılıp çıplak vücutlu böceklere karşı kullanılmıştır .
4--Bir başka çalışmada kimyon,
anason ve okaliptüs yağının Aphis gossypii’e sarımsak yağının Trigoderma
granarium’a etkili olduğu bulunmuştur.
5-- Kolza ve Neem
bitkilerinden elde edilen yağlı preparatlar kısmen kükürdün de eklenmesiyle
kırmızı örümceklerin yumurtalarına karşı başarıyla kullanılmaktadır.
5.2--Kimyon, anason, sarımsak
ve okaliptüs yağının bazı zararlılara karşı etkili olduğu bulunmuştu
6--Arap Sabunu: Meyve ağaç
ve sebzelerde yaprak bitlerine karşı kullanılan bu sıvı sabunun başarısı
populasyon yoğunluğuna göre değişmektedir. Etki süresi çok kısadır
7--Kaya unu:Zararlı
böceklerin solunum sistemini kapayıcı toz olarak kullanılmaktadır
8--Bacillus thuringiensis preparatları:
8.1--Meyvecilikte
özellikle bağlarda Lepidoptera larvalarına karşı selektif etki göstermektedir.
Patates böceğine karşı da kullanılmaktadır.
9--Metaldehit:Sümüklüböceklerin
savaşında tuzaklarda repellent olarak kullanılmaktadır.
10--Diamonyumfosfat:
Cezbedici olarak sadece böcek tuzaklarında kullanılmaktadır.
11--Kireç-Kükürt
bulamacı:İnsektisit, akarisit ve fungisit etkisi bulunmaktadır. Meyve ağaçlarında kabuklu bitleri baskı altına aldığı
saptanmıştır.
12--Böceklere Karşı Kullanılabilen Bitkiler:
1—Sivrisineğe………….Fesleğen,Reyhan-ince yapraklı-
2—Güveye……………..nane
3—Akrep……………….kekik-Güney bölgelerde
4—Tahtakurusu………..kekik
13--Tarımda Haşere Kontrolunda Bitki Kullanımı-Tarımsal Ekosistem:
1—Marullara musallat olan
marul bitine karşı,marulla birlikte deliotunu birlikte dikmek uygun bir
çözümdür.
1.1—Deliotunda yaşayan
sineklerin,maruldaki marul biti ile beslenmesi problemin çözümünü
sağlamaktadır.
2—Tarım bölgelerinde yarasa
yetişmesini desteklemek gerekir.Zira yarasa kendi ağırlıkları kadar meyve
ağaçlarına zarar veren güve ve diğer böcekleri yemekte.
3—Haşere kontrolünde bitkinin bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek
için,toprağın mineral açısından zengin olması şarttır.
4—Karanfil,nane,kekik yağının
suyla karıştırılıp,sprey halinde bitkilere püskürtülmesi ile haşere kontrolünde
ciddi imkanlar oluşturulabilir.
5—Yabani otlara karşı ,
Yetiştirilen bitkinin yanında çavdar veya bakla yetiştirilmek suretiyle haşerelere karşı koruma sağlanabilmektedir.
6—Gülllerde oluşan gül bitine
karşı sulandırılmış arap sabununu sprey olarak güllere sıkmak uygun olacaktır.
Kaynakça:Sabah
Gazetesi-Newyork Times Eki.
14--Tarımda(Organik) Zaralılarla Mücadelede Kullanılan Doğal Maddeler:
1—Sebze ve meyvelerdeki
mantar hastalıkları için bordo bulamacı (göztaşı+kireçli su)
2—Bitkilerdeki parazit ve
bitler için arap sabunu
3—Bitkilerde bulunan iç
kurtlar karşı sarımsak suyu
4—Bitkilerde kemiricilere
karşı sütleğen otu suyu
5—Örümceklerle mücadelede
kokusuyla kaçırdığı için bozuk çiğ süt kullanılması önerilmekte olup,bu maddelerin nasıl
hazırlanacağı ve hangi oranda kullanılacağı standardize edilmiş bulunmaktadır.
6—Turunçgil bahçelerindeki
tırtılları ve büyük kabuk böceklerini kontrol altında tutmak için bahçelere
avcı karınca yuvaları
yerleştirilebilir.Ayrıca karıncaların ağaçatan ağaca geçmeleri bambu,dal,ip vs
sağlanması uygun olacaktır.
7—İç mekanlardaki ve depolanmış
ürünlerdeki Zaralılara karşı tebeşir ve odun külü kullanılabilir.
8-- Süneyle mücadelede keklik
ile yapılan çalışmalarla, süne hastalığını neredeyse bitirilebilmekte.
9—Kuş Kaçırıcı Cihaz:Konya nın Akşehir ilçesinde Değer Kompresör Şirketi tarafından kuş ve yabani hayvan kaçırıcı cihaz üretildi.
9.1--Kuş ve yabani hayvan
kaçırıcı cihazın doğaya zarar vermeden ses patlaması yoluyla hayvanları
kaçırdığı ve sebze-meyve bahçeleri,hava alanları,balık çiftlikleri,arı
kovanlarını korumaya kadar bir çok farklı uygulaması yapılabilmekte.
2--Tarımda Haşere
Kontrolunda Bitki Kullanımı:
1—Marullara musallat olan
marul bitine karşı,marulla birlikte deliotunu birlikte dikmek uygun bir
çözümdür.
1.1—Deliotunda yaşayan
sineklerin,maruldaki marul biti ile beslenmesi problemin çözümünü
sağlamaktadır.
2—Tarım bölgelerinde yarasa
yetişmesini desteklemek gerekir.Zira yarasa kendi ağırlıkları kadar meyve
ağaçlarına zarar veren güve ve diğer böcekleri yemekte.
3—Haşere kontrolünde bitkinin bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek
için,toprağın mineral açısından zengin olması şarttır.
4—Karanfil,nane,kekik yağının
suyla karıştırılıp,sprey halinde bitkilere püskürtülmesi ile haşere kontrolünde
ciddi imkanlar oluşturulabilir.
5—Yabani otlara karşı ,
Yetiştirilen bitkinin yanında çavdar veya bakla yetiştirilmek suretiyle haşerelere karşı koruma sağlanabilmektedir.
6—Gülllerde oluşan gül bitine
karşı sulandırılmış arap sabununu sprey olarak güllere sıkmak uygun olacaktır.
Kaynakça:Sabah
Gazetesi-Newyork Times Eki.
15--Tarımsal Üretimde ve
Bitki Zararlılarına Karşı Süt Kullanmak:
1-- Bahçe ve bitkilerinize
düzenli olarak yağlı süt verirseniz kene, fidan biti ve yağrak biti gibi
böceklerden kurtulabilirsiniz.
2-- Bahçe alet ve
edevatlarınızı dezenfekte etmek için kimyasal ve pahalı sıvılar kullanmak
yerine sütün antiseptik özelliğinden yararlanarak temizleyebilirsiniz.
2.1--Süt sağdıktan sonra
ineğin memesini sağılan bir miktar süt ile yıkamak meme hijyenine yardım
edebilir mi.
3-- Bitkinizin çürümesini
veya küflenmesini engellemek istiyorsanız sütü biraz sulandırarak bitki yüzeyine
sıkabilirsiniz.
3.1-- Bunun için hazırlamanız
gereken karışımda bir ölçü süte2 veya 3 ölçü miktarında su eklemelisiniz. Ve bu
karışımı 10 günde bir sürekli kullanın.
4-- Sütü, melasla
karıştararak gücü iki katına çıkartabilirsiniz. Böceklerin şekeri sindirebilecek
pankreası olmadığı için bahçe ve bitkinizden uzak duracaklardır.
5-- Melas ve süt karışımını
bitkilerinizi toprağa dikmeden önce ya da böcekler ortaya çıktıktan sonra
kullanabilirsiniz.
6-- Domateslerinizi korumak
için birinci tercihiniz süt olmalı. Özellikle yağsız süt kullanmalısınız. Bir
ölçü yağsız süte 10 ölçü su karıştırarak hazırlayacağınız domatese özel
karışımınızı 2 haftada bir kullanmanızı öneririz.
Kaynak:www.Türkiye
gazetesi.com.tr
16--Tarçın Tozu Bitki Köklerini Böcekten-Bitkiyi Mantardan Koruyor:
1--Bir fidan dikecekseniz ve
kısa sürede büyümesini
istiyorsanız, ekeceğiniz bitki
fidesinin köklerini, içine toz tarçın koyduğunuz bir kapta kısa bir süre
bekletebilir, tarçına bulanan kökleri
toprağa yerleştirebilirsiniz.
2--Böcekler ve karıncalar
tarçın kokusundan hoşlanmazlar.
Bitkilerinizi karıncalar veya
minik böcekler sarıyorsa saksının dibine toz tarçın serpiştirerek onları
uzaklaştırabilirsiniz.
3--Bitkiler üzerinde mantar
gibi olumsuz sonuçlara yol açan bir
hastalıkla karşılaştığınızda, bitkinin toprağına dökeceğiniz bir miktar tarçın
bu soruna çözüm oluyor.
4--Hastalanan çiçekleriniz
için;Malzemeler:*2 su bardağı su--*1 yemek kaşığı tarçın-*2 adet aspirin
4.1--Yapılışı:
Aspirinleri toz haline
getirin. Toz haline gelen aspirinleri ve tarçını karıştırın. Bir sprey şişesine bu karışımı
döküp üzerine su ilave edin. Karışım12 saat bekletin. Daha sonra bitkinin hastalıklı
alanların tümüne bu karışımı püskürtün. Bu uygulamayı iki günde bir, 1 defa
olacak şekilde tekrarlayın. Bir süre sonra bitkinizin iyileşmeye başladığını
göreceksiniz.
5--Ayrıca
Bitkilerinizin-Çiçeklerinizin yanında yumurta kabuğu veya kırık yumurta bekletmeniz
halinde solucan ve kurtlar bitkilerinize yanaşmaz.
Kaynak:
https://www.yeniakit.com.tr/
15--Organik Tarımda Zararlılarla Mücadelede Kullanılan Doğal Maddeler:
1—Sebze ve meyvelerdeki
mantar hastalıkları için bordo bulamacı(göztaşı+kireçli su)
kullanılabilmektedir.
2—Bitkilerdeki parazit ve
bitler için arap sabunu kullanılabilmektedir.
3—Bitkilerde bulunan iç
kurtlar karşı sarımsak suyu kullanılabilmektedir.
4—Bitkilerde kemiricilere
karşı sütleğen otu suyu kullanılabilmektedir.
5—Örümceklerle mücadelede
kokusuyla kaçırdığı için bozuk çiğ süt kullanılması önerilmekte olup,bu maddelerin nasıl
hazırlanacağı ve hangi oranda kullanılacağı standardize edilmiş bulunmaktadır.
6—Turunçgil bahçelerindeki
tırtılları ve büyük kabuk böceklerini kontrol altında tutmak için bahçelere
avcı karınca yuvaları
yerleştirilebilir.Ayrıca karıncaların ağaçatan ağaca geçmeleri bambu,dal,ip vs
sağlanması uygun olacaktır.
7—İç mekanlardaki ve
depolanmış ürünlerdeki Zaralılara karşı tebeşir ve odun külü kullanılabilmektedir.
8-- Süneyle mücadelede keklik
ile yapılan çalışmalarla, süne hastalığını neredeyse bitirilebilmekte.
9—Tarımda-tarlada üretim
zararlılarına karşı uğur böcekleri ile
yaprak biti-kabuklubit ve kırmızı örümcek e karşı ciddi anlamda mücadele
edilebilir.
10--Turunçgil bahçelerinde
torbalı koşnile karşı rodolia cardinalis mulsant ile mücadele edilebilir.
11--Tarımda Zararlı Böceklere
Karşı Faydalı Böcek Kullanımı:
11.1—Adananın karaisalı,sarıçam,
ve İmamoğlu bölgelerinde buğday üreticilerine destek olarak biyolojik mücadele için doğaya 5500 ad keklik
ve 1.5 milyon adet faydalı böcek-parzitoit salındı.Bu şekilde faydalı
böceklerle zararlı böcekler yok edilmeye çalışıldı.
11.2—Bu iş için yaklaşık
135.000 TL harcama yapılmış olup,sağlanan verim artışı ile üreticilere 7 yılda
140 milyon TL katkısı sağlanmış oldu.
6-- Endofit Antagonist Bakterilerin Biyolojik Mücadele Etmeni Olarak Kullanımı
1—Yapılan bir çalışmada sera
koşullarında endofit bakterilerin kolonize olduğu lahana bitkisinde siyah
çürüklük hastalığına karşı savunma mekanizması geliştiğini, endofit bakteriler
ile muamele edilmeyen bitkilerde ise Xanthomonas campestris pv. Campestris ile
inokulasyondan yaklaşık 33 gün sonra hastalığın ekonomik eşiğe ulaştığını ve sistemik
hastalık belirtilerinin ortaya çıktığını bildirmiştir.
2-- Yapılan bir çalışmada,
soğan bitkisinden izole edilen endofit Pseudomonas ırkı PsJN, asma bitkisine
kolonize olduğunda Botrytis cinerea’yı önlemiştir ve asma bitkisinin büyümesini
desteklemiştir.
3--Bir endofit bakterinin
birden fazla konukçu bitkide kolonize olması ve farklı patojenlere olan
etkinliği yapılan çalışmalar ile gözlemlenmiştir. Örneğin, Pseudomonas
putida ve Serratia marcescens domates ve hıyarda Hıyar Mozaik Virüsü’nün ve
hıyarda Fusarium solgunluğu hastalığı etmeninin çoğalmasını azaltmıştır
6.1-- Mikroorganizma Kökenli İlaçlar-
1--Entomopatojen
bakteriler olarak:
1-- Bacillus thuringiensis preparatları:
1--Bt kurstaki: Kelebek
Tırtıllarına karşı
1.1--Bt aizawai : Kelebek
tırtıllarına karşı
1.2--Bt tenebrionis :
Coleoptera larvalarına karşı
1.3--Bt israelensis: Sinek
larvalarına karşı
2--Bacillus thringiensis ssp
kurstaki((Bactospeine (fransa), Dipel (USA), Agree (USA) Tuhricide
(USA), Astur (Rusya) ))--Lepidoptera zararlısına
karşı karşı kullanılabilir
2.1-- Bacillus thringiensis
ssp dentrolimus((Dentrobacillin (Rusya), Baksin (Rusya) ))--Lepidoptera zararlısına karşı kullanılabilir.
2.2--Bacillus thringiensis
ssp kurtsak + Bacillus thringiensis ssp. Aizawai((Turex (İsviçre))---Lepidoptera zararlısına karşı kullanılabilir.
2.3-- Bacillus thringiensis
ssp. İsraelensis((Baktoculicid (Rusya)))—Diptera
zararlısına karşı kullanılabilir.
2.4-- Bacillus thringiensis
ssp thringiensis((Bitoxybacilin (Rusya), Turingin1 (Rusya) ))-- Tetranycus spp, Lepidoptera zararlısına karşı
kullanılabilir.
2-- Entomopatojen Funguslar:
1-- Aschersonia spp.(( Aschersonin (Rusya), ))
--Trialeurodes vaporariorum, Bemisia spp zararlısına karşı kullanılabilir.
2-- Beauveria bassiana((Boverin K-BL(Rusya), Boverin Guven, 2014 (Ukrayna), Boverin ZH (Rusya), Naturalist-O (USA)))-- Thrips tabaci, Trialeurodes vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir
3-- Paecilomyces fumosoroseus((PFR-20
GW (USA)))-- Bemisia spp., Trialeurodes vaporarium zararlısına karşı
Kullanılabilir
4-- Verticillum lecanii((Mycotol
(UK), Vertalec (UK), Verticilin (Rusya), Verticilin Zh (Rusya), Verticilin K
(Rusya), Cefalosporin (Ukrayna) ))-- Bemisia spp., Trialeurodes vaporarium,
Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir
5-- Entomophthora thaxteriana((Mikoafidin
T (Rusya), Entox (Rusya)))--Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir
6-- Entomophthora pyriformis((Piriformin
(Rusya)))—Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir
7-- Arthrobotrys oligospora((Nematofagin-BL
(Rusya)))-- Meloidogyne spp zararlısına karşı Kullanılabilir
8-- Metarhizium anisopliae((Bio
1020 (Almanya), Metarizin (Rusya) ))-- Otiorhynchus sulcatus, Trialeurodes
vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir
9-- Streptomyces avermtiilis((Averton
(Rusya), Vertimex (Rusya), Fitoverm (Rusya)))-- Meloidgyne spp, Tetranychus
spp., Aphididae zararlısına karşı Kullanılabilir
10-- Streptomyces aurantiacus((Alecid
(Rusya)))-- Trialeurodes vaporariorum zararlısına karşı Kullanılabilir
3-- Entomopatojen Nematodlar:
1-- Heterohabdiditis bacteriophora(( Otinem (İsviçre)))--
Otiorhynchus sulcatu zararlısına karşı Kullanılabilir
2-- Heterohabdiditis megidis-(( Larvanem (Hollanda),
Nemasys (belçika) NovoNem (Almanya)))--- Otiorhynchus sulcatu zararlısına karşı
Kullanılabilir
3-- Steinernema carpocapsae-(( Biosafe (Irlanda), Exhibit
(İsviçre), Nemabakt (Rusya)))-- Bradysia spp., Lycoriella spp., Sciarida
zararlısına karşı Kullanılabilir
4-- Steinernema feltiae-(( Entonem (Hollanda), Nemalogi
(İsveç), Owinema SC (Polanya), Nemasys (Belçika), Nemalogi (İsveç)))-- Bradysia
spp., Lycoriella spp., Scarid zararlısına karşı Kullanılabilir
5-- Phasmarhabditis
hermaphrodita—(( Nemaslug (UK), Bioslug (İrlanda)))-- Arion spp., Derocerus
spp., Tandonia spp. ve diğer türler. zararlısına karşı Kullanılabilir
4—Yabancı Otlarla Mücadele:
1--Yabancı otlar da hastalık ve
zararlıların konukçularıdır. Bazı türler yumurta bırakmak için bunları tercih
eder. Örneğin Bozkurt (Agrotis spp. (Lep.:Noctuidae)) ve Scarabaeidae familyası
türleri yumurtalarını yabancı otlar üzerine veya yakınına bırakırlar.
1.1--Bu yabancı otların uygun
zamanda yok edilmesi populasyonu azaltır. Ancak tarla kenarındaki yabancı
otların faydalılar ile tozlayıcı arılar için barınak yeri olduğu da
unutulmamalıdır.
1.2--bitki kalıntılarının
yakılması yerine toplanıp bir yere yıgılması, yoncanın 15-20 günlük
periyotlarla serit halinde biçilmesi gibi uygulamalar dogal düsmanların
korunmasını saglayacak uygulamalardır
1.3--Yabancı otların kontrolü
için ekim nöbetinde tek yıllık kültür bitkisinin çok yıllıkla yer degistirilmesi,
bitkilerin sık ekildigi ve gölgelemenin yogun oldugu kültür bitkisiyle seyrek
ekilen kültür bitkisinin rotasyonu, yazlık ve kıslık ekilen kültür bitkilerinin
rotasyonu önemlidir
1.4--Yabancı otlarla mücadelede
bu otlarla beslenen ve doğal düşman olarak adlandırdığımız böcek, patojen
(fungus, bakteri vb.), nematod, koyun, kaz, balık, salyangoz gibi canlıları
kullanarak yabancı otların populasyonlarını bize zarar veremeyecek kadar
azaltmak esastır.
1.4.1--Yapılan bir çalışmada
yabancı ot kontrol yöntemleri olarak; siyah plastik malç, saman malç, el
çapası, örtücü bitki ve kontrol uygulamaları yer almış, bu uygulamaların bitki
büyüme ve gelişmesine, verime ve bitki besin elementi alımına olan etkileri
belirlenmiştir. Yürütülen çalışmalar sonucunda en etkili uygulamanın siyah
plastik malç olduğu belirlenmiştir
1.5--Tüm yabancı ot mücadele
yöntemlerinde olduğu gibi biyolojik mücadelede de hedef yabancı otları yok
etmek değil, zarar vermeyecekleri düzeyde tutmaktır.
2--Böceklerle bulaşık bitki
ve ürün artıklarının yok edilmesi bir sonraki ürünü koruyucu bir önlemdir.
3--Yabancı otlar da hastalık
ve zararlıların konukçularıdır. Bazı türler yumurta bırakmak için bunları
tercih eder. Örneğin Bozkurt (Agrotis spp. (Lep.:Noctuidae)) ve Scarabaeidae familyası
türleri yumurtalarını yabancı otlar üzerine veya yakınına bırakırlar. Bu
yabancı otların uygun zamanda yok edilmesi populasyonu azaltır. Ancak tarla
kenarındaki yabancı otların
faydalılar ile tozlayıcı
arılar için barınak yeri olduğu da unutulmamalıdır.
4--Kök-ur nematodları ile
bulaşık tarla veya seralarda bitkilerin bulunmadığı sıcak aylarda 15 gün ara
ile en az 2 kez yapılan derin toprak işlemesi en önemli savaş yöntemidir.
4.1--Örtüaltı Organik Domates
Yetiştiriciliğinde Kök-Ur Nematodları (Meloidogyne spp.)'na Karşı Mücadele
Yöntemleri Üzerine yapılan bir çalışmada hint yağı, kadife çiçeği ve aşılı fide deneme
karakterlerinin tümünün kontrolle kıyaslandığında daha düşük ur skala
değerlerine sahip oldukları ve istatistiki olarak farklı grupta yer aldıkları saptanmıştır.
4.1.1--Uygulamalar içinde en
düşük ur skala değeri, aşılı fide deneme karakterinde saptanmış olup, urlanma
açısından en etkili uygulama olarak değerlendirilmiştir.
4.1.2--Ayrıca, deneme sonunda
topraktaki 2. dönem kök–ur nematodu larva sayıları açısından yapılan
değerlendirmede hint yağı bitkisinin (yaprak+meyve), brokoli ve aşılı fidenin
uygulandığı karakterlerde toprakta çok düşük sayılarda 2. dönem kök–ur nematodu
larvası saptanmış ve bu uygulamalarda pozitif kontrolden istatistiki olarak
farklı grupta yer almıştır.
5--Horoz ibiği türleri
(Amaranthus spp.) dünyada ekonomik bakımdan oldukça önemli yabancı ot
türleridir. Bu türlerden de özellikle Amaranthus retroflexus L. Avrupa ve
Türkiye’de büyük öneme sahip 10 yabancı ot türünden birisidir.
5.1--Çok değişik kültür
bitkisi alanlarında önemli sorunlara neden olan bu cinse mensup türler ile
mücadele edilmesi kaçınılmazdır. Bunu yaparken kimyasal mücadelenin insan ve
çevre sağlığına olan olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.
5.2--Bu amaçla, uygun ve
güvenilir bir yöntem olan biyolojik mücadelenin göz ardı edilmemesi gereklidir.Yabancı
ot olarak Amaranthus cinsine karşı:
5.3-- Tayland’da Amaranthus spinosus L. türü ile mücadelede
herbisit kullanımının yerine Hypolixus truncatulus (F.) (Coleoptera:
Curculionidae) türünün ikame edildiği belirtilmektedir.
5.4-- Paraguay’da Epicauta leopardina Haag
(Coleoptera:Meloidae)’ın Amaranthus’lar üzerinde ağır zararlara neden olduğu ve
biyolojik mücadele potansiyeli olan faydalı bir böcek olarak göz önüne
alınmasının gerekliliğini vurgulamıştı
5.5-- Amaranthus cinsine mensup Avrupa’da 10-30,dünyada ise
yaklaşık 60 yabancı ot türü bulunmaktadır
5.6-- Amaranthus spp. Türkiye’de kültür bitkilerinde sorun
oluşturan yabancı otların en önemlileri arasında yer almaktadır.
5.7-- Avrupa’da Amaranthus spp. üzerinde biyolojik mücadele potansiyeli olan böcek türleri ile ilgili yapılan literatür çalışmalarında 21 Amaranthus türü üzerinde 241 böcek türü tespit edilmiştir.
5.7.1--Bu türlerden de
çoğunun Coleoptera (65 tür) ve Lepidoptera (58) takımına ait olduğu vurgulanmıştır
5.7.2—Melanagromyza amaranthi
(Diptera: Agromyzidae) türünün büyük bir
biyolojik mücadele
potansiyelinin olduğunu belirtmiş- bu
türün Venezuella’da kaydedilen 13 Amaranthus türünden en yaygını olan A. dubius
Ex. Thall. ile beslendiğini de kaydetmişlerdi
5.7.3—Güney Arizona’da
Amaranthus cruentus L. Tohumlarında beslenen ve erken sezonda şiddetli zarara
neden olan Conotrachelus seniculus LeConte (Coleoptera:Curculionidae)’nin bu
yabancı otun tohum üretimini engellemek için uygun bir biyolojik mücadele
etmeni olduğunu kaydedilmiştir.
4.1--Organik tarımda
yabancı otlar ile mücadele organik herbisitlerin kullanımı:
1—Yapılan bir çalışmada
kontakt etkili organik herbisitlerden BioLink % 4 ve % 6, Matran® EC % 10 ve
Weed Pharm % 100 konsantrasyonları adjuvan olarak Organik BioLink % 1, Silwet®
Eco Spreader % 1 ve Break-Thru® S 240 % 1 uygulama dozları yazlık kültür
bitkilerinde görülen geniş yapraklı yabancı ot türlerinden
Amaranthus retroflexus L.
(horoz ibiği),
Abutilon theophrasti L. (imam
pamuğu) ve
Solanum nigrum L. (it
üzümü)’un kontrolündeki etkinliği araştırılmıştır.
2--Sonuç olarak 15. gün
sayımları dikkate alındığında A. retroflexus ve A. theoprastii için BioLink % 6
+ Organik BioLink % 1 adjuvan uygulaması sırasıyla % 100 ve % 84.83 olarak
etkili bulunmuştur.
3--S. nigrum bitkisinde ise
BioLink % 6 + Organik BioLink % 1 adjuvan, Matran® EC % 10 + Organik Biolink %
1 adjuvan ve BioLink % 4 + Silwet* Eco Spreader % 1 adjuvan uygulamaları % 100
etkili bulunmuştur.
4.2--Yabancı ot mücadelesinde kullanılabilecek mikrobiyal kökenli biyoprepratlar
1-- Acremonium diospyri((
A.B.D.))-- Hurma (Diospyros virginiana)ya karşı Çayır-mera alanlarda
kullanılabilir.
2-- Colletotrichum gloeosporioides
f. sp. Cuscutae(( Lubao: Çin)) --Küsküt e karşı (Cuscata spp.) Soya alanlarında
kullanılabilir.
3-- Phytophthora palmivora((
DeVine®: A.B.D. ))--Morrenia odorata ya karşı
Turunçgil alanlarında kullanılabilir.
4-- Colletotrichum gloeosporioides
f. sp.((Collego™: A.B.D.))-- Aeschynomene virginica ya karşı Soya ve Çeltik
alanlarında kullanılabilir.
5-- Puccinia canaliculata(( Dr BioSedge: A.B.D.))-- Sarı
topalak (Cyperus esculentus) akrşı Soya,
Mısır, Patates, Pamuk alanlarında kullanılabilir.
6-- Colletotrichum
gloeosporioides f. sp. Malvae(( BioMal®: Kanada))-- Yuvarlak yapraklı ebegömeci
(Malva pusilla) ya karşı Buğday,
Mercimek ,keten ekim alanlarında kullanılabilir.
7-- Cylindrobasidium leave
((Stumpout™: Güney Afrika))-- Acacia spp. Ya karşı Kendi vejetasyonunda ve
sulak alanlarında kullanılabilir.
8-- Chondrostereum
purpureum(( Biochon™: Hollanda))-- Odunsu yabancı otlar (Prunus serotina gibi)
akarşı Ormanlık alanlarda kullanılabilir.
9--Saccharopolysora
spinosa(Spinosad) preparatları: Lepidoptera, Diptera, Coleoptera,Thysanoptera’
ya karşı kullanılabilir.
10--Beauveria bassiana
preparatları: Beyazsinekler, Tripsler, Yaprak bitleri, Tırtıllar, Coleopter
larvaları, Çekirgeler, Karıncalar a karşı kullanılabilir.
11--Nuclear Polyhedrosis
Virüs, Granulosis Virüs preparataları Lepidoptera a karşı kullanılabilir.
5--Bitki hastalıklarının mücadelesinde kullanılabilecek mikrobiyal kökenli biyopestisitler:
1--Bakteriyofaj
(virüs)((AGRIPHAGE)) ı…Domateste bakteriyel benek hastalığı
(Pseudomonas tomato) biber ve domateste bakteriyel leke hastalığı (Xanthomonas
spp. Karşı kullanılabilir.
2-- Agrobacterium radiobacter K84, K1026 izolatları-((GALLTROL, NOGALL, NORBAC))….Agrobacterium
tumafaciens’in neden olduğu kök uru hastalığına karşı-Sert ve yumuşak
çekirdekli meyve ağacı fidanları, süs bitkilerinde kullanılabilir.
3-- BaciIlus subtilis-MBI 600 izolatı-((KODIAK,Q4000,
SYSTEM 3, SUBTILEX, PRO-MIX….Rhizoctonia solani, Fusarium, Pythium, Alternaria
spp., ve köklere saldıran …Pamuk, baklagiller, soyafasulyesi, yerfıstığnda
kullanılabilir.
4-- Bacillus subtilis-QST 713, QST((BioBac, BioSol,
SERENADE))….Çeşitli külleme ve Midiyö etmenleri için…Elma, kiraz, üzüm, patates
kullanılabilir.
5-- 716 veya QST-708 izolatları..((SERENADE,Max,HAPSODY))…Botrytis
sp., Cercospora sp., Antraknoz, Erwinia amylovorada…turunçgiller, domates,
kabakgillerde kullanılabilir.
6-- Bacillus subtilis-GBO3 izolatı…((KODIAK, COMPANION))…Fusarium
solani, Rhizoctonia solani, Alternaria spp., ve Aspergillus spp.de….Pamuk,
baklagillerde kullanılabilir.
7-- Bacillus pumilus QST 2808 izolatı-((BALLAD® PLUS))…Pas,
külleme, Cercospora ve kahverengi leke için….Soya fasulyesi, tahıllar, patatesde
kullanılabilir.
8-- Bacillus pumilus-GB 34 izolatı…((YIELD SHIELD))…Fusarium
solani, Rhizoctonia solani için….Baklagillerde kullanılabilir.
9-- Pantoea agglomerans E325 izolatı—((BLOOMTIME,
BIOLOGICAL)).. Ateş yanıklığı hastalığı (Erwinia amylovora) için…Yumuşak
çekirdekli meyve ağaçları (Elma, armut)da kullanılabilir.
10-- Pseudomonas fluorescens A506 izolatı-((BLIGHTBAN A506,
BIOCURE, DAGGER))…Don zararı, Erwinia amylovora, Fusarium, Rhizoctonia spp.için...
Badem, elma, şeftali, kayısı,
kiraz, armut, patates, çile de kullanılabilir.
11-- Pseudomonas fluorescens A506 + Pantoea agglomerans 252—((FROSTBAN))…Don
zararı, Erwinia amylovora için….Yumuşak çekirdekli meyve ağaçlarında
kullanılabilir.
12-- Pseudomonas syringae ESC 10, ESC 110 izolatları—((BIO-SAVE
10LP, BIO-SAVE 110 ))…Botrytis cinerea, Penicillium spp., Mucor pyroformis,
Geotrichum candidum için……Elma, armut, turunçgillerde kullanılabilir.
13-- Pseudomonas aureofaciens-((BioJect Spot-Less))…Antraknoz,
Pythium aphanidermatum a karşı….. torf ve topraksız tarım substratlarında
kullanılabilir.
14-- Pseudomonas fluorescens-((DAGGER-G))…Pythium,
Rhizoctonia solani,Fusarium için….Çeşitli sebzelerde kullanılabilir.
15-- Streptomyces lydicus WYEC 108 izolatı---((ACTINOVATE))….
15.1--Toprak
patojenleri:Pythium, Rhizoctonia, Phytophthora, Fusarium, Verticillium türleri,
Phymatotrichum omnivorum ve diğer kök çürüklüğü etmeni funguslar Yaprak
patojenleri: Podosphaera, Botrytis, Sclerotinia, Monilinia, Alternaria, Peronospora
türleri ve diğer yaprak patojeni funguslar
için…..Süs bitkileri, sebzeler, meyve ağaçları, sert kabuklular, asma,
pamuk, turunçgiller, patatesde kullanılabilir.
16-- Streptomyces griseoviridis K61 izolatı—((MYCOSTOP))…Solgunluk, tohum, kök ve gövde
çürüklüğüne neden olan Fusarium spp., Alternaria brassicola, Phomopsis spp.,
Botrytis spp., Pythium spp. ve Phytophthora spp için……Tarla bitkileri, sebzeler
ve süs bitkilerinde kullanılabilir.
17-- Ampelomyces quisqualis-((AQ 10))…Küllemelere karşı…Çeşitli sebzelerde ve
bağcılıkta kullanılabilir.
18-- Coniothyrium minitans CON/M/91-08 izolatı—((CONTANS,Intercept WG))…Sclerotinia sclerotiorum ve
Sclerotinia minör için….ayçiçeği, yerfistığı, soya fasulyesinde kullanılabilir.
19-- Gliocladium virens GL-21 izolatı-((SOILGARD 12G, GLIOGARD))…Pythium ultimum,
Rhizoctonia solani, Helmintosporium, Sclerotium, Thielaviopsis spp. gibi
çökerten ve kök çürüklüğü patojenleri
için…..Süs bitkileri, sera, fidelik ve salon bitkilerinde
kullanılabilir.
20-- Trichoderma harzianum Rifai KRL-AG2 izolatı—((T-22™ HC, T-22™
PLANTER BOX, ROOTSHIELD, PLANT
SHIELD, SUPRESIVIT))….Fusarium, Pythium ve Rhizoctonia solani için……Meyve
ağaçları, fide ve fidanlar, süs bitkileri, kabakgilller, domates, lahanada
kullanılabilir.
21-- Trichoderma harzianum T-39 izolatı—((HARZAN, TRICHODEX, TRICHODERMA 50))…..Botrytis ve
Sclerotinia türleri için….Bağ ve sebzelerde kullanılabilir.
22-- Candida oleophila-I-182 izolatı—((ASPIRE))….Botrytis spp., Penicillium spp için….Yumuşak
çekirdekli meyve ağaçları ve turunçgil meyvelerinde kullanılabilir.
23-- Pichia quilliermondii—((U.S.7))…Penicillium spp.,
Botrytis cinerea, Rhizopus stolonifer
için…..Yumuşak çekirdekli meyve ağaçları ve turunçgil meyvelerinde hasat
sonrasında kullanılabilir.
7—Bitki Gelişimini Teşvik Eden ve Biyokontrolde Kullanılan Bazı Mikroorganizmalar
1--Azospirillum spp:
1--Azospirillum spp. indol
asetik asit, gibberellin ve sitokiyonin gibi fitohormon
Üretmektedir
2--Bitkinin topraktaki
mineral maddeleri alımına yardımcı olurlar
3--Ayrıca bitki patojenlerine
karşı bitkiyi korudukları da yapılan çalışmalarda
saptanmıştır
4--Serada yapılan bir
denemede, A.brasilense Cd izolatının Pseudomonas syringae pv. tomato’nun
infeksiyonuna karşı domates fidelerini koruduğu rapor edilmiştir
5--Ayrıca Azospirillum
izolatlarının baklagillere uygulanması ile baklagillerde nodül sayısı, ağırlığı
ve bitkide fikse edilen azot miktarının arttığı incelenmişti
2--Rhizobium spp.
1--Baklagil bitkileriyle ortak yaşayan
Rhizobium, Bradyrhizobium, Mesorhizobium,Sinorhizobium’u içeren Rhizobianın
simbiyotik azot fiksasyonu için en önemli grubu oluşturduğu bilinmektedir.
2--Bu bakterilerin organik fosfatı
çözerek bitki gelişimlerini arttıran bir aktivite gösterdikleri yapılan
çalışmalarla belirlenmiştir
3--Rhizobium bakterileri
gerçekleştirdiği simbiyotik ilişki ile de bitki Gelişmesini arttırmaktadır.
Rhizobium bakterileri ile yapılan aşılama ile mercimek , soya , nohut ve fasulyenin ürün verimi ve azot içeriğinde
artış olduğu çeşitli
çalışmalarda kanıtlanmıştır.
4—Yapılan bir çalışmada 49
nolu izolat ile aşılı yoncanın, Fusarium
oxysporum’a karşı yoncanın
direncinin arttırmış, R. leguminosarum bv. Phaseoli ile aşılı fasulye
tohumlarının Fusarium solani f. sp. phaseoli’nin neden olduğu kök çürüklüğünü
%50 oranında azaltmıştır
5--Rhizobium spp. ’nin
rizobiyotoksin salgıladığı , R. leguminosarum’un ise
bezelyede fitoaleksin
düzeyini arttırdığı belirlenmiştir .
6—Rhizobium bakterileri
tarafından üretilen, antibiyotik özellik gösteren bakteriyosinin, izolatlar arasında
rekabeti etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğunu bildirmiştir
3--Trichoderma
spp
1--Trichoderma spp. bitki hastalık
etmenlerine karşı etkili olmaktadır. Bitki kök
yüzeylerine kolonize olarak bitki
metabolizmasında da değişikliklere neden oldukları yapılan çalışmalarda ortaya
konmuştur
2—Yapılan bir çalışmada T. harzianum
uygulanmış parsellerde kontrollere göre biber ve domateste ürün veriminin
arttığı, bitki boyu, yaprak sayısı, meyve sayısının %300 oranında bir artış
gösterdiği belirlenmiştir.
3--Yapılan bir çalışmada Trichoderma
harzianum (ITCC-457) ile Rhizobium bakterisinin beraber uygulanmasıyla yer
fıstığının gelişiminin arttığı, bu uygulamanın Sclerotium rolfsii’nin neden
olduğu kök çürüklüğünü azalttığı saptanmıştır
3.1—Biyolojik Mikrobiyal Gübre
Kullanımı-Verim İlişkisi:
Yapılan bir çalışmada tatlı mısır
üretiminde Endomycorrhiza, Trichoderma spp, Bacillus subtilis ve B. megaterium
içerikli biyolojik gübre karışımın etkinliği tatlı mısır üretiminde test
edilmiş olup,çimlenme, bitki gelişimi, verim artışı ve meyve kalitesi üzerine
etkili olduğu, 4 ml/kg tohum uygulamasının uygulama dozu olarak ekonomik olacağı
sonucuna varılmıştır.
4--Bazı Gübrelerin Trıchoderma Harzıanum’ Un Misel Gelişimi Ve Spor Üretimine Etkisi:
4.1--Günümüzde patojen mikroorganizmaları
ortadan kaldırmada pestisidler ve organik kimyasallar zor parçalandığı, bitki
ve hayvanlarda depolanarak besin zinciri yolu ile canlılara toksik etki yaptığı
için son yıllarda biyolojik mücadelenin önemi artmıştır.
4.2--Biyolojik
mücadele etmeni olarak çeşitli
mikroorganizmalar kullanılmaktadır. Trichoderma spp’de bu amaçla kullanılan funguslardan biridir.
4.3--Kaynak
çalışmada, farklı gübrelerin Trichoderma harzianum izolatlarının spor üretimi
ve misel gelişimine etkileri in vitro’da incelenmiştir.
4.4--En düşük
koloni çapı T7 izolatı ile üre içeren ortamda alınmıştır.
4.5--T7
izolatını, T14 izolatı izlemiştir.
4.6--T.
harzianum izolatlarının kuru misel ağırlıklarında farklılıklar
oluşmuş, besi ortamlarına verilen
gübreler spor sayılarını arttırmıştır.
4.7--En fazla
spor üretimi üre (60 mg/l), amonyum sülfat ve üre + triple süper fosfatta
bulunmuştur.
4--Pseudomonas spp
1--Toprakta ve rizosfer bölgesinde
oldukça yaygın olarak bulunan Pseudomonas
bakterilerinden özellikle P.
fluorescens ve P. putida’nın birçok bitkinin gelişimini teşvik ederek önemli
oranda bitki verimini artırmışlardır
1.1—Yararlı etkilerinin ise özellikle,
bitki patojenlerinin bastırılması ile meydana gelen antagonizm olduğu
açıklanmıştır
2--Pseudomonas bakterilerinin -
Pseudomonas izolatlarının tarla koşullarında nohut,patlıcan, soya fasulyesi ve
domatesin kök ve yeşil aksam ağırlıklarını ve tohum çimlenmesini teşvik
ettiğini bildirmiştir.
3--Yapılan başka bir çalışmada
ise,Pseudomanas putida’nın domateste Phytium ultimum’un neden olduğu zararı azalttığı
saptanmıştır.
4--Arpa ve buğdayda zor olum
hastalığının (Gaeumannomyces graminis var. tritici) ve bazı
bitkilerde Fusarium solgunluklarının (F. oxysporum f. sp.
lycopersici) engellenmesinde de fluorescent Pseudomonas’ın sideroforlarının
rolü olduğu saptanmıştır.
5--Glomus spp
1--Yeryüzündeki bitki topluluklarının
%95’inin Arbuskuler Mikorizal (AM) fungi ile işbirliği oluşturduğu
açıklanmıştır.
1.1--Arbuskuler Mikoriza’nın, bitkiye
mineral besinleri ve özellikle fosforu sağladığı, su alımını arttırdığı
bilinmektedir
1.2--Glomus spp.Arbuskuler Mikoriza’nın
en çok çalışılan üyesi olmakla birlikte, sadece bitkiye besin maddesi
sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda bitkiyi hastalıklardan da korumuştur.
2--Yapılan çalışmalarda, Glomus
intraradices ve Glomus fasciculatum’un
domateste Alternaria solani’nin neden
olduğu hastalığı önemli ölçüde azalttığı
incelenmiştir.
3—Yapılan bir çalışmada, G.
fasciculatum aşılı domates bitkisinde kök ur nematodunun (Melaidogyne javanica)
popülasyonunda önemli ölçüde bir azalma belirlemişlerdir.
4--Domates bitkilerinin G. mossea ile aşılanmasıyla
Pseudomonas syringae’nin neden olduğu bakteriyel kara leke hastalığını
azaltmış, rizosferdeki P. syringae populasyonunda düşüş olmuştur.
5--G. etinicatunium ile aşılı patlıcan
bitkisinin Verticillium’a karşı dayanıklılığı artmıştır
6--arpada tohum verimi üzerine G.
mosseae ve G. fasciculatum’un etkisini
araştırmak için yapılan bir denemede,
inokulasyon sonunda tohum veriminin %27,tohumdaki P içeriğinin %35 arttığını
bulunmuştur.
7.1--Bitki gelişimini arttıran bazı mikroorganizmaların biyokontrol olarak kullanımı
Antagonist……………. Patojen……………. …………………Konukçu bitki
Rhizobium spp… Meloidogyne javanica……. ………………….Mercimek
R. leguminosarum …Oröbanche crenata………………………….. Bezelye
R. leguminosarum…. Fusarium solani f. sp. Pisi….
……………….Bezelye
R. phaseoli…………. Fusarium solani…………………………… Fasulye
R. meliloti…………. Fusarium solani…………………………….. Yonca
Rhizobium spp……. Ascocyta rabiei……………………………… Nohut
R. trifolii…………… Phytophthora sp…………… ……………….Yonca
Pseudomonas spp. ….F. oxysporum f. sp. Raphani………………….Turp
P. fluorescens Q8r1-96.. Gaumannomyces graminis var.
Tritici…. Buğday
P. chlororaphis MA342.. Drechslera graminea ……………………..Arpa
P. fluorescens VO61…… D. avenae ………………………………..Yulaf
P. putida……………….. Ustilago avenae…………………………. Yulaf
P. aeruginosa…………... Phythium sp. …………………………..Domates
Trichoderma hamatum TR1.. Rhizoctonia solani………………… Patlıcan
T. harzianum T1……….. Phythium ultimum……………………. Fasulye
Trichoderma (Gliocladium) virens…. Fusarium sp. ………………Hıyar
7.2-- Bitki gelişimini teşvik eden bazı biyokontrol mikroorganizmalar tarafından üretilen fitohormonlar:
Mikroorganizma…………….
Konukçu Bitki……Fitohormon
Azospirillum brasilense………. Buğday…………….. IAA
Rhizobium leguminosarum……. Turp………………. IAA
Bradyrhizobium……………….. Turp……………… IAA
Pseudomonas fluorescens…. Soya fasulyesi……… Sitokinin
Rhizobium leguminosarum…. Turp ve marul…….. Sitokinin
Trichoderma viride………………………………… Sitokinin
P. cepacia………………….. Soya fasulyesi……. ACC deaminaz
P. putida……………………….Fasulye………… ACC deaminaz
Pseudomonas sp……………….Kanola…………. ACC deaminaz
7.3—Bitki hastalıkları
konusunda üniversite yada bakanlık tarımsal araştırma enstitüleri yapay zekaya
dayanan bir program hazırlayabilir.Bu program ileçiftçi ve tarım mühendisi
tarafından fotoğrafı çekilen bitki
hastalığına karşı program hastalığın ismini ve kullanılacak ilaçları aynı anda
bildirebilir.
7.3—Organik Tarımda Kullanılan Patojen İlaçların Arılar Üzerindeki Etkisi:
1--Böceklerde hastalık
oluşturan organizmalara entomopatojen denir. Entomopatojenler, virüs, bakteri,
protist, fungus ve nematodları içeren geniş bir mikroorganizma grubundan
oluşur.
2--Zararlı böcekler ile
biyolojik mücadelede çevreye yan etkisi olmayan entomopatojenik organizmaların
kullanımı her geçen gün daha popüler hale gelmektedir. Her ne kadar yan
etkileri düşük olsa da uygulandıkları alanda bal arıları üzerine etkileri her
zaman dikkat çeken konu olmuştur.
3—En yaygın olarak kullanılan
entomopatojenik bakteri Bacillus thuringiensis (Bt)’nin, ticari
süspansiyonlarının ve Cry proteinlerinin bal arıları üzerinde doğrudan veya
dolaylı olarak herhangi bir etkisinin olmadığı gözlemlenmiştir.
3.1--Bt’nin PS86Q3 suşu ile
yapılan çalışmada, iki yaprak arısının bu suşa duyarlı olduğu fakat bal arıları
üzerinde zararlı etkilerinin olmadığı bildirilmektedir.
4--Zararlı böceklere karşı
ticari olarak geliştirilmiş olan B. bassiana ve M. anisophile suşlarının,
arılar için herhangi bir tehlike oluşturmadığı tespit edilmiş mikrobiyal
kontrol ajanı olarak kullanılmasında herhangi bir sakınca bulunmamıştır.
5--Bunun yanı sıra pektinaz
ve proteaz enzimleri ile bazı mikotoksinleri üreterek böceklerde ölüme sebep olan
Aspergillus cinsi fungusların, arıların yaşam süresini önemli seviyede
kısalttığı kaydedilmiştir.
6--Entomopatojenik
organizmalar arasında ticari önem bakımından bakterilerden sonra yer alan
nematodların saha uygulamalarında geniş ölçekte kullanılması bal arılarına
bulaşabileceği riskini ortaya koymaktadır.
6.1--Yapılan laboratuvar
çalışmalarında nematodların bal arılarında enfeksiyona ve ölümlere neden olduğu
tespit edilmiştir. Bal arıları ve yaban arılarının laboratuvar çalışmalarında
özellikle Steinernema ve Heterorhabditis türlerine karşı duyarlı olduğu
anlaşılmıştır.
7.4-- Mineral Maddeler.
Kaolin: Fiziksel engel, uzaklaştırıcı, rahatsız edici ve renk
olarak etkili olur. Çeşitli meyve ve sebze zararlılarına karşı etkilidir. Aynı
zamanda bazı bitki hastalıklarına karşı da etkilidir. Faydalı böceklere olumsuz
etki gösterebilir
Amonyum Karbonat: Sadece böcek
tuzaklarında çekici olark kullanılabilir.
*(Potasyum ve Sodyum Bikarbonat: Bitki
hastalıklarına karşı kullanılmaktadır)
Cryolite: Sodyum fluoaluminate'nin inorganik formulasyonudur.
Ancak balıklara yüksek toksitite gösterir. Larvalara ve Coleopterlere karşı
kullanılır.
Kuartz Tuzu: Böcekleri uzaklaştırıcı etkisi vardır
---------------------------------------------------------------------------------------------
7.5-- Organik Tarımda
Kullanılan Diğer Maddeler
1--İnsektisit etkili
sabunlar: Potasyum ve Amonyum tuzlarından elde edilen sabunlar meyve ağaçları
ve sebzelerdeki yumuşak vücutlu böceklere, özellikle yaprak bitlerine karşı
karşı kullanılır. Etki süresi çok
kısadır. Başarılı olabilmesi için böceğin teması gerekir.
2--Jelatin: İnsektisit olarak kullanımı mümkündür. Fakat ne
şekilde kullanılabileceği hakkında herhangi bir bilgi yoktur.
3--Parafin yağları: Organik tarımda insektisit ve akarisit olarak
zararlıların kış yumurtalarına karşı kullanılmaktadır.
4--Kireç-Kükürt bulamacı: İnsektisit, akarisit ve fungisit etkisi
bulunmaktadır. Meyve ağaçlarında kabuklu bitleri baskı altına aldığı
saptanmıştır.
5--Caffein: Düşük konsantrasyonlarda böcek repellentidir. Bazı
böcekler caffeinin yüksek dozlarında hayatta kalabilmiş, ancak üreme faaliyeti
gösterememiştir.
6--Kükürt: Toz veya sprey olarak kullanılabilir. Kırmızı
örümceklerin kontrolünde kullanılabilir. 19.9ºC üzerindeki sıcaklıklarda
uygulamalar bitki yapraklarına zarar verebilir. Yağ uygulaması yapıldıysa
uygulamanın üstünden 4 hafta geçmeden sülfür uygulaması yapılmamalıdır.
7--Kireç ve kireç-Kükürt : Akar, pisilla ve bazı diğer böceklerde etkilidir.
Yağ uygulaması yapıldıysa 4 hafta geçmeden ilaçlama yapılma-malıdır. Sıcaklık
18.8 º C 'den fazla ise ilaçlama yapılması önerilmez. Yakıcı bir materyaldir.
7.6-- Ev Yapımı Bazı Doğal İnsektisitler
1--Alkol spreyi : 1-2 fincan %70’lik isoprophyl alkol ¼ su ile
karıştırılarak kullanılır. Oluşturulan karışım bitkide önce test edilmelidir.
2-3 gün içinde olumsuz bir etki görülmezse tüm bitkilerde uygulama
yapılmalıdır. Afitler,beyaz sinek,tripslere karşı uygulanmaktadır.
2--Sarımsak yağ spreyi : Zararlılar üzerinde repellent etki yapar. Mineral yağ
veya saf sabunla karıştırıldığında etkili bir insektisit meydana gelir. Afitler,
beyaz sinek, kulağa kaçan ve bazı tırtılların kontrolünde etkili olmuştur.
2.1--Spreyin hazırlanması
için 3 tane 28 gramlık çok ince doğranmış sarımsak dişinin 2 çay kaşığı mineral
yağ içersinde en az 24 saat bekletmek gerekir. Yavaşça içerisine yarım litre su
ilave edilir. Karışımı sağlandıktan sonra süzülerek kavanoz içerisine
bekletilmek üzere aktarılır.
2.2--Karışımdan 1- 2 çorba
kaşığı alınarak yarım litre su ile karıştırılır. Bu oran etkili oluyorsa daha
fazla su ilave edilerek uygulama yapılabilir. Uygulama tüm bitki yüzeyi
ıslanacak şekilde yapılmalıdır. Yağa duyarlı olabilecek süs bitkilerinde
uygulama kontrollü yapılmalıdır.
3--Otlarla Hazırlanan
Spreyler : Aromatik otlardan elde
edilen solüsyonlar bir çok organik yetiştirici tarafından kullanılmaktadır. Bu
solüsyonlar repellent etki yapmaktadır. Bu amaçla Sage, Tansy, Thyme gibi
bitkiler kullanılmaktadır. Bu solüsyonlar yaprak yiyen bazı zararlılara karşıda
kullanılmaktadır. 1-2 fincan taze yaprak 2-4 fincan su ile karıştırılır.
3.1--Bu karışım bütün gece bekletilir. İçerisine ¼ oranında temizleyici sıvı sabun karıştırılır. Sıvı sabun ilacın yapraklara yapışmasında ve yayılışında etkili
3.1--Bu karışım bütün gece
bekletilir. İçerisine ¼ oranında temizleyici sıvı sabun karıştırılır. Sıvı
sabun ilacın yapraklara yapışmasında ve yayılışında etkili olmaktadır.
İlaçlamada bitkinin tüm aksamının ilaçlanması başarıyı etkilemektedir. Gerekli
görülmesi halinde haftalık periyotlarla uygulama tekrarlanabilir
4--Kırmızı Tozlar: Karabiber, kırmızı biber, dere otu, zencefil’in hepsi
capsaicin içerir. Böcekler üzerinde repellent etki yapmaktadır.Senteik
capsaicin arazide kullanılmak üzere üretilebilir. Yapılan bir çalışmada
capsaicin’in 28 gramının 1/25’i soğan bitkisi etrafına serpildiğinde Soğan
sineği’nin yumurta sayısını azaltmıştır. Lahana sineğinin lahana ve
havuçtaki zararını da engellemektedir.
Uygulama sırasında hassas
ciltlerde tahrişlere neden olabilmektedir.Uygulamada havuç,lahana veya soğan
sıralarına serpilerek uygulanabilir.Yağmur veya sulama sonrası uygulama tekrar
edilmelidir. 5)
5--Nicotin spreyi :Tütün bitkisinden elde edilir. Ev yapımı nikotin
çayının en büyük avantajı etkinliğinin birkaç saat sürmesidir. Arılara toksik
değildir. Nikotin toprak zararlılarına karşı kullanılmaktadır. Özellikle kök
afitleri, tripsler, yaprak delicileri, armut pisillası‘na karşı
kullanılmaktadır. 1 fincan kurutulmuş ,öğütülmüş tütün yaprağını ¼ çay kaşığı
saf sabun ilave edilmiş 4.5 lt ‘lik su içinde yarım saat bekleterek süzmek
suretiyle solüsyon hazırlanır.
5.1--Bu solüsyon birkaç hafta
kapalı bir kapta saklanabilir. Toprak zararlıları için bitkinin kök bölgesine
toprak üstüne karışım uygulanır. Yaprak zararlıları için yaprak altlarının da
iyice ilaçlanması gerekir.
5.2--Güvenlik açısından
yalnızca genç bitkilere ve hasattan bir ay öncesine kadar kullanımı daha
uygundur. Patlıcan, biber,domates ve diğer Solanaceae’lerda kullanımı uygun
değildir. Tütün mozaik virüsünü taşıyan tütünlerden hazırlanan solüsyon bu
virüsün bitkilere bulaşmasına neden olabilir.
6--Domates yaprağı: Domates, patates ve tütün yaprakları zehirli alkoloid
içerir. Bu toksinler suda çözünür ve iyice kıyılmış yapraklar suda bekletilerek
ev yapımı ilaçlar elde edilebilir.
Domates yaprak ilacı afitler
içinde kullanılabilir. Bu solüsyonun hazırlanması için domates yaprağı iyice
kıyılarak 1-2 fincan hazırlanır. 2 fincan su içerisinde bütün gece bekletilir.
Süzülerek yaklaşık 2 fincan su ile karıştırılır. Uygulama bitkinin bütün
aksamını kapayacak şekilde yapılır.
7--Tuz spreyi : Lahana kelebeği ve kırmızı örümceklere karşı
kullanılabilir. 2 çorba kaşığı tuz ile 4.5 lt su karıştırılır. Karışım bitkiye
uygulanır.
8--Kadife çiçeğinden
hazırlanan sprey : Kadife çiçeği su ve sabunla karıştırılarak bir solüsyon
hazırlanır. Bu solüsyon afit, larvalar ve sinekler için repellent etki yapar.
9--Isırgan suyu : Ülkemizde Akdeniz Bölgesinde afitlere karşı
uygulanmaktadır.
10--İnsektisit etkili
sabun spreyi :2.5 çorba kaşığı sıvı
sabun (Palmolive) yaklaşık 1 lt su ilave edilerek karıştırılır.
11--Bitkisel yağ : 2 çorba kaşığı mısır veya ayçiçek yağı 2 çorba kaşığı
sıvı sabunla karıştırılır. Uygulama yapılmadan önce iyice karıştırılarak
uygulan
7.9--Yabancı Ot Mücadelesinde Bazı Aromatik Bitkilerinin Uçucu Yağların Kullanım:
1—Uçucu Yağ……………………..Uçucu Yağdan Etkilenen Bitki Türü
1—Nane-fesleğen-Zahter yağı………Medicago sativa L. (Yonca),
1.1—Nane-fesleğen-Zahter yağı………Lolium perenne L.(İngiliz
çimi)
2—Karanfil yağı…………Amaranthus retroflexus (Horoz ibiği),
Chenopodium album (Sirken) , Brassica oleraceae var. italica (Brokoli)
3—Lavanta yağı………………………...Lolium rigidum
4—Fesleğen-lavanta-kekik-adaçayı-oğulotu yağı……..Xanthium
strumarium (Pıtrak), Phalaris brachystachys (Kuş Yemi), Avena sterilis (Yabani
Yulaf)
5—Kekik-sarımsak yağı………….Rumex crispus L. (Labada),
Amaranthus retroflexus L. (Horoz İbiği), Sinapsis arvensis L. (Horoz ibiği),
Physalis angulata L. (Güveyfeneri)
6—Lavanta-nane yağı……………Amaranthus retroflexus L. (Horoz
İbiği). Solanum nigrum L., Portulaca oleracea L., Chenopodium album L.
(Sirken), Sinapis arvensis L. (Yabani Hardal), Lolium spp. (Çim), Vicia sativa
L.
7—Kekik yağı……………….Origanum vulgare L. (Güveotu), Mentha
dumetorum Schult. Avena sterilis L., Datura stramonium L. (Boru çiçeği),
Cucumis sativus L. (Hıyar), Lactuca sativa L. (Marul)
8—biberiye-adaçayı yağı…………..Amaranthus hybridus (Melez
mancar), Physalis angulata (Çukurova fener otu) ve Portulaca oleracea
(Semizotu)
9—Acem keteni yağı………….Lactuca sativa (Marul), Raphanus
sativus (Turp)
10—Okaplitüs yağı………..Amaranthus retroflexus (Horoz ibiği),
Portulacea oleracea
11—Adaçayı yağı……….Amaranthus retroflexus L. (Horoz ibiği),
Rumeex crispus L., Sinapis arvensis L. (Yabani hardal), Triticum aestivum var.
Gün91. (Buğday), Helianthus annuus var. Sirena. (Ayçiçeği), Cicer arietinum
(Nohut)
12—Kekik yağı………….Amarathus retroflexus L. (Horoz ibiği),
Portulaca oleracea L., Physalis angulata L., Solanum nigrum L. (İt üzümü)
13—Kişniş-kimyon yağı…………..Lathyrus annuus (Mürdümük), Vicia
villosa (Yalancı tüylü fiğ)
14—Kanarya otu yağı…………Lactuca sativa L. (Marul)
15—Kimyon-kişniş-karabaş otu-güveyotu-biberiye-zahter
yağı………Alcea pallida Waldst. & Kit., Amaranthus retroflexus L. (Horoz
ibiği), Centaurea salsotitialis L., Raphanus raphanistrum L., Rumex nepalensis
Spreng., Sinapis arvensis L. (Yabani hardal), Sonchus oleraceus L
16—akdeniz defnesi-geyikotu-kişniş yağı………..Taraxacum
officinale L. (Karahindiba), Amaranthus retroflexus L. (Horoz ibiği), Daucus
carota L. (Havuç)
17—Yorum:yabancı ota karşı ilgili bitkinin yağı
yanında-ilgili bitkinin kaynatılmış suyu pülverize edilerek kullanılabilir mi.
7.10—Kimyasal Mücadelede Mücadele Zamanının Belirlenmesi-Örnek Çalışma:
1-- Kaynak çalışma 2012
yılında Karaman ilinin Alaçatı, Kızık, Kılbasan ve Bölükyazı köylerindeki birer
adet elma bahçesinde yürütülmüştür. Bu çalışmada, elma bahçelerinde Elma
içkurdu’nun mücadelesinin yönetiminde uygulanan tahmin ve uyarı sistemi
çerçevesinde, etkili sıcaklıklar toplamı (gün-derece) modelinin Karaman’da
uygulaması gerçekleştirilmiştir.
2--Karaman ilinin Merkez
ilçesine bağlı dört köyde elma bahçelerinde 2012 yılında yürütülen bu
çalışmada, eşeysel çekici tuzaklar, etkili sıcaklıklar toplamı, kültür kutuları
ve tuzak bant yöntemleri kullanılmıştır.
3--Çalışma sonucunda C.
pomonella erginlerinin nisan ayının son haftası ile mayıs ayının ilk yarısında
eşeysel çekici tuzaklara yakalandığı belirlenmiştir. Elma içkurdu’nda etkili
sıcaklıklar toplamı, Elma içkurdu’nda uygulanmakta olan birinci döl larva
çıkışı için gerekli olan 250 gün dereceye ve ikinci döl larva çıkışı için
gerekli olan 800 gün dereceye yakın değerlerde gerçekleşerek uygunluk
göstermiştir.
4--Bu sonuçlar, elmada, Elma
içkurdu (C. pomonella)’ na karşı uygulanan tahmin ve uyarı sistemi çerçevesinde
etkili sıcaklıklar toplamı (gün derece) modelinin Karaman ilinde uygulamasının
başarılı olduğunu göstermektedir.
5—Tarımda zararlılara karşı
vs doğal vs kimyasallar kullanılırken uygulanacak tahmin ve uyarı sistemi
çerçevesinde etkili sıcaklıklar toplamı (gün derece) modelinin oldukça iyi bir
modale olarak önerilebilir. Bu modele göre etkili sıcaklıkların toplamının
belli değerinde 1. İlaçlama,belli değerinde 2. İlaçlama yapılması vs uygun
olabilir.
8—Biyoaktivatörler-Harpin:
10.1-- Hastalık ve
zararlılara karşı dayanımı arttırıcı olarak kullanılan bioaktivatörler
biyolojik mücadelenin önemli yapı taşlarındandır. Ticari olarak kullanılan
biyoaktivatörler arasında en çok tercih edilenlerden birisi de Messenger ticari
ismiyle satışa sunulan harpin proteindir.
10.2--Bitki aktivatörlerinin
kullanımı son yıllarda organik tarımda da artış göstermektedir.
10.3—Yapılan çalışmaya göre:
1--kavunlar hasattan sonra
harpin içeren çözeltiye batırılarak bekletilmiş ve pembe çürüklüğe neden olan
Trichothecium roseum fungusunun misel gelişimlerini kontrol altına aldığı
belirlenmiştir.
2--Elmalarda mavi küfe karşı
harpinin etkinliği araştırılmış ve uygulamalar hem hasat öncesinde hemde hasat
sonrasında yapılmıştır. 120 gün devam eden depolama süresince harpin uygulanan
meyvelerde hastalık belirtilerinde önemli oranda azalmalar görülmüştür
3--yapılan harpin
uygulamalarının hasat sonrasında değiştirilmiş atmosfer ortamında depolamayla
beraber iyi sonuçlar verdiği özellikle meyvelerde meydana gelen bozulma
oranlarında önemli azalmaların olduğu belirlenmiştir
4--Harpin bitkideki
temel büyüme mekanizmalarını uyarır. Dolayısıyla bitki boyunda artışa, erken
çiçeklenmeye, meyve bağlamaya ve meyvede erken olgunlaşmaya ve verimde artışa
da neden olmaktadır
Kavunda……………. %10-12 verim
artışına
hıyar ve kiraz domatesde
sırasıyla……… % 20 ve 25 verim artışına
biberde…………….. % 5-16
oranlarında verim artışına
domatesde bitki boyunda
artışa
domatesde meyve bağlama
oranlarında….. % 6.9-7.7, verimde ise…. % 47-50.3 artışa neden olduğu
bildirilmektedir.
4.1--Bu olumlu sonuçların
yanı sıra pamukta yapılan çalışmada ise harpinin verim ve kalite üzerine etkili
olduğu bulunmamıştır
4.2--yapılan bir araştırmada
domates fidelerinde bitki boyu ve açılmış çiçek sayısı üzerine etkili olmadığı
bildirilmiştir.
5--harpin proteinin etkisi
incelendiğinde; doğal dayanım mekanizmasını tetiklediği anlaşılmaktadır ve
bitkilerde hastalıklara karşı direnç arttırıcı bir etkiye sahip olabileceği
düşünülebilir.
5.1--Pratikte kullanım
kolaylığı ve en önemlisi insan sağlığına bilinen olumsuz bir etki yapmaması da
tercih edilebilirliğini arttırmaktadır. Ancak harpinin bitki üzerindeki etkisinin
tam olarak anlaşılabilmesi için değişik hastalık etmenlerine karşı ticari
koşullarda gerek örtü altında gerekse açıkta farklı tür ve çeşitler
kullanılarak yapılacak çok sayıda çalışmaya ihtiyaç vardır.
5.2--Ayrıca bu olumlu etkinin
hasat sonrasında devam edip etmediğinin belirlenmesi de üretici açısından
oldukça önemlidir
9--Bitki gelişimini teşvik
eden rizobakteriler (PGPR) Kullanımı:
1--Yoğun tarım, aşırı gübre
kullanımını zorunlu kılmaktadır. Yüksek verim için fazla girdi kullanan tarım
sistemleri çevresel problemlere ve doğal kaynakların tükenmesine yol
açmaktadır.
2--Gübre uygulamasını
minimum, bitki gelişme ve beslenmesini maksimum düzeye çıkarmak amacıyla
rizosferden seçilmiş farklı mikroorganizmalar kullanılmaktadır.
3--Bitki gelişimini teşvik
eden rizobakteriler (PGPR) bitki gelişimine faydalı etkileri nedeniyle
biyolojik gübre (BG) olarak kullanılmaktadır.
4--Biyogübreler
sürdürülebilir tarım için büyük öneme sahiptir. Mikrobiyal türlerdeki geniş
genetik varyasyon, farklı çevre koşullarına adapte olabilen yüksek potansiyele
sahip mikroorganizmaların belirlenebileceğini ortaya koymaktadır
10—Gübreler:
10.1--Organik
Tarımda Gübreleme
1--Organik tarımda ilk
hedef toprak canlılığı ve verimini korumaktır. Bu amaçla doğanın döngüsü
içinde, doğal sentetik bir katkı olmadan yaşamsal faaliyetlerin sürekliliğini
sağlayıcı organik yapılı maddelerin toprağa ilave edilmesidir.
2--Makro ve mikro bitki
besin elementleri ve organik madde kaynağı olarak
1--katı ve sıvı çiftlik
gübresi,
2--yeşil gübre (yonca,
bakla, fiğ vb.),
3--torf, balık unu, çeşitli
hayvan, bitki artıkları ve
4--kentsel atıklardan elde
edilmiş kompost,
4--ağaç külü,
5--deniz yosunları;
6--topraktaki tuzluluk
sorununu gidermek amacıyla Jips (CaSO4.2H2O),
7--toprak reaksiyonunu (pH)
düşürmek için elementel kükürt (S),
8--toprak yapısını
düzenlemek amacıyla klinoptilolit, curuf, perlit, vermikulit kullanılabilir.
3--Bunun dışında
toprakların fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini
düzenleyici-iyileştirici olarak “Toprak Düzenleyicileri” adı altında zeolit, içerisinde
yüksek miktarda hümik ve fülvik asit içeren hümik asit formları ve
leonarditler,
3.1--alüminyum silikat unları, deniz
yosunları, vermikompostlar,
3.2--tarımsal faaliyet
gösteren fabrika atıkları ve şehir atıklarının kompostları vb. girdiler de
kullanılmaktadır
4--Organik madde toprağın
birçok fiziksel, kimyasal ve biyolojik özellikleri üzerinde önemli rol oynar.
4.1--Organik madde ağır killi
ve hafif kumlu bünyeye sahip toprakların fiziksel özelliklerini iyileştirir,
toprağın su tutma kapasitesini ve havalanmasını arttırır.
4.2--Ayrıca toprağın kimyasal
özelliklerini olumlu yönde etkiler. Kendisi besin maddeleri ve N kaynağıdır.
4.3--Katyon değişim
kapasitesini arttırır, toprak pH’sını dengeler,
4.4--topraktaki kireç, fazla
gübre gibi toksik maddelerin etkilerini azaltır.
4.5--Erimez formdaki bitki
besin maddelerini erir forma geçirerek bitkinin almasını sağlar ve topraktaki
organizmaların yaşam koşullarını iyileştirir
10.2—Humik Asit Kullanımı ve Etkileri:
1--Kök bölgesinde ideal pH dengesini (5,5–7), organik
madde miktarını (% 4–6) sağlar ve mikrobiyolojik aktiviteyi düzenler, tuzlu ve
kireçli toprakların yüksek pH değerini düşürerek ortamın toprak reaksiyonunu
dengeler.
1.1--Tuzu ve kireci
tamponlama ile kök bölgesinden uzaklaştırır. Toprağı daha sağlıklı, güçlü ve
mikroorganizma faaliyetleri için uygun bir ortam haline getirme özelliğine
sahiptir
2--Hücre solunumu,
fotosentez, protein sentezi, su ve besin alımı, enzim aktivitelerinde rol
oynadığı bilinmektedir
3--Humik maddeler geçiş metal
katyonları ile bileşik oluşturabilmektedirler. Bu olay bazen besin maddesi
alınımını arttırıcı etki gösterirken kimi durumlarda köklerle rekabete girerek
alınımı engelleyici etki de
gösterebilmektedir
3.1-- Humik maddelerin
bitkilerin çimlenmesini ve büyümesini uyardığı bilinmektedir. Bitki zarlarının
içerisinden geçebilir, iz elementlerinin bitki köklerinin içerisinde
taşınmasını kolaylaştırmakta ve bitkilerde bitki büyüme düzenleyicisi etkisi
gösterebilmektedir
4--Humik asitler, demiri
alınabilir forma dönüştürüp bitkileri klorozdan korumaktadır. Ayrıca topraktaki
demir kompleksinin bitkilerce alınabilecek hale gelmesini ve yapraklarda
klorofil oluşumuna da yardımcı olmaktadır
5--Bitki tarafından alınan
potasyum miktarının, hümik asit dozu arttıkça rakamsal olarak artış
göstermesine karşılık istatistiksel olarak önemli bulunmadığı bildirilmiştir.
6--Ekmeklik buğdayda tohuma
çinko ve yapraktan humik asit uygulamasının başakta tane sayısı, başakta tane
ağırlığı ve birim alan tane verimini olumlu yönde etkilediğini ve tane verimini
arttırdığını;
7--durgun su kültüründe
turşuluk hıyar üretiminde ortama ilave edilen humik maddelerin bitki gelişimini
olumlu yönde etkilediği ve özellikle verimi arttırdığı görülmüştür
8--hümik maddelerin
pestisitlerle etkileşerek kararlı bir yapı oluşturması sayesinde bitkiler ve
yeraltı suları için zararsız hale getirebildiğini belirtmektedir.
9--Ayçiçeği üzerine humik
asitin etkisi ile ilgili yapılan bir araştırmada HA uygulamalarının hem kök hem
de fide gelişimini olumlu yönde etkilediği saptanmıştır
10--Humik asit uygulamasında
yüksek konsantrasyonlar olumsuz etkilere neden olabilmektedir.Bunun nedeni
humik asidin ortami asidoz hale getirebilmesi olabilir.Bu nedenle yaşayan
canlılar için ortamın uygun değerlerde alkali olması uygun olabilir.
11-Yapılan bir çalışmada DAP, Arıtma çamuru,
Çiflik gübresi ve Humik asit kullanmışlardır. Sonucunda humik asitin bitki
boyu, anadal sayısı, bitkide bakla sayısı ve baklada tane sayısı bakımından
kontrol grubuna göre daha iyi olduğu ve DAP ile yakın etkiler gösterdiği fakat
diğer uygulamalardan da daha az etkiye sahip olduğu görülmüştür.
12--Çiçeklenmeden önce
hektara 3 litre humik asidin püskürtülerek uygulanmasının kimyon tohumunda
azot, fosfor, potasyum, demir, protein ve karbonhidrat birikimini artırmıştır.
12.1--1000mg/L humik
asit uygulamasının tuzluluk ve kuraklık stresinin olumsuzluklarını gidererek
kimyon ve fesleğen tohumlarının çimlenmesini ile kök ve gövde büyümesini
artırmıştır.
12.2--Humik asit uygulaması
zencefil bitki büyümesini ve yumru oluşumunu ile verimi artırmıştır
10.3—Diğer Gübreler:
1-- Potaslı gübreler bitkilerin hücre çeperlerinin
kalınlaşmasına neden olur. Bu nedenle sokucu-emici ağız parçalarına sahip
böcekler bu durumda fazla zararlı olamazlar. Bu nedenle zararlılara karşı
bitkilerin potasyum ile gübrelenmesi önerilebilir.
2--Fosforlu gübreler
bitkilerde gen eratif gelişmeyi teşvik eder. Potasyum ile birlikte bitkilerde özellikle
sokucu-emici ağız parçalarına sahip böceklere karşı dayanıklılığın artmasını
sağlar.
3—Kireç yada kireçli gübreler
toprak asitliliğini giderir. Özellikle pancar sineği gibi asitli toprakları
tercih eden zararlıların populasyonları azalır.
4--Fazla azotlu gübre
kullanılan topraklarda Ekin başaksineği ve birçok bitkide zararlı olan
tripslerin verdiği zarar daha fazladır.
5--Aşırı azotlu gübreleme
sebzede beyazsinek sorununu arttırır.
6--Her yıl tarlalara
uygulanan hayvan gübreleri ve organik artıklar
Danaburnu ve Haziran böceği
gibi zararlıların çoğalmasına neden olabilir. Bu tür gübrelerin münavebeli
olarak kullanımı zararlı yoğunluğunu azaltır.
9--Gübreleme yaparken çiftlik
gübresi kullanılacak ise bu gübrenin
iyice yanmış olması gerekir.
Çünkü birçok yabancı otun tohumu, taze çiftlik gübresi ile bahçeye taşınabilmektedir.
10—Yapılan bir çalışmada sentetik ve organik gübrelerin mısır
verimi ve ürün kalitesine olan etkisi incelenmiştir.
10.1--Proje
gereği fiğ bitkisi sonrasında (mısır ekim öncesi) yapılan toprak analizinde
toprak pH’nın düştüğü, toprağın organik maddesi, NH4-N’u ve NO3-N’u arttığı
görülmüştür.
10.2--Mısır
hasat sonrası uygulama parsellerinin toprak analiz sonuçlarına göre organik
gübrelerin toprağın organik madde içeriğini arttırdığı ve böylece toprağın
gözenek hacminin artması ve toprağın strüktürel özellikleri üzerine olan olumlu
katkıları sonucunda toprağın su tutma kapasitesinin arttığı görülmüştür.
10.3--Toplam
tuz bakımından en fazla tuzluluk yapan uygulama ise ticari gübre uygulaması
olmuştur.
10.4--Elde
edilen sonuçlara göre denemede yer alan organik preparatların ve organik
gübrelerin verim verim unsurlarına etkisi en az ticari gübre kadar olumlu
olmuştur.
10.5--Hasat
sonrası uygulama parsellerinden alınan tane örnekleri tanede yağ oranı, tanede
nişasta oranı ve tanede protein oranını belirlemek için iki ayrı laboratuarda
analiz yaptırılmıştır.
10.6--Analiz
sonuçlarına göre organik gübrelerin mısırın kalitesine olumlu etki ettiği de
görülmüştür.
10.4—Bağcılıkta Farklı Gübre Uygulamalarının Verime Etkileri: Yapılan bir bilimsel araştırmaya göre Verim yönünden yıllar itibariyle,
1--yeşil
gübre uygulanan alandan ortalama 481,63 kg/da verim alınırken,
2--çiftlik
gübresi uygulanan alandan 474,75 kg/da,
3—Konvansiyonel-kimyasal
gübrealandan ise 454,10 kg/da verim alınmıştır.
16.10.7.1--Sonuç
olarak yeşil gübre uygulamasının maliyetinin düşük, organik olarak yetiştirilen
üzüm fiyatının yüksek olması, yeşil gübre uygulamasını diğer uygulamalara göre
ön plana çıkarmıştır.
10.5--Yarasa Gübresinin Faydaları:
1--Yarasa
gübresinin kullanıldığı diğer saha çalışmaları (Anonim 2014b) sonucunda
bitkisel üretimde verimi % 50 ile % 120 arasında arttırdığı gözlenmiştir.
2--İçeriğindeki
azot, fosfor,potasyum oranı zengin olduğundan güçlü bir toprak düzenleyicidir
3--Toprağın su tutma kapasitesini ve agregasyonunu olumlu
yönde etkiler. Böylece, erozyon ve kuraklığa karşı direncini arttırır.
4--İçerisindeki milyonlarca
canlı bakteri sayesinde, toprağın mikrobiyal aktivitesini arttırır ve bitkiler
için elverişli bir biyolojik ortam hazırlar. Özellikle fosfor ve azotun bitki
tarafından alımını kolaylaştırır.
5--Ağaçlarda soğuğa,
kuraklığa, hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılığını arttırıp verim ve ürün
kalitesini yükseltmeye yardımcı olur.
6--Toprakta pH‘ı dengeler ve
asidik topraklarda alüminyumu emerek bitkinin zehirlenmesini önler.
7--Bitki köklerinde hastalık
yapan mikroorganizmaların oluşumunu engeller ve toprağın havalanmasına olumlu
etkide bulunarak kök gelişimini destekler
8--Sebze ve meyvelerin erken
olgunlaşmasını sağlayıp tat ve kaliteleri ile dayanma sürelerini arttırır.
Tahılda tane oluşumunu hızlandırır ve arttırır.
9-- Toprağı makro ve mikro
besin elementleri yönünden zenginleştirir
10—Ayrıca organik gübre
olarak yarasa gübresinden başka koyun-güvercin-bıldırcın-keçi
gübreleri-mantar-gül kompotları kullanılabilir.Bu gübrelerden
1-- ph en düşük
yarasa-ph-5-en yükseği gül komposu ph 8.2
azot içeriği en yüksek
yarasa-gül kompostu-güvercin-bıldırcın-koyun-keçi gübreleri
3—fosfor içeriği en yüksek
bıldırcın-güvercin-mantar kompostu-yarasa-koyun-keçi gübreleri.
4—Çinko içreriği en yüksek
yarasa-bıldırcın-mantar kompostu vs
5—demir içeriği en yüksek gül
kompostu-mantar kompostu
6—mg-potasyum içeriği en
yüksek mantar kompostu-bıldırcın-güvercin-yarasa gübreleridir.
12—Tohum Sağlığı:
1--Bitki ekstraktları ve
organik asitler: Bu bileşikler özellikle tohumla taşınan bakteri ve ve
funguslara karşı etkili olabilmektedir. Örneğin kekik yağının tohumla taşınan
bakterilerden Xanthomonas campestris cv campestris ve Clavibacter michiganensis
subsp. michiganensis’e, tohumla taşınan funguslardan da Altenaria dauci ve
Botrytis aculade’yi engellediği in vitro testlerde belirlenmiştir.
2-- Fesleğen, karanfil ve
kimyon da kekik kadar olmasa da etkili olmuştur. Bu tür preperatlara hernekadar
organik tarımda izin veriliyorsa da kullanlırken etkili madde ve dozlarının iyi
ayarlanması gerekir. Ayrıca her türde ve her hastalığa karşı da etkili
olmayabileceği de unutulmamalıdır.
3--Tohum sağlığını korumada
bazı organik asitler de yüzey dezenfeksiyonunda kullanılabilmektedir. Bu amaçla
kullanılan asitler arasında laktik asit, asetik asit, propiyonik asit ve askorbik asit sayılabilir. Yapılan
araştırmalarda askorbik asit ve sitrik asit % 10 civarında A. dauci ve B.
aculade üzerinde etkili olabilmiştir
4--Mikroorganizma aşılaması:
Organik tarımda bakteri, fungus, streptomycetes ve mayaların antagonistik
etkilerinden yararlanılarak hazırlanmış biyolojik preperatlar tohumla taşınan
veya tohum dışında bulunan patojenlerle mücadelede etkili olabilmektedir.
4.1--Bu tip uygulamaların
etkisi tohum çıkışını hızlandırarak, patojenler etkili olmadan sağlıklı
fidelerin elde edilmesini sağlama şeklindedir. Daha çok tohum kaplaması veya su
ile püskürtülerek uygulanmaktadır.
4.2--Uygulamada Bacillus
spp., Pseudomonas spp., Rhizoctonia spp. gibi antagonistik etkileri bilinen
bakterilerden geliştirilen hatlar geliştirilerek ticarileştirilmektedir
5--Tohumların
sınıflandırılması: Klorofil floresans
(CF) ile (Tohumdaki klorofil miktarının klorofil floresans sinyalleri ile
ölçülmesi) başarılı sonuçlar alınabilmektedir. CF ölçümlerine göre klorofil
miktarı az olan tohumlar ayrılarak, tohum partisinin çimlenme gücü
artırılabilir.
5.1--1998’li yıllarda
geliştirilmiş bir yöntemdir. Tohuma bir zarar vermediği için organik tohumlar
için uygundur. Bu yöntemle zayıf, mekanik zarar görmiş ve enfekteli tohumlar da
ayrılabilmektedir.
5.2--Ayrıca X ışını ile
görüntüleme teknikleri kullanılarak tohumların hem canlılık durumu
belirlenebilmekte, hem de hastalık ve zararlıyla enfekteli tohumlar
ayrılabilmektedir
6--Nem kontrolü: Tohumlardaki hasat sonrası nemin kontrolü, hasadın bu
nem değerleri dikkate alınarak yapılması da tohumun çimlenme gücünü
artırabilmektedir. Doğal olarak nemi yüksek tohumlar bozulmaya daha duyarlıdır.
7--Tohum temizliği: Tohum partisi içindeki çöp, kum, taş vb cansız
maddelerle zarar görmüş, hastalıklı ve kırık tohumlarla, farklı tür bitki
tohumları ile yabancı ot tohumlarının temizlenmesi de tohum partisinin gücünü artırıcı
etkide bulunur.
8--Biyolojik tohum kaplama
uygulamaları: Tohumların çevresinin
mikrobiyolojik gübrelerle (Rhizobium bakterileri aşılanmış) kaplanması da ekim
sonrası tohumun topraktaki organik maddenin daha kolay almasını sağlayarak
sağlıklı bitkilerin elde edilmesinde yararlı olur.
1--Ayrıca thricoderma
aşılaması da Alternaria ve Aspergilluslara karşı tohumu koruyarak sağlıklı fide
çıkışını garanti altına almada etkili olmaktadır. Bu tip uygulamalar tohumlarda
çimlenmeyi uyarıcı (priming) etki de yaratmaktadır
9--Çimlenmeyi uyarıcı
uygulamalar (Priming):Organik
tohumlarda yapay kimyasallar kullanlıamayacağından, kontrollü nem ve sıcaklık
uygulamaları ile organik asit uygulamalarına izin verilmektedir.
9.1--Bu amaçla kullanılacak
maddeler ile bunların uygulama dozu ve süresi türlere göre farklılık gösterir.
Yani türe özgü koşullar belirlenmelidir. Çimlenmesi uyarılmış tohumlar
özellikle olumsuz çevre koşullarında daha fazla etkili olmakta, düzgün çıkış
sağlayarak, sağlıklı fideler elde edilmesini sağlamaktadır.
10-- Organik Tarımda
üreticilerin lehine olan 2 önemli faktör vardır:
1--Bitki ve böcek çeşitliliği
organik işletmelerdeki kompleks ekosistem içinde daha zengin olarak bulunur.
Faydalı böcek sayısı artar, bitki çeşitliliği zararlıların kültür bitkisini
bulmasını zorlaştırır.
2--Yavaş çözünen kompost
tipindeki organik gübrelerle gübrelenen bitkiler yüksek çözünürlükteki gübre
kullanılmış bitkilere oranla hastalık ve zararlılara daha dayanıklıdır
3—Yapılan bir bilimsel
çalışmaya göre organik tarım uygulanan yerlerde topraktaki organik madde
miktarı ve KDK değerlerinin konvansiyonel tarım yapılan alanlara göre belirgin
miktarda fazla olduğunu göstermektedir.
Kaynak:
1--GOÜ. Ziraat Fakültesi
Dergisi, 2008, 25(2), 19-27-Sevcan (Coskuntuncel) Öztemiz-Zirai Mücadele
Arastırma Enstitüsü, Adana
2-- SAMSUN VALİLİĞİ-Gıda
Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü
Organik Tarım ve Bitki Koruma
Açısından Organik Tarımda Kullanılacak Yöntemler-Burhan HEKİMOĞLU-Mustafa
ALTINDEĞER-Ziraat Mühendisi-Ziraat Mühendisi-Samsun
3-- Organik Tarımda
Zararlılarla Mücadele Prof. Dr. Celal Tuncer Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat
Fakültesi Bitki Koruma Bölümü SAMSUN
4--Arıcılık Araştırma Dergisi, Cilt: 9, Sayı:1, 2017,
Sayfa:9-19.-Biyolojik Mücadelede Kullanılan Entomopatojenlerin Arılar Üzerine
Etkileri Salih UZUNER, Beyza Gonca GÜNER, Ömür AYAR, Mustafa YAMAN Karadeniz
Teknik Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 61080, Trabzon, Türkiye
5--Sentetik ve Organik
Gübrelerin Mısırda (Zea Mays L.) Verim ve Kaliteye Etkisi-Cengiz, Rahime;
Yanıkoğlu, Semra and Sezer, M. Cavit (2010) Sentetik ve Organik Gübrelerin
Mısırda (Zea Mays L.) Verim ve Kaliteye Etkisi. Organik Tarım Araştırma
5--U.Ü. Ziraat Fakültesi
Dergisi Sayı: 2 (2006) Cilt: 21 - U.Ü. Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri
Bölümü-Bursa 2 U.Ü. Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü-Bursa Bitkisel
Üretimde ve Bitki Korumada Yeni Bir Etken Madde: Harpin Nuray AKBUDAK1 Himmet
TEZCAN2
6--Manisa- Alaşehir Yöresinde
Organik Tarım ve Humik Asitin Önemi
Ummahan ÖZ ARIK1 , Hafize
METİN2, Şenay AYDIN1, E.Dilşat YEĞENOĞLU1-1Manisa Celal Bayar Üniversitesi,
Alaşehir Meslek Yüksekokulu-2 T.C Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı,
Alaşehir İlçe Müdürlüğü
7--Recep Tayyip Erdoğan
Üniversitesi Ziraat Ve Doğa Bilimleri Fakültesi Doğu Karadeniz Iı. Organik
Tarım Kongresi 06-09 Ekim 2015 Pazar/Rize
8—Dergipark-Akademik Ziraat
Dergisi-Geniş yapraklı yabancı otların kontrolünde organik herbisitlerin
kullanımı-Onur KOLÖREN , W. Thomas LANINI
9--Organik Üzüm Yetiştiriciliği-KARADAĞ,
Serpil; ASLAN, Kürşat Alp; AKGÜN, Abdülkadir; ARPACI, Selim; SARPKAYA, Kamil;
DOĞRUER KALKANCI, Nilgün and ÇALIŞKAN, Mustafa (2011) - ALAY VURAL, Ayşen (Ed.)
Organik Tarım Araştırma Sonuçları. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal
Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Ankara/Turkey,
10--Elektronik Mikrobiyoloji
Dergisi TR-Yıl: 2009 Cilt: 07 Sayı: 1 Sayfa: 30-42-Bitki Gelişimini Teşvik Eden
Bazı Biyokontrol Mikroorganizmalar-Çiğdem Küçük1, İnci Güler
11--Psyllıdae (Hemıptera)
Familyasının Ekonomik Önemi Ve Mücadelesi-Akif Emre Kavak 1, İnanç Özgen 2
12--Örtüaltı Organik Domates
Yetiştiriciliğinde Kök-Ur Nematodları (Meloidogyne spp.)'na Karşı Mücadele
Yöntemleri Üzerine Araştırmalar
Onur DURA , Galip KAŞKAVALCI
13--Yabancı Ot Mücadelesinde
Bazı Aromatik Bitkilerinin Uçucu Yağlarının Allelopatik Etkisi Ferit Özen1*
Gülsüm Yaldız2 Mahmut Çamlıca2 1Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Mudurnu
Süreyya Astarcı Meslek Yüksekokulu, Bolu 2Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Ziraat
ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, Bolu
14--Bazı Gübrelerin
Trıchoderma Harzıanum’ Un Misel Gelişimi Ve Spor Üretimine Etkisi-Çigdem Küçük,
Merih Kıvanç, Engin Kınacı, Gülcan Kınacı
15--Atatürk Üniv. Ziraat Fak.
Derg., 50 (1): 32-39, 2019 - Araştırma Makalesi/ /dergipark.gov.tr/Mikrobiyal
Gübre Uygulamasının Tatlı Mısır Yetiştiriciliğinde Bitki Gelişimi ve Verim
Üzerine Etkileri Hakan ALTUNLU1* Okay DEMİRAL2 Oktay DURSUN3 Mustafa SÖNMEZ3
Kubilay ERGÜN3 1 Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Ortaca Meslek Yüksekokulu,
Muğla, Türkiye 2 Koppert Biyolojik Mücadele ve Polinasyon Sistemleri Sanayi ve
Tic. Ltd. Şti., Antalya, Türkiye 3 Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Fen
Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Muğla, Türkiye
16-- Doğu Karadeniz Bölgesinde
Tarım Zararlısı Olan Ricania Japonica’ya Karşı Kullanılan Alternatif
Biyositlerin Etkinliklerinin Araştırılması Ercan Öztemir Recep Tayyip Erdoğan
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi
Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Muhammet Mustafa Akıne-Kurumsal Akademik Arşiv
17--http://acikerisim.nku.edu.tr-Karaman
ilinde elma bahçelerinde elma iç kurdu ile kimyasal mücadelede mücadele
zamanının belirlenmesine yönelik çalışmalar-sinem yıldız bayraktar-Yüks.Lisans
Tezi
18-- Türkiye VII. Tarla
Bitkileri Kongresi, 25-27 Haziran 2007 Erzurum, Organik Tarımda Farklı Ekim
Nöbeti Uygulamalarının Denenmesi--Köksal KARADAŞ1 Bülent TURGUT1 Murat OLGUN2
1Doğu Anadolu Tarımsal Arş. Enst. Müd. Dadaşkent Erzurum, 1Doğu Anadolu
Tarımsal Arş. Enst. Müd. Dadaşkent Erzurum, 2Kocatepe Üniversitesi Mühendislik
Fak. Gıda Müh. Böl. Afyon,
19-- Gaziosmanpaşa Bilimsel Araştırma Dergisi-http://dergipark.gov.tr/gbad
Derleme Makalesi -Erzincan
Tarımında Kimyasal Pestisit Yerine İkame Edilebilecek Biyopestisitler1-Engin
KILIÇ2*-2Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Temel
eczacılık Bilimleri, Yanlızbağ yerleşkesi