Biyoyağlama Yağları:
1--Biyoyağlama yağları ana hammadde olarak bitkisel yağlar ve türevleri kullanılmaktadır.
2--Bitkisel yağların birçok avantajları bulunmaktadır.
2.1--Bu avantajların en önemlilerinden biri olan alev alma noktalarının mineral kökenli yağlara göre daha yüksek olması bitkisel yağları taşınım ve depolamada daha güvenli bir tercih haline getirmektedir.
3--Yağların biyobozunurluğu çeşitli yöntemlerle ölçülebilir. Bu yöntemlerden biri kir ve lağım pisliği bakterisi içeren sıvı çözeltiye eklenen yağ miktarının C02'e dönüşme oranının ölçülmesidir.
4--Hidrolik akışkanlar ve makina yağlarının içerdiği karbon miktarının % 60'ından fazlası 28 gün içinde C02'e dönüşüyorsa bu madde biyolojik olarak kolay bozunur kabul edilir.
5--Mineral yağların biyobozunurluğu %42 - %49 arasında iken , bitkisel kökenli yağların biyobozunurluğu ise %72 - %80 arasındadır.
6--Bitkisel yağların toksik olmamaları, çözücü nitelikleri diğer önemli yağlama yağı özellikleridir.
7--Maliyetleri ve termal ve oksidatif ortamlardaki kararsızlıkları kullanım alanlarını kısıtlamaktadır.
8--Bitkisel yağlar mineral kökenli yağlardan 2-5 kat daha pahalıdır.
9--Bitkisel yağların yapılarına bağlı olarak değişen doymamışlık dereceleri oksidasyon kararlılıklarını etkiler.
10--Bitkisel yağın doymamışlığı ne kadar düşükse, o kadar iyi oksidasyon kararlılığına gösterir; ancak bu durumda da yağ daha yüksek erime sıcaklığına sahip olur.
10.1--Uygun anti-oksidanlar kullanımı bu problemin çözümüne yardımcı olmaktadır.
11—Bitkisel yağların soğukta akış özellikleri mineral ve sentetik yağlardan daha kötüdür.
12--Bitkisel yağların oksidasyondan çabuk etkilenme ve düşük sıcaklıklarda kristal oluşturup parçalanma özelliklerini modifiye etmek için yağlama yağı katkıları kullanılmaktadır.
Kaynakça:Bileşim Dergisi- Sayı 138, Kasım 2005-Biyokökenlî Endüstriyel Ürünler - III: Biyoyağlama Yağları-Filiz Karaosmanoğlu -İTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi